Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık 40 bin doğumda bir görülen hastalığa yakalanan bebek tedavi edildi
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Diyarbakır’da dünya gelen Nefes Su İpekyüz isimli bebekte, sakrokokisegal teratom denilen ve 40 bin doğumda bir görülen tümör tespit edildi. Hastalık tanısı anne karnında konuldu, bebeğin ise doğduğunun ertesi günü ameliyat edilerek tedavisine başlandı. Uzun süren tedavi sonucunda bebeğin sağlık durumu normale döndü, bebek ardından taburcu edilerek ailesine teslim edildi.

        BEBEKTE 10-12 SANTİMLİK TÜMÖR

        Çocuk Cerrahı Op. Dr. Taner Kamacı, “Sakrokokisegal teratom denilen bir tümör. Bu rahatsızlık bebeklerin kuyruk sokumu kemiğinden kaynaklanan ve kitle şeklinde büyüyerek kendini belli eden bir tümördür. Bu hastalığın tanısı genelde gebelik takipleri sırasında konulur. Doğumdan sonra da çocuk cerrahisinin takip ve ameliyat listesine girer. Doğduktan sonra bizler hastayı devraldık ve bebeğin doğumunun ikinci gününde hazırlıkları tamamlayıp ameliyatı gerçekleştirdik. Hastamızın kuyruk sokumundan kaynaklı 10-12 santimetrelik büyükçe bir tümörü vardı. Kistik tipteydi ve erken dönemde ameliyatını yaptık. Bu hastalıkta bazen kitlenin tamamı dışarıya doğru büyüyor ve sıklıkla bu tip görülüyor. Bazen bir kısmı dışarıda, bir kısmı içeriye karnın içine doğru büyümüş olabiliyor. Bunlar ne kadar karnın içine doğruysa o kadar riskli gruba giriyor. Kötü huylu olması ihtimali daha fazla oluyor. 40 bin doğumda bir görülen nadir konjenital tümörlerden” dedi.

        "SONRADAN KÖTÜ HUYLUYA DÖNME İHTİMALİ OLABİLİYOR"

        Kamacı, “Başarılı bir ameliyatla tümörü tamamen çıkarttık. Ameliyattan sonraki kontrol AFP değerlerinde hemen ciddi bir düşüş sağlandı. Bu hastaların ameliyatı yapıldıktan sonra en az üç yıl boyunca, hatta ömür boyu takibini yapmamız gerekiyor. Çoğunluğu iyi huylu olduğu halde bazen kötü huylu da çıkabiliyor veya sonradan kötü huyluya dönme ihtimali olabiliyor. O yüzden kötü huylu olma ve nüksetme ihtimaline karşı bu hastaların her zaman takip edilmesi gerekiyor. Hastanemizde takibi olan, anne karnındayken de tanısı konulmuş bir hastaydı. Erken dönemde ameliyat şansını yakalamasını buna borçlu. Yoksa bazen takipsiz gebelikler olabiliyor veya bebek doğduktan sonra onun teşhis aşaması, çocuk cerrahına ulaşması, tetkiklerinin yapılması, ameliyatın hazırlanması bazen ayları bulabiliyor” diye konuştu.

        Kamacı, “Bu hastalarda çok hızlı davranıyoruz. Hastalığın tam olarak nedeni bilinmiyor. Genetik ve ailevi altyapısı var. Ameliyattan sonra en önemli şey yara bakımı. Bu hastaların büyük bir yarası oluyor ve hastanın dışkısını yaptığı bölgeye çok yakın olduğu için yara bölgesine değmemesi gerekiyor. Enfekte olursa yara büyük olduğu için büyük bir sorun ortaya çıkar. Bu yüzden genelde ameliyat ettiğimiz hastalarda, bu hastamızda da öyle yaptık. Hastayı ameliyattan sonra, yarası tamamen iyileşene kadar, artık enfekte olmayacağı içimize sinene kadar hastanede yoğun bakımda tuttuk. Yarası tamamen iyileştikten sonra da hastamızı şifa ile evine taburcu ettik” dedi.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ