Arınç: 50+1 partileri kimliksiz yaptı
Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Hiç birbirine benzemez olanlar bile ittifak adı altında ne kadar oy taşıdıkları bile belli olmadan bir araya gelebiliyorlar" diyerek cumhurbaşkanlığı seçiminde uygulanan 50+1 sistemini eleştirdi. Arınç, AK Parti'nin oy kaybının nedenlerini de sıralarken başarılı bulduğunu açıkladığı Özgür Özel ile ilgili anısını da anlattı
Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtladı. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Manisa'da çalıştığını kaydeden Arınç, "Böyle bir sonuca gittiğimizi görmüştüm ama böylesine acı sonuç beklemiyordum. Bu kadar kayıp aklımıza gelmemişti. Manisa'da 30 puanlık bir kayıp oldu" dedi.
CHP'nin de beklemediği bir sonuç aldığını kaydeden Arınç, "CHP şüphesiz başarılı çıktı seçimlerden, bunu kabul etmek lazım. Ankara ve İstanbul gibi iki büyükşehiri büyük kayıplarla kaybettik. Bunu da olağan karşılamak lazım. Bursa gibi, Balıkesir gibi, ittifak olarak sayarsak Manisa gibi yerler kaybedildi. Kümülatif olarak bu seçimin başarılı partisi CHP'dir. Onun karşısında hezimetten söz etmiyoruz ama beklentiyi karşılayamamış bir parti var" diye konuştu.
"KAYBIN NEDENİ E ŞIKKI"
Seçmen iradesine gönülden inanmış insanlar olduklarının altını çizen Arınç, oy kaybının nedenlerini şöyle sıraladı:
"Burada hayat pahalılığı önemli konulardan biri. 4-5 senedir giderek hayat pahalanıyor. Enflasyon güçleniyor. Bazı tuzu kurular belki hissetmiyor ama 3-4 sene evvelinden bakanların bazılarını da karşıma alarak uyarılarımı dile getirmiştim. Ama o zaman pahalılığın psikolojik olduğunu söyleyenler de çıkmıştı. Ben siyasetten ayrıldım. Ofisime gelenlerle, cami cemaati ile konuşan esnafla konuşan bir insanım. Ekonomi ne olacak, dış politika ne olacak diye soruyorlar. Ümit vermeye devam ediyorum ama maddi bir gerçek var. Bir hayat pahalılığı... Markete gittiğin zaman her gün üstüne konan yeni etiketler milletin burasına geldi. Yüzde 20 zengin bir hayat sürerken yüzde 80'de geçim sıkıntısı var. O arada Covid de girdi devreye maalesef.
İkincisi emeklilerin durumu. Paranın değeri çok düştüğü için feyatlar çoğaldı. Sayın Cumhurbaşkanı bunlara bigane kalmadı ama halkın yaşadıkları karşımıza çıktı.
Birilerinin maalesef utanmadan çok lüks içinde olması, şatafat içinde olması da güçlü bir etken oldu. AK Partili olduğu, milletin içinden geldiği halde onlardan kendilerini farklı tutarak belki de gittikçe sekülerleşen kendi muhafazakar hayat tabanından farklı noktaya gelenler yayınlanıyor televizyonlarda. Adam yaşadığı sefalete bakıyor bir de bunlara bakıyor. Giyimden kuşamdan, aksesuardan övünerek anlatan insanların sayısı da artınca bunların hepsi AK Parti'nin kefesine konmaya başladı.
Adalet duygusu da yıprandı. Bunların hepsi bir araya gelince test sorularındaki son şık (e) karşımıza çıktı."
"YİĞİT DÜŞTÜĞÜ YERDEN KALKACAK"
Arınç, şöyle devam etti: "Biz kendi kimliğimizle var olduk. Bu kimlik, muhafazakar demokrat kimliktir. Bütün özgürlüklerin kavgasını veren siyasi partidir. Elbette zedelendi ama yiğit düştüğü yerden kalkacak. Eskisinden güçlü olacağız. Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız gerçekleştirecek. Önemli olan ders almak ve bundan hayırlı sonuçlar çıkarmak."
Soru üzerine CHP lideri Özgür Özel'i başarılı bulduğunu ifade eden Arınç, "Ben Milli Selamet Partisi İl Başkanı iken o 2 yaşında idi. O da il başkanlığında bulundu, milletvekili oldu. Ağzı güzel laf yapan, mücadeleci bir insan olarak tanıyoruz kendisini" dedi.
"ÖZGÜR ÖZEL BENİM HUKUKUMU KORUDU"
Arınç, Özel ile ilgili bir anısını da ilk kez paylaştı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasına işaret eden Arınç, şunları anlattı: "Bir ihbar furyası başlamıştı. OHAL dönemi. OHAL de böyle bir hain darbe girişimi karşısında gerekliydi. Eşimin amcasının oğlu Manisa'da sağlık müdürüydü. Haziran seçiminde de adayımız olmuştu. Daha sonra tutuklandı. Eşimin amcası o tarihlerde vefat etti. Oraya gittik. Tutuklu arkadaşımızı elleri bağlı olarak getirdiler bir odaya koydular. Amcamızın naaşı da avluda. Ben gittim akrabasıyım, amcamızı da çok seviyoruz. Özgür Özel gelmiş, o zaman Manisa milletvekili. Sağlık müdürü olan arkadaşının babasının cenazesine geldi ya da ben gittiğim için geldi. Manisa'nın 5 milletvekili var AK Parti'nin hiçbiri yoktu orada. Bir tanesi o köyün çocuğu, elinden tutup milletvekili yaptığım vekiller de var ama gelmediler. Özgür Özel var, ben varım. Getirdiler amcamızın oğlunu 'Kelepçeleri çözemeyiz' dediler. 'Nasıl namaz kılacak' dedik. Allah bin kere razı olsun, o benim kahramanımdır, 'Başkanım siz karışmayın ben çözerim. Siz girerseniz işi büyütürler' dedi. Jandarma komutanını aradı 'Yaptığınız ayıptır' dedi. Sonunda çözdüler. Hiçbir arkadaşımın gelmediği yerde Özgür Özel benim hukukumu korudu ben bunu unutmam. Nasıl CHP'liler benim dürüstlüğümü dile getirirlerse ben de onu unutmam. O gün oraya gelmeyenler utanır umarım."
"BU GÖRÜNTÜ BİLE RAHATLATIR"
Arınç, Özel'in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşme talebinin ve bu talebe verilen yanıtın olumlu bir gelişme olduğunu kaydederek "Bu görüntü bile Türkiye'de bir rahatlamaya yol açar" dedi.
"YENİDEN REFAH ETİK OLARAK YANLIŞ YAPTI"
Yeniden Refah Partisi'nin siyaseten başarı gösterdiğini ancak etik açıdan yanlış yaptığını kaydeden Arınç, "AK Parti içinden aldıkları, bir şekilde aday olamamış ya da küsmüş olanları aday yaptılar. Onların tek hedefi var AK Parti'ye kaybettirmek" dedi. Bu durumun kalıcı olmayacağını kaydeden Arınç, "Bu şekilde aday olmuş arkadaşların çoğu yarın bir gün kendi partilerine dönebilirler. Bunu ben hissediyorum" diye konuştu.
"ADAY TESPİTİNDE HATALAR YAPILDI"
Arınç sorun üzerine AK Parti'nin de bu isimleri kaybetmesinin de yanlış olduğunu, "Aday tespitinde hatalar var" dedi.
"50+1 TÜM PARTİLERİ KİMLİKSİZ YAPTI"
Yeniden Refah'ın İstanbul ve Ankara'da destek verselerdi yine de kazanılamayacağını kaydeden Arınç, "Cumhurbaşkanlığı seçiminde 50+1'e katkısı olabilirdi. Zaten bu 50 +1 tüm partileri kimliksiz yaptı. Hiç birbirine benzemez olanlar bile ittifak adı altında ne kadar oy taşıdıkları bile belli olmadan bir araya gelebiliyorlar" diye konuştu.
"YENİ ANAYASA İÇİN PARTİLER ANLAŞMALI"
Yeni anayasaya ihtiyaç olduğunu kaydeden Arınç, AK Parti ve MHP'nin anlaşmasının yanı sıra diğer partilerin de anlaşabileceği bir noktaya gelinmesi gerektiğinin altını çizdi. "Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden Sayın Cumhurbaşkanı'nın da Sayın Bahçeli'nin de vazgeçeceğini düşünmüyorum" diyen Arınç, sistem içinde bazı revizyon önerilerinin getirilebileceğini söyledi. Arınç, "Bütün bu özelliklerde somut bir şey konursa her partiden belli sayıda kişi ile komisyon kurulur. Ortak bir teklif hazırlanırsa sonuca gideriz" dedi.
"HUKUK VE ADALET DE OLMALI"
Ekonomideki durum ile ilgili soru üzerine rasyonaliteye dönüşe vurgu yapıldığını hatırlatan Arınç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek için "Kimsenin bu yükün altına girmeyeceği bir zamanda sorumluluk hissiyle hareket ediyor" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın 2026'da enflasyonun tek haneye düşeceğine yönelik açıklamasını anımsatan Arınç, "Bunun yanına muhakkak bir hukuk ve adaleti eklemek lazım" mesajını verdi.
