Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

Kurtuluş Savaşı’nda Rusya’dan gemilerle gelen cephane İnebolu Limanı’na bırakılır. Kadın erkek, çoluk çocuk, genç yaşlı demeden aziz Kastamonulular bu cephaneyi omuzlarında, ellerinde, kucaklarında cepheye taşırlar ve hikâye başlar. Memleket Kastamonulusu, Erzincanlısı, Anteplisi demeden bu aziz millet sayesinde istiklaline, hürriyetine, cumhuriyetine kavuşur. HT Pazar'dan Ömür Akkor'un yazısı...

Cephanenin cepheye taşındığı bu yol “İstiklal Yolu” olarak artık yürüyüşe açıldı. Bu 95 kilometrelik yol, ecdadın memleketi nasıl kurtardığının da en büyük göstergelerinden biri. Geçen yıllarda 3 günde yürüdüğüm bu yol hakkında izlenimlerimi ve aziz memleket Kastamonu’yu sizin için bu yazıda derledim.

İstiklal Yolu faunası ve ürünleri

Kanlıca mantarı
Ayı mantarı
Kiren (kızılcık)
Kiren tarhanası ve ekşisi
Eyşi (elma ekşisi)
Elma pekmezi
Bitki turşuları
Yabani otlar

Kastamonu’da yenilmesi gerekenler

Tabakoğlu Pastırma
İzbeli Çiftliği’nde kahvaltı
Münire Sultan
Sofrası’nda Kastamonu
yemekleri
Kastamonu yemekleri
Kül ekmeği
Ekşi mayalı köy ekmekleri
Daday etli ekmeği
Simit tiriti
Pastırmalı soğanlı pide
Siyez unu
Siyez bulguru

Ziyaret edilmesi gereken yerler

Köylü pazarı
Cide sahilleri
Gideros Koyu
Kastamonu Kalesi’nde gün batımı
Entografya ve Kent Müzesi
Tüm Kastamonu ilçeleri

KISA KISA KASTAMONU

İzbeli Çiftliği

Sabiha Hanım, Cumhuriyet’in mihmandar kadınlarından Selma İzbeli’nin gelini... Kastamonu yöresindeki tüm yerel meyve ve sebzeleri tohumlarıyla oğlu Serdar İzbeli’nin yardımıyla çiftliğinde yetiştiriyor. Bence yemeklerini de kendisini de efsane yapan en mühim özelliği bu! O geleneklerine, göreneklerine, tariflerine, yemeklerine, yerel elmalarına, domateslerine, ekmeklerine bağlı bir süper babaanne. İyi ki bu kadar güzel insanlar var, iyi ki memleketlerine sahip çıkıyorlar.

Münire Hanım Sofrası

Nasrullah Camii yanındaki Yavuz Emen’in sahip olduğu Münire Sultan Sofrası’nda Kastamonu mutfağının bir resmi geçidi gibi banduması, eyşili pilavı, tiridi, eyşisi, şerbeti ne ararsanız var. Yavuz Bey’in ve şefi Ali Karamuk’un mutfaklarına sahip çıkma gayretleri alkışı fazlasıyla hak ediyor.

Kastamonu ekmekleri

Ekmekte hem ekşi maya kullanımları hem de taş fırında pişirmelerinin yanı sıra geleneksel yöntemlerini hâlâ uygulamaya devam etmeleri bence Kastamonu’yu ekmek hususunda Türkiye’de bir adım öne çıkarıyor. Buraya ekmekleri için bile seyahat edilir.

Tabakoğlu Pastırma

Gerçekten Türkiye’nin en iyi pastırması olduğu aşikâr. Onu en iyi yapansa 4 kuşaktır aynı yöntemle yapılması ve geleneksel yöntemleri kullanmaya devam etmeleri. Ne zamanla yarışı var ne de daha fazla üretme telaşı! Hal böyle olunca da ortaya gerçekten mükemmel bir lezzet çıkıyor. Hemen yanı başındaki fırınla da beraber çalışan Tabakoğlu Pastırma’dan aldığınız pastırmayı pidenin arasına koyarak afiyetle yiyebilirsiniz.