Cahit Sıtkı Tarancı kaç yaşında öldü? Cahit Sıtkı Tarancı kimdir, nereli, ne zaman öldü?

Cahit Sıtkı Tarancı Kimdir?

Cahit Sıtkı Tarancı, 4 Ekim 1910 tarihinde Manisa'nın Akhisar ilçesinde doğmuş olan ünlü Türk şairdir. Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen Tarancı, modern Türk şiirinin önde gelen temsilcilerinden biridir. Eserlerinde duygusal derinlik ve sade bir dil kullanmasıyla tanınır.

Tarancı'nın eğitim hayatı, 1917 yılında Diyarbakır Nümune-i Terakkî-i Hamidî Mekteb-i İptidâî'sinde başladı. Bir sonraki yıl, Mekteb-i Sultani'nin iptidai kısmına geçiş yaptı ve bu okuldan "üstün başarı" ile mezun oldu. Babası, onun ileride vali olmasını ve ailesinin adını yüceltmesini istiyordu, bu nedenle İstanbul'a gitmesi için onu ilkokuldan sonra gönderdi. Tarancı, ortaöğrenimine Kadıköy'deki Saint-Joseph Fransız Lisesi'nde başladı ve ortaokul son sınıf öğrencisi olarak Galatasaray Lisesi'ne geçti. Galatasaray Lisesi'nde Ziya Osman Saba ile tanıştı ve lise öğrenimine burada devam etti.

Şiir yazmaya lise öğrencisi iken başladı ve hafta sonları dayısı Nafia Vekili Feyzi Bey'in evinde vakit geçirirken yaz tatillerini ise memleketi Diyarbakır'da geçirdi. Hayatı boyunca çeşitli dergilerde ve gazetelerde çalışmış, farklı iş kollarında geçimini sağlamıştır. Edebiyata olan ilgisi onun hayatının her döneminde var olmuş ve şiir yazmaya küçük yaşlarda başlamıştır. Tarancı'nın en ünlü eserlerinden biri olan "Otuz Beş Yaş" şiiri, onun şiir anlayışının en güzel örneklerinden biridir. Cahit Sıtkı Tarancı, hayatı boyunca birkaç kez evlenmiştir. İlk evliliğini 1936 yılında Zehra Hanım ile yapmıştır. Ancak bu evlilik kısa süre sonra sona ermiştir. Daha sonra Münire Hanım ile ikinci bir evlilik yapmıştır.

Cahit Sıtkı Tarancı Kaç Yaşında?

4 Ekim 1910 yılında doğmuştur. 46 yaşında da vefat etmiştir.

Cahit Sıktı Tarancı Nereli?

Manisa’nın Akhisar ilçesinde doğmuştur.

Cahit Sıtkı Tarancı Kaç Yaşında Öldü?

Cahit Sıtkı Tarancı, 13 Ekim 1956 tarihinde hayatını kaybetmiştir.

Cahit Sıtkı Tarancı Neden Öldü?

Cahit Sıtkı Tarancı, 1954 yılının ocak ayının ikinci yarısında sağ tarafına gelen felç nedeniyle Ankara Numune Hastanesine kaldırıldı. Sağ tarafında felç olan Cahit Sıtkı, konuşma yetisini kaybetti. Üç ay hastanede kaldıktan sonra taburcu edildi ve daha iyi tıbbi imkanlar olacağı düşüncesiyle İstanbul'a götürüldü. Doktorlar, şairin iyileşme ümidi olmadığı ve baba evine gitmesinin uygun olacağını belirtti. Bunun üzerine, bir yıl Diyarbakır'da kaldıktan sonra tedavi amacıyla 7 Ekim 1955'te yeniden Ankara'ya götürüldü. Ankara'daki tıp fakültesinde on bir ay boyunca tedavi gördü. Bu süreçte, kendisine şiirleri okundu ve hafızasına tekrar işlerlik kazandırılmaya çalışıldı. Söylenenleri anlamaya başlayan şair, 15-20 kelimeyi söyleyebilir hale geldi. Felçli olan sağ ayağını oynatmaya ve bükülü kalan kolunu kıpırdatmaya hatta yavaş yavaş yürümeye bile başladı. Dönemin bakanı Samet Ağaoğlu'nun yardımıyla 6 Eylül 1956'da kardeşi Halit Tarancı refakatinde Viyana'ya gönderildi. Viyana'daki bir hastanede tedavi görürken, 12 Ekim 1956'da zatülcenpten ötürü hayatını kaybetti. Naaşı 26 Ekim Cuma günü Ankara'ya getirilerek, Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi.

Cahit Sıtkı Tarancı Eserleri

Cahit Sıtkı Tarancı’nın farklı alanlarda eserleri bulunmaktadır.

Cahit Sıtkı Tarancı, sanat yaşamına yirmi bir şiirden oluşan "Ömrümde Sükût" isimli eseriyle adım attı. Bu kitap, 1933 yılında yayımlandı ve Tarancı'nın çocukluk anıları, özlemleri ve yaşadığı dönemin bunalımlarını içeren şiirleri barındırdı. Ardından 1946 yılında "Otuz Beş Yaş" adlı şiir kitabı basıldı. Bu eser, 1933-1946 dönemini kapsayan şiirlerini içeriyordu ve en çok basılan şiir kitapları arasında yer aldı. Tarancı, şiirlerini çeşitli dergilerde yayımladı ve bu dönemde Varlık Yayınları tarafından basılan "Otuz Beş Yaş" adlı şiiriyle Cumhuriyet Halk Partisi'nin kuruluş yıldönümü yarışmasında birincilik elde etti. 1952'de "Düşten Güzel" adlı kitabı yayımlandı ve bu eserde önceki kitaplardaki temaları evlilik ve sevgi üzerine yoğunlaştırdı. "Sonrası" adlı kitabı ise şairin ölümünden sonra yayımlandı ve daha önce yayımlanmamış 73 şiiri ile bazı çeviri şiirlerini içeriyordu. Asım Bezirci tarafından derlenen "Bütün Şiirleri" adlı eser, Tarancı'nın bütün şiirlerini içermekte olup 1983'te Can Yayınları tarafından basıldı.

Cahit Sıtkı Tarancı, şairlik kariyeri yanında hikayeler de kaleme aldı. Maddi sıkıntılar nedeniyle özellikle 1935-1947 yılları arasında yazdığı bu hikayeler, günlük yaşamdan gözlemlere dayanan kısa öykülerdir. Toplamda seksen hikaye yazan Tarancı, eserlerinde aile özlemi, aşk, yaşama sevinci ve ölüm korkusu gibi konulara değindi. İlk olarak 1976'da Selahattin Önerli tarafından yayımlanan hikayeleri, daha sonra 2006 yılında Can Yayınları tarafından "Gün Eksilmesin Penceremden" adıyla bir araya getirilerek okuyucularla buluştu.

Tarancı'nın aile fertlerine, arkadaşlarına ve yakın dostlarına yazdığı mektuplar da önemli bir yer tutar. Bu mektupların çoğu yayımlanmış olup, özellikle Ziya Osman Saba'ya yazdığı mektuplar, şairin dostluklarının ve duygusal derinliğinin izini sürmek için önemli bir kaynaktır. Bunların yanı sıra, annesine, babasına, kardeşlerine ve diğer sevdiklerine yazdığı mektuplar da Tarancı'nın duygusal dünyasını ve iç düşüncelerini yansıtmaktadır.