Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Opera-Bale Devlet Opera ve Balesi 'Altın Yılı'nda

        "Bir ulusun yeni değişikliğindeki ölçü, musikideki değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir... Ulusal ince duyguları toplamak, onları bir gün önce genel musiki kurallarına göre işlemek gerekir. Ancak bu şekilde Türk ulusal musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir."

        Mustafa Kemal Atatürk

        Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Murat Karahan, bu sezonun en büyük prodüksiyonu 'Troya'da 'Paris'i canlandırıyor.

        Cumhuriyetimizin kuruluş döneminde; tiyatro, opera, bale ve çok sesli müzik gibi sanat alanları çağdaş uygarlığın göstergeleri olarak belirlendi. Bu alanlarda elde edilecek gelişmelerin, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin toplumsal dönüşüm konusundaki gayretlerinin temel göstergeleri olacağı kabul edildi.

        'Don Kişot Balesi', sezonun en çok bilet kesilen bale gösterilerinden biri.

        Bu hedefe yönelik olarak; tiyatro, opera, bale ve çok sesli müzik alanlarında toplumun ince beğenisini geliştirerek kültürel gelişimine katkıda bulunmak suretiyle eğitim görevi yapmak üzere, devletin idari ve mali desteğini alan yeni kurumların oluşturulması için yasalar çıkarıldı.

        1936'da Musiki Muallim Mektebi, konservatuvara dönüştürüldü.

        Konservatuvarın ilk mezunlarını 1941 - 1942 sezonunda vermesiyle Ankara'da Tatbikat Sahnesi'nde ilk opera temsilleri sahnelenmeye başlandı.

        Devlet Opera ve Balesi, her ne kadar 1949'da kurulmuş olsa da opera ve bale, 1970'e kadar Devlet Tiyatroları'nın bünyesinde ayrı bir bölüm olarak yer alıyordu.

        1970'de Devlet Opera ve Balesi, Devlet Tiyatroları'ndan ayrılarak ayrı bir kurum haline geldi.

        Başta İstanbul'daki opera ve bale topluluğu Ankara'daki Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü'ne bağlandı.

        Açılan; İzmir (1982), Mersin (1990), Antalya (1997) ve Samsun (2008) müdürlükleriyle opera ve balenin ülke çapına yayılması hedeflendi.

        TÜRKİYE'NİN İLK OPERA ESERİ

        Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye'yi ziyaret edecek olan İran Şahı Rıza Şah Pehlevi onuruna bir opera sahnelenmesi istedi.

        Temasını Atatürk'ün verdiği, metinlerini Münir Hayri Egeli'nin yazdığı 'Özsoy Operası', 27 yaşındaki Ahmet Adnan Saygun tarafından 2 ay içinde bestelendi.

        Türkiye'nin ilk operası olan 'Özsoy Operası', İran Şahı Rıza Şah Pelevi onuruna sahnelendi. Atatürk ile Rıza Şah Pehlevi, temsilden önce sohbet ederken görülüyor.

        İlk temsili 17 Haziran 1934'te Ankara Halk Evi'nde gerçekleşen 3 perdelik 'Özsoy Operası'nda soprano olarak sahneye ilk çıkanlar; konservatuvar öğretmeni Nimet Vahit Hanım ile konservatuvar öğrencisi Semiha Berksoy oldu. Bariton olarak sahneye çıkan ilk kişi ise; Gazi Terbiye Enstitüsü öğretmeni Nurullah Şevket Bey'di.

        Opera Nedir?

        Anayurdu İtalya olan opera, konusunu genellikle tarihten, mitolojiden, efsanelerden veya güncel olaylardan alan, sözlerinin tümü veya birçoğu müzikle bestelenmiş, içinde görsel sanatların tümünü barındırabilen teatral formda bir sahne eseridir.

        Opera Nasıl Doğdu?

        İtalya'nın Floransa kentindeki bazı müzisyenlerin ve şairlerin birleşerek eski Yunan oyunlarına benzer eserler yazmak istemelerinden doğdu. Konusunu Yunan mitolojisinde bulunan 'Evridiki' ile 'Orfe' hakkındaki mitoloji öyküsünden alan, mısraları Ottavio Rinuccini tarafından yazılan ve Jacopo Peri ile Giulio Caccini tarafından bestelenen 'Euridice' adlı ilk opera eseri 6 Ekim 1600'de Floransa'daki Pitti Sarayı'nda sahnelendi.

        Yunan Mitolojisi'ndeki Orfe ile Evridiki'nin hikâyesi, operada olduğu gibi resim sanatında da her dönem büyük ilgi gördü.
        Yunan Mitolojisi'ndeki Orfe ile Evridiki'nin hikâyesi, operada olduğu gibi resim sanatında da her dönem büyük ilgi gördü.

        Sahnelenen ilk opera 1594'te Ottavio Rinuccini tarafından yazılarak Jacopo Peri tarafından bestelenen 'Dafne'ydi. Ne var ki bu eserin yazılı kayıtları günümüze kadar ulaşamadığı için ilk operanın 'Euridice' olduğu kabul ediliyor.

        Temeli 10 Şubat'ta atılan Atatürk Kültür Merkezi'nde 2 bin 500 kişilik bir opera salonu, 800 kişilik tiyatro salonu, bin kişilik konferans salonu, 285 kişilik sinema salonu, 250 kişilik oda tiyatrosu, bir sergi salonu, bir kütüphane, 885 araçlık otopark yer alacak.
        Temeli 10 Şubat'ta atılan Atatürk Kültür Merkezi'nde 2 bin 500 kişilik bir opera salonu, 800 kişilik tiyatro salonu, bin kişilik konferans salonu, 285 kişilik sinema salonu, 250 kişilik oda tiyatrosu, bir sergi salonu, bir kütüphane, 885 araçlık otopark yer alacak.

        ÜNLÜ TÜRK OPERA SANATÇILARI

        Leyla Gencer (1928 - 2008)

        * 20'nci yüzyılın en başarılı sopranolarından.

        * Primadonna.

        * Batı'da 'La Diva Turca', 'La Gencer' veya 'La Regina' olarak tanınır.

        * Milano, Roma, Napoli, Venedik, Viyana, Paris, San Francisco, Köln, Buenos Aires, Londra, Rio de Janerio, Bilbao, Chicago'da sahneye çıktı.

        * Babası Hasanzade İbrahim Bey, annesi Leh Alexandra Angela Minakovska. (Evlendikten sonra Müslüman olarak Atiye adını aldı.)

        * Reine Gelenbevi, Muhittin Sadak ve Cemal Reşit Rey'in öğrencisi.

        * Devlet sanatçısı.

        * Opera repertuvarı 23 bestecinin 72 eserinden oluşuyor.

        * 2004'te adına para basıldı.

        REKLAM

        Semiha Berksoy (1910 - 2004)

        * Nimet Vahit Hanım ile birlikte ilk kadın opera sanatçısı.

        * Devlet bursuyla opera eğitimi aldığı Berlin Devlet Yüksek Müzik Akademisi Opera Bölümü'nü birincilikle bitirdi.

        * 1939'da Richard Strauss'un 'Ariadne Auf Naxos' adlı operasındaki 'Ariadne' rolüyle Avrupa'da sahneye çıkan ilk Türk opera sanatçısı.

        * Devlet sanatçısı.

        * Aynı zamanda ressamdır.

        Bale Nedir?

        Anayurdu İtalya olan bale; belli figürlere, adım atışlara dayalı dans ve müzikli gösteri türüdür. Adı, İtalyanca 'dans' anlamına gelen 'ballo' veya 'balletto' sözcüğünden türetilmiştir.

        .png
        .png

        Bale Nasıl Doğdu?

        Temeli, mim sanatçılarının Rönesans tiyatro gösterilerinde ve geleneksel halk gösterilerindeki dans adımlarıyla oluştu. Baleden en çok etkilenen ülke, Kral II. Henri ile evlenerek Fransa kraliçesi olan Floransa doğumlu Catherine de Médicis'in gösterdiği ilgi nedeniyle Fransa oldu. İlk bale temsili ise 15 Ekim 1581'de Paris'teki Louvre Sarayı'na bitişik Hôtel de Bourbon'da sahnelenen 'Le Ballet Comique de la Reine' oldu.

        ÜNLÜ TÜRK BALERİN VE BALETLER

        Kaya İlhan (1927 - 2013)

        * İlk Türk balerin.

        * 1938'de Hitler'den kaçarak Türkiye'ye sığınan Mari Anna Uns ile bale eğitimine başladı.

        * Muhsin Ertuğrul'un ısrarı üzerine Devlet Opera ve Balesi'ne katıldı.

        * 1956'da Londra Royal Akademi'de eğitim aldı.

        * 1961'de 9 yıl boyunca sahneye çıktığı ABD'ye gitti.

        * 1992'de Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin Modern Dans Sanat Dalı'nın kurucu eğitmenlerinden biri oldu.

        * Atilla İlhan ile Çolpan İlhan'ın kuzeni.

        Meriç Sümen (1943 - )

        * Bale alanında ilk devlet sanatçısı.

        * Ankara Devlet Konservatuvarı Bale Yüksek Bölümü'nden mezun oldu.

        * Londra Royal Akademi'de eğitim aldı.

        * Moskova Balşoy Balesi'nde sahneye çıkan ilk yabancı 'prima balerin' unvanına sahip.

        * Bolşoy Dans Akademisi Hocalık Bölümü'nü bitirdi.

        * Kopenhag Balesi'nde ders verdi.

        Engin Akoğlu (1931 - 2002)

        * İlk Türk balet.

        * Bale öğrenimine ailesinden gizli olarak Madam L.K. Arzumanof'tan ders alarak başladı.

        * Muhsin Ertuğrul tarafından 1957'de İtalya ve Almanya'ya, 1958-1959 sezonunda İngiltere'de Londra Kraliyet Akademisi'ne gönderildi.

        * Danimarka Kraliyet Balesi'nde bale çalışmaları yaptı.

        * Dame Ninette de Valois'nın daveti üzerine İngiliz Kraliyet Bale Akademisi'nde bale öğretmenliği eğitimi aldı.

        * Kızı Şule Akoğlu; balerin, oğlu Murat Akoğlu ise balet oldu.

        AVRUPA'DA TÜRKLERLE İLGİLİ OPERALAR

        Kara Mustafa (1686)

        Besteci: Johann Wolfgang Franck

        Timurlenk (1724 - 1732)

        Besteci: Georg Friedrich Handel

        Beyazıt (1735)

        Besteci: Antonio Vivaldi

        İyi Yürekli Hindistanlılar (1735)

        Besteci: Jean-Philippe Rameau

        Aldatılmış Kadı (1761)

        Besteci: Pierre Alexandre Monsigny

        Mekke Hacıları (1764)

        Besteci: Christoph Willibald Gluck

        Zaide (1780)

        Besteci: Wolfgang Amadeus Mozart

        Saraydan Kız Kaçırma (1782)

        Besteci: Wolfgang Amadeus Mozart

        Kahire Kazı (1783)

        Besteci: Wolfgang Amadeus Mozart

        Cezayir'de İtalyan Kız (1813)

        Besteci: Gioacchino Rossini

        Ünlü besteci Wolfgang Amadeus Mozart, Türkler ile ilgili 3 opera besteledi.

        İtalya'da Bir Türk (1814)

        Besteci: Gioacchino Rossini

        Fatih Sultan Mehmet (1820)

        Besteci: Gioacchino Rossini

        Yanyalı Ali Paşa (1834)

        Besteci: Albert Lortzing

        Attila (1846)

        Besteci: Giuseppe Verdi

        Cemile (1872)

        Besteci: Georges Bizet

        Prens Igor (1890)

        Besteci: Aleksandr Borodin

        İstanbul Güzelleri (1989)

        Besteci: Alfred Wathall

        Şirin ve Gertrude (1920)

        Besteci: Paul Graener

        Paşanın Bahçesinde (1935)

        Besteci: John Lawrence Seymour

        Prens Beyazıd (1957)

        Besteci: Jan Cikker

        Avusturya İmparatoru 2'nci Joseph'in isteğiyle Wolfgang Amadeus Mozart tarafından bestelenen, ilk kez Viyana Saray Tiyatrosu'nda sahnelenen 'Saraydan Kız Kaçırma', Türkler ile ilgili en ünlü operadır.

        DEVLET OPERA VE BALESİ'NİN ÇALIŞMA ŞEMASI

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ