Şimdi yastık altının dışarı çıkma zamanı!

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın geçtiğimiz günlerde açıkladığı Eylem Planı'nda, TL yükümlülükler için tesis edilmesi gereken zorunlu karşılıkların yüzde 10'una kadar olan kısmının altın cinsinden tutulabilmesine imkan sağlanması sonucu altın mevduat hesaplarının yaygınlaşması, bankacılık sistemi aracılığıyla yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması bekleniyor.

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 5 bin ton olduğu tahmin edilen yastık altı altının 275 milyar dolara tekabül ettiğini belirterek, Merkez Bankası'nın altının zorunlu karşılıklar arasına girmesi ile ilgili kararının, yastık altındaki altının çıkarılmasına yönelik en büyük adım olduğunu söyledi.

Halaç, altının bankalar arası sistemde işlem görmesi amacıyla bankacılık şartlarına uygun standart ağırlık ve ayarda gram altın üretimi yapan İAR'ın, Merkez Bankası'nın özellikle TL mevduatlarının munzam karşılıklarının yüzde 10'unun altın olarak gösterilmesi kararı ile yastık altından altın çıkışının artık daha kolay olabileceğini düşündüğünü kaydetti.

Türk halkının altını çok sevdiğini ve yatırım olsun, takı olsun altına özel bir ilgi duyduğunu, bu ilginin aslında farkında olmadan sermayeyi ekonomik alandan çıkarmak olan yastık altı diye tabir edilen bankacılık sistemi dışında saklamaya vardığını belirten Halaç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Haliyle ekonomi içerisinde kalsa çok daha faydalı olacak sermayenin yastık altında durması, gerek sahibine gerekse de milli ekonomiye fayda sağlamamaktadır. Yastık altında duran altını ekonomiye tekrar kazandırmak için bankacılık sistemine ihtiyaç duyulmaktadır. Dolar veya avroya yatırım yapanlar bu ürünleri bankada değerlendirerek gerek ürünün fiyat artışından gerekse de ürünün banka getirisinden faydalanmaktadır. Banka dışında tutulan altında ise sadece altının değer artışından faydalanılmakta, altın miktarı çoğalmamaktadır.

Türkiye'de çok büyük bir kuyumculuk sektörü olup bankalarla altın konusunda yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Ülke içinde çok büyük altın mevduat kapasitemiz olmasına rağmen bankalar kredi olarak dağıttıkları altınları yurt dışından ithal etmektedir. Dış ticaret açığını da olumsuz yönde etkileyen bu uygulama, bankaların altın bankacılık sistemine başlamaları ile son bulacak, hatta tersine dönecek ve dış ticaret açığına olumlu katkı sağlayacaktır.''

-''Karar, yastık altı altınları sisteme kazandırma konusunda bankaları istekli kılacak''-

Özcan Halaç, Merkez Bankası'nın TL yerine munzam karşılığı olarak altın konmasına fırsat vermesinin, yastık altında duran altınları bankacılık sistemine kazandırmak adına bankaları daha da istekli kılacağını ifade ederken, ''TL'nin maliyeti altını bankaya mevduat olarak çekmenin maliyetinden her zaman yüksek olacağı için uzun vadede de bankaların altın bankacılığına başlamaları gerekecektir. Merkez Bankası'nın atmış olduğu bu adım ve bankalara göstermiş olduğu bu kolaylık, direkt olarak ya da dolaylı yoldan yastık altındaki altınların çıkmasına vesile olacaktır'' diye konuştu.

Yastık altındaki altınların çıkarılması yönünde daha farklı adımların atılması gerektiğini vurgulayan Halaç, konunun yeni olması nedeniyle bazı teşvik edici kararların da alınarak yastık altı altının kullanılabilir hale gelmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Halaç, yapılması gereken düzenlemelere işaret ederken de, Merkez Bankası'nın munzam karşılığı olarak yastık altından çıkacak ve mevduat olacak altınları kabul etmesini, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından mevduat sahiplerine tanınan 50 bin liraya kadar olan sigortanın yastık altından çıkarılmış altın mevduatları için 150-200 bin liraya kadar çıkarılmasını, altın mevduatlarından stopajın ve altın kredilerinden BSMV'nin kaldırılmasını, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından altının da bankalar arası piyasada diğer kağıt paralar gibi havalesinin yapılabilmesine izin verilmesini istedi.

Bütün bunların ve bu tarz uygulamaların altını ''tam bir finans aracı'' yapacağını belirten Halaç, altının yastık altında durmasıyla ekonominin yılda, yaklaşık yüzde 1,5 getiri oranından hesap edildiğinde, 75 ton altınlık bir getiriden mahrum bırakıldığını, bunun dolar karşılığının ise 4 milyar 125 milyon dolar olduğunu söyledi.

Merkez Bankası Başkanı Başçı, Eylem Planı'nın açıklandığı toplantıda, altının zorunlu karşılıklar arasına girmesine yönelik bir soru üzerine, ''Türkiye'de çok fazla altın var. Vatandaşlarımızın en büyük servet kaynaklarından bir tanesi... Bankacılık sistemimiz yavaş yavaş buna alışırsa, altın mevduat hesapları yaygınlaşabilir. Buna bazı bankalar başladılar bile... Dolayısıyla belli miktarda getiri sağlayarak altını mevduata kabul ediyorlar. Elde ettikleri altını ne yapacaklar? Arzu ederseniz Merkez Bankası'na getirin TL zorunlu karşılıklarına karşı... Biz onun altyapısını hazırlıyoruz, o süreci belki teşvik eder, sisteme altınları da kazandırmış olabilir'' şeklinde konuşmuştu.

AA