Esra Şaşmaz'ın sesinden Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, ilk kez 1812 yılında Alman Grimm Kardeşler tarafından derlenmiş ve basılmış olan bir halk masalıdır. Kötü kalpli ve kıskanç üvey annesi tarafından ondan daha güzel olduğu için öldürülmek üzere ormana gönderilen ve ormanda cücelerle beraber yaşamaya başlayan bir prensesin maceralarını anlatır. Pek çok kez tiyatroya ve sinemaya uyarlanmıştır.
PAMUK PRENSES VE YEDİ CÜCELER
Uzun zaman önce, uzak bir ülkede yaşayan, genç ve güzel bir prenses varmış. Onun adı Pamuk Prenses'miş. Pamuk Prenses'in üvey annesi olan Kraliçe, acımasız ve kibirli biriymiş. Her zaman "en güzel" olmak istermiş. Kraliçenin sihirli bir aynası varmış. Her gün aynaya sorarmış:
- Ayna, ayna, söyle bana en güzel kim bu ülkede? Ayna da hep şöyle cevap verirmiş:
- En güzel sensin, Kraliçem.
Pamuk Prenses büyüdükçe daha da güzelleşiyormuş. Ama kıskanç Kraliçe, Pamuk Prenses'e sürekli eski elbiseler giydiriyormuş ve onu sabahtan akşama kadar çalıştırıyormuş. Kraliçe bir gün yine aynaya sormuş:
- Ayna, ayna en güzel kim? Söyle bana. Ayna bu defa:
- En güzel Pamuk Prenses, deyivermiş. Buna çok sinirlenen Kraliçe:
- O hemen yok edilmeli, diye bağırmış.
Kraliçe adamlarından birine Pamuk Prenses’i ormana götürüp orada öldürmesini emretmiş. Ama adam prensesi öldürmeye kıyamamış. Onu ormanda bırakıp gelmiş.
Ormanda yalnız kalan Pamuk Prenses çok korkmuş ve ağlamaya başlamış. Onun bu halini gören sevimli hayvanlar hemen
etrafına toplanmışlar.Sevimli hayvanlar onu küçük şirin bir kulübeye götürmüşler.
Fakat kulübenin içindeki minik masa ve sandalyeler tozla kaplıymış.Pamuk Prenses her yeri süpürüp temizlemiş.
Bu kulübede Yedi Cüceler yaşarmış. Onlar gündüzleri, çalışmak için madene gider akşam olunca evlerine dönerlermiş.
Yedi cüceler evlerini derli toplu ve tertemiz bulunca şaşırmışlar. Yukarı çıktıklarında Pamuk Prenses'i görünce şaşkınlıkları daha da artmış.
- Uyuyan bir kız, demiş Bilgin Cüce.
- O çok güzel, demiş Utangaç.
- Bu kız başımıza bela olacak. Uyarmadı demeyin! demiş Huysuz. Sesleri duyan prenses uyanmış.
Pamuk Prenses başından geçenleri cücelere anlatmış. Kızın haline üzülen cüceler, ona “Bizimle kalabilirsin.” demişler. Pamuk Prenses buna çok sevinmiş.
Yemekten sonra Pamuk Prenses ve cüceler şarkı söyleyip eğlenmişler. Pamuk Prenses yeni arkadaşlarını çok sevmiş. Artık
kendini güvende hissediyormuş.
Fakat Kraliçe, sihirli aynadan Pamuk Prenses'in hâlâ yaşadığını öğrenmiş. Yaşlı bir seyyar satıcı kadın kılığına girmiş. Pamuk
Prenses'i sonsuza kadar uyutmak için büyülü bir elma hazırlamış.
Ertesi sabah cüceler madene gitmek için evden ayrılırken, Pamuk Prenses'i dikkatli olması için uyarmışlar.Cüceler gidince
kraliçe hemen eve gelmiş.
Zavallı Pamuk Prenses yaşlı kadın kılığındaki kraliçeye inanmış. Kraliçenin uzattığı elmayı ısırınca olduğu yere yığılmış.
Sevimli hayvanlar bunu cücelere anlatmışlar.
Yedi cüceler hemen eve dönmüşler. Kraliçe’nin kaçtığını görünce onu kovalamışlar. Kraliçe kaçarken bastığı taşa yıldırım düşmüş. Aşağı yuvarlanan Kraliçe ölmüş.
Eve dönen cüceler Prensesin yerde yattığını görünce onun öldüğünü düşünmüşler. Onu camdan bir tabuta koyup gece gündüz yanında beklemeye başlamışlar.
Bir gün ormandan geçen bir prens, Pamuk Prenses'in tabutunu görmüş. Prensesin güzelliğini görünce dayanamamış ve onu hafifçe öpmüş. Bunun üzerine büyü bozulmuş ve Pamuk Prenses uyanmış. Prens ve Prenses evlenip mutlu bir hayat sürmüşler.
