Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Diyanet Raporu: Hz. Peygamber’e Alnını Öptürmesi

        HZ. PEYGAMBERE ALNINI ÖPTÜRMESİ

        06.10.1978 tarihinde yaptığı bir konuşmasındaki iddialara göre Gülen, Hz. Peygamber’in

        kendi vaazına iştirak ettiğini söylemekle yetinmeyerek daha ileri gitmektedir.

        Buna göre Hz. Peygamber’e alnını öptürmüştür:

        “Resûl-i Ekrem’e arz olunduğum zaman ifadelerim ayrı bir hüviyet

        kazandı. Cemaatimin önünde söylediklerim ayrı bir hüviyet

        kazansa da hiçbir zaman nifakımı hatırdan çıkarmadım. Nefsim

        namına alnımı uzatıp Resûl-i Ekrem’e öptürdüysem onu nefsim

        namına ve Kur’an ve imana hizmet yüklenenler namına yaptım.

        Cemaatimin önünde, Ashab-ı kehfin kıtmirinin önünde bir varlık

        olmadığımı hatırdan çıkarmadım… Rabbim ahir zamanda enfasıyla

        teneffüsatıyla insanlığa nefhedecek mesihin merkebi yaptı, onu

        şeref bilecek onunla cennete girme ümidine kapılacağım…” (Hutbeler

        1 (06.10.1978) Namaz 8, dk. 16 vd.)

        REKLAM

        Bu alıntıda Gülen kısaca şunları söylemektedir:

        1. Hz. Peygamber’e alnını öptürmekte bunu da kendi adına değil örgüt

        mensupları adına yapmaktadır.

        2. Bir taraftan kendisini cemaati içinde kıtmir/Ashab-ı Kehf’in köpeği mesabesinde

        görürken diğer taraftan da kendisini “mesihin merkebi” olarak

        nitelemektedir.

        Gülen’in bir yandan Resûlullah’ın gelip alnından öptüğünü söyleyerek kendisini yüceltmesi,

        diğer yandan da kendisini bir köpekten bile aşağı göstererek sahte tevazu gösterisi

        yapması, bağlılarını etkilemek için en sık kullandığı yöntemlerden biridir.

        Bu vaazında dikkat çeken bir diğer husus da Gülen’in kendisini, “mesihin merkebi”

        olarak tavsif etmesidir. Bu ifadesiyle o, aslında orada hazır bulunan cemaatin dışında

        başka mahfillere seslenmektedir. Kitab-ı Mukaddes’te geçen bir tabir olarak “Mesih’in

        merkebi” (Kitab-ı Mukaddes, Zekeriya 9/9.), Yahudi dinî literatüründe önemli bir semboldür.

        Bu sembol, kendilerini ahir zamanda gören radikal Yahudilerin, Mesih’in geleceğini

        beklediklerini ve bu gelişe dışarıdan hizmet edenlerin Mesih’in merkebi hükmünde olduklarını

        ifade etmektedir. Konuşmasında bu sembolü özellikle kullanan Gülen, görü-

        nen o ki hizmetine soyunduğu odaklara, kendisinin ve örgütünün ne derece “kullanışlı”

        olduğu mesajını vermek istemektedir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ