"Bizim saray gibi kürsülerimiz yok"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Çiftçimiz perişandır. Çiftçilik gittikçe terk edilen bir iş alanı olmaktadır. Esnafımız da aynı şekilde. Sadece Recep Tayyip Erdoğan'ın yanındakiler gelişerek zenginleşmekte" dedi.

Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesinde, partisinin seçim bürosunun açılışını gerçekleştiren Bahçeli, Cumhuriyet Meydanı'nda partililere hitap etti.

Konuşmaya başlamasının ardında sesinin duyulmadığı yönündeki uyarılar üzerine Bahçeli, "Bizim TOKİ'miz yok. TOKİ'nin imkanlarıyla yapılan saray gibi kürsülerimiz yok. İmkanlar bu kadar" diye yanıt verdi.

Bahçeli ezanın okunması nedeniyle konuşmasına bir süre ara verdi.

Türkiye'yi ilçe ilçe, şehir şehir gezerek partilileriyle bir araya geldiklerini belirten Bahçeli, Pınarhisarlı vatandaşlarla buluşmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

Yerel seçimlerin 25 siyasi partinin katılımı ile gerçekleşeceğini ifade eden Bahçeli, mahalli idareler seçimleriyle, Türkiye'nin geleceğinin belirlenmesi, siyasetin yeniden şekillenmesi için sürecin başlayacağını belirtti. Türkiye'yi 11 yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yönettiğini anımsatan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Recep Tayyip Erdoğan, siyasi hayatının başlangıcında da Pınarhisar'ı örnek veriyor, kaynağını buradan aldığını söylüyor. 4,5 aylık bir cezaevi hayatı kendisine Başbakanlık yolunu açmış. Bu onun için önemli gözüküyor ama bunu Pınarhisarlıların çok iyi anladığı kanaatindeyim. Suiistimal edilmekten artık herkes utanır oldu."

Bahçeli, milletin, 'Acaba benim hayat şartlarım değişir mi, gelir seviyem artar mı, ev sahibi olabilir miyim, çocuklarımın eğitimini sağlayabilir miyim, babalık ve analık görevi olarak bunları baş göz edip yuvalarına kavuşabilir miyim" düşüncesiyle sabırla beklediğini belirterek, AK Parti'nin 11 yıldır uyguladığı ekonomi politikalarının sonuçlarını en iyi halkın bilmesi gerektiğini aktardı.

Vatandaşların bir an 2002'yi hatırlayarak neden Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy verdiğini bir düşünmesi, gerekçelerini hatırlamasını isteyen Bahçeli, şunları kaydetti:

"2013 yılında tam 11 yıldır gerçeklerinizin karşılığını görmüşseniz, sayın Başbakanın biz bu yolları berber yürüdük şarkısını söyleyerek yolunuza devam edebilirsiniz. Bu sizin en tabi hakkınız ancak gerçek bu değilse o zaman istismardan, kandırmaktan kendimizi kurtarmalıyız. Sorunların büyük bir kısmı çözülmüş olsa dahi toplum olarak memnuniyet duyarız ancak, hala daha hayat pahalılığı var, birçok sorun var."

"AÇLIK TÜRKİYE'DE ÖNEMLİ BİR BOYUTA GELMİŞTİR"

Bahçeli, Türkiye nüfusunun 76 milyonu aştığını söyledi. Yapılan araştırmalara göre 76 milyonun yüzde 59'unun yoksulluk sınırının altında bulunduğunu, bu rakamın 44 milyon demek olduğunu öne süren Bahçeli, "Yoksulluk sınırının altında olan, vatandaşlık sınırıyla karşı karşıya kalan insanlarımız ise önemli bir sayıdadır. Buna da şiddetli yoksulluk denmektedir. Yani şu an 826 lira asgari ücret yeterli değildir. Çiftçimiz perişandır. Çiftçilik gittikçe terk edilen bir iş alanı olmaktadır. Esnafımız da aynı şekilde. Sadece Recep Tayyip Erdoğan'ın yanındakiler gelişerek zenginleşmekte" diye konuştu.

Bahçeli, Türkiye'de "yolsuzluk ve rüşvet" iddialarının konuşulduğunu, herkesin bu konu üzerinde durduğunu belirtti. "Kim kara para aklıyor, kim yolsuzluk yapıyor, kim kaçakçılık yapıyor" diye tartışmak yerine neden bir sonuca gidilemediğini soran Bahçeli, şunları kaydetti:

"Sayın Başbakan, bu devletin Başbakanı sen değil misin. Bana komplo yaptılar diyeceğin yerde, herkese hain, alçak diyeceğin yerde, savcılara kıyacağın yerde, emniyet mensuplarının yerlerini dağıtacağın yerde, hakim ve savcılar yerlerinde etmek yerine bu ülkenin adaletine, bu ülkenin yargısına, güvenerek neden bir yolsuzluk ve rüşvetle mücadele süreci başlatmıyorsun. Neden korkuyorsun. Kimi saklıyorsun. Bunların hepsinin üzerinde durmak lazım. Bu görev önce Adalet ve Kalkınma Partililer'e düşer."

Bahçeli, gözlerin kapalı kalamayacağını vurgulayarak, ülkeyi partiden daha çok sevmek gerektiğini vurguladı. Milliyetçi Hareket Partisi'nin bu nedenle, "Önce ülkem ve milletim, sonra partim" dediğini, bu sıralamanın önemli olduğunu dile getiren Bahçeli, "Sizler olmadıktan sonra, ülke olmadıktan sonra genel başkan da kimmiş, parti de kimmiş. Sayın Recep Tayyip Erdoğan yoldan çıkmış. Bu kişi ne yapacağını şaşırmış" dedi.

BAŞBAKANLIK KONUTU

Bahçeli, medyadan Başbakanlık konutuna ilişkin haberler duyduğunu söyledi. Yargının bu konuda geç kaldığını savunan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Epeyce masraf yapılmış. Atatürk Orman Çiftliğinin tepe bir yerinde, kendinin saltanatı için planlanmış büyük bir Başbakanlık Sarayı yaptırıyor. Şimdide kalkmış sayın Başbakan, 'Yargı kararı beni bağlamaz, kim geliyorsa gelsin, göreyim. Orayı kimse yıkamaz' diyor. Şimdi bu demokrat bir adamın sözü müdür. Sen Türkiye Cumhuriyeti'nin yasamasından daha üstün değilsin. Bir ayağın çöküp yığıldığın zaman, seni üzerinden Türkiye'yi sömürenler ayaklarının altına alır. İlk iftiralar, şikayetler oradan gelir. Yeter ki bir düş. Recep Tayyip Erdoğan, bunların farkında değil misin."

Bahçeli, 17 Aralık 2013 günün Türkiye için kara bir gün, Adalet ve Kalkınma Partisi için de "yüz karası" olduğunu savundu. Buradan yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarıyla, 41 kişi şaibe altında oldukları için tutuklandığını ifade eden Bahçeli, "O günden bugüne kadar gündemde yolsuzluk ve rüşvet var. 4.5 milyar doları samimi olarak düşünün ve cevap verin, ayakkabı kutusuna koymak aklınıza gelir miydi" diye konuştu.

AA