Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Reyting yarışı, haber ve tartışma programlarının kalitesini düşürüyor mu?

        HABERTÜRK Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, dün yayınlanan “Biri haber kanallarına dur desin” başlıklı yazısında, haber kanallarına oldukça sert eleştiriler getirdi. Haber kanallarının reyting kaygısıyla gerçek entelektüel birikimi bir tarafa bırakıp “cazgırentel” tipini öne çıkardıklarını, tartışma programlarının konuklarının hemen her kanalda aynı isimlerden oluştuğunu yazan Altaylı bu durumun uzun vadede Türkiye’ye ciddi zarar getireceğini anlattı.

        Konuyu bugünkü polemik sayfamıza taşıdık ve sorduk: Haber bültenleri ve tartışma programlarının reyting kaygısıyla yapılması doğru mu? Televizyonlarda önemli konular, önemli konuklar yerine kavga dövüş odaklı kişi ve temalar mı öne çıkıyor?

        Ekranlardaki kavga toplumdaki kutuplaşmanın artmasına mı yol açıyor? Reyting kaygısıyla yapılan habercilik, haberlerden beklenen toplumu aydınlatma, fikir ve perspektif sunma fonksiyonuna ters mi düşüyor? Haber kanallarının reyting ölçümünde olması doğru mu? İşyerlerinde denek olmayışı, reyting ölçümünün evlerdeki televizyonlar üzerinden yapılıyor olması, reyting yarışına dahil olan haber kanallarının hedef kitlesinin ve gerçek izlenme oranlarının şaşmasına mı neden oluyor?

        İşte farklı görüşler...

        Gülin YILDIRIMKAYA

        gulinyildirimkaya@haberturk.com

        ‘Reyting rekabeti haber kanallarının felaketi oldu, derhal son verilmeli’

        Kanal 24 Genel Yayın Yönetmeni AKİF BEKİ:

        Kanal 24’ten bahsedecek olursak biz zaten reyting öncelikli, reyting odaklı bir haber kanalı değiliz. Altaylı’nın bu konudaki eleştirilerini üstlenmiyorum çünkü biz onun da özlediği türden bir kanalız. Reyting rekabeti haber kanallarının alanını daralttı. Bu eleştiriye tamamen katılıyorum. Reyting rekabetini haber kanallarının felaketi olarak görüyorum, Altaylı ile aynı kanaatteyim. Haber kanalları reyting rekabetine bir an önce son vermeli.

        ‘Tartışma programları tamamen kalkmalı, insanları aptal yerine koyuyorlar’

        İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. SUAT GEZGİN:

        Haber kanallarında haberin kalitesi düşüyor, bu bir gerçek. Bu kanallar birbirleriyle yarış yapıyorlar ve birinden birine geçtiğiniz zaman hep aynı şeyler... Haber atlatma, öne geçme derdi yok. Yeni bir araştırma yok, olgular kamuoyuna yansıtılıyor. Tamam haber vermek güzel, insanları bilgilendirmek güzel ama özgün haberler yapılmıyor. Aynı imajlar defalarca geçiyor, aynı insanlar defalarca geçiyor. Utanıyorum ama çok affedersiniz kamuoyunu aptal yerine koyuyorlar. Haberin az ve öz olması lazım. İnsanlardan görüş alırken aralara reklam sokmamak, reyting kaygısı taşımamak lazım. Tartışma programları tamamen kalkmalı zaten. Herkes her alanda bilgi sahibi, her şeyi konuşuyor. Herkes uzman, herkes her şeyi biliyor. Gazetelerde de durum aynı şekilde. Herkes her alanda yazı yazabiliyor. Herkes her alanda bilgi dolu. Yazı yazmanın, televizyona çıkmanın belirli aşamaları vardır, araştırma gerekir. Buralardan geçmeden nasıl fikir sahibi olunabilir? Bir haber kanalı iyi haber vermeli, reytingi düşünmemeli. Reyting değil, habercilik ön planda olmalı. Bu ne yazık ki tamamıyla yok olmaya başladı.

        ‘Haber kanalları reyting ölçümünde olmamalı’

        HABERTÜRK TV Genel Yayın Yönetmeni YİĞİT BULUT:

        Bir haber kanalı kendini “bu arena kılıklı” yapıdan çekip çıkarmalı ve kendi yoluna gitmeli... Bu düşüncemi uzun zamandır sorguluyorum ve son birkaç hafta içinde bu yönde aldığım kararları da “içeriğimizi” şekillendiren arkadaşlarımla paylaştım... Haber, bilgi verme, bilgi alma, bir konuyu tartışma hakkı; “gerçeklerin ışığında”, eğmeden-bükmeden, çeşitli “oyunlar” ile daha izlenir hale getirmeye çalışmadan, kalite politikası içinde yürütülmesi gereken dinamiklerdir... Tartışmaların yolunu “karşıt görüşleri” bir araya getirerek biz açtık, şimdi yeni bir yol açıyoruz ve “kendi yolumuza” gideceğiz.

        ‘Kanalların ölçümlenmesi gerek, kalite düşüşünün tek nedeni reyting değil’

        CNN Türk Haber Koordinatörü YAVUZ OĞHAN:

        Haber kanallarındaki tartışmaların seviyesinden benim de şikâyetim var. Ancak bunu sadece reyting savaşına bağlamanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Sağdan say elli, soldan say elli kişi ile saatlerce yayın yapılıyor. Televizyonların bütçeleri, haberciliğe kolaycı bakış, yöneticilerin mali baskısı maalesef haber kanallarını belli bazı isimlerin kozlarını paylaştıkları zemin haline getirdi. 5 yıl önceki muhabir kameraman sayılarına bakıldığında, hangi haberlerin nasıl izlendiği hatırlanıldığında sanırım haklı olduğum net bir biçimde ortaya çıkar.

        Durum böyle olunca kolay olan, masrafsız olan yol geçerli yol haline geldi. Biz de bunun dışında kalamadık ama en azından CNN TÜRK'te fikir beyan eden birikimli insan sayısını arttırmaya, gerçek manada bilen, araştıran tartışmacılarla yola devam etmeye çalışıyoruz. Ancak sadece reyting olsun diye bazı isimleri ekrana çıkarmaktan da imtina ediyoruz. Örneğin Cübbeli Ahmet Hoca...

        Rayting konusuna gelince. Ben bir televizyon yöneticisi olarak kanalların ölçümlenmesi gerektiğine inanıyorum. Doğru, objektif bir ölçümleme televizyonların pusulası bana göre. Bir de reklam gerçeği var tabii. Reklam verenler neye ne kadar para harcayacağına ölçümlere göre karar veriyorlar. Siz bu ölçümlemeyi yaptırmazsanız bile farklı yöntemlerle kimin ne kadar izlendiğini kendileri araştırıyor. Bu nedenle rasyonel olanı tercih etmemiz gerekiyor. Türk halkının bilgilenme talebi, tartışmalara bakışı da bir gerçek. Örneğin, gazetenizin bu sayfasında haber kanallarındaki tartışmalara mercek tutuyorsunuz. Ama sayfanın ismi "polemik"...

        ‘Belli bir izlenme oranı olmalı ama reyting kavga üzerinden aranmamalı’

        Milliyet Gazetesi Ombudsmanı DERYA SAZAK:

        Son dönemde televizyonlardaki haber ve tartışma programlarında kavgacı bir üslup, seyirciyi ekran başına çekmeye dönük, reyting kaygısından kaynaklanan bir konuk profili doğdu. Bu çatışmacı ve ateşli bir televizyonculuk formatı doğurdu. Anayasa tartışması, Kürt meselesi, laiklik vb. her tartışmalı konunun illa karşıt ve kavga çıkaracak tarafları bulmak ve bunları ekran önünde kapıştırmak... Uzunca süredir üslup bu olmuştu. Ama artık buradan bir kaçış var. Çünkü bunu yaptığınız zaman ve bu dozu ayarlamadığınız zaman insanlar bir süre sonra ekranı kapatmaya başladılar.

        Gündüz için söylemiyorum ama akşam programlarındaki kavgacı birçok programın ben yüksek reyting aldığını düşünmüyorum. Dolayısıyla tekrar bir sakin, konu bazlı tartışmaya dönmekte yarar var.

        Bir örnek vereyim: Mısır’da olaylar var, ayaklanmalar yaşanıyor ve o akşam sizin kanalınız (ki tarihe meraklı) dahil bakın bakalım Mısır mı konuşulmuş? Ekranlar ana meseleleri tartışmaktan çıkıp sadece kavga, gürültü, patırtıyla olursa doğal olarak seyirci bundan kaçıyor. Bunlar artık prim yapmıyor. Ama bunun farkında olunması da bence çok önemli, bu geç kalmış bir farkındalıktır. Bir de şöyle bir tehlike var: Biz gazeteciler, aydınlar, akademisyenler olarak siyasetçileri eleştiriyoruz. Bu üsluptaki sertliği bırakın, liderler birbirine ‘eşkıya’ diyor, ‘ruh hastası’ diyor vs. Ama kendi ürettiğimiz programlarda medya bunu yaparsa o zaman siz nasıl bir örnek topluluk oluşturacaksınız? O zaman şimdi tekrar yavaş yavaş bizim mesleğin temelleri dediğimiz fikre, habere, olgulara dayalı ve bağırıp çağırmadan konuşmaya dönmemiz gerekiyor. Bağırıp çağırınca fikirler daha mı iyi ifade ediliyor?

        Reyting ölçümünü teknik olarak bilmiyorum, o yüzden ölçümden çıkmanın bu konuda çare olup olmayacağını bilmiyorum. Orada medya stratejileri, planlamaları faslı var. Reyting elbette tek ölçüt olmamalı. “Sıkıcı programlar da yapalım, kimse izlemesin ama program devam etsin” bu da değil tabii ki. Belli bir izlenme oranı olmalı ama reytingi kavga ve küfürleşme, tartışma üzerinden aramayalım. Bana göre haber kanallarının reytinge ihtiyacı olmayabilir. Prime time’da reyting arayan eğlence kanalları gibi haber kanallarının reyting aramaması gerekir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ