Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Yaşam Türkçe’ye giren yabancı kelimelere nasıl önlem alınacak?

        Özlem YILMAZ – Ayhan YILDIZ

        İngiltere'nin saygın üniversitelerinden Oxford, ‘Kişinin cep telefonu ile çektiği kendi fotoğrafı’ anlamına gelen ‘Selfie’yi 2013 yılının sözcüğü ilan etti. Oxford Üniversitesi Yayınevi, Twitter üyelerinin sayısındaki artışa paralel olarak ‘Selfie’ sözcüğünün kullanımında büyük bir patlama olduğunu açıkladı. Yine günlük hayatta ‘selfie’ gibi çok sık kullanılan ‘twerk’, ‘showrooming’, ‘flippedclassroom’ gibi sözcüklerin de Türkçe karşılıkları yok. Peki bu tür sözcüklerin Türkçe karşılığı nasıl bulunacak?

        'TDK’nın asli görevi 'selfie' ve 'twerk'e karşılık bulmak olmalı'

        Eski TRT Spikeri, Diksiyon Eğitmeni Murat ATIL:

        Dil kurumlarının asli görevi ‘selfie’ ve 'twerk' gibi kelimelere karşılık bulmak olmalı. Dil kurumları, ihtiyaç duyan sözcükleri üretmekle görevli. Burada TDK’ya görev düştüğünü düşünüyorum. Dolayısıyla dil kurumu önermeyi yapar, toplumda kabul görür yada görmez. Mutlaka dil yaşayan bir varlık ve ihtiyaçlara göre yeni kelimeler çıkacak. İhtiyacınızı karşılamazsa başka kelimeler onun yerine yerleşiyor. Bu konuda aşırı fanatik değilim. Her dilde başka dilden gelen kelimeler oluyor. O teknolojiye kim sahipse onun dili önde gidiyor. Örneğin bilgisayar çok güzel yerleşti. TDK bu yönde çalışma yaparsa biz de bunu destekleriz. Ama ilk çıkış noktası dil kurumu olmalı. Aksi takdirde uydurma kelimeler ortaya çıkar.

        'Uygun karşılık önerileri kurulda değerlendirilip sonra esere ekleniyor'

        Türk Dil Kurumu:

        Türk Dil Kurumu, dilimizin özleşmesi ve gelişmesi temel amaçlarıyla kurulmuş olup bu amaçları doğrultusunda dilimizdeki yabancı sözlere karşılıklar bulmakta; dilimizde karşılığı olan yabancı sözler yerine de bu karşılıklarının kullanılmasını önermektedir. Yabancı sözlere önerilen karşılıklar başta karşılıklar kılavuzları ve ilgili terim sözlükleri yoluyla kamuoyunun kullanımına sunulmaktadır. Bu amaçla bugüne kadar toplam 13 karşılıklar kılavuzu ve yüzlerce terim sözlüğü yayımlanmıştır. TDK’nın kuruluşundan bu yana yürüttüğü çalışmalara katkısı olabilecek herkesin görüşlerinin alınabilmesi amacıyla bir Yazışma Topluluğu ve bir de Tartışma Topluluğu oluşturulmuştur. Karşılık aranan yabancı sözler, önerileri alınmak üzere Yazışma Topluluğu üyelerine e-posta yoluyla düzenli olarak gönderilmektedir. Yazışma Topluluğu üyelerinden gelen karşılık önerileri bilimadamlarının ve alanında uzman kişilerin yer aldığı TartışmaTopluluğu’nda değerlendirildikten sonra her yabancı söz için uygun bir karşılık önerilerek eserlerimize eklenmektedir. 664 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin yürürlüğe girmesiyle yeniden yapılanan kurum, bu çalışmalarını yeni kurulan Bilim ve Uygulama Kolları aracılığıyla yürütecektir.

        'Türkçe karşılığı yoksa terimlerle açıklıyoruz'

        Türkiye Çevirmenler Derneği Başkanı Ahmet VAROL:

        Derneğimiz bünyesindeki tüm çevirmenler, çevirilerini yaparken Türk Dil Kurumu’ndan onaylı sözlükleri kullanıyoruz. Yani halihazırda Türkçe karşılığı bulunmuş ve/veya Türkçeleştirilmiş kelimelerle çalışmaktayız. Yabancı kelimelerin Türkçe karşılıklarını belirlemek veya bu kelimeleri Türkçeleştirmek ise Türk Dil Kurumu’yla eşgüdüm halinde çalışan çevirmen arkadaşların görevleridir. Bizler meslek hayatımızda karşımıza çıkan bire bir Türkçe karşılığı bulunmayan terimleri genellikle açıklayıcı birkaç terim veya cümle ile belirtiyoruz. Aslına bakarsanız dilimize yerleşmiş birçok İngilizce terim bulunmakta. Bu aşamadatüm görev çevirmenin dil becerisine ve yorumuna bağlı olarak gelişir.

        'Dil akademisi kurulmalı’

        Dil Bilimci Feyza HEPÇİLİNGİRLER:

        Bunu TDK’nın bulması gerekir. Ama TDK artık böyle bir görev üstlenecek yapıdan uzaklaştı. Siyasi bir görev haline geldi. Çapulcu sözcüğü mesela. TDK tarafından farklı bir anlam yükletildi. Doğal olarak bu kurumun bu görevi yapması çok zor. Bunun yerine üniversitelerden, bilimsel kuruluşlardan, TÜBİTAK’tan yardım istenebilir. Aslında bana göre doğru olan bir dil akademisi kurulmasıdır.

        'Yuvaların ve sitelerin adı bile Türkçe değil'

        Dil Derneği Başkanı ve Yazar Sevgi ÖZEL:

        TDK’nın 30 yıl önce kapatıldığını biliyorsunuz. Bize göre kapatıldı. TDK kapatılmadan önce bilimciler toplanıp ilk önce güncel sözcüklerin karşılığını arıyorlardı, pek çok sözcüğün karşılığı bulunuyordu, toplum bunu kabul ediyordu. Şimdi ne yazık ki böyle yetkin kurum ve kurullar yok. Biz Dil Derneği’nde çabalıyoruz ama olanaklarımız elvermiyor. Ne basın, ne eğitim kurumları bu konularla artık ilgilenmiyor. Üniversitenin uyarması gerekiyor. Bu durumun önüne geçmek için TDK’nın eski güçlü durumuna gelmesi lazım. Dil Derneği’ne aydınların, toplumun, yazar çizerlerin güç vermesi, yanımızda olması lazım. Yoksa böyle yarı İngilizce, yarı Türkçe, hatta yarı Arapça gidecek. Türkçe’yi sevmeyen aydınların olduğu karanlık bir dönem yaşıyoruz, şu an ne önersek boşuna, dinleyen yok çünkü. Siteler yapıyorsunuz, yuvalar yapıyorsunuz, adları Türkçe değil, alışveriş merkezlerinin adları Türkçe değil.

        'TDK’nın kuruluş amaçlarından'

        Yazar Ahmet TEZCAN:

        Ülkemizde TDK diye bir kurum var. Onların görevi Türkçe’de karşılığı olmayan kelimeleri bulmak. Zaten bildiğim kadarıyla kuruluş amaçlarından biri de budur. Bu türden çevirilerin bağımsız bir kurul tarafından yapılması tartışması da var. TDK, dil bilimciler ve Türkologlar ile yapacağı bir çalışma ve bu çalışmanın bir merkezden yapılması daha doğru.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ