Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Yaşam Y Kuşağı'nın internet yasağına tepkisi ne olur?

        ÖZLEM YILMAZ (AHT)

        Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın YouTube ve Facebook'un kapatılabileceğine yönelik sözlerine tepki gösteren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, "Çok yanlış. 'Y gençliği' sanırım gereken cevabı verecektir" şeklindeki yorumupolemikkonusu oldu. Y kuşağı, Türkiye'de Gezi olaylarıyla birlikte gündeme gelmişti. Gezi olaylarında yeni nesil gençliğin ön plana çıkması, Y kuşağının özelliklerinin sorgulanmasına neden olmuştu. İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın (İSMMMO) tarafından hazırlanan "Türkiye'nin Yaratıcı Geleceği/Y Kuşağı" raporunda, Türkiye'de 1980'li yılların başı ile 1999'ların sonu arasında doğmuş kişilerin hakim özellikleri masaya yatırılmış ve bu grup, 'Y kuşağı' olarak nitelendirilmişti. Çalışmada Türkiye'nin geleceğini yaklaşık 25 milyon kişilik Y Kuşağı kitlesi belirleyeceği öne sürülmüştü. Peki Y kuşağı gereken yanıtı verir mi? Facebook ve Youtube'un kapatılmasına Y Kuşağı'nın tepkisi ne olur? İşte uzmanların görüşleri...

        "TEPKİLERİ DE İNTERNET ÜZERİNDEN OLACAKTIR"

        Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi, sosyolog Prof. Dr. Mazhar Bağlı:"Ben Y Kuşağı'nı 'zeki ergenler' olarak nitelendiriyorum. Zeki ergenlerin doğrusunu isterseniz bu tür konularda yani kendi etkinlik alanlarına yönelik herhangi bir kısıtlamaya tahammül edemedikleri, bunu kendi içlerine sindiremedikleri bir gerçek. Ama nasıl cevap verecekler? Bunu bir sokak hareketi şeklinde değil de, yine zannediyorum internet üzerinden tepki gösterme şeklinde yapacaklardır. Benim anladığım bu. Öte yandan Sayın Başbakanın o ifadesini ben farklı okudum. Bu konuyla ilgili 'Bunlara kurban etmeyiz' gibi bir tarzda bir konuyu dile getirme babında söyledi, aksi halde zaten Facebook ve Youtube'u kapatmak teknik olarak mümkün değil. Y Kuşağı'na sosyolojik bir kategori olarak baktığımızda yerleşik olarak geleneksel kurallara, itaat biçimlerine kolayca uyabilecek bir kuşak değil. Kendi reflekslerini kendileri oluşturuyorlar. Çok kolay ele avuca gelen bir kesim değil. Sınırlandırmalara gelmezler. Başbakan, 'Siyasi ve sosyolojik bir müdahaleye izin vermeyiz' anlamında konuştu. Dünyada da bu anlamda bir trend var zaten."

        "YENİ SOSYAL MEDYA AĞLARI ORTAYA ÇIKACAKTIR"

        Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet K. Han:"Youtube, Facebook gibi bugün tüm dünyada artık insanların arasındaki iletişimi geçtim, sosyo- politik trendlerin belirlenmesinde yer tutan, Türkiye'den de önemli ölçüde insanın parçası olduğu, toplumsal iletişimin en önemli unsurlarından biri haline gelmiş, kimilerinin hayatlarının parçası kabul ettiği birtakım mecraların kapatılmasının aslına bakarsanız düşünce özgürlüğünün, seyahat özgürlüğünün kısıtlanmasından hiçbir farkı yoktur. İngiltere'de Hyde Park'ta insanlar kürsüye çıkıp, fikirlerini ifade ederler. O büyük bir özgürlüktür. Bu, İngiliz demokrasisinin sembolik göstergesidir. 21. Yüzyıl'da da sanal ortamlar, toplumsal ve bireysel planda aynı şeyi ifade ediyorlar. Sosyal medya dünyanın her yerinde yaygınsa bunu yasaklayan ülkelerin insan hakları karneleri de ortadaysa bu tür söylemlerin Türkiye'nin dünya üzerindeki yeriyle ilgili nasıl bir algıyı ortaya koyacağı son derece önemlidir. Tepki gösterileceği muhakkak. O zaman Y Kuşağı kendilerini farklı bir biçimde ifade eder. Başka sosyal medya ağları ortaya çıkacaktır. Bunlara engel olunması mümkün değil. Yeni SMS grupları, wap gibi toplu mesajlaşmayı sağlayan teknolojinin bulunduğunu da unutmamak lazım."

        "TEPKİLERİ SEÇİM SONRASI ORTAYA ÇIKACAKTIR"

        Fatih Üniversitesi Öğretim Üyesi, siyasetbilimci Prof. Dr. Mümtazer Türköne:"Sadece Y Kuşağı değil, bu konuda pek çok kesimin tepkisi olacaktır. Y Kuşağı'nın seçimlere kadar siyasi dengelere etki etmemek için bu tür protesto eylemlerinde bulunmayacağını düşünüyorum. Özellikle seçimden sonra İnternet Yasası, HSYK Yasası gibi konularda ciddi protestoların başlayacağına inanıyorum."

        "NİÇİNİNİ, NEDENİNİ SORACAKLARDIR"

        Siyasetbilimci, sosyolog Prof. Dr. Doğu Ergil:"Y Kuşağı, sorgulayan kuşaktır. Niçinini, nedenini soran kuşaktır. 'Bu yasak hangi mantıkla uygulanıyor' diye elbette soracaktır. Çok ilginçtir ki MHP'nin de artık kendi klasik milliyetçi muhafazakar kuşağı yerine Y Kuşağı'nı bugün geleceğin Türkiye'sinin bir güvencesi olarak görüyorsa MHP'de de ciddi bir ilerleme var demektir. Bugün artık küresel dünyada herşey birbirine bağlı. Dünya pek çok bakımdan birbirine yaklaştı. Biz AB'ye müracaat ettik, 'hukuk ve ekonomik normlarını benimseyeceğim' diye taahhütte bulunduk. Bundan ne kadar uzağa düşürsek gelecek planlaması o kadar yok olacaktır. Bu nedenle böyle bir konuda dünyadan da tepki gelecektir. Biz siyasi aşiretlere bölündük. Uluslaşmadan geriye gittik. Y Kuşağı'nı baskı ve yasakla yönetemezsiniz, tepki elbette gelecektir."

        "Y KUŞAĞI TÜM BUNLARA GÜLÜP GEÇİYOR"

        İstanbul Politikalar Merkezi'nden Prof. Dr. Cengiz Aktar:"Facebook ve Youtube'un kapatılması olmayacak bir dua bu, buna amin demek mümkün değil. Sadece Devlet Bahçeli değil, herkes bunu söylüyor. Çağımızda interneti ve sosyal medyayı yasaklamak teknik olarak mümkün değil. İran gibi ülkeler bile tam anlamıyla yasaklayamıyorlar. Bence bu konuda Türkiye'nin imajı bir kez daha ciddi bir şekilde yara aldı. Gençler böyle beyanlara kulak dahi asmıyorlar. Umurlarında değil. Tüm bu yasakları delmenin yollarını herkesten iyi biliyorlar, tüm bunlara gülüp geçiyorlar. Olan Türkiye'nin imajına oluyor."

        "YOUTUBE'DAN DAHA ÖNEMLİSİ KİŞİ HAKLARIDIR"

        Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) Yönetim Kurulu Başkanı Can Paker:"Ben Başbakan'ın da, herhangi bir siyasi iktidarın da Youtube ve Facebook'u kapayacağını zannetmiyorum. Ancak bireysel haklara tecavüz olursa, bireysel özgürlüklerle ilgili bir sorun olursa sadece o sayfanın durdurulması sözkonusu olabilir. Başka birşey olamaz. Tahmin ediyorum Sayın Başbakan bireysel saldırıdan rahatsız. Orada yazılanlar gerçekmiş gibi algılanıyor. Benim için Youtube ve Facebook'tan daha da önemlisi bireysel özgürlükler, kişi haklarıdır. Ayrıca zaten elektronik dünyada böyle şeylerin çok uzun vadede geçerli olmayacağını biliyoruz. Türkiye'de tüm bunları kapatsanız bile yurtdışı üzerinden bağlantılarla yine ulaşmak mümkün olacaktır. En önemlisi, birey hakları ön planda tutulmalıdır."

        Y KUŞAĞI, TOPLAMDA 25 MİLYONU BULUYOR

        İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın raporuna göre, dünyada sayıları 2,2 milyara ulaşan Y Kuşağı, özellikle dünyanın yeni merkezleri olarak kabul edilen gelişmekte olan ülkelerde yoğunlaşıyor. Sadece Hindistan ve Çin Y Kuşağı nüfusunun yüzde 32'sine sahip. Nüfus sayım sonuçları ve TÜİK'in verilerine göre Türkiye'de ise Y Kuşağı, dört yaş diliminde dengeli bir dağılım gösterirken toplamda 25 milyon 407 bin 346 kişiyi buluyor. Araştırmalara göre, Türkiye'de Y Kuşağı'nın yüzde 80'i kentlerde yaşıyor ve 'Rahatlarına düşkün, çekingen olmayan, emir almaktan hoşlanmayan, otoriteyi tanımayan, sabırlı olamayan, aynı anda birden fazla iş yapmak isteyen' gibi özelliklere sahip. İstatistiklere göre 10 milyonu evli olan bu kitle, ağırlıkla 25 yaş sonrası evlenmeyi tercih ediyor, teknolojiye büyük oranda hakim ve çok hızlı öğreniyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ