Dünyayı sarsan Türk kadını!

ABD’nin saygın haber dergisi Newsweek ve ortak olduğu internet sitesi Daily Beast, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dolayısıyla “Dünyayı Sarsan 150 Kadın”ı seçti.

Dünyanın dört bir yanından politikacı, işkadını ve sokak protestocularının yer aldığı kadın kahramanların listesinde Türkiye’den tek bir isim yer alıyor:

Pınar İlkkaracan.

Türkiye’nin önde gelen kadın hakları savunucularından 50 yaşındaki İlkkaracan’ın kadına şiddet, aile içi taciz, Ortadoğu’da kadın, İslam ve kadın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da kadın gibi konularda çok sayıda çalışması bulunuyor.

‘İYİLEŞTİRME’ ÇABASI

Özellikle Müslüman ülkelerde kadının toplumsal yaşamdaki konumunu iyileştirmek için çabalayan Pınar İlkkaracan, 60 sivil toplum kuruluşunu bir araya getiren, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Güney ve Güneydoğu Asya’yı kapsayan “Müslüman Toplumlarda Cinsel ve Bedensel Haklar Koalisyonu, Kadın İnsan Hakları Derneği ve Müslüman Toplumlar Dayanışma Ağı”nın kurucusu.

İlkkaracan 2007 yılında verilen “Peter-Patricia Gruber Uluslararası Kadın Hakları Ödülü”nün de sahibi.

KADIN HAREKETİNİN GURURU

İlkkaracan, New York’taki ödül töreninde şunları söyledi:

“Bu ödülü almak Türkiye için gurur verici. Bu ödülü almamızda en önemli etkenlerden biri Türkiye’de son 10 yıl içinde kadın hareketiyle birlikte gerçekleştirdiğimiz yasal reformlar oldu. Bunu ben biliyorum ama bunun dışarıdan da görülmesinin, Türkiye’deki bütün kadın hareketi için bir gurur kaynağı olduğunu düşünüyorum.”

Tüm hayatını kadınlara adadı

Yaşı: 50. 1961, İzmir doğumlu.

Eğitimi: Psikoterapist, Kadının İnsan Hakları Projesi (KİHP), ve New Ways (Yeni Çözümler Vakfı) kurucularından. 1983 Boğaziçi Üniversitesi’nin İşletme (Örgütsel Davranış) bölümü mezunu. Yüksek lisansını 1988 yılında Psikolojik Danışmanlık konusunda yaptı. Berlin Freie Universitatet Psikoloji bölümünde doktora yaptı.

Eserleri: 1995 yılında Asuman Şanver ile birlikte Artık Dur Demenin Zamanı Geldi! adlı bir belgeselin yönetmenliğini yaptı. Kadın konulu çok sayıda yayımı bulunan İlkkaracan‘ın Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik adlı kitabı Aralık 2003’te İletişim Yayınları tarafından yayımlandı.

‘Kadını fitne gören zihniyet, feminizme fırsat veriyor’

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, ‘’Kadını fitne olarak gören zihniyet, bugün başta feminizm olmak üzere pek çok kadın hareketinin erkek egemenliğine karşı bir atakta bulunmasına fırsat vermektedir. Oysa bizim dinimizde kadınla erkek üzerindeki ilişki hiçbir şekilde bir hükümranlık ilişkisi değildir’’ dedi.

Ankara’da faaliyet gösteren bazı kadın sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla makamında bir araya gelen Görmez, ‘’Hiçbir ilahi dinin metninde kadını ötekileştiren bir yaklaşıma rastlamak mümkün değildir” diye konuştu. Görmez, evlilikte kadını erkeğin mülkiyetine geçen bir varlık gibi göstermenin cahiliye anlayışı olduğunu belirtti.

‘İSLAM KADINA ŞİDDETİ REDDEDER’

İslam dini açısından kadınların her türlü ayrımcılıktan uzak tutulması gerektiğinin altını çizen Diyanet İşleri Başkanı, kadın sorunlarının doğrudan dini nedenlerle açıklanmasının, İslam’a yapılmış en büyük haksızlık olduğunu, kadınlara yönelik her türden şiddetin ve kadınları bir problematik olarak kodlayan zihniyetin, her şeyden önce İslam dini tarafından açık bir şekilde reddedildiğini söyledi.

Görmez, kadınların, eğitim haklarından yeterince yararlanabilmeleri, ayrımcılığa karşı bilinçlendirilmeleri, namus ve töre cinayetlerinin vazgeçilmez mağduru olarak korunmasının, herkesin en asli görevi olduğunu anlattı. Görmez, ‘Kadına el kalkmaz’ diyen bir geleneğin, bugün hiçbir inceliğe ihtiyaç duymaksızın kadınları rencide etme gücüne sahip olmasının açıklanabilecek tek bir yanı var, o da ahlak kaybıdır’’ diye konuştu.

‘Karakol yolu kadına ölüm yolu’

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, 8 Mart Kadınlar Günü öncesinde bir grup gazeteciyle bir araya geldi. Güllü, son 7 ayda 252 kadın cinayetinin ulusal basına yansıdığına dikkat çekti, intiharları da katınca günde 5 kadının öldürüldüğünü anlattı. Kadın örgütleri olarak kadınlara haklarını anlattıklarını belirten Güllü, “Karakola gitmelerini söyledik. Gittiler ama bir saat sonra öldürüldüler” ifadesini kullandı. Kadınlar için karakol yolunun ölüm yoluna dönüştüğünü vurgulayan Güllü, devletin şiddet gören kadını koruyamadığını savundu.