Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güncel 6 Şubat depremlerinde 11 şehir neden yıkıldı? ABD'de deprem şartnamesini belirleyen Türk mühendis Dr. Menzer Pehlivan Dream Big belgeselinde anlattı
        1

        6 Şubat’ın, büyük felaketin yıldönümünde, en çok neyi konuşuyor, neyi tartışıyoruz? ‘Biz nerede hata yaptık?’ ‘Asla kapatamayacağımız bu yaradan ders aldık mı?’

        2

        Tabii başımıza gelen her deprem felaketinden sonra bu soruları soruyoruz. Deprem felaketi diyoruz da deprem bir doğa olayı ama onu felakete çeviren biziz... Yanlış yerde yapılaşma, kalitesiz inşaat, paragözlük, denetimsizlik... Ve sonuç; Yıkım, can kaybı, acı üstüne acı...

        3

        6 Şubat’ın birinci yılında, kentlerimizi nasıl depreme dirençli hale getireceğimizi sorgulamaya devam ediyoruz. Elbette kılavuzumuz bilim. Felaketin yıl dönümünde ben de değerli bir biliminsanıyla, geoteknik deprem mühendisi Dr. Menzer Pehlivan’la konuşma fırsatı buldum.

        4

        ABD’DE, DEPREM YÖNETMELİĞİNİ BELİRLEYEN GRUPTA

        Dr. Pehlivan 17 Ağustos’tan etkilenip inşaat mühendisi olan, doktora için gittiği ABD’de, ülkenin en eski deprem mühendisliği şirketlerinden birinde Seattle’ın zemin mühendisliği grubunun liderliğini yapan, Amerika Deprem Şartnamesi'ni 4 yılda bir yenileyen grubunun aktif üyesi olan, hayat hikayesini anlatan ‘Dream Big’ (Büyük Hayal Kur) adlı film Netflix’te yayınlanan bir biliminsanı.

        5

        6 Şubat depremlerinin hemen ardından ABD’den gelip günlerce deprem bölgesinde inceleme yapan Dr. Menzer Pehlivan, 1. yılda yeniden Türkiye’de. Dr. Pehlivan’la bu vesileyle bir araya geldim, hem beni çok etkileyen hikayesini dinledim hem de deprem bölgesinde yaptığı araştırmaların sonuçlarını ve tabii ki bizdeki deprem şartnamesi, inşaat süreci ile ABD arasında bir fark var mı diye sordum...

        6

        BODRUM KAT OLSAYDI YIKILMAYACAKTI...

        Dr. Pehlivan, 17 Ağustos felaketinde, Ankara’da yaşayan bir ortaokul öğrencisi... Deprem sonrasında gördükleri, izledikleri onu derinden sarsıyor ve inşaat mühendisi olmaya karar veriyor. Bu kararlılıkla da ODTÜ İnşaat Mühendisliği bölümünü kazanıyor. Bir gün derste Kocaeli’de yerle bir olmuş bir binanın incelemesi yapılırken hocası, ‘Bu binada bodrum kat olsaydı yıkılmayacaktı’ diyor.

        7

        İşte profesörün bu sözü onu çok etkiliyor ve doktorasını deprem mühendisliği üzerine yapmaya karar veriyor. Sonrasını Dr. Pehlivan’ın cümleleriyle aktarıyorum: “Doktorada deprem mühendisliği çalışmak istedim ve ABD’de University of Texas Austin’e kabul edildim. Doktoramı bitirdikten sonra New York’ta 3 yıl ABD’nin en eski zemin firmalarından birinde çalıştım. 9 yıldır da dünyanın en büyük deprem bölgelerinden biri olan Seattle’da, global ölçekli dünyanın en büyük dizayn firmalarından birindeyim.”

        8

        6 ŞUBAT’TAN SONRA İNCELEME YAPTI

        Dr. Pehlivan, aynı zamanda Amerika Deprem Şartnamesi'ni 4 yılda bir yenileyen grubun da aktif üyesi. Ve yıllar içinde deprem sonrası araştırmalar için Nepal ve Meksika’da da görevlendirilmiş. 6 Şubat’ta deprem haberini alır almaz da Türkiye’ye gelmiş, deprem sonrası araştırma gruplarının liderliğini yapmış.

        9

        Öncülüğünü yaptığı araştırma gruplarıyla depremden etkilenen şehirlerimizde gözlenen yapı ve altyapı performanslarını araştırmış. Dr. Pehlivan’a, 6 Şubat’tan sonra geldiği deprem bölgesinde yaptığı incelemelerde ne gördüğünü, neden bu denli büyük bir yıkımla karşı karşıya kaldığımızı sordum, şöyle dedi:

        10

        "HEM FAY ŞEHİRLERE YAKIN HEM SIVILAŞMA FAZLA"

        “6 Şubat’tan sonra yaptığım incelemeleri anlatacağım ama önce şunu söylemeliyim; böylesine büyük bir felaketle karşı karşıya kalmış, şehirleri yıkılmış, yakınlarını kaybetmiş depremzedeler, araştırma grubumuza öyle misafirperver davrandılar öyle yardımcı oldular ki bir kez daha hayran kaldım insanımıza. Böyle bir felakette bu feraseti gösterebilecek başka bir millet olduğunu düşünmüyorum. Tabii yaşadığımız depremlerin 2 büyük felaket yönü var. Öncelikle şehirlere çok yakın yerde oldu. Sığ bir depremdi. Büyük yıkımın olduğu pek çok yerde de sıvılaşma vardı. Ben masterımı sıvılaşma üzerine yaptım. Adıyaman’da, İskenderun’da aşırı derecede sıvılaşma vardı. Binaları yaparken aynı zamanda zemine de bakmamız lazım. Ancak gördük ki bazı binalarda bina iyi yapılmış ama zemine dikkat edilmemiş. Bazı binalarda zemin iyi fakat binada inşaat hataları var, yerle bir olmuş.”

        11

        SIVILAŞMA VARSA İNŞAAT YAPILMAZ MI?

        Yani ‘Zemini elverişli olmayan, sıvılaşmamın olduğu yere inşaat yapılmaz mı?’ diye sordum, Dr. Pehlivan, her yere inşaat yapılabileceğini anlattı: “Nereye ne yaptığımızı bilmemiz lazım. Her zemine inşaat yapılabilir, nasıl yaptığınız önemli. Eğer yumuşak zemine bina yapılmasa San Francisco diye bir yer olmazdı. En kötü zeminlerden biri. Dubai’de denize adalar yapılıyor. Eğer zemin elverişsizse uzun kazıklar koymanız, zemini güçlendirmeniz lazım. Maliyet çok artar ama her zemine yapılır. Örneğin Antakya’daki Rönesans Rezidans. Tamamen sıvılaşmadan yıkılmış. Kazık çakılmış olsa yıkılmayacaktı. Hatay Havalimanı için de oraya niye yapıldı dendi. Yapılır ama nasıl yaptığınıza bağlı. Yatırmak istediğiniz paraya değer mi? Şimdi şehirleri yeniden inşa ederken bildiğimiz gibi mi inşa edeceğiz? Eski yöntemlerle yaparsak olmaz.”

        12

        DEPREM YÖNETMELİĞİNE UYGUN BİNA HİÇ HASAR ALMAZ MI?

        Dr. Pehlivan’a “6 Şubat’tan sonra günlerce deprem bölgesinde yerle bir olmuş binaları incelediniz. Elbette depremin büyüklüğü, yüzeye yakınlığı, ivmesi önemli ama şu andaki mevcut deprem yönetmeliğine harfiyen uyularak inşa edilen bir bina hiç hasar almaz mıydı?’ diye sordum... Şu yanıtı verdi: “Yıkılan binlerce bina var. Deprem kodları, şartname ne kadar gözlendi hepsini tek tek incelemek lazım bu soruya yanıt vermek için o da mümkün değil ama size şunu net olarak söyleyebilirim. Eğer bu binalar deprem kodlarına göre yapılmış olsaydı bile belki hasar alırdı. Depreme dayanıklı binanın tanımı şudur: Bina hasar alabilir ama içinden canlı çıkılması için fırsat vermesi lazım. 6 Şubat’tan sonra bölgede şunu da gördüm. Yan yana iki bina biri yıkılmış, biri duruyor."

        13

        6 ŞUBAT ABD’DE OLSA NE OLURDU?

        Dr. Pehlivan’a son sorum: "Uzun yıllardır ABD’de deprem mühendisliği yapıyorsunuz. Seattle bir deprem bölgesi. Orada deprem stoku nasıl, inşaat sürecinde denetim nasıl, 6 Şubat orada yaşansaydı ne olurdu?"

        14

        “Şunu çok açıklıkla söyleyebilirim size; 1999 depremi, dünyanın deprem mühendisliğine bakışını değiştirdi. ABD’deyse 1994 depreminden sonra depreme dayanıklı dizayn, yönetmeliğe girdi. Seattle’de çok sayıda donatısız, depreme dayanıklılığı olmayan bina var. 2000’den önce deprem kodu yoktu zaten. Seattle’da bu kadar büyük bir kayıp olur muydu? Orada genellikle tek katlı yapılarda yaşanıyor. Yüksek katlılar da son yıllarda yapılmış ve denetim çok sıkı. Yapı stoku bizimki gibi ağır yapılar değil. Yani yıkılsa dahi üzerinize beton düşmüyor. Çoğunluğu ahşap yapı. Yıkılsa bile insanları kurtarmak daha kolay olacaktır. ABD’de, özellikle yüksek katlı binalarda denetim çok sıkı. Deprem kodları, yönetmelikler değişkendir. Örneğin Seattle’da 4 yılda bir değişir.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ