Ünlü aktör Faruk Peker: Ambargoluyum!
Türk sinemasının ünlü aktörlerinden Faruk Peker (66) ile buluştuk. Uzun yıllardır gözlerden uzak olan usta oyuncu ile hem geçmişi hem de bugünü konuştuk

'Şöyle bir rol gelse de oynasam' diyor musunuz?
Çoğu aktör 'şöyle bir rol gelse de' diye bir tarifte bulunabilir. Ama aktör dediğin macun gibidir. Ben isterim ki zor bir rol gelsin, titreyeyim, gece uykularım kaçsın. 'Becerebilecek miyim?' diye yönetmeni arayayım. Oyunculuk heyecanı hala kanımda. Şu anda düşündüğüm gibi bir rol gelse, heyecanla saldırırım, önüme çıkanı da yerim. Bir aktör sete çıkarken, semer vurmayan bir yönetmenle birlikte önüme çıkan mesafeyi soluksuz yutacağım demesi gerekir.

Eşinizden boşandınız sanırım...
Evet, 96 yılında ayrıldık. 4 sene 11 ay evli kaldık.
Neden ayrıldınız?
Geçimsizlik. Uymadı, olmadı. Ben evlilik adamı değilim. Doğru insanla evlilik adamıyım ama yanlış olunca evlilik düşmanı da olabiliyorsun. Yanlış filmde olursam çok kötü bir aktör olurum, yanlış evlilikte de çok kötü bir koca olurum. Eski eşim 'çok kötü bir eşti' dese haklı olabilir. Çünkü onunla olan evliliğimde başarısızdım.

Şu an hayatınızda biri var mı?
Var gibi ama yok. (Gülüyor) Artık yaşlandık, bakış açımız değişti, beklentiler değişti. İlişki yaşamak çok zor oldu. Aşk, bulursan dört elle yapışacağın, bırakmayacağın bir şey oldu ama bulması da çok zor oldu.
Tekrar evlenmeyi düşünür müsünüz?
Tabii ki düşünmüyorum. Artık beni kimse almaz deyip topu taça atayım. (Gülüyor)

Büyükbabanız ve eski başbakanlardan Recep Peker'in fotoğrafının önündeyiz, kendisiyle hiç zaman geçirebildiniz mi?
Maalesef. O 1950'de vefat etti ben ise 1956'da doğdum.
Çocuğunuzun olmasını ister miydiniz?
İnsanlar yanlış anlayabilir ama iki tane köpeğim oldu. Ben onlara baktıktan sonra bir çocuğum olmadığı için haklı gördüm hayatı. Bir çocuğum olsaydı eğer, o çocuğa kan kustururdum herhalde. Çünkü benim babam da bana kan kusturdu bir nevi. Örf, adet, terbiye, bilgi, görgü aksettireceğim diye tabiri caizse işkenceye tabi tutardı. Onun içindir ki Allah böyle uygun gördü.

Pişmanlıklarınız var mı?
Var tabi, çok ciddi pişmanlıklar... Benim için derin bir konu, kitapta da yazdım. Çok ciddi olanları burada paylaşmam zor. Halbuki bundan iki sene öncesine kadar 'yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim' tribindeki bir adamdım.

Peki ne değiştirdi bu düşüncenizi? İki yılda ne oldu?
Çok basit şekillerde insanlarla anlaşabilirmişim. Ortak noktada buluşabilirmişiz. Egom varmış gibi bana davrananların davranış biçimleri beni egoya sürüklemiş.