Gizem, göz göre göre öldürüldü

Hüseyin ŞENTÜRK/ÖZEL-İSTANBUL

Kırklareli'nde hakkında koruma kararı olmasına rağmen boşandığı eşi tarafından katledilen 24 yaşındaki Gizem Şen hafta sonu göz yaşları arasında toprağa verildi.

Kırklareli Yayla Mahallesi'nde bir diş hekiminin yanında çalışan Gizem Şen, geçtiğimiz hafta 1 yıl önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşandığı eski eşi Samet Arı tarafından tabancayla başından ve göğsünden vuruldu. Şen kaldırıldığı hastanede tüm müdahalalere rağmen kurtarılamadı. Samet Harı da eski eşini vurduktan sonra aynı tabancayla intihar etti.

Ölümünün ardından hakkında koruma kararı bulunduğu ortaya çıkan Gizem'in babası Kemal Şen, kızının yaşadıklarını Habertürk'e anlattı. Baba Şen, "Bir insan öleceğini bile bile nasıl olurda bundan kurtarılamaz. Bir türlü anlam veremiyorum. Evladımı ellerim kara toprağa gömdüm. Artık kızımın adı, eşleri tarafından katledilen kadınlar listesinin en sonunda yer alıyor. Yeter artık, buna kim 'dur' diyecek. Koruma altında olan bir geç kadın nasıl olurda öldürülür? "diyerek isyan etti. Kızının evliliğine üzülmesin diye izin verdiğini anlatan baba Şen, "Üzülsün istemediğim için evlenmesine izin verdim, Telli duvaklı uğurladık evinden. Beş ay sonra ise ağlayarak geri döndü. Damadımın uyuşturucu ve alkol kullandığını öğrendim. Bir kaç kez kapımıza geldi, kızımı götürmek için. Gizem gitmek istemedi. İşe girip çalışması ve uyuşturucudan uzak durmasını söyledim. Söz verdi çalışıp uyuşturucudan uzuk duracağına. İzin vermemiş olsaydım keşke" dedi.

Kızının daha sonra yanlara yerleştiğini ancak kocasının peşini bırakmadığını söyleyen baba, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Edirne'deki bir hastaneye uyuşturucu tedavisi görmek için yattı. Üçüncü gün hastaneden kaçıp kızımı tehdit etmeye başladı. Kızım boşanma davası açtı. Koruma kararı verildi. Gece yarıları kapımıza dayanıyordu. Bir keresinde sokak ortasında kızımı dövdü. Kızım şikayetçi oldu. Samet'e koruma kararını ihlal ettiği için üç gün hapis cezası verildi.Boşanma oldu. Dosya Yargtay'a gitti. Ancak tehdit ve hakaretleri artırdı. Evimin çevresinde dolaşmaya devam etti. 'Bu işin sonu kötü olacak' dedim herkese ama kimseye dinletemedim. Kızım korkudan sokağa çıkamıyordu. Ölüm korkusu yaşıyordu. Gizlice Almanya'daki teyzesinin yanına gönderdim. Vize süresi nedeniyle 15 gün sonra döndü. İstanbul'daki yakınlarımızın ve Balıkesir'deki arkadaşlarının yanına gönderdik. Kırklareli'ne geri gelince evimize yakın dişçide iş bulduk. Ölümü bekleyerek yaşadık.Evladı ölen bir baba olarak sesleniyorum. Koruma kararlarını kağıt üzerinde değil fiilen uygulanmalı. Kızım göz göre göre öldürüldü. Yeter artık kadın cinayetleri son bulsun." Acılı anne Elif Şen ise sakinleştirici ilaçlar ile sürekli uyutuluyor.