Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Turgut Özal, ölümünün 23'üncü yılında anılıyor

        8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal için vefatının 23. yıl dönümü nedeniyle Topkapı'da bulunan Anıt Mezar'da anma töreni düzenlendi.

        17 Nisan 1993 yılında hayatını kaybeden 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal mezarı başında devlet töreni ile anıldı. Törene Turgut Özal'ın eşi Semra Özal, oğulları Ahmet ve Efe Özal, torunları, diğer aile üyelerinin yanı sıra; Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, İstanbul Valisi Vasip Şahin, sevenleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

        "AMA KIYMETİNİ SONRADAN ANLADILAR"

        Rahatsızlığı nedeniyle törene tekerlekli sandalyeyle katılan Semra Özal, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Özal'ın ölümünün üzerinden 23 sene geçtiğini ifade eden Semra Özal, bir muhabirin "Anlaşılabildi mi?" sorusuna, "Herhalde sonradan daha iyi anladılar" dedi. Çok konuşmak istemediğini ve rahatsız olduğunu söyleyen Semra Özal, "Türkiye onu arıyor mu?" sorusuna ise, "Türkiye'de arıyor dünya da arıyor. Siz aramıyor musunuz. Sizin aradığınız gibi millette arıyor onu. Ama kıymetini sonradan anladılar" diye konuştu.

        Özal'ın hayatı hakkında yapılan sunumun ardından mezarı başına Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga tarafından çelenk bırakıldı. Ardından saygı duruşunda bulunuldu. Törene katılanlar daha sonra Özal ailesine taziyelerini sundu. Tören, Kuran-ı Kerim okunmasının ardından sona erdi.

        "TÜRKİYE'DE MİLYONLARCA İNSAN ONU BABA GİBİ GÖRÜYOR"

        Tören öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ahmet Özal ise Türkiye'nin birçok cumhurbaşkanı ve başbakan gördüğünü dile getirerek, şunları kaydetti:

        "Ancak 23 sene geçmesine rağmen törenin bu kadar kalabalık olması çok çarpıcı geliyor bana. Halkımızın onu istemesi, araması, özlemesi açısından. Her geçen gün bu biraz daha artıyor. Ancak bazen insanların ne yapmaya çalıştıkları ölümünden sonra anlaşılıyor. Hangi dengeleri tutmaya çalıştıkları. O da öyle bir insanmış. Allah rahmet eylesin. Günlük hayatında bile benim gibi birçok insan ki ben de öyle, 'Keşke burada olsaydı da şu konuda bir şey sorabilseydim.' dediğim çok zamanlar oluyor. Çünkü bugün Türkiye'nin yaşadığı dış dünya problemlerinde, Türkiye'de yaşanan problemlerde keşke onun fikrini alabilseydik. Bunu çok insan istiyor şu anda. Ben evladıyım ama Türkiye'de milyonlarca insanın onu baba gibi gördüğünü de biliyorum."

        Törenin ardından vatandaşlar, Özal'ın mezarı başında dua etti. Ayrıca anıt mezar girişinde lokum ve gül suyu dağıtıldı.

        'BÜYÜK TÜRKİYE' HAYALİ PEŞİNDE BİR ÖMÜR: TURGUT ÖZAL

        Ölümünün 23'ncü yılında anılan 8'nci Cumhurbaşkanı Özal, "Büyük Türkiye" hayali peşinde 66 yıllık ömrünü, Türkiye'de özgür ve sivil bir değişim için attığı adımlarla geçirdi.

        "Büyük Türkiye" hayali peşinde 66 yıllık ömrünü, Türkiye'de özgür ve sivil bir değişim için harcayan Türkiye Cumhuriyeti'nin 8'nci Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal, "Bireyin devlet için var olduğu" anlayışı yerine, "devletin birey için var olduğu" anlayışını Türkiye kamuoyunun gündemine taşıyan lider oldu.

        17 Nisan 1993'te hayatını kaybeden 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 23'üncü ölüm yıl dönümünde ekonomik ve sosyal gelişmelerdeki başarıları ve projeleriyle anılıyor.

        "SANDALYESİZ BAKAN" ÖZAL

        Turgut Özal'ın siyasi hayatı 1977 genel seçimlerinde Milli Selamet Partisi'nden İzmir Milletvekili adayı olmasıyla başlamış ancak milletvekili seçilememişti.

        1979 sonlarına doğru Başbakanlık Müsteşarı olarak atanan Özal, aynı dönemde Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı görevini de vekaleten yürütmüştü. Bu özelliği nedeniyle Özal, hem DPT Müsteşarlığı hem de Başbakanlık Müsteşarlığı yapmış Türkiye'nin tek başbakanı ve cumhurbaşkanıydı.

        Türkiye ekonomisini liberalleştirmeyi hedefleyen ve "24 Ocak Kararları" olarak bilinen geniş çaplı programın hazırlanmasında önemli rol oynayan Özal, o dönemde gösterdiği etkinlik nedeniyle "sandalyesiz bakan" sıfatını almıştı.

        12 Eylül 1980 darbesi sonrasında Bülend Ulusu Başbakanlığında kurulan 44. Hükümet'te Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı görevine getirilen Özal, 14 Temmuz 1982'de bu görevinden istifa etti.

         Image Title 1  Image Title 2
        Description

        ANAVATAN PARTİSİ'Nİ KURDU

        İstifasının ardından 20 Mayıs 1983'te Anavatan Partisi'ni kuran Özal, aynı yıl yapılan genel seçimlerde partisinin birinci gelmesi üzerine 45. Hükümeti kurmakla görevlendirildi. 1983'ten 1991'e kadar aralıksız olarak tek başına iktidarda kalmayı başaran Anavatan Partisi, 1996 ile 2002 yılları arasında da çeşitli koalisyon hükümetlerinin içinde yer aldı.

        Anavatan Partisi, 1987'de gerçekleşen genel seçimlerinden tekrar birinci parti olarak çıktı ve Özal, Başbakanlık koltuğunu korudu.

        SUİKASTE UĞRADI

        Özal, 18 Haziran 1988'de Ankara Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen Anavatan Partisi'nin 2. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşma sırasında uğradığı silahlı saldırı sonucu sağ elinden yaralandı. Yaralı halde kürsüye yeniden çıkan Turgut Özal, "Bilhassa belirtmek istiyorum, Allah'ın verdiği ömrü, O'nun isteğinden başka alacak yoktur, biz de O'na teslim olmuşuzdur." ifadelerini kullanmıştı.

        Suikastı gerçekleştiren Kartal Demirağ isimli şahıs, saldırı sonrasında yakalandı ve yargılama sonucunda idama mahkum edildi. Ancak daha sonra cezası 20 yıl hapis cezasına çevrilen Demirağ, 4 yıl hapis yattıktan sonra Turgut Özal tarafından 1992 yılında affedildi.

        "Bilhassa belirtmek istiyorum, Allah'ın verdiği ömrü, O'nun isteğinden başka alacak yoktur, biz de O'na teslim olmuşuzdur."

        TERÖRLE MÜCADELEDE SİVİL İNİSİYATİFİ DEVREYE SOKTU

        31 Ekim 1989’da Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin sekizinci Cumhurbaşkanı olarak seçilen Özal, 9 Kasım 1989 günü görevine başladı.

        Turgut Özal, ekonomik alanda attığı önemli adımların yanı sıra, dönemin büyük sorunları arasında yer alan terörle mücadele konusunda da farklı bir strateji izledi.

        Terörle mücadele konusunda ilk kez sivil inisiyatifi devreye sokan Özal, sorunun çözümü için pek çok görüşme gerçekleştirdi ve raporlar hazırlattı. Cumhurbaşkanı Özal'ın askeri güç kullanımı dışındaki önerilerini belirtmesinden sonra bölgede patlak veren olaylara karşı, bu konuda geri adım atmayacağının sinyalini "Kürt meselesini mutlaka çözeceğim. Bu benim milletime yapacağım son hizmetim olacaktır." sözleriyle verdi.

        TALABANİ VE DEP'Lİ VEKİLLERLE GÖRÜŞTÜ

        Bu kapsamda, Cumhurbaşkanı Özal'ın Celal Talabani ile 12 Mart 1991'de Çankaya Köşkü'nde yaptığı görüşme "Devletin PKK ile dolaylı yoldan ilk teması" olarak yorumlandı. Görüşmeden kısa süre sonra 26 Mart 1991'de Der Spiegel dergisine bir açıklama yapan Talabani, Özal’ın "Kürtlere özerklik vereceğini" söylediğini iddia etmişti.

        Turgut Özal, 1992'nin Mart ayında DEP milletvekilleri Ahmet Türk, Sırrı Sakık ve Orhan Doğan'ı Köşk'te kabul ederek, onlarla da bir görüşme gerçekleştirdi. Sırrı Sakık, görüşmenin ardından Özal'ın kendilerine "Genel af çıkarıp, sorunu kökünden çözeceğini" belirttiğini açıkladı.

        VEFATI NEDENİYLE ÇABALARI SONUCA ULAŞAMADI

        Ancak Turgut Özal'ın, sorunun çözümüne ilişkin çabaları, 17 Nisan 1993'te vefat etmesi nedeniyle, sonuca ulaşamadı.

        Ölümünden 19 yıl sonra 2012'de "cinayet sonucu öldüğü" yönündeki iddialar nedeniyle otopsi yapılması için Özal'ın mezarı açıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, otopsi raporuna göre, mevcut bilgi ve bulgularla Özal'ın kesin ölüm sebebinin tespit edilemediğini bildirdi.

        AİLE DOSTLARI ANLATTI

        8'inciCumhurbaşkanı Turgut Özal'ın aile dostlarından Malatya Eğitim Vakfı Kurucusu ve iş adamı Şaban Taçyıldız, siyasetten özel yaşamına, aile hayatından girişimci ruhuna kadar her yönüyle merhum Özal'ı anlattı.

        Taçyıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 17 Nisan 1993'te vefat eden Turgut Özal'ı, Anavatan Partisi'ni kurduktan sonra tanıdığını belirtti. Bu süreçte merhum Özal'ın kendisine milletvekilliği teklif ettiğini anlatan Taçyıldız, Özal'a her zaman yanında olacağını ama siyaseti düşünmediğini söylediğini aktardı.

        O dönem siyaset için kendini çok genç gördüğünü dile getiren Taçyıldız, politikaya girmemesine karşın Özal ile daha da yakınlaştıklarını ifade etti.

        Merhum Özal'la iyi bir diyalog içinde olduklarını söyleyen Taçyıldız, her İstanbul'a geldiğinde Özal'ın mutlaka kendisiyle görüştüğünü vurguladı.

        Zaman zaman Özal'ın İstanbul'daki evine de gittiğine işaret eden Taçyıldız, "Malatya'dan kayısı falan gelirdi, biz de onları kendilerine gönderirdik. Oğlu Ahmet'le çok yakındık. Onun Malatya'ya milletvekili olmasında yine benim çok büyük payım oldu. Helali hoş olsun, çok düzgün insanlardı." dedi.

        Özal'ın sevgi dolu bir insan olduğunu belirten Taçyıldız, şöyle devam etti:

        "Hani 'Bir karıncanın canını incitmez' derler ya öyle bir insandı. Çocuklara karşı çok sevecendi. Mesela bir yaramazlık yaptıkları zaman hiç kızmazdı. Özal, çocuklara çok önem ve değer verirdi. Gerçekten süper bir babaydı. Çocuklarına karşı kırıcı bir üslubu yoktu. Bir baba oğul değil de kardeş, arkadaş rolüyle yaklaşırdı. Semra Hanım da çok değerli bir hanımefendiydi. Kadınlar Kurulunu kurdu. Türkiye'nin en zengin hanımlarıyla beraber iş birliği yaptı. Okulsuz yerlere okul, nikahsız kadınlara nikah yaptırdı. Özal, tek başına bir partinin bir yere gelemeyeceğini iyi bildiği için Kadın Kolları, Gençlik Kolları bunları kurdu. Bunlarla yoğunlaştırdı, güçlendirdi, kuvvetlendirdi partiyi. Böylece hem ülke zenginlerinin ülkeye yatırım yapmalarını sağladı hem de sosyal şeylerle her yere medeniyeti, eğitimi götürmeye çalıştı."

        ERDOĞAN: ÖZAL MİLLETİMİZİN GÖNLÜNDE MÜSTESNA BİR YER EDİNMİŞTİR

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8. Cumhurbaşkanı Özal'ın, ülkenin gelişmesi ve ilerlemesinde öncü rol oynadığını ve milletin gönlünde müstesna bir yer edindiğini bildirdi.

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefatının 23. yılı sebebiyle mesaj yayımladı.

        Mesajında, Özal'ın ülkeye ivme kazandıran icraatları, demokratikleşme ve kalkınma sürecinde iz bırakan hizmetleriyle milletin takdirini kazandığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

        "Merhum Turgut Özal, ülkemizin gelişmesi ve ilerlemesinde öncü rol oynamış, aziz milletimizin gönlünde müstesna bir yer edinmiştir. 8. Cumhurbaşkanı'mız Turgut Özal'a vefatının yıl dönümünde Allah'tan rahmet niyaz ediyor, kendisini saygıyla anıyorum."

        DAVUTOĞLU: ÖZAL, TARİHE DÖNÜŞÜME ÖNCÜLÜK EDEN BİR DEVLET ADAMIYDI

        Başbakan Davutoğlu, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefatının 23. yılı dolayısıyla yayımladığı mesajında, Özal'ın tarihi dönüşüme öncülük eden önemli bir devlet adamı olduğunu belirtti.

        Başbakan Ahmet Davutoğlu, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefatının 23. yılı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

        Mesajında, Özal'ın, ülkenin daha müreffeh, demokratik ve modern bir yapıya kavuşması yolunda tarihi dönüşüme öncülük eden önemli bir devlet adamı olduğunu belirten Davutoğlu, Özal'ın başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemlerinde, Türkiye'nin dünyayla bütünleşmesine, değişim ve dönüşümüne yönelik büyük hizmetlerde bulunduğunu vurguladı.

        Davutoğlu, şunları kaydetti:

        "Merhum Özal, milletiyle bütünleşen, onun değerleriyle hemhal olmuş bir devlet adamına bu aziz topraklarda nasıl sahip çıkılacağının da örneği olmuştur. Onun içten, samimi, her kesimi kucaklayan, yediden yetmiş yediye herkesle diyalog kurabilen üslubu unutulmayacak. Üstlendiği görevlerde ülkemize kazandırdığı değerlerle, yakın siyasi tarihimizin mümtaz şahsiyetleri arasında yer alan merhum Turgut Özal’ı vefatının yıl dönümünde rahmetle ve hürmetle yad ediyorum."

        CHP'Lİ AĞBABA: TÜRK SİYASETİNDE VE EKONOMİSİNDE ÖNEMLİ İŞLERE İMZA ATTI

        CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın özgün düşünceleri ve vizyonuyla Türkiye siyasetinde ve ekonomisinde önemli işlere imza attığını bilirdi.

        Ağbaba, Sekizinci Cumhurbaşkanı Özal'ın vefatının 23. yılı dolasıyla yaptığı yazılı açıklamada, 17 Nisan'ın hem Malatya hem de Türkiye tarihinde önemli bir gün olduğunu belirtti.

        Özal'a Allah'tan rahmet dileyen Ağbaba, "Turgut Özal, özgün düşünceleri ve vizyonu ile Türkiye siyasetinde ve ekonomisinde önemli işlere imza atmıştır. Malatyalılık kimliğini her platformda ortaya koyan ve bununla gurur duyduğunu ifade eden Özal, Malatya'nın İsmet İnönü'den sonra yetiştirdiği önemli değerlerden biri olarak hafızalarda yerini almıştır." ifadesini kullandı.

        Ağbaba 17 Nisan 1978'de de Malatya Belediye Başkanı Hamid Fendoğlu'nun evine gönderilen bombalı paketin patlatılması sonucu gelini ve iki torunuyla katledildiğini hatırlatarak şöyle devam etti:

        "12 Eylül'ün hazırlayıcısı önemli olaylardan biri olan Hamido'nun öldürülmesi ve ardından başlatılan Malatya olayları, toplumsal kaos yaratmak isteyenlerin hedeflerine ulaşmasında etkili olmuştur. 'Darbelerle hesaplaşacağız' diyenlerin ise Malatya olayları ve Hamido suikastının araştırılması ve aydınlatılması için bir adım atmamaları düşündürücüdür. Bu vesileyle Hamid Fendoğlu ve Malatya olaylarında hayatlarını kaybedenler ile Sekizinci Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’a Allah'tan rahmet, yakınlarına bir kez daha başsağlığı diliyorum."

        AJANSLAR

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ