Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadele ile sınırlıdır

        HABERTURK.COM

        MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti hükümetine sadece terörle mücadele konusunda destek vereceklerini vurgulayarak, başkanlık sistemi veya partili cumhurbaşkanlığı konularında kapılarının kapalı olduğunu açıkladı. Bahçeli, "Bizim AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadele ile sınırlıdır. Yeni hükümetin terörün kökünü kazıması en içten beklenti ve tavsiyemizdir. Amaç bu olursa MHP cesurca destekçi olacaktır. Doğru olarak yapılanın yanındayız. Yanlışlarda çıkışımızı sürdüreceğiz" dedi.

        Bahçeli dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda CHP ile HDP'nin aynı çizgiye geldiğini söyleyerek, 7 Haziran seçim sonuçlarına dikkat çekti ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaorğlu'nun "yüzde 60'lık blok" sözlerini hatırlattı. Bahçeli, "7 Haziran sonrası yüzde 60'lık bloktan bahsediyorlardı. MHP'yi Kandil'in yanına çekmeyi düşünüyorlar, akıllarınca şahsıma başbakanlık öneriyorlardı. Utanmadan MHP'yi tarihi rotasından çıkarıp PKK ile yan yana gelmeyi projelendiriyorlardı. Çok şükür başaramadılar, bugün olsa yine başaramazlar. Türk düşmanlarıyla bir araya gelmeyiz. Her tezgahı, her kumpası iter milli ülkülerimizden asla vazgeçmeyiz. Kırmızı plaka uğruna, kırmızı çizgilerimizi silemeyiz. AKP'den kurtulmak uğruna PKK'ya yanaşamayız" ifadelerini kullandı.

        Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. MHP liderinin konuşmasından satırbaşları şöyle:

        AK PARTİ KONGRESİ

        "1 Kasım genel seçimlerinden sonra beklenen birlik, refah ve kalkınma gerçekleşmemiştir. Siyasi zihniyet her zamankinden daha fazla sorumlu olması gerekir. Çatışarak bir yere varamayız. Kavgaya tutuşarak milli gayeye ulaşamayız.

        Geçtiğimiz pazar günü AKP'nin 2. Olağanüstü Kongresi'nde tek aday olan ve genel başkan seçilen Binali Yıldırım'ı önemli ve tarihi bir sorumluluk beklemektedir. Yol arkadaşlarına başarılar diliyorum. AKP'deki görev değişimi hükümete de yansımıştır. 64. Hükümeti'ni kuran Sayın Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz pazar akşamı istifa etmiş, Sayın Binali Yıldırım 65. Hükümeti kurmakla görevlendirilmiştir. Bizim asıl ve önemle üzerinde durduğumuz konu, Binali Yıldırım'ın yaptığı konuşmanın içeriğidir. Dikkatlerimizden kaçmayan diğer husus ise Sayın Davutoğlu'nun sitemleridir. Davutoğlu'nun görevi bırakma nedeni kendi ifadesiyle "zaruriyet"ten kaynaklanmıştır. Kendi takdirleridir, yapacak bir şeyimiz yoktur. Hakikatların deşifresi yaşananlar tek tek ele verecektir. Atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiştir. Dikiz aynasına bakarak da önümüzü görmek de akıl karı değildir. Sayın Davutoğlu nasıl gelmişse öyle gitmiştir.

        BİNALİ YILDIRIM'A BAŞKANLIK SİSTEMİ ELEŞTİRİSİ

        AKP'de yeni bir dönem başlamıştır. İktidar partisinin kendi içdinamikleri doğrultusunda bir yönetim değişikliğine gitmesi kendi bilecekleri bir konudur. Sayın Cumhurbaşkanı'nın mesajının ayakta dinlenmesi de kendi bilecekleri iştir. AKP'nin kongresi başkanlık sisteminin hazırlık ve icraasına göre ayarlanmıştır. Sayın Yıldırım konuşmasında 'Bugün yapmamız gereken en önemli iş fiili durumu yasal hale getirmektir. Bunun yolu yeni anayasasır ve başkanlık sistemidir'. Sayın Yıldırım'a göre Türkiye'nin her sorunu halledilmiş ve geriye sadece başkanlık sistemi kalmıştır. Bu amaç gerçekleşmezse partili cumhurbaşkanlığı sahneye sokulmak üzere yedekte tutulmaktadır. AKP'nin yaklaşım ve tutumu nettir.

        Başkanlık sisteminin mahsurları bize göre çoktur. Cumhurbaşkanı Erdoğan 14 Ağustos 2014 tarihinde sistemin fiilen değiştiğini söylemiştir. Bu sözler kendi içinde tutarlı olsa da kendi görüşüdür. Başkanlık sistemi gibi dibi görülmeyen kuyudan su içmeye ne irademiz, ne niyetimiz vardır. Kimse bizi baskı altına almaya tevessül etmemelidir.

        Türkiye'nin lehine olacak her samimi öneriye her zaman açık olduk, gereği neyse yaptık. Acil sorun alanlarına müdahil olduğumuz bir vakadır. 2007'de olduğu gibi 367 garabetini Meclis'e girerek bitirdik. Başörtüsünü 'Kaosa kalkan el' olarak suçlandık ama bitirdik. Sınırötesi için destek verdik, geri adım atmadık. AKP hakkında açılan kapatma davasında demokrasinin yanında olduk. Milli konularda hükümeti yalnız bırakmadık, hainlere karşı milletimizle aynı tepkiyi gösterdik. Terörle mücadelede güvenlik güçlerimiz ve hükümetimizin elini güçlendirmek için her şeyi yaptık, yine yaparız. Türkiye'nin çözüm bekleyen sorunlar dururken, kısır tartışmalara izin veremezdik, vermedik. Sorunların üzerine gittik ve Türkiye'nin gerçek gündemle yüzleşmesini sağladık. Yıllardır gerginliklerle milletimizin gözünü boyayanların oyunlarını bozduk. Ülkemizin sorunları demokrasi içinde, demokratik yöntemlerle aşılmak mecburiyetindedir. Bizler bu topraklar üzerinde yüzyıllardır yaşayan, büyük bir milletin mensuplarıyız.

        "VATANDAŞIMIZ YOKSULLAŞIYOR"

        Önümüzdeki süreçte ucuz siyaset tacirlerinin milletimizi kandırma olanağı bulamayacağı alanın tesis edilmesi şarttır. Milliyetçi hareketi anlayamayanların, eleştirilerini de anlamlandırmak bize göre imkansızdır. Bugüne kadar uzlaşma kültürünün merkezinde bulunduğu yeni bir siyaset anlayışının şart olduğunu söyledik. Cepheleşmenin önce ülkemize sonra sistemimize zarar vereceğini söyledik. Kutuplaşmanın son bulması için siyasi irtibat ve görüşme zeminlerinin açılmasını teklif olarak sunduk. Ahlak ile siyaset arasındaki ilişkinin şeffaflaştırılmasını gündeme getirdik.

        Bizden başkanlık sistemi için olumlu tavır bekleniyor, partili cumhurbaşkanlığı için olumlu yaklaşım isteniyor. Bu sistemlerin ileride aşırı bedellere mal olacağı bilinmektedir. Vatandaşımız yoksullaşmaktadır, esnaf ve işçi zordadır. Yabancı yatırımcılar kaçmaya başlamıştır. Kaybeden millettir. Türkiye üretim, yatırım yoksuludur. Bunları konuşan yoktur. Milletimiz hala aç, işsiz, gelirsiz ve adaletsizlikle boğulmaktadır.

        "TERÖRLE MÜCADELE DESTEĞİMİZ SÜRECEK"

        Bunlar yetmiyormuş gibi küresel gerilim artmaktadır. Türkiye huzura ulaşacaksa tek çare başkanlık mıdır? Türkiye uzaya mekik gönderdi de buna parlamenter sistem mi engel çıkardı? Zenginliğin formülü, büyümenin, yükselmenin yegane ilacı başkanlık sisteminde mi görülmektedir? Bu nasıl algı oyunudur. Çift başlılıktan şikayet ediyorlar, bunlara itirazımız yoktur. Parlamenter sistem revize edilerek bunlara ulaşılabilecektir. Hızdan, süratten bahsedenler milletimizden hicap duymayanlardır. Başkanlık sisteminin doğası gereği yasama ve yürütme arasında paylaşılan yetki ve sorumluluk bugünleri aratacaktır. Başkanlık sisteminde çift başlılığın giderilmesi imkansız derecede zorluktur. Başkanlık sistemiyle yasama, yürütme ve yargı dengesi bozulacaktır. Demokrasi aranırken, despotizm bulunacaktır. Bizim AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadele ile sınırlıdır. Yeni hükümetin terörün kökünü kazıması en içten beklenti ve tavsiyemizdir. Amaç bu olursa MHP cesurca destekçi olacaktır. Doğru olarak yapılanın yanındayız. Yanlışlarda çıkışımızı sürdüreceğiz.

        DOKUNULMAZLIK GÖRÜŞMELERİ

        Dokunulmazlık oylamalarının ilk turunda CHP ile HDP'nin aynı çizgide buluşması ibretliktir. İkinci turda zor oyunu bozmuş bir kısım CHP'li vekil doğruyu görmüştür. 7 Haziran sonrası yüzde 60'lık bloktan bahsediyorlardı. MHP'yi Kandil'in yanına çekmeyi düşünüyorlar, akıllarınca şahsıma başbakanlık öneriyorlardı. Utanmadan MHP'yi tarihi rotasından çıkarıp PKK ile yan yana gelmeyi projelendiriyorlardı. Çok şükür başaramadılar, bugün olsa yine başaramazlar. Türk düşmanlarıyla bir araya gelmeyiz. Her tezgahı, her kumpası iter milli ülkülerimizden asla vazgeçmeyiz. Kırmızı plaka uğruna, kırmızı çizgilerimizi silemeyiz. AKP'den kurtulmak uğruna PKK'ya yanaşamayız. HDP ile aynı hizaya düşmüş CHP bunun açıklamasını yapacaktır. MHP bölücüler için mahkeme yolunun açılmasına karar vermiştir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ