Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık İnanılır gibi değil! Bir hastanın ameliyat olamama hikayesi - Son dakika Haberler
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Rahminde bulunan kitlenin alınması için ameliyat olup bu sorundan kurtulacağını düşünen İlknur Tezkeser’in planları düşündüğü gibi çıkmadı. Gittiği hastanede farklı doktorlar tarafından defalarca ameliyattan uyandırıldı ve yine defalarca "ameliyatınız ertelendi” cümlesini duydu. Sonrasında Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi’ne başvurdu.

        İlknur Tezkeser
        İlknur Tezkeser

        Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği’nden Prof. Dr. Kemal Tolga Saraçoğlu, “Astımı olan hastamızın parasetamol (ağrı kesici) allerjisi ve 1994 yılında geçirmiş olduğu çeşitli ameliyat öyküleri vardı” diyerek devam ediyor; “Bir hastanın ameliyat olabilmesi için işlemlere günler bazen de haftalar öncesinden başlanır. İlgili cerrahi branşın poliklinik muayenesi, gerekli laboratuvar tetkikleri ve görüntüleme yöntemlerinin tamamlanması belli bir süre alır. Bundan sonra anestezi polikliniğinde gerekli muayene ve kontroller yapılır. Her şey yolundaysa, hastanın ameliyata uygunluğuna karar verilir ve ameliyathane listesine yazılır. Bir önceki gün hastaneye gelip yatış yapar 8 saat süren bir açlık dönemi sonrasında da ameliyathaneye alınır. Hasta, ‘Ne güzel uyuyacağım. Uyanınca her şey bitecek’ deyip uyandığında her şey gerçekten biter.”

        REKLAM

        AMELİYAT OLAMAMA HİKAYESİ

        İlknur Tezkeser’de böyle olmamış. O her uyandığında ameliyatının yapılamadığı gerçeğiyle karşılaşan şanssız bir hastaymış. Ameliyat masasında 3 kez uyandırılması ve 7 kez erteleme haberiyle karşılaşması moralini bozup umudunu kaybetmesine neden olmuş.

        Hasta, ameliyatının gerçekleştiği hastaneye getirilmeden önce tedavi gördüğü başka bir hastanede opere edilmek istenmiş ancak zor havayolu nedeniyle bu başarılamamış.

        Prof. Dr. Kemal Tolga Saraçoğlu, “Bu süreç hastamız hastanemize gelmeden önce başka bir hastanede farklı doktorlarla yaşanmıştı. Bize getirildiğinde operasyonunu planladık ve başarılı bir havayolu yönetimi ile ameliyatını gerçekleştirdik” diyerek devam ediyor; “Uyandırılmak, hastaya ameliyat öncesinde anestezik ilaçların verilmesine rağmen hastanın ameliyat başlamadan tekrar ameliyathaneden çıkarılması anlamına geliyor. Hastalara verilen anestezi ilaçları hastaların bilincinin kaybolmasına neden olup hareketsiz hale gelmelerini sağlıyor. Böylece cerrahi kesi gerektiren ameliyatlar kolaylıkla yapılabiliyor. Diğer yandan bu ilaçlar solunumu tamamen durdurduğu için hastaların soluk borusuna bir tüp takılması anlamına gelen entübasyon işlemi gerçekleştiriliyor. Bazı hastalarda tüpün yerleştirilmesinde; anatomik nedenler, sahip olunan ek hastalıklar, geçirilmiş travma gibi sebeplerden dolayı zorluk çekilip yaşam kaybıyla bile karşılaşıldığı olabiliyor. Hastalarda bazen zor entübasyonu öngörmeyi sağlayan belirtiler olsa da kimi zaman hiç bulgu görülmeyebiliyor. İlknur Hanım da zor entübasyon olup işlem öncesinde bunu bize anımsatabilecek bulgusu olmayan hastalarımızdandı. Bu durumla ender karşılaşılıyor ve anestezi ilaçları verildikten sonra anlaşılabildiği için hayati tehlike oluşabiliyor. Bu noktada anestezistler için hazırlıksız yakalanma riski bulunuyor. Hastamızın daha önce 3 kez entübe edilememesi ve anestezik ilaçların etki süresi sonlanana kadar gerekli operasyonun iptal edilerek uyandırılması bundan kaynaklanmıştı.”

        BÖYLE BİR HASTAYLA İLK KEZ KARŞILAŞIYORUZ

        Prof. Dr. Kemal Tolga Saraçoğlu, “Zor havayolu, hastanın yüz maskesiyle havalandırılmasında (akciğerlerine yeterli oksijenin iletilmesinde) entübasyon sırasında ya da havayolunun sağlanması için uyguladığımız birtakım özellikli aygıtlar ve cerrahi tekniklerde zorluk yaşanması anlamına gelir. Bu konuda takip edilen ve belirli aralıklarla yenilenen kılavuzlar (Avrupa ve Amerika zor havayolu yönetimi) bulunmaktadır. Bu kılavuzların ortak fikir birliği, zor havayolu yönetiminde uyanık entübasyon tekniklerinin kullanımıdır. Burada hastalara genel anestezi vermeden ‘bilinçli sedasyon’ denilen bir anestezi yöntemi uygulanmaktadır. Bilinçli sedasyon hastanın öncelikle üst havayolunu oluşturan; burun, ağız ve burnun birleştiği arka bölge ile ses telleri ve daha aşağı bölgelerin lokal anesteziklerle uyuşturulmasının yanında, uykuya meyilli olacak şekilde ancak uygulayıcı hekimin komutlarına uyacak (spontan olarak nefes alıp verecek, yutkunacak) derinlikte bilinç durumunda kalması demektir. Merkezimizde sıklıkla uyanık entübasyon uygulanmakta olup, daha önce çeşitli nedenlerle entübe edilemeyen ve uyandırılan hastalar başarıyla opere edilmektedir. Ameliyatı iptal edilen her hasta hastaneden olumsuz duygularla ayrılır. Biz anesteziyoloji ve yoğun bakım uzmanları olarak bu hastalara umut kaynağı olup onları ameliyata güvenle hazırlamaktan mutluluk ve gurur duyarız. Ancak 3 kez uyandırılan ve 7 kez ameliyatı ertelenen bir hastayla ilk kez karşılaşıyoruz.

        ZOR ENTÜBASYON NEDENLERİ

        Bu hastaların zor entübasyon olma nedenleri genellikle zor anatomik yapıya sahip olmaları, birtakım sendromik hastalıkları, travma, kanser ya da geçirilmiş radyoterapi öyküsü gibi nedenlerdir. Bunlar daha önce tüm yöntemler denenmiş ancak başarısız olduğu için ameliyatı yapılamadan uyandırılmış hastalardır. Bu gibi durumlarda bizim de uyguladığımız işlemlerde başarısızlık durumuyla karşılaşılabiliyor. Bunun bilinciyle işlem sırasında stres ya da adrenalin deşarjı yaşamamamız mümkün olmuyor. Bu noktada her tür planın hazır olması ve başarısızlık durumunda bir diğer yönteme geçip bununla ilerlemek gerekiyor. Aksi takdirde hastanın oksijen düzeyinin ciddi şekilde düştüğünü, bunun kalp atım hızını ve tansiyonunu olumsuz etkilediğini ve hastanızın elinizin altında kayıp gittiğini hissedersiniz. Bu durumlarda soğukkanlılığınızı korumak, ekibinizi doğru yönlendirmek ve hastanın oksijenizasyonunu başarıyla sağlamak zorundasınız. Tüm bunlar zor süreçler olmakla birlikte başarılı bir entübasyondan sonra siz de en az hastanız kadar rahat nefes alıyor ve yaşadığınız adrenalin yüksekliğini tolere edebiliyorsunuz."

        HASTANIN MUTLULUĞU

        Ameliyatı başarıyla geçen ve rahminde bulunan kitle alınan hasta İlknur Tezkeser’e gelince, tabii ki uyandığında ameliyatının gerçekleştiğine inanmakta güçlük çekmiş. Sonrasında ise umutsuzluk ve şaşkınlığın yerini büyük bir mutluluk almış.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ