Manisa'da çekirdeksiz Sultani üzüm hasadı başladı

Gökçe ADAR/MANİSA, (DHA)- TÜRKİYE'nin üzüm ambarı olarak bilinen Manisa'da, çekirdeksiz Sultani üzümde hasat başlarken, kurutmak için sergilere serilen üzümler Manisa ovasında rengarenk görüntüler oluşturdu. Yaklaşık 800 bin dekar alanda tarımı yapılan üzümler kurutularak Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.

Türkiye'ye yılda yaklaşık 500 milyon dolar gelir kazandıran Sultaniye üzümün başkenti Manisa'da kurutmalık üzümler hasat edilmeye başlandı. Hasat edilen üzümler traktörlerle sergi alanına getirilerek özel bir sıvıyla yıkandıktan sonra onlarca metrelik sergilerde kurutulmaya bırakılıyor. 800 bin dekara yakın alanda yaklaşık 50 bin ailenin geçimini sağladığı üzüm için ağustos ayıyla birlikte bağlarda hummalı bir çalışma başlıyor. Sabahın ilk ışıklarıyla bağlardan toplanan yaş üzümler, potasyum ve zeytinyağlı karışıma batırıldıktan sonra metrelerce uzunluktaki sergilerde kurutulmaya bırakılıyor. Hava şartlarına göre yaklaşık bir hafta içinde ihracata uygun standartlarda kuruyan üzümler, işleme ve paketleme tesislerine gönderiliyor. Buradaki işlemlerin ardından üzümler Almanya, İngiltere ve Hollanda, Japonya başta olmak üzere 90'dan fazla ülkeye ihraç ediliyor.

Saruhanlı Ticaret Odası Başkanı Aydoğan Okur, üzüm yetiştirmenin ne kadar meşakkatli bir iş olduğunu dile getirerek, "Yaklaşık olarak toplam 40 bin tona yakın bir kuru üzüm rekortemiz var. Bu yıl hava şartlarından dolayı düşüş yaşadık. Geçen yıla nazaran yüzde 15 oranında eksilme yaşadık. Türkiye genelinde üretilen 260-270 bin ton kuru üzümün 210 bin tonunu ihraç ediyoruz. En çok üzüm ihraç ettiğimiz ülkelerin başında İngiltere geliyor. Biz, kahvaltıyı nasıl zeytin ve peynirsiz kahvaltı yapamıyorsak, İngiltere'de de kuru üzümlü ekmek, üzümlü kek pasta gibi besinler çok sık tüketiyor" dedi.

ÜZÜMÜN YÜZDE 25-30'U İÇ PİYASADA

Üretilen üzümün Türkiye'de de tüketildiğini ifade eden Okur, "Türkiye'ye 500 milyon dolar bir katkısı var. Üretilen bu üzümün yüzde 25-30 arasını iç piyasada tüketiyoruz. İçecek fabrikalarına, kuruyemişçilere veriyoruz. Teşvikler yapılarak iç piyasada tüketilen üzümün arttırılması lazım. Çok faydalı bir ürün. Üzüm yetiştirmek çok meşakkatli bir iş. Ekim, Kasım ayından itibaren tarlaya giriyoruz. Eylül ayına kadar devam ediyoruz. Yaklaşık 11 ay devam eden bir süre. Pandemi sürecinde de sokağa çıkma yasağının olduğu zamanlarda bile hiçbir işlemimizden geri kalmadık. Ürünümüzü yetiştirdik. İlacımı, gübremizi attık. Tarlamızı suladık. Biz bu yıl dünya standartlarının üzerinde bir üzüm ürettik. Hiçbir yabancı ilaç kullanmadık. Ziraat mühendisleri devamlı sahadaydı. Saruhanlı ilçesi olarak hiçbir üzümümüzde katkı maddesi kullanmadık" diye konuştu.

SICAKLIK VERİMİ ETKİLEDİ

Manisa'da üzüm üreticiliği yapan Hasan Erdaş, hava sıcaklıklarının üzümlerdeki verimi etkilediğini dile getirip, şöyle devam etti:

"Üzüm serme işlemini burada yapıyoruz. Kesilen üzümleri buraya seriyoruz. 15 gün kadar bir süre zarfında gerçekleşiyor. Mayıs aylarında sıcaklar olduğu için üzümlerde verim düştü. Bağda, çalışanlar kesiliyor, traktörlerle getiriliyor. Getirilen üzümler bandırma makinesiyle getiriliyor, çalışan kadın çiftçilerde üzümleri düzelterek üzümlerin daha iyi kurumasını sağlıyor. Üzüm bağında çalışan çiftçi Cennet Bilgin ise, "Sabah saat 05.00'de iş başı yapıyoruz. Öğlen 14:00'de işi bırakıyoruz. Burada kimimiz üzümleri kesiyor kimimiz üzümleri yere seriyor, elimizden ne geliyorsa onu yapıyoruz" dedi.  DHA-Genel Türkiye-Manisa Gökçe ADAR

2020-08-26 19:28:41