Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Organ satışı ekonomiye çözüm olur mu?

        İngiltere’deki Keele Üniversitesi’nde görevli Profesör Martin Wilkinson, insanların organlarını satmaya başlamasının, hem karşılanmakta güçlük çekilen organ bağışı ihtiyacını karşılamaya yardımcı olacağını, hem de ekonomik olarak bir canlanma sağlayacağını öne sürdü. Wilkinson, insanların, diğer insanlara zarar vermedikleri sürece kendi vücutlarıyla istediklerini yapmakta özgür olduklarını ve bununla ilgili kanunların değişerek organ satışının yasal hale gelmesinin pozitif bir gelişme olacağını savunuyor. Organ bağışı konusunda henüz yol alamamış olan Türkiye organ satışına hazır olabilir mi? Gerekli yasal zemin oluşturulduğunda hem ekonomiye hem de sırada bekleyenlere umut olabilir mi? İşte farklı görüşler...

        GÜLİN YILDIRIMKAYA

        gulinyildirimkaya@haberturk.com

        Aleni satış, organ mafyasını da bitirir’

        Organ Nakli Koordinatörleri Derneği Başkanı Dr. AHMET ÇAKIROĞLU:

        BİLİYORSUNUZDUR, benzeri bir model İran’da zaten var. İran’da devlet, diyalize para harcamaktansa, yine kısmen gönüllü ama parayla böbreğini vermek isteyen insanların, böbreğini devlet olarak alıyor, ihtiyacı olan hastasına takıyordu. İran’da bu model belli bir sistemle uygulanıyor. Dünyanın değişik ülkelerinde farklı modeller uygulanıyor. Fakat ülkemiz için en ciddi sıkıntı, maalesef hâlâ kadavra sisteminin oturmaması. Şuna itirazımız olmazdı; tüm kaynaklarımız kullanılsaydı, ülkedeki bilinç belli bir noktaya ulaşılsaydı, organ naklinin ne olup olmadığı yeterince anlaşılabilseydi, bizimiçin problemdeğil, bunlar tartışılması gereken şeyler... Çünkü insanlar ölüyorlar ve ölmemek için organ arıyorlar. Bizim şunu deme hakkımız yok: “Bekleyin ve ölün”. Fakat maalesef ülkemiz adına, sistemadına söylenen bu. Tabii ki insanlar da kendileri için çıkar bir yol arıyorlar. Bizimsıkıntımız; ülkemiz henüz kadavra için gerekli yatırımları yapmış değil, ülke kadavra havuzunu kullanmış ya da doldurmuş değil, ülkede henüz organ nakli ile ilgili gerekli tartışma zemini oluşturulmuş ve oturtulmuş değil. Canlı nakillerdeki akrabalık konusu dahi sorgulanırken para kısmını konuşmak doğru olurmu bilemiyorum. Erken dememek lazım, önce eksikliklerimizi giderip sonra konuşmalıyız. Bu işler resmi olursa bizimbuna bir tavrımız olmaz, eğer aleni olursa daha az mafyaya, gayri resmi şeylere ihtiyaç kalır. Organ Nakilleri Koordinatörleri olarak bizim öncelikli gayretimiz şu: Ülkemizdemaalesef organlarını kullanmadan toprağa gömdüğümüz binlerce insan var. Organ satışından bahsetmek adına bir kaygımız yok, her şeyi tartışabiliriz, hiçbir şey bizim için tabu değil.

        On Dokuz Mayıs Üni. Tıp Fak. Hemodiyaliz ve Onkoloji Merk. Organ ve Doku Nakli Koordinatörü Dr. LEVENT CEYLAN:

        ‘Sadece karaciğer ve böbrek için satış mümkün olabilir’

        BU öneri başta doğru gibi gözükse de temkinli olunması lazım. Ülkelere göre değişik şeylerle karşılaşılabilinir, buna göre hareket edilmesi gerek. Şu yapılabilir, eğer yasa çıkarılacaksa, genelge verilecekse, öncelikle “beyin ölümüyle ölen herkesin organları devletindir” denebilir. Çözümü böyle sağlanmış olunur. Uygulanan ülkeler var, ama bizim ülkemizde “uygun değil” denmişti. İlk önce, beyin ölümüyle ölen kişilerin organlarının kullanabilir olması gerekiyor, aile izni gerekmeksizin... Şu olabilir; kişiye sorulur. Nüfus cüzdanında organlarını bağışlamayanlar belirtilebilir. Normal olan, bağışlanması olacak; bağışlamak istemeyen de kaydettirmek zorunda kalacak. İnsanların sağlığı ve hayat kurtarılması bakımından çok önemli, organ temini de bu yönde önemli... Sadece, böbrek ve karaciğer için düşünürsek satış doğru olabilir ama kalp için satış mümkün olamayacak.

        ‘Organ satışı etiğe de dine de aykırı’

        Ege Üni. Tıp Fak. Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müd. Prof. Dr. HASAN KAPLAN:

        ORGAN satışına soğuk bakıyoruz. Birincisi etik bulmuyoruz. İkincisi, dinen yasak. Ülkemizin yüzde 97’siMüslüman olarak kabul ediliyor. 1979’da çıkarılan bir yasamız var. O yasa çıkarılırken Din İşleri Yüksek Kurulu’nun yaptığı bir açıklama var. “Herhangi biri ancakmenfaat sağlamamak koşuluyla bağış yapabilir. Ancak o zaman sevap olur” der. Ama iş ticarete döküldüğü zaman, sonunun nereye varacağı belli olmaz. Birtakımetik dışı olaylar zinciriyle karşılaşmak çok olası. Bu konudamenfaati tasvip etmiyor ve organ satışı konusuna soğuk bakıyorum.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ