Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi heja bozyel yazıları, Aerosmith istanbul konseri ne zaman

        HT CUMARTESİ / Heja BOZYEL

        Metallica’nın İstanbul konseri... İnönü Stadyumu hıncahınç dolu. Konserde sadece “metalci” diye tabir edilen bol dövmeli, siyah giyinen, deri pantolonlu, uzun saçlı adamlar değil, mühendisler, öğretmenler, mimarlar, oyuncular, başörtülü kızlar da var. Hatta İstanbul’da yapılan bu en büyük “metal müzik” etkinliğinde çoğunluğu onlar oluşturuyordu. Nereden mi biliyorum? Çünkü çoğu ilkokuldan, liseden, üniversiteden arkadaşımdı! Sokaktaki herhangi bir insan gibi görünen ama herkesten daha sert müzik dinleyen arkadaşlarım. O konserin ardından “Müzikten başka hiçbir şey bu kadar farklı insanı, bu kalabalığı bir araya getiremezdi” yazmıştım. 14 Mayıs’taki İstanbul konseri öncesi telefonda sohbet ettiğim Joe Perry tam da bu tezimi doğrulayan cevaplar verdi. Aerosmith’in kalbi, önü beyaz arkası siyah saçlarıyla bir ilah, bas gitarı tam anlamıyla “ağlatan” Joe Perry... 64 yaşındaki yıldızın kulakları net duymuyor. Her sorumu tekrarlamak zorunda kaldım. Tıpkı anneannem gibi “Tane tane konuşursan anlarım” dediğinde çok utandım. Yahu ne bileyim, sen değil misin sahnede atlayıp zıplayan, saçlarını savuran, hepimizden kıvrak olan? Ama işte bu da bir başka önyargı. Rockstar olabilir ama o da bir insan!

        Bu kadar uzun süre grup olarak bir arada kalmanızın sırrı nedir?

        Sadece bir arada kalmak! Biliyorum kulağa saçma geliyor ama, birbirinize tutunmalısınız. Yapacak başka bir şey yok. Bütün bu yıllar içinde bir sürü grubun dağıldığını, kaybolup gittiğini gördüm. Çalışmaya devam etmek ve zor zamanlarda bile birbirine sahip çıkmak gerekli. En önemlisi kişisel meseleleri bir kenara koyup grup olarak, grubun iyiliğini düşünerek hareket etmek.

        Kariyer hayatınızda sizin için en büyük zorluk neydi?

        Çok erken yaşta ünlü olmak. İş anlamında büyük bir adam gibi davranmak zorundasın ama ergenliğini yaşamak ve o şöhretin tadını çıkarmak da zorundasın. Dengeyi bulmak inan çok zordu.

        Hayranlarınız sizin için binlerce harika şey yapmıştır eminim...

        İlk kez bir hayranımızın bizim dövmemizi yaptırdığını gördüğümde şok olmuştum. Çok şaşırmıştım. Yıllar içinde dünyanın her yerinde bununla karşılaştım. Her seferinde bizim yüzlerimizin, imzalarımızın, şarkı sözlerimizin dövmelerini görünce çok etkileniyorum. Düşünsene bir yere gidiyoruz, imza dağıtırken birisi kolunu uzatıyor, kolunu imzalıyorum. Ve adam oradan çıkıp dövmeciye gidiyor, imzamdan dövme yaptırıyor. Bu inanılmaz bir şey.

        ‘MÜZİK SEKTÖRÜ TANINAMAZ HALDE’

        11 yıl aradan sonra yaptığınız son albümünün adı “Music From Another Dimension” (Başka Bir Boyuttan Gelen Müzik), müzikteki diğer boyut sizin için nedir?

        Bütün popüler müzik türlerinde, hepsini bir arada tutan bir ritim var. Klasik rock’n roll’u da Lady Gaga müziğini de aynı ritimle bir araya getirebilir. İşte o ritmi yakalayabilmek diğer boyut olur.

        Sizin yaptığınız öldürücü gitar soloları, günün birinde elektronik müzik ya da pop müzik yüzünden unutulabilir mi, ölüp gidebilir mi sizce?

        Bunu öngörmek zor. Müzik sektörü küçücük bir sektörden multi milyon dolarlık, dev bir sektör haline dönüştü. Artık tanınamaz halde. Müziğin duygusu değişti ama iyi müzik hâlâ var. O değişmez ve yok olmayacak bir şey. Mesela Frank Sinatra’yı yok edemezsin. Değişen, artık insanların albüm almaması. İnternet üzerinden dinliyor ya da şarkı satın alıyorlar. Bu da her şeyi değiştirdi.

        Şu anda 15 yaşında bir genç olsaydınız yine aynı tür müzik mi yapardınız?

        Bilmiyorum... Muhtemelen her gece bir kulübe gidip dans ediyor olurdum. Karşı cinsin ilgisini çekmek için her şeyi yapardım. Bu da muhtemelen şu an için pop müzik yapmamı gerektirirdi.

        Bir diz operasyonu geçirmiştiniz. Şu an sağlığınız nasıl?

        İyiyim. Dizim de iyi. Arada çok fena ağrılarım oluyor ama en azından çalışan bir dizim var.

        Hâlâ konsere çıktığınızda heyecanlanıyor musunuz yoksa artık her biri sadece “başka bir sahne” haline mi geldi?

        Beni ayakta tutan, hâlâ müzik yapmamı sağlayan bu heyecan. Daha çok izleyiciyi görmek, izlemek beni heyecanlandırıyor. Bu yüzden Walk This Way gibi popüler şarkılarımızı çalmayı seviyorum. İzleyicinin tepkisini ve iyi vakit geçirdiklerini görmek şahane.

        Yeni başlayanlar için Aerosmith

        “Bostonlu kötü çocuklar” olarak da tanınan Aerosmith, Amerika’nın en önemli hard rock gruplarından biri. 1970’te kurulan grubun vokali Steven Tyler (67), çığlıklarıyla meşhur. Gitarist Tom Hamilton (63) 12 yaşından beri gitar çalıyor. Davulcu Joey Kramer (64) grubun isim babası. Dünyanın en önemli gitaristlerinden biri sayılan Joe Perry, gitar, bas gitar, synthesizers ve klavye çalıyor, geri vokal yapıyor. Gruptan bağımsız bir müzik projesini de yürütüyor. Brad Whitford (63) grubun asıl gitaristi. Bugüne dek dünya çapında 150 milyondan fazla albümleri satıldı. 25 altın, 18 platin albüm ödülleri var.

        ‘İstanbul’da çalmak için sabırsızlanıyoruz’

        Türk hayranlarınız için bir mesajınız var mı?

        Orada çalmak için sabırsızlanıyoruz çünkü daha önce hiç çalmadığımız bir yer. Çalacağımız şarkılara çalışın, birlikte söyleyelim. Konser sırasında başka her şeyi unutun ve sadece tadını çıkarın. Müzik bizi bir araya getirir, unutmayın.

        Türkiye’de geçen yazdan beri yaşananları düşününce bu söyledikleriniz çok daha anlamlı geliyor...

        Evet, yaşadıklarınızı biliyorum. Ama biz politik bir grup değiliz. Bu yüzden de “Müzik bizi bir araya getirir, birleştirir” dedim. Sakin olun ve müziğin gücüne inanın.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ