Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Suriye sınırında terör unsurlarından arınmış güvenli bölge kurmayı hedefleyen Barış Pınarı Harekatı'na 5 gün ara verildi. Terör unsurlarının güneye çekilmesi halinde Türkiye’nin şartı yerine gelmiş ve askeri harekata yarın akşamdan itibaren nokta konulmuş olacak.

        Düşük ihtimalle de olsa harekata devam etmek zorunda kalınırsa farklı bir dünyaya pencere açacağız. Piyasalar da siyaset de her şey yeniden karışacak ve ortalığı daha büyük ölçekli toz duman kaplayacak.

        Ancak daha büyük olasılık harekatın biteceği yönündedir.

        HAREKATIN ÖNCESİYLE SONRASI FARKI

        -Askeri harekatın bitmesiyle her şey normale ve harekat öncesine dönecek mi? Buna bağlı olarak finansal piyasalar ve ekonomik gelişmeler kaldığı yerden yoluna devam edecek ve harekat için yaptığı bütün fiyatlamaları geri alacak mı?

        -Geçen haftanın son günündeki hareketlerde zaten fiyatlamaların yarıdan çoğu geri alındı. Normalleşme yolunda önemli mesafe alındı. Ama işler yolunda gitse bile ekstra fiyatlamanın tamamı geri alınamayabilir.

        -Çünkü harekat öncesine göre harekat sonrasında değişen pek çok durum var. Biri ABD ile ilişkiler, diğeri Rusya ile ilişkiler, nihayetinde AB ve dünyanın geri kalanıyla ilişkiler, sonunda da Suriye ile ilişkiler artık daha farklı olmaya aday.

        RUSYA İLİŞKİLERİ YENİ KULVARDA

        -Takvim sırasına göre giderek en acil olanı yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Putin’le görüşecek olması nedeniyle Rusya ile ilişkiler. Suriye harekatı ile artık yeni bir kulvara girdi.

        -Çünkü ABD’nin çekilmesi ve Fırat’ın doğusunda rejim güçlerinin davet edilmesiyle Suriye sınırında en büyük muhatabımız artık Rusya. Suriye sınırını ya Türkiye ya Rusya kontrol ediyor. Görüşmenin önemi burada.

        -Karşı taraftaki muhatabımız izlediği politikalarda ABD gibi, zig zaglar çizmiyor. Ancak bildiğim kadarıyla PKK’yı terör örgütü olarak resmen tanımış değil. Buna rağmen Türkiye ile ilişkileri geliştirmeye özel bir önem veriyor. Bu önem, Türkiye’nin Batı ile yaşadığı sorunlarından dolayı Rusya’nın “Karşı taraftan ne kopartabilirim” stratejisinden kaynaklanıyor olabilir. Bu nedenle görüşmeden toplamda net pozitif bir etkinin çıkacağını tahmin ediyorum.

        SURİYE İLE YENİ DÖNEM

        -Rusya ile bağlantılı Suriye ile ilişkileri yeniden değerlendirmek ve ortaya yeni bir tavır koymak gerekiyor. Çünkü yapılan askeri harekat , öyle amaçlanmasa da, Suriye rejimini yaradı. Kuzey kesiminin yeniden rejim güçlerine katılmasını sağladı. Bunun bir karşılığının alınması lazımdı. Sonuçta biz de Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanayız. Suriye politikamızı değiştirip değiştirmemek de tamamen bizim elimizdeki bir şey.

        13 KASIM’IN ÖNEMİ

        -Askeri harekatın seyri ve kaderi için 13 Kasım’da Erdoğan-Trump görüşmesi zaten önemliydi. Harekat tamamen sonlansa dahi bu görüşme daha önemli hale geldi.

        -Çünkü harekat başlamadan önce, başladıktan sonra ve ara verme aşamasında yaşananlar, iki ülke ilişkilerine ve başkanlar düzeyindeki diyaloga büyük yük bindirdi. Sadece başkanlar düzeyinde yürütülen bir ilişki ve diyalog söz konusuydu. Şimdi bu hattın devre dışı kalma riski bulunuyor. En azından bundan sonraki ilişkiler üzerinde bir baskı unsuru olmaya adaydır.

        MEKTUP OLAYI

        -Ortada yenilir yutulur cinsten olmayan bir mektup olayı vardır. Bu mektup kamuoyuna sızdırıldı. Azledilme sürecine denk gelmesinden dolayı karşıtları Trump’a Türkiye üzerinden yüklenirken, o da bu saldırıları savuşturmak için Türkiye ile ilişkileri ağzına sakız yaptı. Geçen hafta Amerikan iç siyasetinin temel malzemesi oldu denilebilir.

        -Harekatın sıcak ortamı ve diyalogun yürütülmesi zorunluluğundan bu mektuba yanıt verilmedi. Ancak hiç yanıt verilmeyecek de değil. Bu mektupla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz bunu unutmadık, unutmamız mümkün değil, karşılıklı sevgi saygımız bunları gündemde tutmaya müsaade etmiyor. Vakti geldiğinde gerekenin yapılacağını bilinmesini istiyoruz” dedi.

        MEKTUP VE HAREKAT SONRASI İLK KARŞILAŞMA

        -Zaten bozuk olan ve sadece başkanlar düzeyinde bir diyalogla sürdürülebilen Türkiye-ABD ilişkilerinin üzerine Suriye harekatıyla yeni yükler bindi. İşte 13 Kasım’daki görüşmenin önemi de burada.

        -Suriye harekatı ve mektup sonrası ilk karşılaşma olmasından ve belki de tarafların tamam mı devam mı aşamasına gelmesinden kaynaklanıyor.

        Diğer Yazılar