Yerel Haber Hattı 0536 266 79 69
KONUŞMAYI BAŞLAT
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

EKREM ÖNCÜ-TAYLAN ŞAHİN/HABERTÜRK

YAZI DİZİSİ 1

Gelir Vergisi’nin 7 unsurundan biri tahvil, hisse senedi gibi mankul sermayeden elde edilen geliri kapsayan Menkul Sermaye İradı… Bu gelirin, bir kısmının 27.000 TL’yi aşarsa, bir kısmı ise kesintisine ve istisnaya tabi olmadıkları için 1.400 TL’yi geçerse yıllık beyanname ile beyan edilecek. 2014’de elde edilen Gelir Vergisi’ne tabi gelirlerde 11 bin TL’ye kadar vergi yüzde 15 uygulanıyor. Dizinin, menkul sermaye iradı bölümünü iki günde özetleyeceğiz

 Beyanname ne zamana kadar hangi vergi dairesine verilecektir? 1 Ocak - 31 Aralık 2014 döneminde elde edilen beyana tabi menkul sermaye iratlarının, Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile 2015 yılının Mart ayının 25’inci günü akşamına kadar (1 Mart - 25 Mart) beyan edilmesi gerekmektedir. Beyanname mükellefin ikametgâhının bulunduğu yer vergi dairesine verilecektir. 

Hesaplanan vergi ne zamana kadar nereye ödenecektir? Beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisi, 2015 yılının Mart ve Temmuz aylarında iki eşit taksitte ödenecektir. Birinci taksit 1- 31 Mart 2015, ikinci taksit ise 1- 31 Temmuz 2015 tarihleri arasında ödenecektir. Hesaplanan vergi, mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine ve borçlunun alacaklı tahsil dairesindeki hesabı bildirilmek şartıyla diğer tahsil dairelerine ödenebileceği gibi vergi tahsiline yetkili banka şubelerine de ödenebilecektir. 

Hangi gelirler menkul sermaye iradı sayılmaktadır?

 - Her çeşit hisse senetlerinin kâr payları (temettü gelirleri),

- İştirak hisselerinden doğan kazançlar (Limited Şirket ortaklarının, iş ortaklıkları ortaklarının ve komanditerlerin kâr payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançlar),

- Kurumların idare meclisi başkan ve üyelerine verilen kâr payları,

- Devlet tahvili ve Hazine bonosu faizleri ile diğer her türlü tahvil ve bono faizleri (Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresi’nce çıkarılan menkul kıymetler ve varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından sağlanan gelirler dahil olmak üzere),

- Her çeşit alacak faizleri,

- Mevduat faizleri,

- Hisse senetleri ve tahvillerin vadesi gelmemiş kuponlarının satışından elde edilen bedeller,

- İştirak hisselerinin sahibi adına henüz tahakkuk etmemiş kâr paylarının devir ve temliki karşılığında alınan para ve ayınlar,

- Her çeşit senetlerin iskonto edilmesi karşılığında alınan iskonto bedelleri, - Faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kar payları ile kâr ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr payları ve özel finans kurumlarınca kâr ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları (Menkul kıymetler yatırım fonlarının katılma belgelerine ödenen kâr payları dahil),

- Repo gelirleri,

- Tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım sandıkları ile sigorta ve emeklilik şirketleri tarafından ayrılmalar nedeniyle yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarları,

- Bireysel emeklilik sisteminden ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarları,

- Yukarıda sayılanlar dışında Sermaye Piyasası Kanunu hükümlerine göre ihraç edilen her türlü sermaye piyasası aracından elde edilen kâr payı, faiz, kira vb. gelirler. Yukarıda hangi gelirlerin menkul sermaye iradı sayıldığı ele alındıktan sonra bu gelirlerden hangilerinin tutarı ne olursa olsun beyana konu edilmeyeceğini aşağıda ele alalım.

Hangi menkul sermaye iratları tutarı ne olursa olsun beyan edilmeyecektir? Aşağıda sayılan menkul sermaye iratları tutarı ne olursa olsun beyan edilmeyecek ve diğer gelirler nedeniyle verilen beyannameye de dahil edilmeyecektir.

- Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67’nci maddesi kapsamında vergi kesintisine tabi tutulmuş olan, - Mevduat faizleri, - Özel Finans Kurumlarınca (Katılım Bankaları) kâr ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları - Repo kazançları

- Tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım sandıkları ile emeklilik ve sigorta şirketleri tarafından ayrılmalar nedeniyle yapılan ödemelerin ve bireysel emeklilik sisteminden ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarları,

- Kurumlar vergisi mükelleflerince 31.12.1998 ve daha önceki tarihlerde sona eren hesap dönemlerinde elde edilen kazançların dağıtımı halinde, gerçek kişilerce elde edilen kâr payları,

- Kurumların kârlarını sermayeye eklemek suretiyle gerçekleştirdikleri kar dağıtım işlemlerinde gerçek kişi ortaklarca elde edilen kâr payları.

2014 gelirlerine uygulanacak vergi tarifesi

2014 yılında elde edilen Gelir Vergisi’ne tabi gelirler,

11.000 TL’ye kadar %15

27.000 TL’nin 11.000 TL’si için 1.650 TL, fazlası %20

60.000 TL’nin 27.000 TL’si için 4.850 TL (Ücret gelirlerinde 97.000 TL’nin 27.000 TL’si için 4.850), fazlası %27

60.000 TL’den fazlasının 60.000 TL’si için 13.760 TL, (ücret gelirlerinde 97.000 TL’den fazlasının 97.000 TL’si için 23.750 TL), fazlası %35 oranında vergilendirilir.

YAZI DİZİSİ 2

GELİR VERGİSİ İÇERİSİNDE MENKUL KIYMET GELİRİNİN BEYANINA İLİŞKİN DETAYLARA DEVAM EDİYORUZ

Menkul gelir için vergi muafiyeti sınırı 27 bin TL

Hisse senedi, tahvil gibi menkul değerlerden elde edilen gelirde 27 bin TL’lik yıllık sınır aşılırsa beyanname vermek gerekiyor. Aşıp aşmadığında ise indirimler ve istisnalar uygulandıktan sonra kalan kısım dikkate alınıyor. Ayrıca kıyı bankacılığından elde edilen faiz geliri gibi durumlarda ise beyanname sınırı 1.400 lira olarak uygulanıyor

GELİR 27 BİN TL’Yİ AŞARSA BEYAN NASIL OLACAK?

Söz konusu gelir unsurları için 27.000 TL’lik sınırın aşılması halinde bu gelirlerin tamamı yıllık beyanname ile beyan edilecektir. Menkul sermaye iratları toplamının 27.000 TL’yi aşıp aşmadığının tespitinde, indirim oranı ve istisna uygulanabilecek menkul sermaye iratlarının, indirim oranı ve istisna uygulandıktan sonra kalan kısımlarının dikkate alınması gerekmektedir.

DİKKAT! 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan Devlet tahvili ve Hazine bonolarından elde edilen gelirlere ilişkin Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 59’uncu maddesinde yer alan istisna uygulaması 31.12.2007’de son bulduğundan, 01.01.2008’den itibaren bu kıymetlerin faiz gelirleri ve elden çıkarılması dolayısıyla elde edilen gelirler ile ilgili olarak istisna uygulaması söz konusu olamayacaktır.

DİKKAT! Tutarı ne olursa olsun hiçbir şekilde beyan edilmeyecek olan menkul sermaye iratları beyan sınırı olan 27.000.-TL’lik haddin hesabında dikkate alınmayacaktır. Vergi tevkifatına tabi tutulmuş menkul sermaye iratları ile tevkifata tabi tutulmamış menkul sermaye iratları birlikte elde edilmesi halinde 27.000 TL’lik haddin hesabında toplam tutar dikkate alınacaktır. Örneğin, 2014 yılında brüt 53.000 TL’lik kâr payı elde edilmiş ise bu tutarın yarısı (yarısı istisnadır) 27.000 TL’yi aşmadığından beyan edilemeyecektir.

HANGİ MENKUL SERMAYE İRADI BEYANINDA 1.400 TL SINIRINA BAKILACAKTIR?

1. Kıyı bankacılığından elde edilen faiz gelirleri,

2. Hisse senetleri ve tahvillerin vadesi gelmemiş kuponlarının satışından elde edilen bedeller (01.01.2006 tarihinden önce ihraç/iktisap edilenler),

3. İştirak hisselerinin sahibi adına henüz tahakkuk etmemiş kâr paylarının devir ve temliki karşılığında alınan para ve ayınlar,

4. Her çeşit senedin iskonto edilmesi karşılığında alınan iskonto bedelleri,

5. Yurtdışından elde edilen diğer menkul sermaye iratları (faiz, repo, kâr payı vb.), 6. Her çeşit alacak faizi.

 

HANGİ MENKUL GELİRİ İÇİN İNDİRİMLER VAR?

Gelir Vergisi Kanunu’nda bazı menkul sermaye iratlarının enflasyondan arındırıldıktan sonra kalan tutarlarının vergilendirilmesi öngörülmüştür. Enflasyondan arındırmaya ilişkin indirim oranı 2014 yılı için % 103.8 olarak belirlenmiştir. Gelir Vergisi Kanunu’nun 75’inci maddesinin ikinci fıkrasının 5 numaralı bendinde sayılan her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresi’nce çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler beyan edilmez. 01.01.2006’dan önce ihraç edilmiş olan, Devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirlerinde gelir vergisi tevkifat oranı % 0 olup oranın sıfır olması bu gelirlerin tevkifata tabi olma özelliğini etkilememektedir. Devlet tahvili ve Hazine bonolarında sıfır olan tevkifat oranı, özel sektör tahvillerinden elde edilen faiz gelirlerinde % 10 olarak uygulanmaktadır.

GURBETÇİLER İÇİN 15 GÜNLÜK SÜRE VAR

Yurtdışında yaşayıp menkul kıymet geliri elde edenlerden dar mükellefiyete tabi olanlar, Türkiye’deki menkul gelirlerinin tamamını, elde etme tarihinden itibaren 15 gün içinde beyan edip vergisini ödeyecek.

YAZI DİZİSİ 3

KİRA GELİRİNDE BEYANNAME İÇİN SON TARİH 25 MART

500 lirayı geçen kiranın bankadan tahsili şart

Mal ve hakların kiraya verilmesi karşılığında elde edilen gelirler “gayrimenkul sermaye iradı” olarak ifade ediliyor. Kira geliri elde edenler de 25 Mart’a kadar beyanname verecek. Ödemeler iki taksitte gerçekleştirilecek. Aylık 500 lirayı geçen tüm kira gelirlerinin banka üzerinden tahsil edilmesi zorunluluğu var

Kira beyanına ilişkin kuralları bugün anlatmaya başlıyoruz. Sorularla bu geniş konuyu yarın da anlatmaya devam edeceğiz.

GEÇ ALINAN KİRA NE ZAMAN BEYAN EDİLECEK?

Kira gelirinde gelirin elde edilmesi, tahsil esasına bağlanmıştır. Kira bedelinin nakden tahsil edilmesi, kiranın Türk parası veya yabancı para ile ödenmesini ifade eder. Alınan çek bedelleri de nakden tahsilat sayılır. Mükellefler tarafından o yıla veya geçmiş yıllara ait olarak tahsil edilen kira bedelleri, tahsil edildiği yılın hasılatı sayılır. Örneğin; 2012 ve 2013 yılları kira gelirleri topluca 2014 yılında tahsil edilirse, 2014 yılının geliri olarak dikkate alınacaktır. Gelecek yıllara ait olup, peşin tahsil edilen kira bedelleri, ödemenin yapıldığı yılın değil, gelirin ilgili olduğu yılın hasılatı olarak kabul edilir. Örneğin; 2014, 2015 ve 2016 yılları kira gelirleri topluca 2014 yılında tahsil edilirse, her yıla ait kira bedeli ilgili yılda beyan edilecektir. Döviz cinsinden kiraya verme işlemlerinde tahsilatın yapıldığı tarihteki Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınarak gayri safi hasılat belirlenir.

BANKADAN ÖDEME ZORUNLU MU?

Kiraya İlişkin Tahsilat ve Ödemelerin Banka veya Posta İdaresi Vasıtasıyla Yapılması - Konutlarda, her bir konut için aylık 500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin, - İşyerlerinde, işyerini kiraya verenler ile kiracıların kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idareleri aracılığıyla gerçekleştirmesi ve bu kurum ve kuruluşlar tarafından düzenlenen belgelerle tevsik etmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve tahsilatlar da aynı kapsamdadır. Söz konusu zorunluluklara uymayanlara kesilecek ceza, Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355’inci maddesinin o yıl için belirlenen özel usulsüzlük cezası miktarından az olmamak üzere her bir işlem için bu işleme konu tutarın % 5’idir.

BEDELSİZ KİRALAMA MÜMKÜN MÜ?

Kira bedelinin hiç olmaması veya düşük olması halinde, “emsal kira bedeli” esas alınır. Buna göre; n Mülkün bedelsiz olarak başkalarının kullanımına bırakılması, n Kiraya verilen gayrimenkulün kira bedelinin emsal kira bedelinden düşük olması hallerinde emsal kira bedeli esası uygulanacaktır. Kiraya verilen bina ve arazilerde emsal kira bedeli, varsa yetkili özel makamlarca veya mahkemelerce saptanmış kira bedelidir. Bina veya arazi için kira takdiri ya da tespiti yapılmamış ise emsal kira bedeli, emlak vergisi değerinin % 5’idir. Örnek: Fatma Teyze, 2014 yılında emlak vergisi değeri 300.000 TL olan bir apartman dairesini bedelsiz olarak arkadaşının kullanımına bırakmıştır. gerekmektedir. Emsal Kira Bedeli: 300.000 x %5 = 7.500 TL olacaktır. Bu tutar, beyan edilmesi gereken gelir olarak dikkate alınacaktır.

GELİR TESPİTİ 2 YOLLA YAPILIR

Kiranın vergilendirilmesinde gelirin safi tutarı iki farklı şekilde tespit ediliyor. Biri götürü gider yöntemi diğeri ise gerçek gider yöntemi. Tercih taşınmazların tümü için yapılır.

Emsal bedelin uygulanmadığı haller hangileri?

  Boş kalan gayrimenkullerin korunması amacıyla bedelsiz olarak başkalarının ikametine bırakılması,

Binaların mal sahiplerinin çocuklarının, anne ve babalarının veya kardeşlerinin ikametine tahsis edilmesi, (Ancak, bu kimselerin her birinin ikametine birden fazla konut tahsis edilmişse bu konutların yalnız birisi için emsal kira bedeli hesaplanmaz. Örnek olarak, mal sahibi baba, çocuğunun ikametine iki adet gayrimenkul tahsis etmişse sadece bir adet gayrimenkul için emsal kira bedeli hesaplanmayıp diğeri için emsal kira bedeli hesaplanacaktır.) 

Mal sahibi ile birlikte akrabaların da aynı evde veya dairede ikamet etmesi,

Genel bütçeye dahil daireler ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan kiralamalar.

GÖTÜRÜ GIDERLER NASIL UYGULANIYOR?

 

Götürü gider yöntemini seçen mükellefler, kira gelirlerinden istisna tutarını düştükten sonra kalan tutarın % 25’i kadar götürü gideri gerçek giderlere karşılık olmak üzere indirebilirler. Hakları kiraya verenler, götürü gider yöntemini uygulayamazlar. (Örneğin, işyeri kira geliri ile birlikte hak kira geliri de elde eden mükellefler, verecekleri gelir vergisi beyannamelerinde hak kira geliri yer aldığından dolayı gerçek gider yöntemini seçmek zorundadırlar.) Götürü gider yöntemini seçen mükellefler, % 25’i oranındaki götürü gideri indirebileceklerdir. Kira beyanına konu olan sermayede meydana gelen eksilmeler zarar sayılmaz ve iradın gayri safi miktarının tespitinde gider kabul edilmezler.

İstisna uygulaması nasıl?

Konut kira geliri elde eden kişilerin, yıllık olarak tespit edilen istisna tutarının (2014 yılı için istisna tutarı 3.300 TL) altında kira geliri elde etmeleri halinde beyanname vermesine gerek bulunmamaktadır. Örnek: Onur Bey, 2014 yılında meskenini aylık 250 TL’den kiraya vermiş ve yıllık 3.000 TL kira geliri elde etmiştir. Bu durumda elde edilen hasılat mesken istisna tutarı olan 3.300 TL’nin altında olduğundan beyan edilmeyecektir. İstisna tutarının üzerinde konut kira geliri elde edilmesi halinde ise yıllık beyanname ile beyan edilen kira gelirinden istisna tutarının düşülmesi gerekmektedir. DİKKAT! Mesken istisnası uygulaması sadece konut olarak kiraya verilen gayrimenkullerden elde edilen gelirler için söz konusudur. 2014 yılında 3.300 TL’nin altında mesken kira geliri olanlar yıllık beyanname vermeyecektir. Ayrıca, 3.300 TL ve üzerinde konut kira geliri elde edenlerden, ayrı ayrı veya birlikte elde ettiği ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarının gayri safi tutarları toplamı 2014 yılı için 97.000 TL’yi aşanlar, istisnadan yararlanamazlar. Gerçek gider yönteminde de istisnadan yararlanılabilir. İstisnadan yararlanılırsa gerçek gider tutarının istisnaya isabet eden kısmı, gayri safi hasılattan indirilemeyecektir.

YAZI DİZİSİ 4

KİRA GELİRİ BEYANNAMESİNDE HARCAMALARA DİKKAT

9 harcama kalemi vergiden düşülebilir

Yıllık kira beyannamesinde bazı harcamalar indirime konu olabilir. Sigorta şirketine ödenen primler, eğitim ve sağlık harcamaları ile bağışların yer aldığı 9 kalem harcama beyannamede gider gösterilebilir

Gayrimenkul sermaye iradına konu olan mal ve hakları kiralayan Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar, kira ödemeleri üzerinden gelir vergisi kesintisi (tevkifat) yapmak zorundadır. Kiracı olan bu kişi ve kuruluşlar, yaptıkları kira ödemelerinin brüt tutarı üzerinden % 20 oranında gelir vergisi kesintisi yapmak zorundadır. Beyana tabi geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından ibaret olanlardan; 

Bir takvim yılında elde ettiği kira geliri, istisna tutarını (2014 yılı için 3.300 TL) aşanlar, 

İşyeri kira gelirlerinden vergi kesintisi yapılanlardan, kira gelirlerinin brüt tutarı beyanname verme sınırını (2014 yılı için 27.000 TL) aşanlar, (Beyanname verme sınırı olan 27.000 TL’nin aşılıp aşılmadığının tespitinde, gelir vergisi kesintisine tabi brüt kira gelirleri ile konut kira gelirinin gelir vergisinden istisna edilen tutarı aşan kısmı birlikte dikkate alınır.) 

Bir takvim yılı içinde mal ve hakların kiralanmasından elde edilen gelirlerden kesinti ve istisna uygulamasına konu olmayan ve tutarı beyanname verme sınırını (2014 yılı için 1.400 TL) aşanlar yıllık beyanname vereceklerdir. Yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlere ilişkin indirimler Gelir Vergisi Kanunu ile diğer kanunlarda belirtilmiştir. Buna göre indirim konusu yapılabilecek bazı hususlar şunlardır:

1- Şahıs sigorta şirketlerine ödenen primler,

2- Eğitim ve sağlık harcamaları,

3- Bağış ve yardımlar,

4- Sponsorluk harcamaları,

5- Başbakanlık’ça veya Bakanlar Kurulu’nca başlatılan yardım kampanyalarına yapılan ayni ve nakdi bağışlar,

6- Türkiye Kızılay Derneği’ne ve Türkiye Yeşilay Cemiyeti’ne makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımlar,

7- Bireysel Katılım Yatırımcısı İndirimi (6327 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 82. maddeye göre yapılacak indirim)

8- EXPO 2016 Antalya Ajansı’na yapılan her türlü nakdi ve ayni bağış ve yardımlar,

9- Diğer kanunlara göre tamamı indirilecek bağış ve yardımlar.

BAĞIŞ VE YARDIM NAKİT YAPILMADIYSA...

Bağış ve yardımın nakden yapılmaması halinde, söz konusu mal veya hakkın varsa mukayyet değeri, yoksa Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonunca tespit edilecek değeri esas alınır.

Bazı bağışlar sınırlı indirime konu olur

Gelir vergisi mükellefleri, genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler, köyler ile kamu yararına çalışan dernekler ve Bakanlar Kurulu’nca vergi muafiyeti tanınan vakıflara yıllık toplamı beyan edilecek gelirin % 5’ini (kalkınmada öncelikli yöreler kapsamındaki illerde zikredilen kurum/kuruluş, dernek veya vakıflara yapılan bağış ve yardımların yıllık toplamı beyan edilecek gelirin % 10’unu) aşmamak üzere, makbuz karşılığında yaptıkları bağış ve yardımları yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlerinden indirim konusu yapabilir.

SPONSORLUĞUN TAMAMI GÖSTERİLİR Mİ?

Yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınacaktır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun (89/8) maddesine göre “3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamında yapılan sponsorluk harcamalarının; 

Amatör spor dalları için % 100’ü, 

Profesyonel spor dalları için % 50’si” yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlerden indirim konusu yapılabilecektir.

Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi; kira geliri elde eden mükelleflerin MERNİS, banka, PTT, sigorta şirketleri, tapu gibi kurum ve kuruluşlardan Gelir İdaresi Başkanlığı’nın veri tabanına aktarılan bilgileri kullanılarak, beyannamelerin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından önceden hazırlandığı ve internet ortamında mükelleflerin onayına sunulduğu bir sistemdir.

Eğitim ve sağlık harcamalarına dikkat

Aşağıda belirtilen şekilde yapılan eğitim ve sağlık harcamaları beyan edilen gelirin yüzde 10’unu aşmaması şartıyla gelirlerden indirilir: 

Bu harcamalar Türkiye’de yapılmalıdır. 

Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmelidir.

Söz konusu harcamalar mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olmalıdır. “Küçük çocuk” tabiri, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dahil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları ifade etmektedir. İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplamasında beyan edilen gelir olarak, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınacaktır. Öte yandan şahıs sigorta primleri 01/01/2013 tarihinden itibaren elde edilen gelirler için verilecek yıllık gelir vergisi beyannamelerinde, bireysel emeklilik dışında kalan şahıs sigortaları için ödenen primlerin beyan edilen gelirin yüzde 15’ine kadar olan kısmı matrahın tespitinde indirim konusu yapılabilecektir. İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplamasında beyan edilen gelir olarak, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınacaktır. 2013’ten sonra bireysel emeklilik için ödenen katkı payları indirim konusu yapılamıyor.

YAZI DİZİSİ 5

Serbest meslek sahipleri kirayı bankadan ödemeli

Serbest meslek erbabı, işyeri kirasını miktarı ne olursa olsun banka veya PTT üzerinden yapmak zorunda. Kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma giderlerinin yarısını ise hasılattan indirebilirler

Serbest meslek faaliyeti, sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari niteliği olmayan işlerin işverene bağlı olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır. Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancı sayılır. Vergi, resim, harç, keşif, şahitlik, bilirkişilik ve ekspertiz gibi hususlara harcanmak üzere müşteri veya müvekkilden alınan ve tamamen bu hususlara harcanan para ve ayınlar serbest meslek kazancı sayılmaz. Serbest meslek erbabı “Serbest Meslek Kazanç Defteri” tutmak zorundadır.

KAZANCIN HASILATTAN İNDİRİLMESİ MÜMKÜN MÜ?

Serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler şunlardır: 

Mesleki kazancın elde edilmesi ve devam ettirilmesiyle ilgili genel giderler, ikametgâhlarının bir kısmını işyeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. Örnek: Kira ile oturduğu dairenin bir odasını avukatlık bürosu olarak kullanan bir avukat 2014 yılında ödediği 70.000 TL tutarındaki kiranın tamamını; ısıtma, aydınlatma ve su için ödediği 30.000 TL’nin ise yarısı olan 15.000 TL’yi kazancından indirebilecektir. İşyeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını işyeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.

Hizmetli ve işçilerin işyerinde veya işyerinin müştemilatındaki iaşe ve ibate giderleri, tedavi ve ilaç giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatı (bu primlerin ve aidatın geri alınmamak üzere Türkiye’de kain sigorta şirketlerine veya emekli ve yardım sandıklarına ödenmiş olması ve emekli ve yardım sandıklarının tüzel kişiliğe haiz bulunmaları şartıyla) ile demirbaş olarak verilen giyim giderleri,

Mesleki faaliyetle ilgili seyahat ve ikamet giderleri, (seyahat maksadının gerektirdiği süre ile sınırlı olmak şartıyla), 

Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlar, 

Kiralanan veya envantere dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri, (taşıtların tamir, bakım, yakıt giderleri), 

Alınan mesleki yayınlar için ödenen bedeller, 

Mesleki faaliyetin ifası için ödenen mal ve hizmet alım bedelleri, 

Serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla emekli sandıklarına ödenen giriş ve emeklilik aidatları ile mesleki teşekküllere ödenen aidatlar, 

Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen meslek, ilan ve reklam vergileri ile işyerleriyle ilgili ayni vergi, resim ve harçlar, 

Mesleki faaliyetle ilgili olarak kanun, ilam ve sözleşmeye göre ödenen tazminatlar.

MİKTAR SINIRI OLMADAN BELGE İLE TESPİTİ ZORUNLU

İşyeri kiralamalarında miktar sınırlaması olmaksızın kira ödemelerinin banka veya PTT tarafından düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Banka veya PTT aracı kılınmak suretiyle, para yatırma veya havale, çek veya kredi kartı gibi araçlar kullanılmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinden bu belgeler tevsik edici belge kabul edilecektir. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve tahsilatlar da aynı kapsamdadır.

KİMLER SERBEST MESLEK ERBABI?

Serbest meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler (düzenli olarak yapanlar), serbest meslek erbabıdır. Buna göre, kendi nam ve hesabına, mutat meslek halinde faaliyette bulunan; avukat, doktor, diş hekimi, veteriner hekim, mimar, mühendis, müşavir, serbest muhasebeci mali müşavir, yeminli mali müşavir, danışman, ressam, yazar, bestekâr, kimyager, noter, serbest öğretmen, artist, menajer, senarist, yönetmen, ebe, sünnetçi, arzuhalci, rehber ve sağlık memuru gibi kişiler serbest meslek erbabıdır.

YAZI DİZİSİ 6

‘Serbest’ kazançta Ar-Ge ve EXPO da vergiden düşülebilir

Kira beyannamesinde 9 kalem olan vergiden düşülebilecek harcama sayısı, serbest meslek kazancında 11’e çıkıyor. Eğitim, sağlık, sigorta primleri, sponsorluk gibi kalemlerin yanı sıra Ar-Ge harcamaları ve EXPO 2016 Antalya Ajansı’na yapılan bağışlar da gider gösterilebiliyor

Serbest meslek erbabı, kazanç temin etmemiş olsa bile yıllık beyanname vermek zorundadır. Gelir vergisi beyannamesinde indirimlerin yapılabilmesi için; yıllık beyanname ile bildirilecek bir gelirin bulunması ve yapılacak indirimlerin ilgili mevzuatta belirtilen şartları taşıması gerekmektedir. Serbest meslek kazancından indirim konusu yapılabilecek kalemler şunlardır: 

Şahıs Sigorta Primleri 

Eğitim ve Sağlık Harcamaları

Engellilik İndirimi n Bağış ve Yardımlar

Sponsorluk Harcamaları

Araştırma ve Geliştirme Harcamaları 

Başbakanlıkça veya BKK’ca Başlatılan Yardım Kampanyalarına Yapılan Ayni ve Nakdi Bağışlar 

Türkiye Kızılayı Derneği ve Türkiye Yeşilay Cemiyeti’ne Makbuz Karşılığı Yapılan Nakdi Bağış ve Yardımlar

Türkiye’den Yurtdışı Mukimi Kişi ve Kurumlara Verilen Hizmetler 

EXPO 2016 Antalya Ajansı’na Yapılan Her Türlü Nakdi ve Ayni Bağış ve Yardımlar ile Sponsorluk Harcamaları 

Diğer Kanunlara Göre Tamamı İndirilecek Bağış ve Yardımlar Serbest meslek faaliyetinde bulunan gerçek kişiler kâr ve zararlarını Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile beyan eder ve bu beyannamelerini bağlı bulundukları vergi dairesine verirler. 2014 yılında faaliyette bulunan ve serbest meslek kazancı elde eden mükellefler, bu dönemde elde ettikleri serbest meslek kazançlarını/ zararlarını 2015 yılının mart ayının başından 25’inci (yirmi beşinci) günü akşamına kadar (1 Mart – 25 Mart) beyan etmeleri gerekmektedir. Eğer, beyanname taahhütlü posta ile gönderilirse, postaya veriliş tarihi beyannamenin verildiği tarih kabul edilecektir. Hesaplanan gelir vergisi, 2015 yılının mart ve temmuz aylarında iki eşit taksitle ödenecektir. Hesaplanan vergi, bağlı bulunan vergi dairesinin bildirilmesi şartı ile herhangi bir vergi dairesine ödenebileceği gibi vergi tahsiline yetkili banka şubelerine de ödenebilecektir.

BU KAZANÇLARDA GEÇİCİ VERGİ UYGULAMASI NASIL?

Geçici vergi, takvim yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla serbest meslek kazancı üzerinden hesaplanır. İlgili hesap döneminin üçer aylık dönemlerine ilişkin olarak ödenen geçici vergi yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilir. Ödenmeyen geçici vergi, hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilemez ve terkin edilir.

 

MİMAR BEYİN KİRA GELİRİ VARSA NASIL HESAPLANIR?

İç Mimar Ahmet Bey’in 2014 yılında elde ettiği serbest meslek kazancı 60.000 TL’dir. Kesinti suretiyle vergilendirilmiş işyeri kira geliri ise 15.000 TL’dir. Mükellef, serbest meslek kazancından dolayı Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi verecektir. Serbest meslek kazancı ile tevkifata tabi işyeri kira geliri tutarının toplamı olan (60.000 + 15.000 =) 75.000 TL, 27.000 TL’lik beyan sınırını aştığından, işyeri kira geliri de beyannameye dahil edilecektir. Ahmet Bey’in 2014 yılı kazancı üzerinden hesaplanan gelir vergisi aşağıdaki gibi olacaktır. Serbest Meslek Kazancı 60.000 TL İşyeri Kira Geliri (Brüt) 15.000 TL Gelir Vergisi Matrahı 75.000 TL Hesaplanan Gelir Vergisi 19.010 TL olacaktır. Örneğimizde giderler dikkate alınmamıştır.

DOKTOR MUAYENEHANESİ NASIL BEYANNAME VERİR?

Doktor Tuba Hanım, kendi muayenehanesini işletmektedir. Tuba Hanım 2014 yılında; 

Doktorluk hizmetinden toplam 300.000 TL hasılat elde etmiştir. 

Mesleki giderleri toplam 100.000 TL’dir. n Yıllık 10.000 TL Bağ-Kur primi ödemiştir. 

Merkezi Türkiye’de bulunan (X) sigorta şirketine, küçük çocukları için 10.000 TL hayat sigortası primi ödemiştir. 

Bireysel emeklilik sistemi katkı payı olarak 2.000 TL ödemiştir. (1) Hayat sigortasına ödenen primin indirim konusu yapılabilecek yıllık toplam tutarı, beyan edilen gelirin %15’ini aşmayacak şekilde katkı payının %50’si (10.000 x %50) olan 5.000 TL’dir. Diş Hekimi Serkan Yılmaz’ın 2014 yılı kazancı üzerinden hesaplanan gelir vergisi aşağıdaki gibi olacaktır. 

(2) Toplam Hasılat 300.000 TL n Toplam Mesleki Giderler 100.000 TL

Bağ-Kur Primi 10.000 TL n Beyan Edilecek Serbest Meslek Kazancı (300.000 - 110.000 =) 190.000 TL

Hayat Sigortası Primi 5.000 TL

Gelir Vergisi Matrahı (190.000 – 5.000 =) 185.000 TL 

Hesaplanan Gelir Vergisi 57.510 TL (1) Bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları hiçbir suretle yıllık beyannamede vergi matrahının tespitinde indirilemez. (2) Bu örnekte, mükellefin yıl içinde ödediği geçici vergi ile tevkif suretiyle kesilen vergiler dikkate alınmamaktadır.

YAZI DİZİSİ 7

2 yıldan fazla elde tutulan hisseye vergi yok

Bugünkü yazımızda aslında tüm vatandaşların bir şekilde elde ettiği gelirler nedeniyle bazı durumlarda vergi doğmadığı ve bazı durumlarda da vergi doğduğu durumları anlatan “diğer kazançlar ve iratlar” konusunu ele alacağız. Diğer gelirler konusu Gelir Vergisi Kanunu’nun 80-82. maddelerinde düzenlenmiştir. Bunlar, 1. Değer artış kazançları, 2. Arızî kazançlardır. Bugünkü konumuz değer artış kazançları olup, yarınki konumuz ise arizi kazançlar olacaktır.

HİSSE SENETLERİNDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARIN VERGİLEMESİ NASIL OLUR?

İvazsız olarak iktisap edilenler ile tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetleri hariç, menkul kıymetlerin veya diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar vergiye tabi olacaktır. Bedel ödemeksizin elde edilenler (örneğin veraset veya hibe yoluyla iktisap edilen hisse senetleri) ile tam mükellef kurum olan şirketlerin hisse senetlerinin en az iki yıl süre ile elde tutulmuş olması koşuluyla bunların satışından elde edilen gelirler vergiye tabi olmayacaktır. Bu gelirler için beyanname verilmeyecektir. Hemen belirtelim ki, iki senenin altında elde tutulan hisse senetlerinin satışından elde edilen kazançlar vergiye tabi olacaktır. Bilindiği üzere hisse satış kazancı istisnası limitet şirketler için geçerli değildir. Çünkü limitet şirketlerin kanunen hisse senedi ya da ilmühaber çıkartması Türk Ticaret Kanunu’na göre mümkün değildir.

DİKKAT! Anonim şirkete dönüşmek bu nedenle önem arz etmektedir. En az iki yıl elde tutulan bir anonim şirketin hisselerini elinden çıkaran biri bu işten 10.000.000 TL kazansa dahi bir TL bile vergi ödemeyecektir. Ancak bir limitet şirketin hisse satışından doğan kazaçlar vergiye tabi olacaktır.

YASADA İŞLEM YAPILMAYACAĞINA DAİR HÜKÜM YOK

GVK’nın geçici 67/1’inci bendinde, “tam mükellef kurumlara ait olup BİST’te işlem gören ve bir yıldan fazla elde tutulan hisse senetlerinin GVK’nın geçici 67’nci maddesine göre tevkifat yapılamayacağına” yönelik hüküm bulunmaktadır. Yine aynı bent kapsamında, tam mükellef kurumlara ait olup, Borsa İstanbul’da işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetlerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler için, Gelir Vergisi Kanunu’nun Mükerrer 80’inci maddesi hükümleri uygulanmıyor.

Hisse senedi vergisi nasıl hesaplanıyor?

1 Ocak 2006’dan sonra iktisap edilen hisse senetleri alım satım kazançlarının vergilendirmesi için öncelikle sahip olunan hisse senedinin ilgili olduğu şirketin tam mükellef kurum olup olmadığına ve SPK/BİST kapsamında faaliyette bulunup bulunmadığına bakılıyor.

1 BİST’te İşlem Gören ve Tam Mükellef Kurumlara Ait Hisse Senetlerinin Satışında Vergileme İstanbul Borsası’nda (BİST) işlem gören ve tam mükellef kurumlara ait olan hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlarda, hisse senetleri bir yıldan fazla süreyle elde tutulursa ve banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla elden çıkarılırsa GVK’nın Geçici 67/1’inci fıkrasına göre tevkifata tabi olmayacak, yine bu hisse senetleri için GVK’nın Mükerrer 80’inci maddesi hükümleri uygulanmayacaktır. Başka bir deyişle bu hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar vergiye tabi olmayacaktır. Söz konusu hisse senetleri bir yıldan önce elden çıkartılırsa tevkifat söz konusu olacaktır, ancak bu oran Bakanlar Kurulu’nca sıfır olarak belirlenmiştir.

2 BİST’te İşlem Görmeyen ve SPK Kurul Kaydına Alınmış Hisse Senetlerinin Satışında Vergileme Tam mükellef kurumlara ait olup BİST’te işlem görmeyen hisse senetlerinin banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla elden çıkartılması halinde GVK’nın Geçici 67/1’inci fıkrasına göre işleme aracılık eden banka ve aracı kurumlar tarafından tevkifata tabi tutulacaktır. Ancak Bakanlar Kurulu bu oranı tam ve dar mükellef gerçek kişiler için 0 (sıfır) olarak belirlemiştir. Dolayısıyla 67’nci maddeye göre beyanname verilmez.

3 BİST’te İşlem Görmeyen ve SPK Kurul Kaydına Alınmamış Hisse Senetlerinin Satışında Vergileme Tam mükellef kurumlara ait olup SPK kurul kaydına alınmamış ve İMKB’de işlem görmeyen hisse senetlerinin (ivazlı iktisap edilmiş) 2 yıldan önce elden çıkartılması halinde GVK’nın 80/1 maddesi gereğince değer artışı kazancı olarak beyan edilmesi gerekmektedir. Bu şekilde değer artışı kazancının hesaplanmasında hisse senedi iktisap bedeli elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere ÜFE (ÜFE artış oranının %10’un üzerinde olması şarttır) artışı oranında artırılarak maliyet bedeli bulunacak ve satış bedelinden düşülmek suretiyle kazanç hesaplanacaktır.

4 BİST’te İşlem Gören Dar Mükellef Kurumlara Ait Hisse Senetlerinin Satışında Vergileme BİST’te işlem gören hisse senetleri banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla elden çıkarılırsa GVK’nın geçici 67/1’inci fıkrasına göre tevkifata tabi olacaktır. Tevkifat oranı tam ve dar mükellef gerçek kişiler için % 0’dır. BİST’te işlem gören dar mükellef kurumlara ait hisse senetlerinin elden çıkartılmasında tam mükellef kurumlarda olduğu gibi 1 yıl süre ile elde tutma şartı bulunmamaktadır.

5 BİST’te İşlem Gören Menkul Kıymet Yatırım Ortaklıklarına Ait Hisse Senetlerinin Satışında Vergileme İMKB’de işlem gören menkul kıymet yatırım ortaklıklarına ait hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar hisse senetleri 1 yıldan fazla süreyle elde tutulursa ve banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla elden çıkarılırsa GVK’nın Geçici 67/1’inci fıkrasına göre tevkifata tabi olmayacak ve bu hisse senetleri için GVK’nın Mükerrer 80’inci maddesi hükümleri uygulanmayacaktır. Ancak 1 yıldan önce menkul kıymet yatırım ortaklıkları hisse senetlerinin elden çıkartılması halinde tam ve dar mükellef gerçek kişiler için % 10 tevkifat yapılacaktır.

YAZI DİZİSİ 8

Değer artış kazancının 9700 TL’si vergiden muaf

Hisse senedi dışındaki menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından doğan kazançlar da değer artışı kazancı olarak vergilendirilmektedir. Bunlar aşağıda yer almaktadır. 

70 inci maddenin birinci fıkrasının (5) (arama, işletme, ve imtiyaz hakları ve ruhsatları, marka, ticaret unvanı gibi) numaralı bendinde yazılı hakların (ihtira beratları hariç) elden çıkarılmasından doğan kazançlar. 

Telif haklarının ve ihtira beratlarının müellifleri, mucitleri ve bunların kanunî mirasçıları dışında kalan kimseler tarafından elden çıkarılmasından doğan kazançlar. 

Ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar. 

Faaliyeti durdurulan bir işletmenin kısmen veya tamamen elden çıkarılmasından doğan kazançlar. 

İktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız olarak iktisap edilenler hariç) 70’nci maddenin birinci fıkrasının (1), (2), (4) ve (7) numaralı bentlerinde yazılı mal (gerçek usulde vergiye tabi çiftçilerin zirai istihsalde kullandıkları gayrimenkuller dahil) ve hakların, iktisap tarihinden başlayarak beş yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar (Kooperatiflerin ortaklarına bu sıfatları dolayısıyla tahsis ettikleri gayrimenkulleri tahsis tarihinde ortak tarafından satın alınmış sayılır.) Değer artış kazancında 2014 yılı için 9700 TL istisna haddi bulunuyor. Bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, (2014 yılı için) 9.700 TL gelir vergisinden müstesnadır.

 

İVAZLI OLMASI ÖNEMLİ

Öte yandan GVK’nın Geçici 67/10’uncu maddesinde, 01.01.2006 tarihinden önce iktisap edilmiş (elde edilmiş) olan menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması sonucunda elde edilen gelirlerin vergilendirilmesinde 31.12.2005 tarihi itibarıyla geçerli hükümlerin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. 01.01.2006 öncesinde ivazsız olarak iktisap edilen, tam veya dar mükellefler kurumlara ait olup BİST’te işlem gören üç aydan fazla süreyle elde tutulan hisse senetleri ile tam mükellefler kurumlara ait olup bir yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetlerinin 2014 yılında elden çıkarılmasından doğan kazanç, süreler (2006-2014 8 yıllık süre) dikkate alındığında, değer artış kazancı olarak vergilendirilemeyecektir. Aşağıdaki yazılı hallerde değer artışı kazancı hesaplanmaz ve vergilendirilmez:

1. Ferdi bir işletmenin sahibi ölürse, kanunî mirasçılar tarafından işletmenin faaliyetine devam olunması ve mirasçılar tarafından işletmeye dahil iktisadî kıymetlerin kayıtlı değerleriyle (bilanço esasına göre defter tutuluyorsa bilançonun aktif ve pasifiyle bütün halinde) aynen devir alınması.

2. Kazancı bilanço esasına göre tespit edilen ferdi bir işletmenin bilançosunun bir sermaye şirketine aktif ve pasifiyle bütün halinde devrolunması, devir alan şirketin bilançosuna aynen geçirilmesi ve devredilen ferdi işletmenin sahip veya sahiplerinin şirketten, devir bilançosuna göre hesaplanan öz sermayesi kadar ortaklık payı alması.

3. Kollektif ve adi komandit şirketlerin bu maddenin (2) numaralı bendinde yazılı şartlar dahilinde nev’i değiştirerek sermaye şirketi haline dönüşmesi (Kollektif ve adi komandit şirketlerin şekil değiştirerek anonim şirket haline dönüşmesi halinde şekil değiştiren kollektif ve adi komandit şirketlerin ortaklarının anonim şirketteki ortaklık paylarını gösteren hisse senetlerinin nama yazılı olması şarttır.)

VERGİDE DEĞER ARTIŞI NASIL HESAPLANIYOR?

Değer artışında safi kazanç; elden çıkarma karşılığında alınan para ve ayınlarla sağlanan ve para ile temsil edilebilen her türlü menfaatin tutarından, elden çıkarılan mal ve hakların maliyet bedelleri ile elden çıkarma dolayısıyla yapılan ve satıcının uhdesinde kalan giderlerin ve ödenen vergi ve harçların indirilmesi suretiyle bulunur. Hâsılatın ayın ve menfaat olarak sağlanan kısmının tutarı Vergi Usul Kanunu’nun değerleme ile ilgili hükümlerine göre tayin ve tespit olunur.

BAKMADAN GEÇME