Bakan Sarıeroğlu: "Biz kadın meselesini dolgu malzemesi olarak kullanan bir anlayışa sahip değiliz"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kadına şiddete yönelik sözlerine tepki göstererek, "Biz kadın meselesini dolgu malzemesi olarak kullanan bir anlayışa sahip değiliz. Kadın konusunda ötekileştirmeyi, ayrımcı dil kullanmayı her zaman reddettik." dedi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü programına katıldı. Programda bir konuşma yapan Bakan Sarıeroğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Erkek işsizse, eve yeteri kadar para gelmiyorsa, akşam tencere kaynamıyorsa bu erkek de gelir hıncını karısından alır" sözlerine tepki göstererek, kadınların çalışma hayatlarını kolaylaştıracaklarına vurgu yaptı.
İHA'nın haberine göre; Bakan Sarıeroğlu, "Biz kadın meselesini dolgu malzemesi olarak kullanan bir anlayışa sahip değiliz. Bazı kesimler gibi. Biz kadınla ilgili konuları Türkiye'nin ilerlemesi için elzem gören bir anlayışla ilk günden itibaren çalışmalarımızı sürdürdük. Kadın konusunu siyaset üstü bir mesele olarak gördük. Kadın konusunu ideolojiler üstü bir mesele olarak gördük. Kadın konusunda ötekileştirmeyi, ayrımcı dil kullanmayı her zaman reddettik. Özellikle kadın gibi hassas bir konuda siyasete dolgu malzemesi yaparak büyük bir gaf yapan ana muhalefet partisinin genel başkanını da kınamak istiyorum gerçekleştirmiş olduğu sözler nedeniyle" şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE İŞ KURUMUNUN FAALİYETLERİNDEN ŞUANDA EN ÇOK KADINLAR FAYDALANIYORLAR"
Bakan Sarıeroğlu, "Biz kadını baş tacı yapan bir medeniyetin mensuplarıyız. Bizim medeniyetimizde kadın baş tacı, kadın kıymetlidir. Bugün kadına yönelik şiddet ırk, din, cinsiyet ayrımı gözetmeksizin gelişmiş, gelişmekte olan, az gelişmiş bütün ülkelerin temel bir sorunu. Biz kadına yönelik şiddeti insanlığa ihanet olarak değerlendiriyoruz. Anayasamızdan İş Kanunumuza, Medeni Kanunumuzdan Borçlar Kanunu'na kadar bütüncül bir bakış açısıyla tüm birincil ve ikincil mevzuatımızı kadın odaklı olarak düzenlemiş durumdayız. Gerçekten kadınlar çok güçlü bir şekilde geliyorlar. Özelikle bakanlığım alanına giren Türkiye İş Kurumunun faaliyetlerinden şuanda en çok kadınlar faydalanıyorlar. Belediyelerin imkanlarından en çok kadınlar faydalanıyorlar. Biz kadınlarımızın bu talebine cevap vermeye devam edeceğiz. Onların daha da güçlenmesi, hayatın her alanında etkin olması için çalışmalarımızı, politikalarımızı hayata geçirmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"YAPACAĞIMIZ ÇALIŞMALAR TÜM MAZLUM VE MAĞDUR COĞRAFYALARDA ŞUAN ŞİDDET GÖREN, ZULÜM GÖREN KADINLAR İÇİN DE ÖNEMLİ"
"Yapacağımız çalışmalar tüm mazlum ve mağdur coğrafyalarda şuan şiddet gören, zulüm gören kadınlar için de önemli" diyen Bakan Sarıeroğlu, "Biz AK Parti olarak analıkta bir hak dedik, çalışmakta bir hak dedik. Kadınlarımızı tercih yapma zorunluluğundan kurtaran politikaları uygulamaya geçirdik. Çalışma hayatındaki kadınların doğum yaptıktan sonra çalışma hayatından kopmamaları, iş ve aile yaşamlarını uyumlaştırıcı, tekrardan çalışma hayatına dönmelerini sağlayan çok önemli düzenlemeler yaptık. İnşallah kadınları daha da güçlü yapacağız. Yapacağımız çalışmalar bizim sadece ülkemiz sınırlarındaki kadınlar için değil, tüm mazlum ve mağdur coğrafyalarda şuan şiddet gören, zulüm gören kadınlar için de önemli. Yaptığımız çalışmalarla Cumhurbaşkanımızın liderliğinde mazlum ve mağdur coğrafyalarda yaşanan bütün olumsuzlukların en büyük yükünü taşıyan, en büyük acısını yaşayan kadınlara da inşallah umut olmaya, oralara da el uzatmaya da devam edeceğiz" diye konuştu.
"KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN HİÇBİR GEREKÇESİ OLAMAZ"
"Kadına yönelik şiddetin hiçbir gerekçesi olamaz" diyen Bakan Sarıeroğlu, "Hiçbir şekilde meşru hale getirilemez. Bu anlamda büyük bir gaf yapmıştır. Yaptığı gafla gelir durumu düşük olan kesimleri de çok büyük bir zan altında bırakmıştır. Hem erkeklere hem de bu kesimdeki vatandaşlarımıza da büyük bir haksızlık yapmıştır. Bu dili, bu ayrımcı dili, bu üstenci dili, cinsiyetçi dili ve bu şiddeti meşru gösteren dili kınadığımı belirtmek istiyorum" dedi.
