Boris Johnson: Suudi Arabistan Kaşıkçı cinayetinde Rusya'yı örnek almış olabilir
İngiltere'nin eski Dışişleri Bakanı Boris Johnson, Suudi Arabistan'ın Cemal Kaşıkçı cinayetinde Rusya'yı örnek almış olabileceğini yazdı. Rusya İngiltere'de bulunan eski ajan Sergey Skripal ve kızı Yulia'yı sinir gazıyla öldürmeye çalışmakla suçlanıyordu.
#resim#529723#- Getty Images
İngiltere'nin eski dışişleri bakanı Boris Johnson, Suudi Arabistan'ın Cemal Kaşıkçı cinayetinde Rusya'yı örnek almış olabileceğini yazdı.
Rusya İngiltere'de bulunan eski ajan Sergey Skripal ve kızı Yulia'yı sinir gazıyla öldürmeye çalışmakla suçlanıyordu.
İngiltere'de yayınlanan Telegraph gazetesinde bir makale yayımlayan Johnson, Suudi Arabistan'ın açıklamasının aksine Kaşıkçı'nın ölümünün bir kaza değil planlı bir cinayet olabileceğini düşündüğünü belirtti.
Johnson, cinayeti planlayanların Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i örnek almış olabileceğini, Rusya'nın eski ajan Skripal'e saldırarak muhaliflere "dünyanın hiçbir yerinde güvende değilsiniz" mesajı verdiğini ve Suudi Arabistan'ın da aynı şeyi hedeflemiş olabileceğini yazdı.
Yazıda şu ifadeler yer aldı:
"Kaşıkçı cinayeti o kadar iğrenç ve garipti ki Suudi Arabistan'ı belli bir şekilde savunanlar oldu. Bazı insanlar aklı başında kimsenin böylesi bir plan yapmayacağını, bu yüzden cinayetin planlanmamış olduğunu söyledi.
"Öncelikle Kaşıkçı'nın ABD'yi terk etmesi için bir tezgah kuruldu. Kaşıkçı evliliği için gereken belgeyi almak için Washington'daki Suudi Arabistan konsolosluğuna başvurdu. Gizemli bir şekilde bu belgenin yalnızca İstanbul'daki konsoloslukta verilebileceği söylendi.
"2 Ekim günü için kendisine randevu verildi ve o gün Suudiler aralarında Veliaht Prens'in üç korumasının da dahil olduğu 15 kişilik bir suikast ekibi yolladı. Cesetleri testereyle kesme uzmanı olan ünlü adli tıpçıları da ekipteydi.
"Kaşıkçı'nın konsolosluktan çıkmamasının ardından Suudiler hepsi birbirinden acınası uydurma hikayeler sıraladı. Önce konsolosluktan çıktığı, ardından yumrukların konuştuğu bir kavgada öldüğü açıklandı. Hikayenin son versiyonunda ise öldükten sonra bir halıya sarılarak konsolosluktan çıkarıldı.
"Durum o kadar karmaşık ve medeni davranışları o kadar küçümseyen bir halde ki, bazıları Suudilerin bunu bu şekilde planlamış olamayacağını savunuyor.
"Heyhat, ben konsolosluktaki korkunç sahnenin başka bir açıklaması olabileceğini, bunun bir kaza olmayabileceğini düşünüyorum. Suudi devleti Vladimir Putin'in yöntemlerini kopyalamış gibi gözüküyor.
"İngiltere ve ABD, Suudi Arabistan'ın hesap vermesi için liderlik etmeli. Türk yetkililerin elinde bir ses kaydı varsa yayınlanmalı.
"Artık Suudi Arabistan'a Yemen'deki savaştaki rolünü sonlandırması için maksimum baskı uygulama zamanı. Artan insani felaketin karşısında Veliaht Prens Muhammed bin Selman Birleşmiş Milletler'in Yemen hükümetinde Husilere söz hakkı veren ve aynı zamanda İran'ın ülkedeki etkisini sonlandıran planını kabul etmeli. Ateşkes dahi beklenmeden görüşmeler başlamalı.
"Suudi Veliaht Prens barışın babası olup ülkesini füze saldırısı tehdidinden koruma şansına sahip. Artık onun için harekete geçme zamanı. İngiltere ve Suudi Arabistan'ın ortak çıkarları ve tarihsel olarak iyi ilişkileri var. Ama bunun gibi zamanlarda acı söylemek de dostun görevi: Kaşıkçı'nın öldürülmesi barbarca bir davranıştı ve İngiltere buna göz yumamaz."
