'Suriye'nin geleceğinde Esad'ın yeri olamaz'
Bakan Davutoğlu, Suriye'nin geleceğinde Esad'ın yerinin olamayacağını söyledi
Birleşmiş Milletler (BM) 68. Genel Kurul Toplantıları için New York'ta bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, BM Suriye Özel Temsilcisi Lakhdar Brahimi ile yaptığı görüşmede, Esad'ın ve eli kana bulaşmış rejim mensuplarının ne geçiş yönetiminde ne de Suriye'nin geleceğinde rolü olamayacağını vurguladı.
Brahimi'nin, Suriye'deki krize siyasi çözüm bulunması yönündeki çabalar ve bu çerçevede Cenevre 2 sürecine ilişkin hazırlıklar hakkında Davutoğlu'na bilgi verdiği görüşmede, Davutoğlu da rejimin elindeki kimyasal silahların imhasına ilişkin anlaşma sonrasında ortaya çıkan durum çerçevesinde, Suriye'deki krize kalıcı ve halkın meşru beklentilerini karşılayan bir çözümün ivedilikle bulunması gereğine değinerek, bu konudaki görüşlerini paylaştı. Bakan Davutoğlu, Cenevre 2. sürecinin parametrelerinin ve amaçlarının çok açık bir şekilde ortaya konmasının başarı için kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu ifade ederek, Esad'ın ve eli kana bulaşmış rejim mensuplarının ne geçiş yönetiminde ne de Suriye'nin geleceğinde rolü olamayacağını belirtti.
Davutoğlu daha sonra, Türkiye-Sırbistan-Bosna Hersek Üçlü Girişimi Dışişleri Bakanları Toplantısına katıldı. Toplantıda üç ülke arasındaki bu girişimin somut ve yeni işbirliği projeleri/alanlarıyla daha da genişletilmesi ve derinleştirilmesi üzerinde mutabık kalındı. Bu kapsamda parlamentolar, diplomasi akademileri ve üniversiteler arası işbirliği imkanları üzerinde duruldu. Bu yıl içinde Belgrad'da düzenlenmesi öngörülen Siyasi Direktörler ve Dışişleri Bakanları toplantılarında bu konuda ortak bir çalışma yürütülmesi ve somut işbirliği alanlarının belirlenmesi kararlaştırıldı. Önümüzdeki dönemde Saraybosna'da düzenlenmesi planlanan Üçlü İş Forumu'nun da bu çerçevede üçlü işbirliğine önemli bir katkı sağlayacağı vurgulandı. Bakanlar, üçlü girişimin Balkanlarda yeni ve olumlu bir dinamik yarattığını, bu girişimin gelişmesiyle birlikte, bundan sonra Balkanlar kelimesinin eskiden olduğu gibi gerginlik ve rekabet değil, işbirliği ve yardımlaşma anlamına geleceğini kaydettiler.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Rohinga Temas Grubu Toplantısı'na da katılan Ahmet Davutoğlu toplantıda yaptığı konuşmada Rohinga'daki durumun halen endişe verici olduğunu ve İİT'nin konuyu yakından izlemeye devam etmesi gerektiğini söyledi. Davutoğlu, Rohinga Müslümanlarının içinde bulunduğu zor koşulların iyileştirilmesi ve özellikle Müslümanlara yönelik saldırıların faillerinin adalet önüne çıkarılması için çok yönlü bir strateji takip edilmesinin uygun olacağını, İİT üyelerinin insani yardımdan siyasi desteğe kadar geniş bir yelpazede etkin olmaları gerektiğini belirtti.
Bakan Davutoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı Bosna-Hersek Temas Grubu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada da, Bosna-Hersek'te elde edilen bir çok gelişmeye rağmen halen kırılgan bir durumun hakim olduğunu, bu nedenle İİT üyelerinin Bosna-Hersek'i her alanda desteklemeye devam etmesi gerektiğini, Türkiye'nin de bu anlayışla Bosna-Hersek'le geniş bir yelpazede dayanışma içinde olduğunu söyledi. Bakan Davutoğlu ayrıca, Bosna-Hersek'in NATO başta olmak üzere Avrupa-Atlantik kurumlarıyla entegrasyonunaTürkiye'nin destek verdiğini, Bosna-Hersek'in parçası olmadığı bir Balkan istikrarından söz edilemeyeceğini, bu nedenle Bosna-Hersek'in gelişme yolunda diğer Balkan ülkelerinden geri kalmasına izin verilemeyeceğini kaydetti.
DHA
