Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para Kılıçdaroğlu'nun vaatleri gerçekçi mi? - Makro Ekonomi Haberleri

        YİĞİT BULUT

        HABERTÜRK TV GENEL YAYIN YÖNETMENİ

        "Benim adım Kemal, bulacağım diyorsam bulurum" açıklamalarıyla para bulunmaz

        Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Yiğit Bulut, Kılıçdaroğlu'nun ekonomiye ilişkin yaptığı açıklamaları HABERTURK.COM'a "Ekonomik vaatlerin altı boş" şeklinde değerlendirdi.

        Kılıçdaroğlu'nun ekonomik politikalarının tutarsız olduğuna da dikkat çeken Bulut, "Benim adım Kemal, bulacağım diyorsam bulurum" açıklamalarıyla paranın bulunamayacağına belirtti.

        Yiğit Bulut ayrıca, CHP Genel Başkanı'nın ortaya koyduğu ekonomik vaatleri ile makro ekonomik tezlerinin birbiriyle uyuşmadığı aktardı. Kılıçdaroğlu'nun işçi alımıyla ilgili olarak söylediği "Sen devletsin, sen niye almıyorsun, senin elinden tutan mı var sen iktidar değil misin?" sözlerine de atıfta bulunan Bulut, komünizm anlayışının çöktüğünü dolayısıyla devletin regüle ettiği bir durumda özel sektörün büyümesi gerektiğine özellikle vurgu yaptı.

        "Aslında ekonomiyle ilgili bir çok yorum öne çıktı. Tamamen ekonomik dinamikler üzerine kurulmuş yeni söylem 70'lerin sol söylemlerini andıran, karşısındaki iktidarı faşist çizgide adlandıran, ekonomiyi onun tam karşısında konumlandırmaya çalışan bir söylem vardı. İlk kurultaya göre çok daha iyi çalışılmış, bir lider manifestosu oluşturulmuş, ama altında soru işaretleri bırakılmış. Bir artısı var bir eksisi. Slogan 'korkma' güzel düşünülmüş ama içinde modelin nasıl çalışacağına dair çok fazla ipucu verilmemiş. Parayı nasıl bulacaksınız diye sorarlar, 'Benim adım Kemal ben bunu bulurum' demek yeterli değil. 80 kişilik listenin içinde ben bu manifestoyu yerine getirecek isim bulamadım.

        Lider maifestostu yok noktasından 70'lerin sloganlarını andıran sosyalist hatta komunist bir ekonomik dinamik hatırlatmış. Altını doldurması lazım, ev kadınlarına işsizlere nasıl bu paraları verecek. Bunu Kılıçdaroğlu'nun heyecanına vermek istiyorum. Umarım yanlışlıkla söylemiştir: 'Her şirket bir kişi alsın diyor ama, elinde devlet var sen al adam'. Devletin istihdam etmesi 70'lerden sora dünyada terkedilen bir yapı. Özel sektörün genleştiği bir yapıya giden bir ekonomi var. Bu çok tehlikeli bir söylem, kamuoyuna açıklanması ve altının doldurulması lazım. 78'deki Ecevit'in Dünya Bankası'na başkaldırdığı söylemleri hatırlatan sol bir manifesto var. Eğer seçim öncesi altı doldurulamazsa bundan sonra çok ciddi sorunlar çıkabilir."

        ALİ TEZEL

        HT EKONOMİ YAZARI

        "Yani zenginden alıp fakire verilerek sosyal devlet olmanın gereği yerine getirilecek"

        HT Ekonomi Yazarı Ali Tezel ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı açıklamaları gerçekçi bulduğunu ve açıklamaların Türkiye'nin gerçeklerine ışık tuttuğunu ifade etti.

        "Ne zaman alt gelir grubuna para aktarmadan bahsedilse, ana sermaye grubunun sesinin yükselmeye başladığı"nı belirten Tezel, "Meclis'teki salt çoğunluk ana sermaye grubunun temsilcilerinden oluşuyor. O yüzden bu 'kaynak nerde' sorusunu yöneltenler de onlar" şeklinde konuştu.

        Ülke bütçesi ile apartman bütçesi hazırlama mantığının aynı olduğunu da aktaran Ali Tezel, sermaye grubuna verilen para azaltılıp vergisi artırılırsa alt grup için kaynak yaratılmış olacağını söyledi.

        "Yani zenginden alıp fakire verilerek sosyal devlet olmanın gereği yerine getirilecek" diyen Tezel, bunun mümkün olduğunu ve gerçekçi bir yaklaşım olduğunu dile getirdi. "CHP umarım iktidara gelir" diyen Tezel, Meclis'in de ağırlıklı olarak işçi, memur ve alt grup temsilcilerinden oluşması gerektiğini söyledi.

        KEREM ALKİN

        BLOOMBERG HT GENEL YAYIN YÖNETMENİ

        "Vaatler gerçekçi ama nasıl yapılacağının da ortaya konması lazım"

        Bloomber HT Genel Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Kerem Alkin Kılıçdaroğlu'nun vaatlerinin yapılamaz olmadığını fakat bunun nasıl yapılması gerektiğinin iktidarı hedefleyen bir siyasi irade tarafından ortaya konulması gerektiğini söyledi.

        "Gelir dağılımı adaletsizliğinin çözümlenmesi mutlaka önemli" diyen Alkin, bunları yaparken gelecek nesillerin borç yükü altına sokulmamasının da gerektiğini ifade etti. "1990'lı yılların Tükriye'sine geri dönülmemesi gerekir" diyen Kerem Alkin, ÖTV'nin kaldırılmasının da bütçeye ağır yükler getireceğine dikkat çekti. "ÖTV'den gelecek 30 milyar TL'nin ordadan kalkması ve diğer harcamlar için 15 milyar TL'nin ayrılması ekonomiye ciddi bir yük getirir" diyen Alkin, bunu yapmak için ya kamunun borçlanma yoluna gitmesi ya da yeni bir vergi reformu ile bunun finansa edilmesi gerektiğini aktardı. "Acaba ellerinde kamu maliyesini bozmadan bunu yapabilecek bir enstrüman var mı?" diye soran Alkin, varsa bunun ortaya koyulması gerektiğine vurgu yapıt. Orta vadeli plan yapılacaksa ya da vergi tabana yayılarak gelir yaratılacaksa söylenen vaatlerin gerçekleşebileceğini aktaran, Alkin'e göre aksi durumda içinde bulunulan küresel kriz konjonktüründe, Türkiye'nin kamu borcu artacak ve bütçe açık verecek ve bu da (borçlanan bir Türkiye yapısı) sonraki dönemler için sorun yaratabilecek.

        GAZİ ERÇEL

        HT EKONOMİ YAZARI VE MERKEZ BANKASI ESKİ BAŞKANI

        "Gördüğümüz kadarıyla CHP'nin henüz ekonomik bir programı yok"

        HT Ekonomi Yazarı ve Merkez Bankası Eski Başkanı Gazi Erçel konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede bir siyasi parti liderinin bunları söylerken kaynakların da nasıl yaratılacağını ortaya koyması gerektiğinin altını çizdi.

        Hedeflenen bu reformlarının maliyetlerinin ne olduğunun iyi hesaplanması ve açıklanması gerektiğine işaret eden Erçel, makroekonomik istikrarın korunması gerektiğini ifade etti.

        "Diğer harcamalardan kısılıp, bütçe dengesini bozmadan, hedeflenen amaçlar için harcama yapılacaksa söylenenler gerçekleştirilebilir" diyen Erçel, mali dengelerin mutlaka korunması gerektiğini söyledi.

        "Gördüğümüz kadarıyla CHP'nin henüz ekonomik bir programı yok" diyen Gazi Erçel, piyasa ekonomisi yerine devlet ağırlıklı bir ekonominin güdülmesi ve bunun ölçüsünün kaçması durumunda kamu dengelerinin bozulabileceğini belirtti.

        "Böylece 30-40 yıldır yaşanan sorunlar gündeme gelir. Bu denge bozulursa CHP hata yapar" diyen Erçel, şöyle devam etti: "Finansal dengeler bozulmamalı. Eğer bozulursa Avrupa Birliği'nin şu anda başını ağrıtan borç krizi gibi durumlar yaşayabiliriz. İrlanda ve Yunanistan örneklerinde olduğu gibi..."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ