Vestel'den LCD ekrana yatırım
Vestel İcra Kurulu Başkanı Ömer Yüngül, "LCD'de fırsatı kaçırsak da yatırıma devam" dedi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Yüngül, dünyanın çok hızlı bir
şekilde LCD teknolojisine geçtiğini, Vestel'in de bu konuda bir
transformasyon süreci yaşadığını ve LCD üretimini 2 kat artırdığını
ifade etti.
Televizyon üretiminde 10 yıl önce tüplü TV'de büyüdükleri gibi LCD TV'de
de benzeri şekilde büyüdüklerini dile getiren Yüngül, LCD teknolojisine
beklediklerinden hızlı şekilde geçildiğini anlattı.
Yüngül, fabrikada halen ayda 350 bin adet LCD, 250 bin adet tüplü TV
ürettiklerini bildirdi.
LCD ekranı üretimi için Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın yoğun
çabalarının olduğunu ancak, bu konuda fırsatın kaçırıldığını kaydeden
Yüngül, şunları söyledi:
''Türkiye, LCD ekranı yatırımı fırsatını artık kaçırdı. Çünküöyle büyük
rakamlar oluştu ki. Dünyada 5-6 firma var, her biri her yıl 3'er milyar
dolarlık yatırım yapıyor. Bugüne kadar yaptıkları yatırım toplamI 20
milyar doları geçmiştir. Biz bunu kaçırdık. O zaman yapsaydık bir
yerlere gelebilirdik.
LCD'de ekranın önemi büyük ama her şey ekran değil, onun içindekiler de
önemli. Bu konuda kararlılığımızın işareti olarak 40 milyon avroluk
modül yatırımı yapıyoruz. Aynı yatırım için Polonya 230 milyon avroluk
teşvik vermişti. Biz bunu kendimiz yapıyoruz.
Ekranın üretilmemesi arz talep dengesinin negatif ve pozitif
dönemlerinde fiyatlarımızı etkileyebiliyor. Ancak, biz bunları tüp
döneminde de yaşadık, biliyoruz. Çok sorun değil.''
KONSOLİDASYON BEKLENTİSİ VE YENİ TEKNOLOJİLER
Elektronik sektöründe kar marjlarının giderek düştüğünü, sektörde
konsolidasyonların görülmeye başlandığını kaydeden Yüngül, bunun devam
edeceğini, üretici sayısının azalacağını tahmin ettiklerini ifade etti.
Vestel'in Avrupa pazarında Samsung, Philips ve LG ile birlikte ilk 4
sırada bulunduğunu belirten Yüngül, Avrupa coğrafyasında ayakta kalan
üreticilerden biri olacaklarını ifade etti.
Grup olarak Ar-Ge yatırımlarına, özellikle enerji konusuna önem
verdiklerini dile getiren Yüngül, şunları kaydetti:
''600-700 mühendisimiz var. Elektronik, beyaz eşya, sağlık, savunma...
Her dalda varız. İnsansız hava aracı konusunda henüz Ar-Ge
aşamasındayız. Gözetleme merceklerini ve kartlarını yapıyoruz. Ortadoğu
ülkelerine satacağız. Bu araçlar hem askeri hem sivil amaçla
kullanılabilecek. Üretimi devlet ihaleleriyle oluyor. Ürünün tasarımı
Eylül'de bitiyor. Üretime ise bir yıl sonra başlarız.''
Enerji konusunda çok iyi bir yere geldiklerini, doğal gaz, su ve
güneşten elektrik üretimi konusunda yürüttükleri 3 projenin hızla devam
ettiğini kaydeden Yüngül, ''Bunlar yakında piyasaya çıkacak. Yakın
dönemde hidrojen çok önemli hale gelecek. Japonya'da hidrojenle elektrik
üretme üzerine bir sempozyum oldu. Orada bizim bugüne kadar yaptığımız
çalışmalarla dünyada bu konuda en iyi üç kurumdan birisi olduğumuzu
gördük. Hidrojen önümüzdeki 5-10 yıl içinde bizim için çok önemli
olacak. Yakıt pili konusunda çok yakın zamanda ürünlerimizi
görebileceksiniz'' dedi.
DENİZ SUYUNDAN, ENERJİ VE TATLI SU ÜRETİMİ
Yüngül, deniz suyundan enerji üretimi konusunda bir çalışmaları
bulunduğunu, geliştirdikleri güneş panelleriyle deniz suyundan elde
edilecek buharla elektrik üreteceklerini anlattı. Yüngül, buharın geri
dönüşünde de tatlı su elde etmenin mümkün olabileceğini söyledi.
Bu konuda daha önce de çalışmalar yapıldığını ancak ilk kez entegre bir
sistemin oluşturulacağını kaydeden Yüngül, 3 yıllık projenin son aşamada
olduğunu, 15-20 gün içinde ilk ürünü ortaya koyacaklarını bildirdi.
Beyaz eşyada ise ihracat sorunu yaşamadıklarını, Avrupa, Ortadoğu ve
Türk Cumhuriyetlerine yaptıkları satışlardan memnun olduklarını belirten
Yüngül, 2008 yılı ortalarında kurutma makinası üretimine de
başlayacaklarını ifade etti.
''MORAL EKONOMİSİ''
Türkiye ekonomisinin zor bir dönemden geçtiğini, iç piyasanın durgun bir
seyir izlediğini, kurdan dolayı ihracatın da zorlaştığını kaydeden
Yüngül, artık sadece ithalatı olan firmaların ihracat yapabilir duruma
geldiğine dikkati çekti.
Dünyada hammadde fiyatlarının artmasına rağmen durgunluk nedeniyle
talebin azalacağını ve bu fiyatların gerileyeceğini tahmin ettiklerini
kaydeden Yüngül, son dönemde yatırımların azaldığını, bunun işsizlik
oranlarını artırıcı etki yaratacağını savundu.
Türkiye'nin morale dayalı bir ekonomisinin bulunduğunu anlatan Yüngül,
dünyada bir fırtınanın estiği ortamda içeride de morallerin bozulmasının
tehlikeli olduğuna işaret etti. Yüngül, sözlerini şöyle
sürdürdü:
''Dünyada çok büyük bir fırtına var. Biz Ergenekon ile türbanla
uğraşıyoruz. Bunlar da belki önemli ama öncelikleri iyi koymak lazım.
Mutlaka biraz daha itidalli olmak lazım. İşsizlik, 9.5-10'lara geldi,
daha da artacak, şu anda kimse yatırım yapmıyor. Türban veya diğer
konular karın doyurmuyor.
Türkiye geçen dönem iyi bir yere geldi. Dünyada da iyi bir rüzgar vardı
hükümet de politikalarını güzel uyguladı. Ama şimdi yeni bir hareket
lazım. Dünyada kriz var ama Türkiye'yi yine de şanslı görüyorum.''
Dünyada önemi hızla artan tarım ve madencilik konusunda Türkiye'nin
elindeki potansiyellerle ciddi bir avantaja sahip olduğunu dile getiren
Yüngül, ''Petrol fiyatlarıyla birlikte nakliye maliyetlerinin artması
nedeniyle Çin'in Avrupa pazarındaki rekabet gücü azalacak. Bu, Türkiye
için önemli bir avantaj'' dedi.
Türkiye'nin yeraltı madenleri bakımından zengin bir ülke olduğunu da
kaydeden Yüngül, ''Türkiye bu konuda bir cennet. Ama bu iş ufaklarda,
çantacılarda kalmış. Bence daha taş devri seviyesinde'' diye konuştu.