Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem FETÖ'nün kumpasına uğramıştı şimdi emniyetin bir numarası
        .png
        .png

        15 Temmuz öncesi İzmir İl Emniyet Müdürüydünüz. 15 Temmuz öncesi FETÖ'nün TSK yapılanmasına yönelik başlattığınız soruşturmanın 15 Temmuz darbe girişimini tetiklediği söyleniyor. O dönem başlattığınız soruşturma darbe girişimini öne mi aldı?

        Bu örgütün İzmir'de son 35-40 yıllık süreçte önemli bir faaliyet yürüttüğünü, İzmir merkezli bir örgütleme yürüttüğünü hepimiz biliyoruz. 80'li yıllarda İzmir'de görev yaptığım için o süreçteki faaliyetlerini ve daha sonra Türkiye geneline, dünyaya hangi şekilde yayıldığını, hangi seyir izlendiğini izleyen birisi olarak, adli yargı ile işbirliği içerisinde bu örgüte yönelik çalışma başlattık. 15 Temmuz'a gelene kadar bizim sadece İzmir'de 22 FETÖ operasyonumuz oldu. O dönem pek çok ilde FETÖ operasyonu oldu ancak en yoğun İzmir'de oldu. Operasyon sürecinde üst düzeyde değişik askeri birimlerden görevli 140 civarında subay hakkında bu soruşturmalar hedefinde çalışma başlatıldı.

        REKLAM

        Bu 140 üst düzey subay ifade vermeye geldi mi?

        Savcılık bunlar hakkında çalışma başlattı. Fakat malum o dönemde silahlı kuvvetlerdeki yoğun yerleşik FETÖ yapılanması kilit noktaları tutmuştu. Organize yapı bizim bu soruşturmalarımızın önüne hep yasal olmayan set çekmeye çalıştı. Savcıların yazılarına cevap verilmedi, istekleri reddedildi. 78 yazı, fezlekenin 70'ine hiç cevap verilmedi. Bizim o dönem gözaltına alıp işlem yapacağımız, yargı önüne çıkaracağımız kişiler bu ve benzeri yollarla bir kısmı yurtdışında, bir kısmı da o tarihlerde yürütülen operasyonlarda görevlidir denilerek duruşmalara dahi gönderilmedi. Böyle bir direnç oluştu.

        "DARBE GİRİŞİMİNİN ÖNE ÇEKİLMESİ BAŞARISIZ OLMASINDA EN TEMEL ETKENLERDEN"

        Bu dirençleri ne kadar sürdü?

        Daha sonra bu işlemlerden dolayı, 2016 yılı Şura sürecinde gündeme geleceği değerlendirilen ihraçlar, bu kişilerin ordudan tasviye edileceği kanısı, operasyonların yoğunlaşması bu örgütün yapmak istediği darbe girişimini muhtemeldir ki daha öne çekmesine sebebiyet verdi. Öne çekilmiş olması belki de başarsız olmasında temel etkenlerden birisi olduğu değerlendirilebilir.

        "TESPİT ETTİĞİMİZ 140 SUBAY DARBE GİRİŞİMİNDEYDİ"

        Tespit ettiğiniz 140 subay darbe girişimi içinde var mıydı?

        140 kişinin hepsi bu 15 Temmuz sürecinin asli unsurları, örgüt yapısı içindeki insanlar olarak 15 Temmuz'dan sonra karşımıza çıktılar. Bir kısmı şu an kaçak yurtdışında, büyük bir büyük kısmı tutuklu, bir kısmı da darbede rol aldıkları için hükümlü olarak ceza almış. Dolasıyla belki bir kaç istisnaları olabilir. O süreçte tespit edilen ve haklarında soruşturma yapılan, tahkikat yapılmak istenip de engellenen 140 civarındaki askeri personelin 15 Temmuz'da bu yapının darbe girişiminde etkin rol oynadıkları, içinde bulundukları, irtibatlarının net olarak ortaya konulduğu süreç içerisinde görüldü. Ve yargılamaları halen devam edenler, tutuklananlar oldukça fazla.

        REKLAM

        "4 YILIMI ÇALDILAR"

        Siz aynı zamanda FETÖ kumpasına uğramış birisiniz. Bugün emniyet teşkilatında FETÖ tam olarak temizlendiği söylenebilir?

        Bu örgütün mağdur ettiği o kadar çok kişi var ki. Hem emniyet teşkilatında hem de diğer kurumlarda pek çok kişinin yıllarını çaldılar. Mağdur ettiler, mahkum ettiler, ölüme sebebiyet verdiler. Hem benim hem de başka bir Emniyet Genel Müdür Yardımcısı arkadaşımın hakkında klasik yöntemlerle başlattıkları soruşturma ile Emniyet Genel Müdürlüğü Yardımcılığı'ndan alınmamı, Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıp 4 yılımın çalmasına neden oldu.

        70'li yıllarda başlayarak 80'li yıllardan itibaren yayılan, ülkemizin değerleri ile örtüşen bir örtü altında, maske altında, kendilerini kamufle eden ama nihai amaçları 15 Temmuz'da görüldüğü gibi bu ülkeyi parçalama projesi olduğu görülen örgütün, hedef aldığı kurumlardan biri de emniyet teşkilatıydı. 80'li yıllardan itibaren önce emniyet teşkilatında, askeri okullarda, onun ötesinde adli yargı içerisinde. Zaten sıra ile girmedikleri kurum kalmadı. Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı. Tüm kilit noktalar bu örgütün kontrolüne geçti.

        REKLAM

        "EMNİYETTE ÖNCE ATAMA YAPILACAK YERLERİ, SONRA OPERASYONEL BİRİMLERİ KONTROLLERİNE ALDILAR"

        Emniyet teşkilatında hangi kurumlarda etkinlerdi?

        Emniyet teşkilatında önce personel, istihbarat ve organize suçlarla mücade şubelerini kontrollerine aldılar. Her türlü atamanın personel planlamasının yapılacağı yerleri kontrollerine aldılar. Daha sonra operasyonel birimleri kontrollerine aldılar. Yapılacak ve kendilerinin kurguladığı operasyonları istedikleri gibi şekillendirmek için. Ki ben de böyle bir operasyonun kurbanı oldum. İşte yakın tarihimizde Balyoz ve Ergenekon operasyonları... Yıllar sonra gerçek yüzleri ortaya çıkınca neyi nasıl yapabileceğini çok rahatlıkla şimdi görebiliyoruz. Ama o dönemde çok fark edilmiyordu. Netice olarak 15 Temmuz'dan bu yana 34 bin 900 personel bu örgüt ile irtibatlı olduğu gerekçesi ile teşkilattan atıldı. Teşkilatımızda yüzde 15 personel kaybı doğuran bu süreç halen devam ediyor. Hem emniyet teşkilatımız içerisinde hem de diğer birimlerde faaliyet gösteren örgüt mensupları hakkında operasyonlarımız hızla devam ediyor.

        REKLAM

        "540 BİN KİŞİ HAKKINDA FETÖ'DEN İŞLEM YAPILDI"

        Şimdiye kadar kaç kişi hakkında işlem yapıldı?

        15 Temmuz'dan bu yana 540 bin kişi hakkında FETÖ işlemi yapıldı. Bunların 90 bini soruşturma sonucu tutuklandı. Bugün cezaevinde 29 bin 600 FETÖ örgüt üyesi tutuklu veya hükümlü olarak bulunuyor. Her hafta Türkiye'de FETÖ örgütlemesine yönelik olarak 500 örgüt mensubu hakkında tahkikat yürütülüyor. Daha önceleri bin 500, bin 700, 2 bin rakamlarına ulaşan operasyon rakamları bugün 500-600 civarında bir rakamla devam ediyor. Tabi burada temel amaç bu örgütlemenin devlet kurumları içerisindeki hala gizli olan, kendilerini maskeleyen unsurlarını ikinci, üçüncü ve beşincikademe olarak kendilerini gelecekte görevli sayacak, örgüt içerisinde kendilerine görev verildiğini değerlendirdiğimiz kişileri delillendirilerek irtibatları üzerinden hem geçmiş hem bugün tespitlerini yapıp adli mercilere intikalini sağlıyoruz. Emniyet teşkilatında da çalışmalar yoğun bir şekilde sürüyor.

        REKLAM

        15 TEMMUZ GECESİ CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST GİRİŞİMİ

        15 Temmuz gecesi cumhurbaşkanına suikast girişiminde bulunacağı haberini aldınız ve özel harekatı gönderdiniz. O gece yaşananlardan biraz bahseder misiniz?

        Biz böyle bir darbe girişiminin netletmiş olması üzerine valilikle kriz masası oluşturarak MİT başkanı, başsavcı, jandarma komutanı ile süratle vaziyet alıp özellikle askeri birimlerin hareket alanını daraltacak şekilde önleme faaliyeti planladık. Tüm askeri birimlerin kapılarını, giriş çıkışlarını emniyet araçlarıyla, zırhlı araçlarla, ağır makinalarla DSİ'den, karayollarından, belediyelerden iş makineleri, otobüsler alıp bu girişi çıkışı kapatmaya çalıştık.

        İlerleyen saatlerde Çiğli Ana Jet Üssü'nden sayın Cumhurbaşkanımızı Marmaris'ten almaya veya ona yönelik bir operasyon yapmaya hazırlığı olan bir birliğin, 3 helikopterle donatılmış 40 civarında özel yetiştirilmiş komando personelinin hazırlık yapıp çıkışını öğrendik. Hareketliliği görünce eş zamanlı olarak sayın Cumhurbaşkanımızın Marmaris'te bulunduğunu, İstanbul'a veya İzmir'e veya Ankara'ya gideceğine ilişkin bir takım bilgiler olması nedeniyle öyle bir tereddütlü ve sıkıntılı zaman yaşandı. Hatta İzmir'e Adnan Menderes Havaalanı'na gelebileceği söz konusuydu. Bu helikopterlerle havaalanına dönük bir hazırlık da olabileceğini düşünerek tedbirleri arttırdık.

        REKLAM

        "53 BİN MERMİYLE MARMARİS'E HAREKET ETTİLER"

        Daha sonra öğrendik ki bu komando eğitimli operasyon birliği 53 bin mermiyle helikopterleri donatarak Marmaris'e hareket etti. Biz telefon irtibatıyla Marmaris'e özel harekat personeli göndermiştik. O gece gönderdiğimiz özel harekat personelinin Marmaris'e intikal ettiği an itibarıyla İzmir Çiğli'den kalkan helikopterlerin de Marmaris'e intikalleri eş zamanlı oldu ve o eş zamanlı inişte çatışma yaşandı. İlk etapta Muğla kadrosundan bir personel şehit oldu daha sonra Cumhurbaşkanımızın ayrılmış olduğu otelde geride kalan koruma personeliyle olan çatışmada 1 arkadaşımız da orada şehit olmuştu. Bizim İzmir'den gönderdiğimiz özel harekat birliği gelen helikopterlerle ilk teması kuran kuvvetlerin içerisinde etkin bir şekilde rol aldı.

        "BUGÜNKÜ OPERASYONLAR DAHA ÇOK BYLOCK İÇERİKLERİNDEN VE ANKESÖRDEN TESPİT EDİLENLERE YÖNELİK"

        TSK'daki FETÖ ile ilgili her gün operasyon yapılıyor. Bu operasyonları sürecek mi? Sanırım bu operasyonlar daha çok ByLock ve ankesör arama soruşturmaları kapsamında yapılıyor.

        ByLock tam sayı değil de tespiti yapılan 100 bin civarı. Bir de bunlar üzerinden kurulan mahrem yapılanmalar, mahrem imamlar kanalıyla alt kademedekiler irtibatları şeklinde yürütülen, onun çok daha üzerinde bir sayı var. Ama ID'si tespit edilen sanıyorum 100 bin civarında. Tabi bir de içerikleri çıktıkça ByLock içeriklerinde yeni yeni irtibatlar ortaya çıkıyor. Hem ByLock ile ilgili hem büfe ankesör irtibatları... Bunun da daha sonraki süreçte ortaya çıkarılan, gizliğin ön planda tutulduğu, normal iletişim yollarının kullanılmadığı, kodlanarak telefon numaralarının farklılaştırıldığı sadece irtibat kurulup yüz yüze buluşmalarının sağlandığı, bir iletişim yöntemi olarak kullanılmış olduğunu gördük. Bugün yaptığımız operasyonların büyük bir bölümü ByLock içeriğinde yeni çıkan hem de büfe ankesör üzerinde irtibatları tespit edilen, hem örgütün mensupları ifadelerde irtibatları ortaya konulup delillendirilen, sadece afaki ifadelerle değil, değerlendirilen hedefler üzerine yürütülen oldukça nitelikli operasyonlar şekilde. Haftada 500 kişi hakkında işlem yapılıyor. Operasyonlar, irtibatlar ortaya çıktıkça devam edecek. Mesela askeri okul, polis okul sınavları ve diğer kurum sınavlarında sınav sorularının örgüt mensuplarına verilip bunlarla ilgili tespit edilen halen pek çok kişi var. Bunların bir çoğu hakkında zaten FETÖ kapsamında soruşturma yapılmış. Veya hiç işlem yapılmayan yeni tespit edilen pek çok kişi bu süreçte değişik alanlarda operasyon kapsamına alınıyor ve devam ediyor.

        REKLAM

        "MİADI DOLAN ÖRGÜTÜN YERİNE BAŞKASINI İMAL EDİYORLAR"

        FETÖ ile mücadele mücadele ne zaman biter? FETÖ ile mücedele ne durumda?

        Olayın ne zaman biteceğinden ziyade bizim toplum olarak devlet olarak duruşumuz önemli. Bir kere şunu bilmek gerekiyor. Ülkemizin hiç bir zaman rahat bırakılmayacağı, dış güçler tarafından ülkemizin daima hırpalanacağı, sıkıntıya sokulacağını bunun için örgütler üretileceğini, imal edileceğini, birini miadı dolduğunda yerine bir başka örgüt ya da örgütlerin imal edileceğini bilmemiz gerikiyor. Pek çok terör örgütü taşeron. Türkiye'de sıkıntılar yarattılar. Miadları dolduğunda yerine başka örgütler oluşturuldu. 30 senedir aynı amaçla aynı güçler tarafından bela edilen bir PKK terör örgütü oldu. 30 yılı aşkın yıldır bununla ülke olarak mücadelemiz var. Yine aynı güçler onun karşıtı gibi geliştirdiği DEAŞ terör örgütünü imal ettiler. Birbirinin karşıtı gibi takdim edildi. Ama sonra görüldü ki her ikisinin arka plandaki patronlarının aynı. Bunları kullandıran, yönlendiren eller aynı eller. İstedikleri zaman ve iki örgütü bir araya gelip birlikte ülkemizi aynı söylemlerle, aynı yaklaşımlarla faaliyet yürüttüklerini gördük ve halen görüyoruz.

        REKLAM

        "FETÖ DEVLETİN TOPUNU, TÜFEĞİNİ KENDİ SAHİBİNE YANİ DEVLETE KARŞI KULLANDI"

        FETÖ terör örgütü bunların içerisinde hepsinden çok daha farklı, hepsinin belirli önemli özeliklerini alan, farklı yöntemler kullanan, silahı, çatısı, bıçağı olmayan bir örgüt diye tanımlanıyor. Bir zamanlar örgütün başı, operasyonlar sürecinde 'boşu boşuna bizim mensuplarımızın evlerinde aramalar yapıp yorulmayın, bir çakı bıçağı dahi bulamazsınız' diyordu. Millet de düşünüyordu bu nasıl örgüt olacak ki çakı bıçağı olmayan bir örgüt olur mu? Oysa tüm terör örgütlerin silahı var, mermisi ve özünde şiddet var, terör var. Bugün kullandığı tüm silahları, bir kuruş harcamadan devletin mecvut gücünü, tüfeğini, topunu, uçağını, tankını her şeyini kendi silahı olarak devlete, sahibine karşı kullanmayı planlayan bir örgüt olarak karşımıza çıktı.

        "KUZU POSTUNA BÜRÜNMÜŞ CANAVAR"

        Yani bu kadar farklı bir yapı. Her kurum içiresinde soktuğu yerleştirmeye çalıştığı kişileri gizlilik modeline uygun maskelemeye gizlemeye çalıştı. Yakın tarihlerde madalya verilen, kahraman olarak algılanan kişilerin bir sonraki sahnede operasyonun kendi kapısına dayandığını hissedip gidip örgüt mensubu olduğunu söylecek örnekleri yaşadık. Görünen arka plandaki yapı o kadar zıt ve farklı ki! Ama 15 Temmuz'da hem milletimiz hem dünya gördü ki bu terör örgütünün kuzu postuna bürünmüş bir canavar şekilinde ülkeye kast eden bir örgütlemenin adıymış. Devletimizin tüm organları kararlı bir duruş sergiliyor. En küçük bir sapma yok. Bu duruşta en küçük bir taviz olmayacağını başta sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletin tüm yöneticileri her fırsatta belirttiği gibi devletin tüm kurumları da bu anlamda mücadele en küçük duraksama göstermeden devam ediyor.

        "KURDUN KURT OLDUĞUNU BİLENLE BİLMEYEN AYIKLANMALI"

        Ne zaman bu örgütün tamamen bağlantıları devlet içerisine sızmış örgütlü yapıları, bakın bu çok önemli. Bir şekilde teması olanlar ayrı tutuluyor ve tutulmalı. Çünkü o masum görünümüyle kurtla kuzu sanarak arkadaşlık yapan insanlarla kurdun kurt olduğunu bilerek onunla yola çıkan insanları da karıştırmamak lazım. Dolayısıyla o kurtla kurt olduğu bilerek arkadaşlık yapan insanların ayıklanıp yargı önüne çıkarılması bitinceye kadar ben inanıyorum ki devletimiz FETÖ ile olan mücadelesini kesintisiz olarak devam ettirecek.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ