Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Beyoğlu Belediyesince Pera Palas Otel'de ikincisi düzenlenen "Beyoğlu Sohbetleri" etkinliğine katıldı. Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin insani ve sorun çözme yönünde inisiyatif alan, aktif bir dış politika izlediğini dile getirdi.
Türkiye gibi bu coğrafyadaki ülkelerin çok yönlü dış politika izlemek zorunda olduğunu anlatan Çavuşoğlu, "Bakın Ukrayna'ya çok yönlü bir dış politika izleme imkanı verilmedi. Ukrayna'nın başına gelene bakın. Oysa Ukrayna, Rusya ve Batı ile ilişkilerini çok dengeli götürebilirdi. Buna Rusya da Avrupa Birliği de izin vermedi. Ukrayna hangi kararı verseydi bugünkü durumdan daha iyi bir durumda olmazdı." diye konuştu.
"YENİ SAYFA AÇTIK"
Çavuşoğlu, dün Özbekistan'a yaptığı ziyarete ilişkin "Biz Özbekistan vatandaşlarına vizeyi kaldırmıştık. Şimdi de Özbekistan ile ilişkilerde yeni bir sayfa açtık. Özbekistan da bizim vatandaşlarımıza inşallah vizeleri kaldıracak. Bunu değerlendirdik." açıklamasında bulundu.
Türk-İsrail ilişkilerine de değinen Çavuşoğlu, Türkiye'nin şartlarının yerine getirilmesinden sonra ikili ilişkilerin normalleştiğini dile getirerek İsrail bölgesindeki doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa piyasalarına nasıl ulaştırılabileceğinin görüşülmeye başlandığını aktardı.
Çavuşoğlu'ndan Ermeni vekile sert tepki!
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Birliği'nin 18 Mart tarihli anlaşmanın şartlarını yerine getirmesi gerektiğini söyledi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Birliği 18 Mart tarihli anlaşmanın şartlarını yerine getirmelidir. Kaçak göçe yönelik adımların sadece Türkiye'den gelmesini beklemek haksızlık olur. Avrupa Birliği'nin de taahhütleri var. Bir an evvel taahhüt ettiği 3 milyar Avro'yu Türkiye'ye değil, burada zor durumda yaşayan Suriyelilere ulaştırması gerekir" dedi.
NATO Parlamenterler Asamblesi 62'nci Oturumu Hilton Bomonti Otel'de başladı. Oturuma katılan Dışişleri Bakanı Mevlit Çavuşoğlu, katılımcılara seslendi. Bakan Çavuşoğlu, Irak ve Suriye'deki olaylara değinerek, terör sorununu değerlendirdi.
Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, katılımcılara 15 Temmuz darbe girişiminde milletin duruşunu anlattı.
Çavuşoğlu, "Türk milleti darbe girişimi karşısında demokrasiyi destansı bir şekilde savunmuştur. Milletimiz sarsılmaz bir iradeyle tankları ve savaş uçaklarını durdurup Türk demokrasisine sahip çıkmıştır. Geldiğimiz noktada FETÖ terör örgütü üyelerini işgal ettikleri devlet görevlerinden uzaklaştırmak bizim halkımıza olan borcumuzdur. Bu sorumluluğumuzu göz ardı etmemizi kimse bizden beklemesin" dedi.
Bakan Çavuşoğlu, "NATO ve NATOPA'nın karşı karşıya kaldığımız tehditler konusunda çabalarında ve yeni politikalarını da tam destekliyoruz, hem takdirle karşılıyoruz. NATO bugün doğu ve güney kanadındaki gelişmeler karşısında yeni bir sınava tabi tutuluyor. NATO'nun güney ve doğu kanatlarında görünür caydırma ve savunma politikalarına katkıda bulunmaya devam edeceğiz. Öte yandan, biz de müttefiklerin Türkiye'nin güvenliğine yönelik gereken katkıları açık bir şekilde görmek istiyoruz. Türkiye için uyarlanmış güvence tedbirleri hala tam olarak uygulanmaya koyulmadı. Türkiye'nin güvenliği ve diğer ülkelerin güvenliği NATO'nun kendi güvenirliliği ve inancıyla doğrudan kararlıdır" ifadelerini kullandı.
ERMENİ VEKİLE SERT TEPKİ
Çavuşoğlu'nun konuşmasının ardından soru cevap bölümünde söz alan Ermenistan Milletvekili Koryun Nahapetyan, Türkiye'ye yönelik suçlamalarda bulundu.
Nahapetyan'ın Türkiye'in DEAŞ'a destek verdiği yönündeki suçmalarına Bakan Çavuşoğlu sert tepki gösterdi. Çavuşoğlu, "Değişik görüşlerimiz olabilir. Ama önce dürüst olmamız lazım. Hele siyasetçiysek çok dürüst olmalısınız. Maalesef Ermeni arkadaşlarımız hiç dürüst olmuyorlar. Nasıl söylersiniz DAEŞ'e destek verdiğimiz. Bugünü kadar hangi ülke Türkiye'nin öldürdüğü kadar DEAŞ teröristini öldürmüştür. Hiç de dürüst olmayan biçimde DEAŞ'a destek verdiğimizi söylüyorsunuz" dedi.
"AB ANLAŞMA ŞARTLARINI YERİNE GETİRMELİDİR"
"Düzensiz göçe karşı AB ile yaptığımız işbirliği bunun en iyi örneğidir" diyen Çavuşoğlu, "Güvenlik güçlerimizin denizde ve karada aldığı tedbirler sayesinde düzensiz geçişler yüzde 95 azalmıştır. AB ile imzaladığımız 18 Mart anlaşması da bu kaçak göçün azalmasında çok önemli bir rol oynamıştır. Düzensiz göçmenlerin Avrupa'ya akışını durdurmak için azami gayreti göstermeye hep birlikte devam edeceğiz. Avrupa Birliği 18 Mart tarihli anlaşmanın şartlarını yerine getirmelidir. Kaçak göçe yönelik adımların sadece Türkiye'den gelmesini beklemek haksızlık olur.
Avrupa Birliği'nin de taahhütleri var. Bir an evvel taahhüt ettiği 3 milyar Avro'yu Türkiye'ye değil, burada zor durumda yaşayan Suriyelilere ulaştırması gerekir" diye konuştu.
"TERÖR ÖRGÜTLERİ NATO İÇİN DE TEHDİT"
Bakan Çavuşoğlu, "Suriye ve Irak'taki siyasi boşluk ve mezhep kutuplaşması bu iki ülkeyi de harap etti. Bunun sonucunda terör örgütleri güney sınırımızda sürekli güç kazandı. Bu durum Türkiye'yi olduğu kadar NATO içinde önemli bir tehdit oluşturuyor. Suriye'deki durum gittikçe kötüleşiyor. Birleşmiş Milletlerin son rakamlarına göre 4.8 milyon Suriyeli komşu ülkelere sığındı. Bunlardan yarısında fazlası bizim ülkemizde yaşıyor. Türkiye kapılarını Suriyeli kardeşlerine açmaya devam ediyor. Göçmenlerin yarıdan fazlasını biz misafir ediyoruz. Yaklaşık 2.7 milyon Suriyeli, 200 bğnden fazla Iraklı Türkiye'de yaşıyor. 3 milyondan fazla insan bizim ülkemnizde misafir olarak yaşıyor. Suriye'de siyasi bir dönüşüm gerekmektedir. Kalıcı çözüm, siyasi çözümdür. Ancak rejim sorunu askeri bir çözüm getirmek istiyor. Ateşkesin çökmesine de Esad rejimi neden oldu. Defalarca ateşkes sağlandı. Bizim de içinde olduğumuz, bazı Körfez ülkelerinin de içinde olduğu çok anlaşmalar sağladık. Ama maalesef her seferinde ateşkes rejim ve destekçileri tarafından ihlal edilmiştir. Halep'in yerle bir edilmesi şiddetle çözüm bulmanın en vahim sonucudur" dedi.
"ASKERİ BAŞARI TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL"
Irak'ta yaşanan sorunlara değinen Bakan Çavuşoğlu, "Irakta da yıllardır maalesef sorun devam ediyor. PKK VE DEAŞ gibi çeşitli terör örgütlerinin bu boşluktan dolayı buradaki varlıkları esasen Türkiye de tehdit ediyor. DEAŞ ve PKK gibi terör örgütlerine karşı gerekli tedbirleri almak doğal hakkımızdır. Ancak askeri başarı tek başına yeterli değildir. Şuana kadar elde edilen askeri başarı önemli ama sonrasını da çok iyi planlamamız gerekiyor. bu kazanımları siyasi alanda nasıl güçlendirebiliriz. Bunları çok iyi planlamamız gerekiyor. Herkesin içinde yer bulduğu, güvende hissettiği kapsayıcı bir siyasi sistem. Irak ile ilgili vizyonumuz toplumun bütün kesimlerin demokratik bir sistem içinde, mezhepçiliğe maruz kalmadan eşit bir biçimde temsil imkanı bulabilmesidir. Irak'ın istikrarını somut adımlarla da destekliyoruz. Başika'da 3 bin 500 yerel unsur, Erbil'e yakın bir yerde de 2 bin 500 peşmergeyi eğittik, donattık. Bunların önemli bir kısmı DEAŞ'e karşı Musul operasyonu içinde bulunuyor. Burada NATO'nun rolü çok önemli NATO olarak terörle mücadele eden ülkelerin kapasitesini nasıl güçlendirebiliriz? NATO'nun çabalarına Türkiye aktif olarak destek veriyor" dedi.
"İYİ TERÖRİST KÖTÜ TERÖRİST" KAVRAMI
"Terör küresel bir tehdit haline geldi" diyen Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, günümüzde iyi ve kötü terörist ayrımlarının yapıldığını belirterek, PKK'nın bazı ülkeler tarafından terör listesinden çıkartılmaya çalışıldığını belirtti. Bakan Çavuşoğlu, DEAŞ'ın İslamiyet ile ilgisi olmadığını belirterek, Ukrayna'da yaşanan olayların da çözüme kavuşması gerektiğini vurguladı.
Bakan Çavuşoğlu, hala çözülemeyen Karabağ, Güney Osetya gibi sorunların da dünya için risk oluşturduğunu söyledi.
Terörün kaynaklarını sıralayan Bakan Çavuşoğlu en büyük sorunun işsizlik ve maddi sıkıntılar olduğunun altını çizerek, dünyanın her yerindeki yardıma muhtaç ülkelere yardım yapan ülkenin başında Türkiye'nin geldiğini dile getirdi
Bakan Çavuşoğlu'ndan AP'ye sert tepki
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bakanlık resmi konutunda Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile görüştü. Görüşme sonrası Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz'a yanıt verdi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz'un idam cezasının getirilmesi halinde Türkiye ile müzakerelerin durdurulacağına yönelik açıklamalarına ilişkin, "Schulz'un bu tehditkar açıklamalarının bizde hiçbir etkisi yok. Hiç kusura bakmasın. Önce AP'deki PKK faaliyetlerini durdursun. Gücü yetiyorsa yine AB üyesi ülkelerdeki teröre destek veren faaliyetlere karşı söylem içinde olsun. Ekonomik yaptırımlarla ilgili de elinden geleni arkasına koymasın. Gerekeni, ne yapmak istiyorsa yapsın." dedi.
Çavuşoğlu ve Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Türkiye-Çin Dışişleri Bakanları İstişare Mekanizması 1. Toplantısı'nın ardından bakanlık resmi konutunda ortak basın toplantısı düzenledi.
Son dönemde çeşitli düzeylerde karşılıklı ziyaret ve görüşmelerin ikili ilişkilerin gelişmesine büyük katkı sağladığını söyleyen Çavuşoğlu, Çin ile stratejik işbirliğinin giderek güçlendiğini ve çeşitlendiğini ifade etti. Siyasi ilişkilerin de bu çerçevede güçlendiğini dile getiren Çavuşoğlu, güvenlik alanında yakın işbirliği içinde olduklarını belirtti.
Bugünkü toplantıda ekonomik işbirliğini geliştirmek için hangi adımların atılması gerektiği üzerine görüş alışverişinde bulunduklarını aktaran Çavuşoğlu, "Ticaretimizi artırmalıyız. Ama Çin'in lehine olan ticaret açığını da dengelememiz lazım. O sebeple de ürünleri çeşitlendirelim ve Türkiye'nin ihraç ettiği ve edeceği ürünlerin önündeki engelleri kaldırma konusunda Çin'in olumlu bakışını bir kez daha görmekten mutluluk duydum." diye konuştu.
Karşılıklı yatırımları da artırmak gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, Çin'in Türkiye'de bankacılık, enerji, ulaşım gibi birçok alanda yatırım yapmak istediğini bildiklerini ve bu firmalara ellerinden gelen desteği vermeye devam edeceklerini anlattı.
Çavuşoğlu, Çin firmalarının Türkiye'de planlanan mega projelere yönelik ilgisine de dikkati çekerek, "Londra'yı Pekin'e bağlama hedefimiz var. Çin, Batı'ya doğru hareket ediyor. Biz de Çin'e doğru hareket ediyoruz. İnşallah ortak bir noktada ilişkilerimizin tüm boyutuyla birlikte buluşacağız." ifadelerini kullandı.
Halklar arasında kültürel bağları güçlendirmek konusundaki kararlılıklarını dile getiren Çavuşoğlu, eğitim ve turizmin bunu sağlamada önemli bir mekanizma olduğunu vurguladı. Çin vatandaşlarının Türkiye'yi çok sevdiğini bildiğini ve daha fazla Çinli turistin Türkiye'ye gelmesini istediklerinin altını çizen Çavuşoğlu, Çin'in 2018 yılını "Türkiye Turizm Yılı" ilan etmesinden büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.
İDAM TARTIŞMALARI
Bakan Çavuşoğlu, gazetecilerin, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz'un idam cezasının getirilmesi halinde Türkiye ile müzakerelerin durdurulacağına yönelik basında yer alan ifadelerinin hatırlatması üzerine, Schulz'un söylediklerinin kendileri için çok fazla öneminin olmadığını belirtti. "Schulz'un gücü yetiyorsa öncelikle AP'de PKK faaliyetlerine son versin, bunları engelleyebilsin. Öyle görünüyor ki ya destekliyor kendisi ya da gücü yetmiyor." diyen Bakan Çavuşoğlu, Schulz'un hep üst perdeden, tehditkar tavırlarını sürdürdüğünü, ancak bu tavırların kendilerini etkilemediğini kaydetti. Kendilerinin karar alırken Türk halkından güç aldığını söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye-Avrupa Birliği (AB) temasının devam etmesini arzu ederken de esasen gerçek niyetini söylüyor. Diyor ki diyaloğu devam ettirmezsek, muhalefete, Türkiye'de karşıtlarına sahip çıkamayız. Kimi kastediyorsunuz CHP mi MHP mi? Hayır, PKK ve onun yandaşlarını kastediyorsunuz. Türkiye ile ilişkilerin karşılıklı çıkar çerçevesinde önemini söylemiyor. Ne için Türkiye ile diyaloğun devam etmesini istediğini de açıkça söylüyor. Türkiye'deki gelişmelerle ilgili Schulz'un ve arkadaşlarının açıklamaları var. PKK'lılar da çok iyi savunuyorlar. Peki bizim en son şehit kaymakamımızın teröristler tarafından şehit edildikten sonra Schulz ve onun gibi düşünenlerin herhangi bir açıklaması oldu mu? Yani bir PKK'lı çok önemli ama bizim kaymakamımızın, diğer şehitlerimizin, hatta PKK'nın katlettiği Kürt vatandaşlarımızın hiçbir değeri, hiçbir önemi yok. Dolayısıyla Schulz'un bu tehditkar açıklamalarının bizde hiçbir etkisi yok. Hiç kusura bakmasın. Önce AP'deki PKK faaliyetlerini durdursun. Gücü yetiyorsa yine AB üyesi ülkelerdeki teröre destek veren faaliyetlere karşı söylem içinde olsun. Ekonomik yaptırımlarla ilgili de elinden geleni arkasına koymasın. Gerekeni, ne yapmak istiyorsa yapsın. Ve gerçekten AB'nin ve parlamento başkanının iki yüzlülüğünü, çifte standardını her zaman olduğu gibi görüyoruz. Sadece biz değil, halkımız da bunu çok iyi görüyor.
Demokrasi, insan hakları gibi konularda bize ders vermeye çalışanların iki yüzlülüğünü sanırım Çin de bizim kadar iyi biliyor."
"KIBRIS KONUSUNDA YAPICI TUTUMUMUZU SÜRDÜRÜYORUZ"
Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs müzakerelerine ilişkin son durumun sorulması üzerine de iki tarafın 4 fasıl üzerinde gerçekten önemli mesafeler kat ettiğini dile getirdi. Türkiye'nin İsviçre'de bir hafta süren müzakereleri desteklediğini ve elinden gelen katkıyı sağladığını ifade eden Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler'in açıklamasında görüldüğü üzere Rum tarafının talebiyle bu müzakerelere ara verildiğini hatırlattı.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "İki tarafın anlaşması çerçevesinde müzakerelerin önümüzdeki hafta sonu tekrar aynı yerde başlaması öngörülüyor. Bir an evvel de beşli formata geçilip, bu son fırsat olan müzakere sürecini başarıyla tamamlamak ve sonuçlandırmak istiyoruz. Türkiye olarak her zaman olduğu gibi bu konuda yapıcı tutumumuzu sürdürüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
AA
Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.