Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 'Devlet vatandaşı dinlemeyi öğrendi'

        Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin Ak Parti'yle dinlemeyi öğrendiğini belirterek, ''Devlet ilk defa Kürt vatandaşını dinlemeye başladı. Devlet ilk defa Alevi vatandaşını, Rum vatandaşını, Ermeni vatandaşını, kadın vatandaşını, işçi vatandaşını dinlemeye başladı'' dedi.

        Bağış, partisinin Beşiktaş'taki Elif Gönül Davet Salonu'nda düzenlenen 2010 yılı ilk İlçe Danışma Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, AB süreci ve gündemdeki diğer gelişmelere ilişkin bilgi verdi.

        Egemen Bağış, hükümetin bir yandan içerideki, eskiden olduğu gibi devleti çetelerin yönetmesini isteyenlere direndiğini, bir yandan da dışarıdakilere Türkiye'nin kalkınma yolculuğunu durduramayacaklarını bildirdiğini ifade etti. Bağış, ''2011, Türkiye'nin dönüm noktası olacak. Plan yapmama hatasına düşerseniz, hata yapmayı planlamış olursunuz'' dedi. Türkiye'nin AB'yle müzakerelere başladığını ve bunu kararlılıkla sürdürdüğünü hatırlatan Bağış, ''Bugüne kadar müzakerelere başlayıp da bitiremeyen bir ülke olmadığına göre Türkiye de bir istisna olmayacaktır'' diye konuştu.

        Bağış, ''AB içinde Türkiye'nin tam üyeliğini istemeyen dar vizyonlu kişiler olsa bile, tam üyeliğini destekleyen pek çok dostu da bulunduğunu'' söyledi.

        Türkiye'nin 2002 yılından bu yana hangi noktaya geldiğini de örneklerle anlatan Bağış, AK Parti teşkilatına seslenerek, şöyle devam etti:

        ''Bu kadar yolu, hastaneyi, uluslararası yolu, bu kadar demokratikleşmeyi ve zenginleşmeyi kim sağladı? Siz başardınız. AK Parti teşkilatları başardı. Çünkü sizler, kimilerinin 'artık muhtar bile olamaz' dediği birinin peşine düştünüz. 'Onun liderliğinde Türkiye'yi kalkındıracağız' dediniz. 'Bu millet her şeyin en iyisine layık' dediniz. Ve onu sadece Türkiye'nin Başbakanı yapmakla kalmadınız, dünya vicdanının sesi haline getirdiniz. Ülkemizi barışın merkezi haline getirdiniz. Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi meyvelerini vermeye devam ettiği, bizler birbirimize kenetlendiğimiz sürece, ne bu teşkilatı ne de Türkiye'yi durdurabilecek bir güç tanımıyorum ben.''

        Bağış, Türkiye'nin 10 yıl içinde dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmakla kalmayacağını, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti pasaportunun da dünyanın en değerli pasaportlarından biri haline geleceğini kaydetti.

        ''DÜŞÜNEN TÜRKİYE'Yİ DE İSTEMEDİLER''

        Yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nin açılışında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı konuşmaya da dikkati çeken Bağış, şöyle konuştu:

        ''Açılışta Sayın Başbakanımız bir tarihi konuşma daha yaptı. Beşiktaş teşkilat mensubu bütün arkadaşlarımızın, bugünden itibaren 2011'e kadar her gördükleri yerde, her gördükleri Beşiktaşlı'ya bu konuşmayı tekrar etmelerini özellikle rica ediyorum. Bunu Beşiktaş'ta herkesle iyi paylaşmak lazım.

        AK Parti'nin kimsenin yaşam tarzıyla bir sorunu olmadığını sayın Başbakanımız, dün belki 50'inci kere, belki 100'üncü kere bir kez daha söyledi. Ama burada kendini bilmez birileri, sanki AK Parti'nin kendi vatandaşlarıyla sorunu varmış gibi göstermeye çalıştılar. Burada, yerel seçimlerde, bize sanki demokrasinin, cumhuriyetin bekçileri onlarmış gibi kampanya yürütmeye kalktılar. Türkiye'de demokrasinin de teminatı AK Parti'dir, cumhuriyetin de teminatı AK Parti'dir, Atatürk ilkelerinin de teminatı AK Parti'dir.

        'Konuşan Türkiye'yi yaratacağız' dediler. Dinleyen Türkiye'den bahseden olmadı. Türkiye AK Parti'yle dinlemeyi öğrendi. Devlet ilk defa Kürt vatandaşını dinlemeye başladı. Devlet ilk defa Alevi vatandaşını, Rum vatandaşını, Ermeni vatandaşını, kadın vatandaşını, işçi vatandaşını dinlemeye başladı. Bizlere cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Atatürk'ü anlattılar. Atatürk'ün 7 yaşındayken dayısının çiftliğinde karga kovaladığını öğrettiler ama O büyük devlet adamının 1930'larda bir gün Sovyetler'in çökeceğini öngördüğünü bizlerle paylaşmadılar. Çünkü, onu paylaşsalardı, Atatürk gibi bizim de 'öngörüşlü olmak için nasıl bir Türkiye tasavvur etmemiz gerekir' diye korktular. Dinleyen Türkiye'yi istemedikleri gibi düşünen Türkiye'yi de istemediler. İşte bu yüzden Atatürk'ten sonra ilk defa bir cemevine giden bir Cumhurbaşkanımız var. ''

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ