İsveçlilerin lagom felsefesi: Ne az, ne çok, tam kararında!
Ne çok, ne az… Tam da olması gerektiği kadar! İsveç kültürünün merkezinde yer alan "lagom" felsefesi, hayatı dengeyle yaşamanın anahtarı olarak görülüyor. Minimalizmin ötesine geçen bu yaklaşım, fazlalıklardan kurtulmakla kalmıyor; ihtiyaç kadarına razı olmanın iç huzurunu da sunuyor. Günümüzde sadeleşmeye çalışan birçok insan için lagom, sürdürülebilir mutluluğun formülü olabilir. İşte detaylar!
ABONE OL
Tüketim çağında daha azla yetinmek değil, yeterince ile mutlu olabilmek mümkün mü? İsveçlilere göre evet! “Lagom” felsefesi, hayatın her alanında denge kurmayı, sadelikle uyumu benimsemeyi ve huzuru fazlalıkların değil, kararında olanın içinde aramayı öğretiyor. Bu kadim yaşam felsefesi, modern dünyanın karmaşasında sadeleşmek isteyenler için bir yol haritası sunuyor!
İsveççe “lagom”, tam olarak “ne az, ne çok, tam kararında” anlamına gelir. Kelime kökeni, Viking zamanlarına kadar uzanır. Eski geleneklere göre, bir içki boynuzunu herkesin eşit miktarda içmesi gerektiğine dair “laget om” ifadesi zamanla “lagom”a dönüşmüştür. Bu anlayış, zamanla İsveç toplumunun tüm katmanlarına nüfuz etmiş ve bir yaşam biçimine dönüşmüştür.
Lagom felsefesi sıklıkla minimalizmle karıştırılır. Oysa bu iki yaklaşım arasında ince ama önemli bir fark vardır. Minimalizm “az olan daha çoktur” anlayışıyla yola çıkar, genellikle sadeleşme odaklıdır. Lagom ise “yeteri kadar” yaklaşımıyla, ihtiyaç fazlasını değil, eksikliği de önermez. Bir anlamda lagom, minimalizm kadar sert keskinlikler barındırmaz; daha esnek, daha ılımlıdır.