OSD Başkanı Yenigün: 'Üretime dönmek için çalışıyoruz'

Koronavirüs salgını fabrikaların kapısına kilit vururken, imkanı olanların da evden çalışmasına neden oluyor. Sosyal mesafeyi korumak adına, günlük işler de buna uygun olarak yeniden düzenleniyor.

Yılın ilk 3 ayını ve yaşanan son gelişmeleri değerlendirmek üzere bir basın toplantısı düzenleyen Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) de, söz konusu toplantıyı sosyal mesafe kurallarına uygun olarak online olarak gerçekleştirdi.

Otomotiv basınına son günlerin popüler online görüşme uygulamalarından biri üzerinden açıklamalarda bulunan OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, Avrupa ve ABD'de olduğu gibi Türkiye'de de bir süredir üretimin durma noktasına geldiği otomotiv ana sanayisi hakkında çarpıcı açıklamalar bulundu.

Yaşanan gelişmelere karşı, otomotiv şirketlerinin kendi içerisinde yaptıkları planları revize ettiklerini kaydeden Yenigün, salgının son bir aydır Türkiye'de hissedilmesine rağmen, otomotiv sektörünün Ocak ayından beri teyakkuzda olduğundan bahsetti.

Yenigün, "Çok sık soru geliyordu, A-B planlarınız var mı diye. A,B ve C değil, Z hatta iki basamaklıplanlarımız var. Çünkü, tam anlamıyla bilinmez bir resim var karşımızda. Planlarımız içerisinde salgının devam ettiği sürede bile bunun iş etkisinin azalmasıyla birlikte üretime dönmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz. Ofislerimize, fabrikalarımıza döndüğümüzde salgının kontrol altına alındığını varsaydığımız planlar üzerinde duruyoruz" dedi.

Yenigün, gelişmelere bağlı olarak, en iyi senaryonun fabrikaların Mayıs ayı içerisinde iş başı yapması olduğunu kaydetti.

'ÜRETİMİN DURMASININ ÜÇ NEDENİ VAR'

Haydar Yenigün, Türkiye otomotiv sektöründeki üretimin durmasının başlıcaüç nedeni olduğundan bahsetti.

Bunlar arasında ilk nedenin çalışanların sağlığı olduğunu kaydeden Yenigün, "Salgın nedeniyle çalışanların korunması gerekiyordu, çünkü sosyal mesafe denilen minimum 1-1.5 metre olarak tarif edilen mesafeyi otomotiv şirketlerinin fabrikalarında uygulamak çok zor. İkinci neden ise lojistik sistemi. Avrupa’da çok sayıda imalatçı var ve her biri ayrı bir ülke. Arada üç-dört tane sınır geçmek zorundaydık. Ancak karantina uygulanmaya başlanınca, sınırdan geçen araçların şoförleri karantinada kalmaya başladı ve lojistik sistemi çalışmamaya başladı. Üçüncü neden de, pazarın çöküşü. İnsanlar can derdinde, araç almayı bıraktılar. Durum böyle olunca ürettiğinizi satacak yeriniz de stoklayacak yeriniz de yok. Bu üç neden fabrikaları durmaya zorladı" ifadesini kullandı.

Yenigün, üretimeyeniden başlamak için bu üç nedenin ortadan kalkması ve salgının şiddetinin azalmasının gerekli olduğunu vurgulayarak, "Pandeminin insan üzerindeki etkisini zayıflatacak bir yöntem olması lazım, lojistik sisteminin bir şekilde çalışacağı bir sistem oluşması lazım. Bunları öngörebildiğimiz sürece fabrikalarımızı, bayiliklerimizi açıp, üretime, satışa başlayabiliriz" dedi.

'HAYAT NORMALE DÖNERSE ARAÇ TALEBİ PATLAR'

Hayatın normale dönmesi durumunda 2 nedenden dolayı satışlarda patlama olabileceğinisöyleyen OSD Başkanı Yenigün, "İlk olarak, bu yılın geciktirilen alımları, siparişleri var. Bir de aynı zamanda, geçen yılın son 2-3 ayına ve bu yılın ilk 2 ayına bakarsanız, rakamlarda göreceli olarak bir artış vardır. O da geçmiş yılların yani 2018 Ağustos’tan itibaren olan, ertelenen satışların hayata geçmesi idi. Ben bu ikisinin üst üste geleceğini düşünüyorum. Dolayısıyla Türkiye pazarında ciddi bir artış bekliyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Haydar Yenigün, satışların durduğu Avrupa'da, elde kalan araçların Türkiye'ye kaydırabileceğini de belirtti.

Haydar Yenigün, pazarda olası talep patlaması durumunda, geçtiğimiz dönemdeki stok sorununun nedenlerinin iyi analiz edilmesi halinde, önümüzdeki dönemde stok sorunu yaşanmayabileceğini de belirtti.Salgın öncesinde Türkiye pazarında hizmet veren firmaların önlerini göremediğini ve önlemlerin anlık olduğuna açıklayanYenigün, "Otomotiv sektöründe bugün bir fabrikaya 10 bin tane üret, 15 gün sonra 15 bin tane üret dediğiniz zaman üretemez. Katelizör Güney Afrika’dan geliyor, çipi Japonya’dan geliyor, sacı Kore’den geliyor, Avrupa’dan geliyor. Yani büyük bir mekanizma. Türkiye’de 2 milyon adet araç üretim kapasitesi var, ama geçtiğimiz aylarda araç sıkıntısı çektik. Bu hem halka yazıktır, ihtiyacını karşılayamadık, hem bize yazık, araç üretip satamadık, hem devlete yazık, araç satamadığımız zaman vergisini alamadı. Hiç kimseye yaramıyor" dedi.

'SATIŞLARIN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILMALI'

Haydar Yenigün, döviz kurlarındaki artışların ÖTV matrahlarında güncellemeyi gündeme getirebileceğini deanlattı.

Yenigün, "Ben bugün ÖTV hakkında konuşmanınçok da doğru olmadığını düşünüyorum. Bugün işçimizi, mühendisimizi korumamız lazım, sağlık dememiz lazım. Ama hayat normale döndüğü zaman, geçmiş dönemde konuşmaya başladığımız ve bu pandemi sebebiyle bıraktığımız noktadan tekrar devam edeceğiz. Mevcut satışların önündeki engelleri ortadan kaldırmak gerekli. Hurda teşviki sürekli hale gelmeli ve vergi sisteminin de sürdürülebilir bir mekanizmaya, yani devletin vergi gelirini azaltmayacak alternatif bir mekanizma şeklinde güncellenmesi gerekli. Araç satmamız lazım ki, yakıt satılsın, servisler, sigorta sistemi çalışsın. Araç satmadığımız zaman sadece bizden alınan vergiler değil, diğer bütün sistemden gelen vergiler kayba uğruyor" dedi.

'DEVLET DESTEĞİ DEVAM ETTİKÇE İŞTEN ÇIKARMA OLMAZ'

Salgın nedeniyle otomotiv sanayisinde işten çıkarma yaşanmadığının da altını çizen OSD Başkanı Yenigün, "İşten çıkarma yaşanacak olsaydı, bugünlerde olurdu. Çünkü o zaman onu en erkenden yapmak lazım. Hiçbir şirketimiz bu yola başvurmadı. Bence çok doğru bir davranış gösterdiler. Neticede salgın uzadığı sürece, devlet yardımı da sürdüğü sürece durum bu şekilde devam eder" diye konuştu.

Yenigün, OSD üyesi şirketlerin tamamının kısa çalışma ödeneğine başvurduğunukaydederek, "Bu şu anda şirketlerin nakit akışlarına çok ciddi bir destek oluyor. Önümüzdeki dönemde bunların devam edeceğini öngörüyorum. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi haziran sonuna kadar olmakla birlikte 3 ay uzatılabilecek şekilde. Dolayısıyla, düşünmek bile istemiyorum ama, o tarihlere kadar salgın devam ederse, devletin bir 3 ay daha uzatacağını varsayıyorum. O yüzden önümüzdeki dönemde devletin bu desteği vermeye devam edeceğini, dolayısıyla insanların iş garantilerinin olduğunu varsayıyorum. Farklı, ufak tefek değişiklikler de olabilir. Örneğin asgari ücretin yüzde 150’si değil de yüzde 250’si uygulanabilir. Yüzde 300’ü uygulanabilir" dedi.

KORONAVİRÜS SON DAKİKA HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ!