Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi Hematoloji Bölümünde yıllardır kanser hastalarına bakım yapan hemşire Nuray Aydoğmuş'un en zor görevi 6 yaşındaki lösemili oğlunu yaşatabilmek oldu.
Görev yaptığı ünitede kanser hastası çocukların ellerini tutan, aileleriyle gözyaşı döken hemşire Aydoğmuş, yaklaşık 1,5 yıl önce lösemi teşhisi konulan oğlu Onur Aydoğmuş için de "beyaz melek" görevini üstlendi.
Çalıştığı hastanede, diğer kanser hastası çocuklarla oğluna da bakan Aydoğmuş, evladının kemoterapiye cevap vermemesi üzerine nakil için uygun kök hücre aradı. Uygun donörün Türkiye'de bulunamaması nedeniyle büyük sıkıntı yaşayan anne, eşi ve oğlunun yüzünü İsrail'de bulunan kök hücre güldürdü. Onur, geçen aralıkta, yüzlerce kilometre uzaktan getirilen kök hücrenin nakledilmesi ve hemşire annesinin özenli bakımı sayesinde yaşama tutundu.
"BUNU YAŞAMAK ÇOK FARKLIYMIŞ"
Bornova'daki evlerinde, hemşire olmasının da avantajıyla kendini oğlunun bakımına adayan Aydoğmuş, görev yaptığı bölüm nedeniyle yüzlerce lösemili çocukla yakından ilgilendiğini ancak hastalığın ilk döneminde Onur'un kan değerinin düştüğünü anlayamadığını söyledi.
Hastalık sürecinde sağlık personeli arkadaşlarından büyük destek gördüğünü anlatan Aydoğmuş, "Doktorlar, hemşire arkadaşlarım Onur'u kendi çocukları gibi benimsediler. Birlikte zor bir süreç atlattık" diye konuştu.
"ÇOCUĞUM NEFES ALIYOR MU BAKIYORUM"
Aydoğmuş, sağlık personeli olmasından dolayı hastanede olmaları gereken sürenin yarısını evde geçirdiklerini dile getirdi.
Bu süreçte oğlunan hem annelik hem hemşirelik yaptığını anlatan Aydoğmuş, şöyle konuştu: "Nakil olan bir çocuğa bakmak gerçekten çok zor. Her an korkuyla yaşıyorum. Odasına giriyorum, çocuğum nefes alıyor mu bakıyorum. Hep kaybetme korkusu var. Önceden kanser hastası çocukların ailelerini görünce ağlıyordum ama şimdi bunu yaşamak çok farklıymış. Sağlık hizmeti konusunda profesyonel olma iyileşme sürecini hızlandırıyor ama evde bakım konusunda küçük sıkıntılar yaşadım. Açıkçası benim de rollerimi karıştırdığım dönemler oldu. Örneğin oğlum tadı kötü bir ilacı içmek istemiyor. Anne olarak içim elvermiyor ama hemşire olarak içirmem gerekiyor."
İzinli olduğu dönemde oğlunun yanından hiç ayrılmadığını ifade eden Aydoğmuş, gelecek ay yeniden iş başı yapacağını ve başka hasta çocuklara da sağlık hizmeti sunacağını dile getirdi.
Oğlunun tedavi sürecinde hasta yakınlarına bakışının da değiştiğine işaret eden Aydoğmuş, "Onların psikolojisini şimdi daha iyi anlıyorum. Eskiden bana olumsuz tepki verince içerliyordum ama şimdi mutsuzluklarının benimle ilgili olmadığını, çocuklarını kaybetme endişesi yaşadıklarını anlayabiliyorum" diye konuştu.
ONUR'UN GÖNÜLLÜ MİSAFİRİ
Öte yandan hemşire annesi ve Onur'a Dokuz Eylül Üniversitesi Müzik Bölümü Öğretim Üyesi Serpil Solmaz da gönüllü ritm dersleriyle moral desteği veriyor.
Onur'un kaslarının gelişimi, sosyal yaşama uyum sağlaması için daha önce hiç tanımadığı halde Aydoğmuş ailesinin kapısını çalan ve haftada bir kez ziyaret etmeye başlayan Solmaz, "Ailenin sıkıntısını ve mutluluğunu paylaşmak istedim. Onur, dünyanın bir başka noktasından mucizevi şekilde kendisine yüzde 100 uyan kök hücre ile yaşama dönmüş. Bu öykü beni çok etkiledi, onlarla birlikte olmak istedim" ifadelerini kullandı.
Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.