Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Amerika Son Dakika... Trump düğmeye bastı: Dünya ısınıyor!

        ABD Başkanı Donald Trump, ülkesinin İran'la nükleer anlaşmadan ayrılacağını ve 2015'te askıya alınan İran ekonomik yaptırımlarının en güçlü şekilde yeniden hayata geçirileceğini açıkladı. İran kararını Beyaz Saray'da düzenlediği basın açıklamasıyla duyuran Trump, 2015'te yapılan nükleer anlaşmayı İran'ın kendi amaçları için kullandığını savunarak, "Öyleyse bugün ABD'nin İran'la nükleer anlaşmadan ayrılacağını ilan ediyorum. Tahran'a en üst düzey ekonomik yaptırımları yeniden getireceğiz" dedi.

        "YARDIM EDENE DE YAPTIRIM UYGULARIZ"

        "İran'ın nükleer silaha sahip olma çabasına yardım eden herhangi bir ülke güçlü bir şekilde yaptırıma uğrayacak. Amerika nükleer şantajın rehinesi olmayacak" değerlendirmesinde bulunan Trump, İran'la iş yapacak ülkelere de mesaj gönderdi. Trump, somut detaylara girmeden İran'ın "yalan söylediğini" iddia ederek Tahran rejiminin bölgede teröre yardım ettiğini, anlaşmadan elde ettiği kazanımları nükleer ve askeri programlara yatırdığını öne sürdü.

        REKLAM

        İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun geçen haftaki açıklamalarına işaret eden Trump, "Bugün İran rejiminin (anlaşmayla ilgili) sözlerinin yalan olduğunu ortaya koyan net kanıtlara sahibiz" diye konuştu. Trump, anlaşmadan ayrıldıklarını ve artık "İran’ın nükleer tehdidine" karşı yeni bir süreç için çalışabileceklerini kaydederek, "Anlaşmadan ayrılırken İran'ın nükleer tehdidine karşı müttefiklerimizle gerçek, kapsamlı ve kalıcı bir çözüm bulmak için çalışacağız. Bu çabalar İran'ın balistik füze programı ve terör aktivitelerini ortadan kaldırmayı da kapsıyor" ifadelerini kullandı. ABD Başkanı Trump, 10 dakika süren konuşmasının ardından 2015'te askıya alınan İran yaptırımlarının yeniden uygulanmasının önünü açan başkanlık kararnamesini imzaladı.

        PETROL FIRLADI

        Trump ayrıca, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun kısa bir süre süre sonra Kuzey Kore'de olacağını ve burada Kim Jong-un ile görüşeceğini açıkladı. İran kararının ardından petrol fiyatları arttı.

        ABD BM DAİMİ TEMSİLCİSİ HALEY: KORKUNÇ BİR ANLAŞMAYDI

        ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Nikki Haley, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran nükleer anlaşmasından çekilerek kesinlikle doğru bir karar verdiğini söyledi. Haley, Trump'ın ülkesinin İran'la nükleer anlaşmadan ayrılması kararının ardından yazılı bir açıklama yaparak, Trump'a destek verdi.

        Haley, açıklamasında, "Başkan İran nükleer anlaşmasından çekilerek kesinlikle doğru bir karar verdi. Bu, İran'ın uluslararası kötü faaliyetlerinin daha da kötüleşmesine izin veren korkunç bir anlaşmaydı. İran'ın nükleer silahlar edinmesine kesinlikle izin vermemeliyiz ve Amerika ve müttefiklerini tehdit etmeye devam eden teröre verdiği desteği engellemeliyiz." ifadelerini kullandı.

        BM, DESTEK ÇAĞRISI YAPTI

        Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres: "ABD'nin İran nükleer anlaşmasından çekilmesi ve yaptırımları yeniden uygulamaya koymaya başlayacak olmasından derin endişe duyuyorum. Taraflara taahhütlerini yerine getirme ve tüm üye devletlere de nükleer anlaşmaya destek verme çağrısında bulunuyorum."

        AB: TRUMP'A KARŞI BİRLİK

        Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk: "ABD Başkanı Donald Trump'ın İran nükleer anlaşması ve ticarete ilişkin politikalarına karşı AB birlik içinde hareket edecek."

        AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini: "(İran'a) Taahhütlerinize bağlı kalın, biz de kendi taahhütlerimize bağlı kalacağız. Hep birlikte, uluslararası toplum olarak nükleer anlaşmayı koruyacağız."

        REKLAM

        NATO: ÇÖZÜM İÇİN ÇALIŞACAĞIZ

        NATO Sözcüsü Oana Lungescu: "ABD'nin İran anlaşmasından çekilmesinin ardından tüm tarafların İran'ın nükleer silahlar geliştirmesini engelleyecek kapsamlı bir siyasi çözüm için çalışmasını teşvik ediyoruz."

        RUSYA: DERİN HAYAL KIRIKLIĞI

        Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin İran nükleer anlaşmasından çekilme kararını "derin hayal kırıklığı” olarak nitelendirdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "ABD'nin yine birçok devletin görüşüne rağmen sadece kendi konjonktürel çıkarları için uluslararası hukuk kurallarını açıkça ihlal etmesinden son derece endişeliyiz" değerlendirmesinde bulunuldu. Washington'un eyleminin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'na olan uluslararası güveni baltaladığına işaret edilen açıklamada, ABD'den yapılan açıklamaya yönelik, "Bu Washington'un kabiliyetsizliğinin yeni teyididir" ifadelerine yer verildi.

        REKLAM

        "ABD'SİZ DEVAM EDERİZ"

        İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, "Dışişleri bakanlığımıza önümüzdeki birkaç hafta içerisinde Avrupa ülkeleri, Rusya ve Çin'le gerekli görüşmeleri gerçekleştirmesi talimatı verdim. Bu kısa zamanda biz, 5 ülkenin iş birliğiyle İran halkının nükleer anlaşmadan taleplerini elde edebileceğimizi görürsek nükleer anlaşma devam edecektir" dedi. Ruhani, "İran Atom Enerjisi Kurumuna endüstriyel düzeyde nükleer zenginleştirme sürecine dönülmesi talimatı vereceğim. Birkaç hafta içerisinde yeniden zenginleştirme çalışmalarına başlayacak kapasiteye sahibiz" diye ekledi.

        İSRAİL'DEN ABD'NİN NÜKLEER ANLAŞMADAN AYRILMASI KARARINA DESTEK

        İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan ayrılma kararından memnuniyet duyduğunu belirtti. İsrail Başbakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Başbakan Netanyahu'nun ABD'nin nükleer anlaşma ile ilgili kararını "cesur adım" olarak değerlendirdiği kaydedildi.

        Netanyahu, "İsrail, Trump'ın Tahran'daki terörist rejimle yapılan berbat anlaşmayı iptal eden cesur kararını tamamen desteklemektedir." sözleriyle ABD’nin kararını desteklediğini bildirdi.

        Nükleer anlaşmanın İran'ın Ortadoğu'daki manevra kabiliyetini artırdığını öne süren Netanyahu, "İsrail baştan beri anlaşmaya karşıydı. Bu anlaşma, İran'ın nükleer bombaya ulaşmasına giden yolunu engelleme yerine bilakis yolunu kolaylaştırıyordu." ifadelerini kullandı.

        İran'ın nükleer anlaşma ile balistik füze gücünü geliştirdiğini ve Ortadoğu başta olmak üzere tüm dünyayı tehdit ettiğini iddia eden Netanyahu, şunları kaydetti: "İsrail bunun için, Trump'ın tarihi bir adım attığına inanıyor ve başta Başkan (Donald) Trump olmak üzere cesur yönetimine teşekkür ediyor. İsrail aynı zamanda ABD yönetimine, Tahran’daki terörist rejimle kararlı mücadelesinden dolayı da teşekkür ediyor."

        İSRAİL CUMHURBAŞKANI RİVLİN: İRAN TÜM DÜNYAYI TEHDİT EDİYOR

        Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin, ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilmesini, İsrail'in güvenliğini sağlamak için önemli bir adım olarak değerlendirdi.

        "ABD Başkanı tarafından verilen karar, İsrail Devleti'nin güvenliğini, bölgenin güvenliğini ve tüm özgür dünyanın güvenliğini sağlamada önemli bir adım teşkil ediyor." ifadelerini kullandı.

        "Nükleer tehdidin yanı sıra İran'ın sınırlarımız üzerinde yürüttüğü silah yarışını da bir an olsun unutmayız. Vatandaşlarımızın güvenliğini korumak için gelişmeleri yakından ve sorumlu bir şekilde takip ediyoruz."

        Rivlin, İran'ın sadece İsrail'i tehdit etmediğini bilakis tüm dünyayı tehdit ettiğini iddia ederek, "bu tehlikeyle" mücadele için uluslararası baskıya ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

        SAVUNMA BAKANI LIBERMAN: BU REJİM VE VAHŞİ TEHDİDİ YOK OLACAK

        Savunma Bakanı Avigdor Liberman da yaptığı açıklamada, ABD'nin söz konusu kararını "cesur" şeklinde nitelendirdi.

        Liberman, "Başkan (Donald) Trump’ın kararı cesur bir liderin cesur bir kararıdır. Sonunda bu rejim (İran) ve vahşi tehdidi yok olacak." dedi.

        ORTAK BİLDİRİYLE YANIT

        İngiltere, Fransa ve Almanya, ortak bildiri yayımladı. Bildiride, "Fransa, Almanya ve İngiltere liderleri Başkan Trump'ın ABD'yi Kapsamlı Ortak Eylem Planından (JCPOA) çekme kararını üzüntü ve kaygıyla not ediyor. Hep birlikte biz JCPOA'ya devam eden bağlılığımızı vurguluyoruz. Bu anlaşma ortak güvenliğimiz için önemini koruyor. Biz, E3 (İngiltere, Fransa, Almanya) olarak JCPOA'nın tarafı olarak kalacağız" denildi. Bildiride, İran da ABD'nin kararına tepkisinde ölçülü olmaya çağrıldı.

        REKLAM

        TÜRK DIŞİŞLERİ: TALİHSİZ ADIM

        Dışişleri Bakanlığı: "Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), İran'ın anlaşmaya uygun hareket ettiğini dönemsel raporlarıyla teyit etmektedir. Hal böyleyken ABD'nin anlaşmadan çekilmeye karar vermiş olmasını talihsiz bir adım olarak değerlendiriyoruz. Kapsamlı Ortak Eylem Planı korunmalı ve UAEA'nın denetiminde, tam bir şeffaflık içinde, kesintisiz ve eksiksiz biçimde uygulanmasına devam edilmelidir."

        KALIN: İSTİKRARSIZLIĞA SEBEP OLACAK

        Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: "ABD'nin nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesi, istikrarsızlığa ve yeni çatışmalara sebep olacak bir karardır. Çok taraflı anlaşma, diğer ülkelerle devam edecektir. Türkiye, nükleer silahların her türüne karşı olan kararlı tutumunu sürdürecektir."

        ÖMER ÇELİK: MÜTTEFİKLERİ İLE TAM ZIT BİR POZİSYON ALDI

        REKLAM

        Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve BaşmüzakereciÖmerÇelik,"Maalesef ABD'nin kararı çok kötü gelişmelere kapı açacak bir yaklaşıma sahip. İran'ın anlaşmayı ihlal ettiğine dair hiçbir delil yokken ABD'nin bu kararı alması, müttefikleri ile tam zıt pozisyon alması demek. Daha çok müzakereye ihtiyaç duyulan bir dönemdeyiz. Kuzey Kore ile ağır problemler diplomasi ile çözülürken ve bu diplomasi için yeni bir umut olmuşken, İran'ın uyduğu ve işleyen bir anlaşmanın bu şekilde zedelenmeye çalışılması çok yanlış."

        SERDAR TURGUT: İRAN'A YAPTIRIM REJİMİ

        Gazete Habertürk'ten Serdar Turgut'un da bugünkü yazısında değindiği konuda;

        "BaşkanTrumpdün bir açıklama yaparak İran'la nükleer anlaşmadan çıktığını ve ekonomik yaptırımları tekrardan koyacağını duyurdu. İran'ın nükleer malzeme edinmesine yardımcı olan ülkeler derhal yaptırıma dahil edilecekler. Ancak ikinci yaptırım (secondary sanctions) denilen, yani İran'la ekonomik ilişki kurmuş üçüncü ülkelere Amerika tarafından yaptırım uygulanıp uygulanmayacağı henüz net değil.

        ÖrneğinTrump,Kongre'ye göndereceği yaptırım kararında, "Ben İngiltere, Fransa, Almanya ve Türkiye gibi ülkelere ikincil yaptırım uygulamıyorum" diyebilir. Ancak bunu dese bile Kongre'de var olan olumsuz hava nedeniyle bu istisna listesine Türkiye'nin dahil edilmesi pek mümkün görünmüyor Washington'da.

        REKLAM

        Bunu orta vadede göreceğiz, ama kısa vadede bu gelişmeden sonra bazı yorumcular gelecek hafta karar davası bulunanHakan Atilla'nın düşük ceza almasının artık zor olduğunu ve bu davaya bağlı olarak Amerikan Hazine Bakanlığı'nda hazırlanan Türk bankalarına yönelik yaptırımların da hızlanmasının beklenmesi gerektiğini ifade ettiler." sözleriyle yer verdi.

        ÖZCAN TİKİT: İRAN KARARIYLA YAKLAŞAN FIRTINA

        Gazete Habertürk yazarlarından Özcan Tikit de bugünkü yazısında ABD'nin İran ile nükleer anlaşmadan çekilme kararını açıklamasını ele aldı.

        ABD başkentinde bir süredir yaşanan gelişmeler, yaklaşan fırtınanın habercisi gibiydi. BaşkanDonaldTrumpson dönemde Beyaz Saray'da İran'la 2015'te yapılan anlaşma konusunda farklı düşünen ne kadar isim varsa bir bir yönetimden uzaklaştırmıştı. Bununla birlikte Dışişleri Bakanlığı, Ulusal Güvenlik Danışmanlığı ve CIA Başkanlığı'na getirilenlerin tamamı da İran'la yapılan nükleer anlaşmaya karşı çıkan isimlerdi.

        Tüm bu gelişmeleri Trump'ın iç politikada aleyhine işleyen meseleler karşısında yaşadığı sıkışıklıktan ayrı okumak da mümkün değil.Trump'ı iç politikada yaşadığı sıkışıklıktan kurtaracak en önemli hamle, İsrail lobisini arkasına almak olabilirdi.Elbette ki bunu dış politikada mümkün kılacak en önemli adım da İsrail'in ezeli düşman olarak gördüğü İran'la yapılan nükleer anlaşmadan çekilmekti.

        REKLAM

        Nitekim Trump da dün İran'la yapılan anlaşmadan çekilerek tam da kendisine dayatılan baskıyla uyumlu şekilde davrandı.

        Dünkü son derece sert sözlerinden anlaşıldığı kadarıyla Amerikan yönetimi bundan sonra aldığı karar doğrultusunda İran'a yeniden sert yaptırımlar uygulama yoluna gidecek. Trump bu adımları atarken de İsrail ve bölgedeki ezeli İran düşmanı ülkeleri arkasına alacak. Ancakekonomik yaptırımları uygularken ABD'nin 2015'e oranla çok daha yalnız kaldığı gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalacak.

        Zira Amerikan yönetimi bu anlaşmadan çekilerek sadece İran'ı karşısına almakla kalmıyor.Anlaşmanın tarafları olan İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya ve Çin bu kararı alan Amerikan yönetimini yalnız bırakacaklarını halihazırda ilan etmiş durumdalar.Bu ülkelerin tavrı "duygusal" da üstelik. Pek çok Avrupa ülkesinin yanı sıra Rusya ve Çin de geçen 2 yıl içinde anlaşmanın etkisiyle gevşetilen yaptırımları fırsat bilerek İran'la çok sayıda ticari anlaşma yaptı. ABD imzalanan bu ticari anlaşmaları bir çırpıda yok ederken bu güçlü ülkelerin süreci öylece eli kolu bağlı şekilde izlemelerini beklemek naiflik olur.

        REKLAM

        Bu ülkelerin ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını ne kadar etkisiz hale getirebileceklerini de zaman gösterecek. ABD'nin alacağıyaptırım kararları özellikle Avrupa ülkelerini fiilen anlaşmaları uygulayamaz hale de getirebilir.Bunun çarpıcı bir örneği olarak Avrupa uçak şirketlerinin İran'la filoların yenilenmesi konusunda yaptıkları yaklaşık38 milyar dolarlık anlaşmalargösterilebilir. Avrupa ülkeleri anlaşmaya bağlı kalsalar bile bu anlaşmaların işlemesi teknik olarak imkansız olabilir. Çünkü sipariş edilecek yolcu uçaklarının parçalarının minimum yüzde 10'u ABD'deki fabrikalarda üretiliyor. Haliyle Amerikan topraklarındaki şirketler de oradaki devletin alacağı yaptırım kararına uymak zorunda kalacaklar.

        TÜRKİYE'NİN TAVRI

        Vaziyet böyle olmakla birlikte 2015'te imzalanan nükleer anlaşmanın halen İran için bir diplomatik zafer olduğu öne sürülebilir. Zira Amerikan yönetimi başta onaylayıp sonra çekilme kararı aldığı bu anlaşmayla İran karşısındaki diplomatik gücünü büyük ölçüde kaybetti. Batı bloku iki yıl öncesi yapılan bu anlaşma sayesinde İran konusunda bugün çıkarlar eksenindeABD'ye karşı cephe almış durumda. ABD bu şartlar altında BM Güvenlik Konseyi'nden İran'ı cezalandıracak bir yaptırım kararı alamaz.BMGK'sız alınacak yeni yaptırım kararları zaten yeterince kırılgan bir görünüm arz eden İran ekonomisine bazı ağır darbeler indirebilir elbette. Ancak bu da neticede içeride rejimin daha fazla güçlendiği bir durumun ortaya çıkmasına yol açabilir.

        Bu şartlar altında ABD'nin İran karşısındaki stratejisinin ağırlıklı olarak bundan sonrarejimin bölgedeki gücünü kırmaküzerine şekilleneceği söylenebilir. İsrail ve Arap rejimlerinin ABD desteğiyle Suriye ve Lübnan'da İran'a yakın örgütleri hedef aldığı bir çatışmanın yakın olduğu söyleniyor. Rusya ve Türkiye gibi ülkelerin böylesi bir strateji karşısında takınacakları tutum böyle bir durumda çok büyük önem taşıyacak.Kendisine yönelik bir tehdit olarak algılamazsa İran'ın Lübnan ve Suriye'deki gücünün kırılmasından Türkiye'nin rahatsız olmasını beklememek lazım.Ancak bu stratejinin kirli oyunlarla İran'da rejim değişikliği yönünde işlemesi halinde de Türkiye'nin bundan hoşnut olması beklenmemeli. Başından beri İran'la yaşanan nükleer sorunun diplomatik yoldan çözülmesinden yana olan Türkiye'nin, böylesi bir senaryonun kendisine çıkaracağı faturanın da bilincinde olarak yıkıcı her türlü senaryoya itiraz etmesi beklenir. Ankara'nın yaklaşan fırtınaya şimdiden hazırlık yapması gerekir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ