Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Beşiktaş Beşiktaş - Fenerbahçe maçı yazar yorumları... - Beşiktaş Haberleri

        SON SANİYE SESSİZLİĞİ TARİFESİ - Serdar Ali ÇELİKLER

        Vodafone Arena’nın açılışını yapan F.Bahçe’nin ligde bir iddiası yoktu. Bakmayın siz 2.’lik muhabbetine. F.Bahçeli oyuncu ikinciliğe oynamaz.

        Dolayısıyla F.Bahçe adına tek mantığı “derbilerde kaybetmeyiz” özelliklerini sürdürme olan bir maça çıktı.

        Beşiktaş ise şampiyonluk adına çok önemli bir maça çıkıyordu. Bu tür maçlar büyük isimlerle kazanılır. Talisca ve Oğuzhan neden Quaresma kadar büyük futbolcu olamadıklarını anlamak istiyorlarsa bu maçı seyretsinler. Oğuzhan’ın Fenerbahçe maçlarında tanınmaz hale gelişi psikolojik vaka durumda. Takımın en yetenekli ismi Talisca ise top oynayacağına hokkabazlıkla uğraştı. Adriano ve Quaresma ise olağanüstü top oynadılar. Takımları adına ‘büyük’lük gösterdiler ki takımı taşıyan da Fenerbahçeyi zorlayan da hep Q7 oldu.

        REKLAM

        Maç öncesi Hasan Ali’nin sağ bek başlamasına yorumcular olumlu baksa da bence hatalı karardı. Hasan’ın sağ bekte kötü olacağından değil İsmail’in vasat altı bir oyuncu olmasından...

        Nitekim Q7, İsmail’i perişan etti. Aslında bu durum da dahil hiçbir şey sürpriz değildi. Fener yine hiçbirşey oynamadı. İsmail perişan oldu ama devre 0-0 bitecek derken ‘adamım Abou’ bu sene derbilerde Fener’e atılan tek golü buldu.

        2. devre Advocaat başta yapması gerekeni yaptı. Fener oyuna denge getirdi. Ama Fener’in sorunu 1-0 geride oynarken başlıyordu ki bu dönemde Cenk’in bir kafa şutu ve Q7’nin şutu dışında pozisyon da vermediler. Eyyam kralcısı Aydınus, Tolgay’ı atamadığı maçta 2 doğru karttan 2 doğru kırmızı ile Fener’i 9 kişi bırakınca Vodafone Arena coştu. Ama 9 kişilik Fener 93.54’te durum hala 1-0 iken UZAY Takımı; MARS Takımı; Beşiktaş’ı stres altına alabilecek durumda olduğunu gördü. Marcelo’nun Fabri ile ortaklaşa hatasından sonraki sessizliği Vodafone bir tarifeye adını versin. O son saniye sessizliği Fenerbahçe adına paha biçilmezdi..

        REKLAM

        Nitekim “içinden geçilmesi” düşünülen Fenerbahçe’yi derbilerde yenmek sadece yürek-bilek-stratejitaktik değil büyüklük de gerekiyor.

        Sonuçta F.Bahçe “Hiçbir şey oynamadığım maçta yine beni yenemedin” diyebiliyor bugün. Bundan sonra hakem bahanesi de bulunmayanŞenol Güneş’in düşüneceği şeyler.

        VOLKAN DEMİREL

        Her türlü gerilime karşı kalesinde DEV gibi durdu.

        İSMAİL KÖYBAŞI

        Maalesef büyük takım seviyesinde bir oyuncu değil.

        • Süper Lig’de umduğu gibi bir sezon geçirmeyen Fenerbahçe, derbilerde ise tam tersi bir istatistik sergiledi.Dick Advocaat’ın öğrencileri tecrübe faktörü ve şansının da yardımıyla bu sezon derbilerde kısır maçlar çıkarmasına rağmen hedefe ulaştı. Beşiktaş ve G.Saray ile toplam 4 maç yapan Sarı-Lacivertliler, rakip kalelere 6 isabetli şutta 4 gol bulurken, hiç yenilgi yaşamadı.

        KARA KARTAL DEDİĞİN, ZATEN ACIYLA - Umur TALU

        Bu ligin 3’üncüsü Fenerbahçe ise, Beşiktaş şampiyon gibi oynadı. Lakin tarihe 9 kişiyle 1-1’lik maç diye geçti!

        Maç başı Tolgay, Atınç, İsmail, Alper hep sarı kartlık.

        Talisca-Oğuzhan müthiş pas zincirinde Aboubakar’ın şutu uçup gittiğinde dakika 15’ti. O, Beşiktaş’ın artık oyuna hakim olduğu anlar. Portekizli tek kanatla. Fenerbahçe’nin Lens için fırsat kolladığı ama fiilen üç eksikle oynadığı dakikalar. Üst üste kornerler.

        REKLAM

        Quaresma nefis çalım atıyor, bilhassa İsmail’e. Atiba belki heykellik ama maçın ilk yarısı Tolgay’ın varlığı Beşiktaş’ı daha önde oynatıyor. Onun da dakikası sınırlı. Gücü Atiba gibi değil.

        Atınç’ın asistini Alper’in auta atması 41’inci dakikada Fenerbahçe’nin ilk tehlikesi. İsmail’in Beşiktaş’a hazırladığı pozisyon geldiğinde, “sakarlık”ın sakatlık ardından oynama şansı bulduğunu anlıyoruz.

        İşte Tolgay’ın, Atiba’nın da pek atamayacağı türden müthiş pası, işte maçın yıldızı Quaresma o. Garip gol vuruşuyla Aboubakar da!

        Advocaat’ın 2. yarı hamlesi Ozan ile Salih. Esas hamle Hasan Ali’nin yerine geçişi ve İsmail’in kulübeye iadesi.

        60’ıncı dakika civarı Fenerbahçe defansı arka arkaya taca atıyor kendini.

        Babel’in ilk ortaya çıkışı Volkan dışında kimsenin beklemediği şutla. Van Persie ancak çıkarken fark ediliyor.

        REKLAM

        Quaresma, Cenk de Volkan’a takılıyor. Bu şu demek: Beşiktaş 80de Emenike’nin kaçırdığına kadar tek kale gibi oynuyor!

        Fenerbahçe’nin çaresizliği iki kırmızı! Çaresi ise Beşiktaş’ın geleneksel çaresizliği!

        ***

        İki “Kara Kartal” efsanesi var ya…

        Biri der ki, 1941’de Süleymaniye karşısında atak üstüne atakla 6-0 kazanan takıma verilmişti o unvan…

        Biri der ki, -ben buna inanırımçünkü dünya beyefendisi rahmetli gazeteci, Beşiktaş ve spor tarihçisi Vala Somalı öyle der:

        Yine bir Fenerbahçe maçıdır…

        Tam “Beşiktaş’ta futbol”un kurucusu Şeref Bey’in cenazesinden sonra.

        Denir ki, “cenazenin ertesi.” Ama benim gördüğüm, cenazeden iki, üç gün sonra. Fenerbahçe’de... Beşiktaş, Fenerbahçe’yi yenerse şampiyonluk gelebilecek, beraberlikte rakibine kaçacaktır. O zaman tabii Başakşehir yok!

        REKLAM

        Simsiyah matem formalı Beşiktaş maç boyu saldırır. Gol atamaz. Ne Hakkı Baba, ne Voleci Şeref! Rakipte de muhteşem golcü Zeki Rıza suskundur.

        Simsiyah formalı takım için “Kara Kartallar gibi saldırıyor” denir.

        İşte lakabını bile; kazanamadığı, matemden hüzne akmış bir maçtan almış bir siyah-beyaz. Rakibi ise, “Sarı Kanarya”yı efsane kalecisi Cihat Arman’ın sarı kazağından almış; tekme tokattan değil!

        Unutmadan eklemeli:

        Hem Beşiktaş’ta futbolun doğuşuna, hem o simsiyah formalara ve Kara Kartal’a vesile olan Şeref Bey öldüğünde, sadece 39 yaşındaydı.

        Atiba’dan, Quaresma’dan yaşça az büyük!

        Tüm ömrünü ve ölümünü bile Beşiktaş’a verecek kadar da çok büyük.

        ***

        Kıssadan hissesi şu:

        Şampiyonluklar gelir gider, yakalanır kaçar… Şerefle baki kalan Şeref Bey’ler, Kara Kartal Baba Hakkı’lar, Zeki Rıza’lar, Sarı Kanarya Cihat Arman’lardır. Tekme tokatlar değil!

        REKLAM

        ***

        Bir kıssadan hisse de:

        Kara Kartal zaten acılardan doğmuş, acılarla yoğrulmuştur! Bir Fenerbahçe maçında acıyla gelen nam, 90’da kendi kalene atarak bir Fenerbahçe maçıyla yürür!

        • Kjaer’in ortasında kalesinden ayrılan İspanyol eldiven, Brezilyalı stoperin topa yükseldiğini görmesine rağmen pozisyonun içine daldı. “Bırak, bende” demesine karşın topa müdahale edemeyen Fabri, Marcelo’yu bozdu ve ikilinin iletişimsizliği topun ağlara gitmesine neden oldu.

        ANLAMAK ZOR - Ali GÜLTİKEN

        Sezon genelinde Fenerbahçe’nin derbilerdeki oyun tercihleri daha çok savunma yönünde oldu. İçerde oynarken de dışarda oynarken de bu oyun şeklini tercih etti. Beşiktaş karşısında da aynı sistemde devam etti. Maçın başlangıcı itibariyle bu oyun felsefesini belirli ölçülerde uyguladığını gördük. Fakat ilk yarının ortalarından itibaren oyunu biraz daha oynamaya başlayınca Beşiktaş’ın istediği alanlar da ortaya çıkmaya başladı. Ve özellikle Quaresma’nın kanadından bu boşlukları etkili şekilde kullandı.

        REKLAM

        Orta alandaki geniş alanlar, bu bölgeyi daha iyi kullanabilen Tolgay, Oğuzhan ve Talisca gibi oyuncuların eline geçince pozisyonlar da gelmeye başladı. F.Bahçe öne doğru çıkıp, skor ve pozisyonlar bulmaya çalışırken arkasında da büyük boşluklar bıraktı. Beşiktaş’ın usta ayakları da bu hatayı affetmedi. Tolgay’ın kendi alanından, Quaresma’nın koşu yoluna attığı muhteşem pas, Aboubakar’ın dokunuşuyla neticelendi.

        İlk yarının ortalarından itibaren ortaya çıkan bu oyun düzeni Beşiktaş’ın arzu ettiği bir oyun yapısıydı. F.Bahçe, öne doğru çıkıp orta alan inisiyatifini kaybettiği bölümlerde Beşiktaş kaptığı toplarla planladığı gibi Talisca, Quaresma ve Aboubakar’ın ayağından pozisyonlar buldu. Aslında F.Bahçe’yi biraz oynar hale getirerek kendi tuzağının içerisine çekti. İlk yarının son dakikasında gelen golden sonra ikinci yarının inisiyatifi doğal olarak Beşiktaş’ın eline geçti. Kontrolün ötesinde ikinci yarıda yakalanan çok net pozisyonlar var. Cenk, Quaresma, Talisca, Babel ve Aboubakar birçok pozisyonun içerisinde oldu. Beşiktaş aslında oyunu zorlasa ikinci golü bulabilirdi. Fakat ama onun yerine daha kontrollü olmayı seçti. Bunun faturasını da ağır ödedi. Rakibinin üst üste kırmızı kartlar yiyip eksik kalması durumunda bile oyunu zorlayıp golle bitirmek yerine eldekiyle mutlu olmayı seçti. Ama son dakikada yediği gol büyük bir ders oldu. Futbolda yapabileceklerini yapacaksın. Pozisyon bulduysan zorlayacaksın. Rakibini düşürdüysen nakavt edeceksin. Ayağa kalkıp tekrar mücadele etmesine izin verirsen yumruğu yersin.

        REKLAM

        EKSİK RAKİBE PAS YAPTIRMAK

        11’e 9 oynanan bir oyunda rakibinin üst üste bu kadar pas yapmasına müsaade etmek çok akıl işi değil. Beşiktaş biraz pas yapan oyuncuların üzerine baskıyla gitse son saniyede bu uzun topu yemezdi.

        FABRİ

        Fabri’yi Beşiktaşlılar çok sevdi. Biz de sevdik. Yetenekleri olan bir kaleci ama üst seviye oynamak, Avrupa kupası oynamak, derbi oynamak ve bu seviyelerin oyuncusu olabilmek farklı bir şeydir.

        • Kanarya, 2010-11 sezonundan sonra ilk kez derbi kaybetmeden sezonu tamamladı. Bu sezon ligde istediği başarıyı yakalayamasa da dev maçlarda ustalığını konuşturan F.Bahçe, G.Saray’ı 2-0 ve 1-0’lık skorlarla devirirken, Beşiktaş’la da iki kez berabere kaldı (0-0, 1-1). SarıLacivertliler, 2010-11 sezonunda Beşiktaş ile 1-1 berabere kalıp ikinci maçta 4-2 kazanmış, G.Saray’ı 2-1 yenip ikinci mücadelede 0-0 berabere kalmıştı.

        ŞOK ŞOK ŞOK - Faik ÇETİNER

        Beşiktaş stresli, Fenerbahçe rahattı. Sahaya sürülen 11’lerde Advocaat hata yapmıştı. Sağ beke Hasan Ali’yi koymuştu. Doğru muydu, tartışılır. Beşiktaş’ta Atiba-Tosic yok, Atınç vardı. İlk 45 dakikada sahadaki görüntü beklenen şekildeydi. Beşiktaş daha ofansif, Fenerbahçe daha defansifti. Ev sahibi, Adriano-Babel ile sol kanadı; Gökhan Gönül-Quaresma ile sağ kanadı kullanıyor, sürekli bindirmeler yapıyordu. Quaresma, her aldığı topta İsmail Köybaşı’nın kanadını yol geçen hanına çeviriyordu. Sow ve Van Persie ile Fenerbahçe hücumda hiç gözükmüyordu. Çünkü orta alandaki Souza ve Neustadter, futbolu sadece savunma sanıyorlardı. Devre bitimine doğru yine Quaresma sahne alıyor, İsmail Köybaşı ortalıkta görünmüyordu.

        REKLAM

        Kale önüne kesti, Aboubakar dokundu. Hesapta olmayan bir pozisyon sonunda SiyahBeyazlılar öne geçti. İkinci yarıyla Advocaat’ın denemeleri başladı. İsmail-Neustadter dışarı, Ozan Tufan-Salih Uçan içeri... Hasan Ali sol beke, Ozan Tufan sağ beke... Yenilgiden kurtulmak isteyen F.Bahçe bu yarıda oyunu daha öne yığdı. Ama yine de pozisyon bulmakta sıkıntı çekti. Fenerbahçe geride geniş alanlar bıraktığı bölümde Quaresma, Talisca ve Babel, rakip kale önünde dalga geçer gibi oynadılar. Halbuki maç bitmemiş ve kazanılmamıştı. Advocaat’ın son hamlesi, Van Persie-Emenike değişikliği oldu. Maçın sonlarına doğru futbol değil, sertlik öne çıktı. Skrtel ve Souza kırmızı kart görünce Beşiktaşlılar, maçı kazandık sandılar. Hakem bitti demeden, maç bitmiyor. Fenerbahçe uzatma dakikalarında futbol sürprizi bir golle beraberliği yakaladı. Beşiktaş maç bitti sandı, Fenerbahçe bitmediğine inandı. Şok şok şok!

        KARAVAYEV TURŞULARI

        Şener, Van der Wiel yok. Advocaat sağ bek yaratmaya çalışıyor. Önce Hasan Ali’yi denedi, sonra Ozan Tufan’ı... Hollandalı hocaya sormak lazım: Karavayev denilen futbolcuyu sen bu kanat için aldırmadın mı? Merak ediyorum, onun adına turşu mu çıkartacaksın?

        • Son 11 maçta 9 gol Son 11 resmi maçta 9. golünü F.Bahçe’ye atan Aboubakar, Siyah-Beyazlı formayla çıktığı 32. karşılaşmada ise gol sayısını 15’e yükseltti. Maçın ardından kendilerinin şampiyon olacağını belirten Kamerunlu oyuncu, “Futbolun gerçeği bu. Fenerbahçe son topta golü attı. Ama başka bir gerçek daha var, lider biziz. Hala 2 puan farkla lideriz. İşi çok sıkı tutarak devam edeceğiz. Standartımızı yüksek tutarsak hedefimize ulaşırız. Taraftarlarımız şuna inansın, şampiyon olacağız!” ifadelerini kullandı.

        AYDINUS DERBİYİ BAŞARDI - Bülent YAVUZ

        Maçın skoru 1-1 olunca, hakem otomatik olarak gündemden çıktı. Mücadelenin ilk devresi gergin, stresli ve bol faullü geçti. Bu arada da Tolgay, Hasan Ali, Atınç, Oğuzhan ve İsmail’in çıkmayan sarı kartları var. 9. dakikada Skrtel, Aboubakar’ı ceza alanında çekiyor ama burada penaltıyı gerektirecek bir durum yoktu. Hakemin devam kararı doğru.

        36. dakikada Hasan Ali, ceza alanı içerisinde Babel’in koşu yolunu vücuduyla engelliyor. Kurala göre penaltı olması gerekirdi. Hakem oralı bile olmadı. Maçın ikinci devresi hakem adına daha derli topluydu. Fenerbahçeli Souza ve Skrtel’e çıkardığı her iki kırmızı kart da doğruydu.

        Fırat Aydınus, çok gergin ve tansiyonu yüksek mücadeleyi bana göre iyi yönetti. Her ne kadar sarı kartlarda eksiklikler yapsa da böyle bir maçla ancak bu şekilde başa çıkılabilirdi. Beşiktaş’ın attığı gol için ofsayt yorumları yapılıyor. Kesinlikle ofsaytla alakası yok. Nizami bir goldü. Bu maçın, hakem tarafından başarıldığı kanaati kamuoyu vicdanında yer aldı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ