Yerel Haber Hattı 0536 266 79 69
KONUŞMAYI BAŞLAT
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

Pervin KAPLAN / HABERTÜRK

YAZI DİZİSİ 1

İki aşamalı üniversiteye giriş sisteminin ilk aşamasını 15 Mart Pazar günü yapılacak olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) oluşturuyor. Bu sınavın barajlarını aşabilenleri ise önümüzdeki haziran ayında yapılacak Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) bekliyor. Bu sınavlara girebilmek ya da özel yetenek sınavlarına katılabilmek ya da önlisans ve açıköğretim programlarını tercih edebilmek için YGS’ye girmeniz gerekiyor.

YGS’ye yalnızca 6 gün kaldı. Bu sınav öncesinde hazırladığımız bu yazı dizisinde size sınavla ilgili son dakika ipuçlarını vereceğiz. Son 5 yılda çıkan soruları, en fazla hangi konuların sorulduğunu, en sık yapılan hataların neler olduğunu ve dikkat etmeniz gereken noktaları yazı dizimizde bulacaksınız. Yine YGS’nin baraj puanlarını nasıl aşabileceğinizi, kaç nete ihtiyacınız olduğunu, değişen puan türlerinin sizi nasıl etkileyebileceğini anlatacağız. Geçen yılın derece yapan gençleri de sınavda uygulamanız gereken taktikler konusunda sizlere ipuçları verecek.

Bu yıl üniversiteli olmak için başvuran gençlerin sayısı 2 milyon 126 bin 681 oldu. Bu gençlerden 2 milyon 46 bin 732’si 15 Mart Pazar günü yapılacak ve üniversite sınavlarının ilk aşaması olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) girecek. 79 bin 949 genç ise mesleki ve teknik lise mezunlarına tanınan sınavsız geçiş hakkını kullanacak. Başvuran sayısının içinde 756 bin 473’ünü geçen yıl sınava girenler oluşturuyor. Bu gençlerin bir kısmı yerleştikleri üniversitelerden memnun olmayanlar, bir kısmı da istedikleri bölümlere giremedikleri için tekrar şansını deneyecek olanlar.

4 TESTTE 160 SORU OLACAK

YGS’de Türkçe, Temel Matematik, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler olmak üzere 4 tane test yer alıyor. Her testte 40’ar soru bulunuyor. YGS’de adayların yanıtlaması gereken soru sayısı 160. Sınavın 140 ve 180 olmak üzere iki tane baraj puanı var. Sınav sonucunda yapılacak hesaplamada adayların YGS’nin 6 puan türünden birinde bu puan barajlarını aşması gerekecek. Her puan türünde puanların en küçüğü 100, en büyüğü de 500 olarak hesaplanacak.

140 BARAJI NASIL AŞILIR?

Sınavda 6 puan türünden birinde 140 puanı alanlar açıköğretim ve önlisans programları ile bazı lisans programlarını tercih edebilecek. Bu adaylar üniversitelerin düzenlediği özel yetenek sınavlarına da katılabilecek. Bu barajı aşabilmek için 160 sorunun yer aldığı YGS’de her testte yüzde 10 başarı göstermeniz gerekiyor. Her biri 40’ar sorudan oluşan Türkçe, Temel Matematik, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler testlerinden ortalama 4’er net olmak üzere toplam 16 net çıkarırsanız yüzde 10 başarı oranını tutturmuş ve YGS’nin ilk barajı 140 puanı aşmış olursunuz. Ancak 180 puana ulaşamazsanız LYS’lere giremezsiniz.

180 İÇİN 32 NET GEREKİYOR

Önümüzdeki haziran ayında 5 ayrı oturum halinde yapılacak ve yükseköğretim kurumlarının lisans programlarını tercih edebilmek için girmeniz gereken Lisans Yerleştirme Sınavları’na (LYS) katılma hakkını elde etmek için ise 6 puan türünden birinde 180 puan barajına ulaşmanız gerekiyor. Bu baraj için 160 soruda yüzde 20 başarı oranını tutturmalısınız. Bunun için 32 nete ihtiyacınız var. 4 testten ortalama 8’er net çıkarırsanız LYS’lere girme hakkını kazanırsınız.

İLK ADIMDA DÖKÜLÜYORLAR

Gençler ise daha ilk adımda YGS’de eleniyor. Geçen yıl soruların yüzde 10’unu yaparak 16 net çıkarıp 140 puan alamayan gençlerin sayısı 188 bini aştı. Sıfırcıların sayısı ise geçen yıl 49 bin 645 oldu. Sınava giren gençlerden yarım milyondan fazlası da LYS’ler için eleniyor. Geçen yıl yüzde 20 başarı oranını gösterip 160 sorudan 32 net çıkaramadıkları için 180 puanın altında kalan gençlerin sayısı da 526 binin üzerinde olmuştu.

140 PUANI AŞAMAYAN NE YAPACAK?

YGS’de en az bir puan türünde 140 ve üzeri puan alamayanların sınavsız geçiş hakkı bulunan meslek liseleri hariç bir yükseköğretim programını tercih etme ve LYS’lere girme hakkı bulunmuyor. Onların yerleştirme puanları da hesaplanmayacak. Özel yetenek sınavıyla öğrenci alan yükseköğretim programlarına başvurabilmek için de YGS puanlarından en az birinin 140 ve üzeri olması gerekiyor.

SINAVA GİRİŞ BELGENİZİ İNTERNETTEN ALIN

Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) hangi binada ve salonlarda gireceğinizi gösteren sınav giriş belgelerinizi ÖSYM’nin internet adresinden TC kimlik numaranız ve aday şifrenizle alabilirsiniz. Bu belgede sınava gireceğiniz merkez, bina, salon bilgileri ile fotoğrafınız bulunuyor. Sınav fotoğrafınızın görünür olması gerekiyor. Bu belge sınava gireceğiniz zaman mutlaka yanınızda olmalı. Aksi halde sınava alınmazsınız. Belge üzerinde fotoğrafınız görünür durumda değilse yine sınava giremezsiniz. Belgenin ön ve arka yüzünde ÖSYM’nin belirlediği bilgiler dışında herhangi bir yazı, resim, işaret bulundurmayın. Ayrıca sınava girebilmek için bu belgenin yanı sıra fotoğraflı ve onaylı özel kimlik belgelerinizi de yanınızda bulundurmanız gerekiyor.

ŞİFRENİZİ UNUTTUYSANIZ PANİKLEMEYİN

Sınav giriş belgenizi alabilmek için ÖSYM’den aldığınız aday şifrenize ihtiyacınız var. Ancak bu şifreyi unuttuysanız ya da kaybettiyseniz paniklemeyin. Bunun için ÖSYM’nin sitesine girerek https://ais.osym.gov. tr adresinden şifrenizi ücretsiz olarak yeniden alabilirsiniz. Siteye girdikten sonra “Şifremi Unuttum” alanına girerek yöneltilen soruları doğru yanıtlamanız gerekiyor.

MERKEZE GİDEBİLİRSİNİZ

Eğer bu yoldan şifrenizi almayı başaramazsanız ÖSYM sınav koordinatörlüklerine veya YGS’de başvuru merkezi olarak görev yapan yetkilendirilmiş başvuru merkezlerine geçerli nüfus cüzdanı veya pasaportunuzla şahsen başvurabilirsiniz. Buradan 5 TL karşılığında yeni şifrenizi alabilirsiniz. Bu merkezleri ÖSYM’nin internet sitesinden edinebilirsiniz. Unutmayın sizden başkası sizin adınıza şifre alamaz.

ŞAMPİYONLAR ANLATIYOR

OĞUZ TÜRKYILMAZ: YGS-3, 4 VE 5 BİRİNCİSİ

‘Risk aldım, emin olmadığım soruları da işaretledim’

Malatya Fen Lisesi mezunu olan Oğuz Türkyılmaz şu anda Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencisi. 5 yaşındayken babasının kalp ameliyatı geçirdiğini ve bu ameliyatı yapan doktorun “Doktor ol, babana bak” sözleri üzerine tıp eğitimi almaya karar verdiğini anlatan Oğuz, sınava nasıl hazırlandığını ve önerilerini şöyle anlatıyor:

YANIMDA NOTLARIM VARDI: Sınavdan önce ‘Çalışmayın’ önerisi yaparlar ama son günlerde bile aklıma bir şey takıldıysa çalıştım. Hatta sınava giderken bile yanımda birkaç not götürdüm.

RÜYAMDA SORU ÇÖZÜYORDUM: Heyecanlı değilim ama sınavdan önceki gece iki saat uyuyamadım ve rüyamda soru çözüyordum.

KAHVALTIDA PEKMEZ YEMEYİN: Sabah kahvaltısında pekmezler, şerbetler okunmuş bir şeyler sakın yemeyin, hasta olursunuz. Sınav sabahı kahvaltınıza bir hafta önceden başlayın. Birkaç gün önceden de sakın ‘moral yemeği’ diye alışkın olmadıklarınızı yemeyin.

ELİM AYAĞIM TİTREDİ: Sınav salonuna girince isteğim dışında adrenalin hormonu seviyem artınca elim ayağım titredi. Derin nefes alın ve kendinizi güvenli bir yerdeymiş gibi düşünün. Kitapçık gelene kadar sınavı düşünmeyin.

SIRANIZI DEĞİŞTİRMEYİN: Deneme çözerken yaptığınız sıralamayı değiştirmeyin.

ÇÖZEMEDİĞİM ÇOK SORU ÇIKTI: Çözemediğim soru sayısı beklemediğim kadar çoktu. Sınavı bitirdiğimde, kalan 40 dakika süre içerisinde tekrar döndüm ve hepsini çözdüm. Eğer ilk başta soruyu çözemezseniz, soruyu iki kez okuyun ve geçin. Diğer soruları çözerken beyniniz o soruyu çözmeye çalışır, tekrar döndüğünüzde çözersiniz.

RİSKİ SEÇTİM, İŞARETLEDİM: Birkaç soruda kararsız kaldım, boş bırakmayı da düşündüm ama risk almayı seçtim işaretledim. Benim gibi risk alacaksanız size yakın gelen şıkkı işaretleyebilirsiniz.

KIZ ARKADAŞTAN VAZGEÇTİM: Sadece ders çalışırsanız bir süre sonra bıkarsınız ve konuları boş boş okursunuz. Son sene belki bir kız arkadaşım olabilirdi ama hem benim hem de onun etkileneceğini düşünerek vazgeçtim.

20 KİLO VERDİM: Sınav bitene kadar kilomu dert etmedim. Sonra yirmi kilo verdim.

HEDEFİNİZİ BELİRLEYİN: Hedefiniz olsun. Hangi üniversite ve bölüme girmek istiyorsanız onu hedefleyin.

SINAV DAHA GÜVENLİ: Okullarda verilen notlar gerçekçi değil, öğretmenlerin not verme kriterleri aynı değil. Sınavda herkes aynı soruları çözüyor, değerlendirme sistemi herkese aynı işliyor.

Güvenlik gerekçesi ile 4 bin öğrenci başka merkezlere gönderildi

Bu arada Şırnak’ın Cizre, İdil ve Silopi ilçelerinden yaklaşık 4 bin öğrenci YGS’ye Cizre’de girecekti. Ancak ilçedeki sınav merkezleri güvenlik gerekçesiyle Şırnak merkeze bağlı Cudi ve Gabar dağlarının eteklerinde bulunan belde ve köylere aktarıldı. Öğrenciler bazı belde ve köylerin şehir merkezine çok uzak olduğunu ve kış koşullarında ulaşım sorunu yaşandığını söyleyerek tepki gösterdi.

 

YAZI DİZİSİ 2

Çok işlemli matematik soruları hata yaptırıyor

Matematik sorularında en büyük hata dikkatsizlikten kaynaklanıyor. Gençler birkaç işlem gerektiren soruları çözerken acele ediyor ve işlem hatası yapıyor

Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) gençlerin en başarısız oldukları iki testten biri Fen Bilimleri diğeri de Temel Matematik Testi. Tüm testlerde olduğu gibi bu testte de size 40 soru yöneltilecek. Matematiksel ilişkilerden yararlanma ile ilgili bu soruların geçen yıl yapılma ortalaması tüm adaylar için 6.1, son sınıf öğrencileri için ise 6.5 oldu. Oysa 2013 yılında bu oran tüm adaylar için 7.5, son sınıf öğrencileri için 7.9 olmuştu.

SAYILAR AÇIKLANMIYOR

ÖSYM geçen yıldan bu yana hem şampiyonları, hem başarılı ve başarısız illeri hem de testlerde ve sınavın genelinde sıfır alanları açıklamıyor. Geçen yıl Temel Matematik Testi’nde kaç adayın sıfır aldığını bilmiyoruz. Ancak 2013 verileri bu testte 306 bin adayın sıfır aldığını gösteriyor.

GEÇEN YIL ZORLANDILAR

Geçen yıl gençler çok işlemli matematik soruları yüzünden hem zaman kaybetti hem de çok zorlandı. Sonuca birkaç işlem yaparak varılabilen bu soru tarzlarında dikkatsizlik ve acele etmek hata yaptırdı. Bu yıl da aynı türden soruların gelebileceğini unutmayın. Soruları dikkatli okuyun ve işlemlerinizi mutlaka kontrol edin.

Matematik soruları tıpkı Türkçe gibi önce okuduğunu anlamaya dayanıyor. Bu testte yapılan hataları, soruların niteliğini ve dikkat etmeniz gereken noktaları Fen Bilimleri Dershanesi uzmanları anlattı:

SORUYU HATALI ANLIYOR: Zamanı doğru kullanmama, hızlı düşünme becerisinin yetersizliği, problemleri yanlış anlama ve hatalı kurma, en çok hata yaptıran noktalar.

ANALİTİK DÜŞÜNME ÖLÇÜLÜYOR: Daha çok okuduğunu anlama, anladığını işleme hızla geçirebilme becerisi gerektiren sorular yer alıyor. Ayrıca analitik düşünme yeteneğini ölçen sorular oldukça yoğunlukta.

İŞLEM İÇEREN SINAV: Yıllara göre soruların niteliği değişti. Daha hacimli, anlatılan bilgiyi kavrayıp kavramadığına yönelik sorular var. Öğrencinin okuması, anlaması, sonra da işleme geçirmesi ve vazgeçmeden çözmesi üzerine kurulu. Sorular kolay değil, son birkaç yıldır çok işlem içeren sorular var. Birbirinin içine geçmiş konular çok. Eleyici, ispat isteyen, bir şeyin nedenini irdeleyen sorular yer alıyor.

SAYILARA DİKKAT: Sayılar ve problemler konuları çok önemli. Soruları çözerken okuduğunu anlamanız gerekiyor. Bazen metinler çok hızlı geçiliyor ve soru anlaşılmıyor.

UZUNLUKTAN ÜRKMEYİN: Sorunun uzun olmasından ürkmeyin. Sakin ve sabırlı olun ve işlem hatalarına dikkat edin.

TAKILIP KALMAYIN: Belli sorulara takılıp kalmayın, ilk 40 saniyede soruyu çözmek için bir şey yapamıyorsanız, bırakın, sonra çözersiniz. Üst üste çözemediğiniz soru geldiğinde moralinizi bozmayın.

SADECE SU GETİREBİLİRSİNİZ

Sınava girdiğiniz her salonda en az bir adet duvar saati olacak. Sınavda kullanacağınız kalem, silgi, kalemtıraş ile şeker ve peçete ÖSYM tarafından sağlanacak. Sınava yalnızca şeffaf pet şişe içinde su getirebilirsiniz. Sınav başladıktan sonra ilk 120 dakika ve son 15 dakika içinde sınav salonunu terk edemeyeceksiniz.

ELEKTRONİK CİHAZ KULLANAN ANKARA'YA

ÖSYM’nin bu yıl yaptığı düzenlemeyle ilk kez elektronik niteliği olan cihazları kullanan engelli adaylar sadece Ankara’da her türden elektronik iletişimin kesildiği binalarda sınava girecek. Sınava 4 bin 646 engelli aday başvurdu. Bu adaylardan 123’ü kullandıkları elektronik cihazlar nedeniyle Ankara’da sınava girecek. Bunların 40’ı ise Ankara dışında yaşadığı için sınav için bu kente gitmek zorunda kalacak.

ŞAMPİYONLAR ANLATIYOR

ERTEM NUSRET TAŞ: 2014 YGS-1, YGS-2 ve YGS-6 BİRİNCİSİ

Ertem Nusret Taş, Ankara Fen Lisesi mezunu, şu anda Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği birinci sınıf öğrencisi. Türkiye’de “Sınavlarda yüksek puan alan hayatta başarılı olur” algısını eleştiren Taş, “Bu toplumsal yanılgı gençlerin sağlıksız bir ruh haline sürüklenmesine yol açıyor. Oysa hayatta başarılı olmak fark yaratmaktan geçer” diyor. Nusret’in bu yıl sınava girecek gençlere tavsiyeleri ise şöyle:

TARZINIZI DEĞİŞTİRMEYİN: Sınava sayılı günler kala hayat tarzınızı değiştirmeyin. Kendinizi sakatlamamak şartıyla spor yapmak ve müzik dinlemek sınav döneminde zihin ve ruh sağlığını oldukça olumlu etkiliyor. Testleri denemelerde nasıl alıştıysanız o sıra ile çözmelisiniz.

ÇOK STRES YAPTIM: İki gün önceki gece çok stres yaptığımı hatırlıyorum. Ancak sınavdan bir önceki gece uyuyamamış dahi olsam düzenli uyku uyuyan biri olarak, sınav öncesi uykusuz kalmanın sınav başarımı çok da olumsuz etkilemeyeceğini öğrenmiştim.

SINAV KAHVALTISI: Uzmanlar her zaman nasıl bir kahvaltı yapıyor iseniz öyle bir kahvaltı yapmanız gerektiğini belirtiyorlar.

AZ HEYECAN İYİDİR: Sınava girdiğimde stresli değil, heyecanlıydım. Sınavda hafif heyecan, uyanık olma ve dikkati koruma bakımından faydalı oluyor. ‘Ya soruları yapamazsam’ ya da ‘Sınavımın sonucu nasıl gelecek’ gibi sınavla ilintili şeyler düşünmekten kaynaklanan aşırı stres ve heyecanınızı sorulara odaklanarak giderebilirsiniz.

BİR DAKİKA UĞRAŞTIM: Çözemediğim soru olduğunda bir dakika boyunca uğraştım, sonra ise geri dönmek üzere boş bıraktım.

İLK AKLINIZA GELEN: İnsanın aklına ilk gelen cevap doğru oluyor. İki seçenek arasında kaldığımda ise boş bırakmak yerine en yakın gelen seçeneği tercih ettim.

KİTAPÇIKTA HATA YAPMAK: Kitapçık numarasını yanlış işaretlemek gibi hatalar yapmaktan kaygılandım. Cevapları kaydırmak beni en çok endişelendiren konuydu.

DOĞRU VE YANLIŞI YİNE ÖSYM Mİ BİLECEK?

Tıpkı geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ÖSYM hem Anayasa Mahkemesi hem de Danıştay’ın kararlarına rağmen soruların tümünü açıklamamaktan yana. ÖSYM ise soru kitapçıklarını görmek isteyenlerin 50 TL karşılığında sorularını inceleyebileceğini söylüyor. Soru havuzu hazırlayacağı gerekçesiyle yaptığı sınavlar 2013 yılında Bilgi Edinme Kanunu kapsamı dışına çıkarılan ÖSYM geçen yıl önce soruların yüzde 10’unu açıklayacağını duyurmuş, ardından da yüzde 20’sini açıklamıştı. Geçen yıl 160 soruluk YGS’de her testten 8’er olmak üzere 32 soru kamuoyu ile paylaşılmıştı.

2014 SORULARI MI AÇIKLANACAK?

Hukukçular geçtiğimiz hafta Danıştay 8. Daire’nin ‘hak arama özgürlüğü’, “adil yargılanma hakkı” ve “mahkemeye başvuru hakkının” doğrudan ihlali olduğunu belirterek, ÖSYM’nin soruların sadece yüzde 20’sini açıklayacağına ilişkin kararının yürütmesini durdurduğunu hatırlatıp şöyle konuştu: “ÖSYM, Danıştay’a giderek, kararla ilgili görüştü. Açılan davanın ve verilen kararın 2014 yılı üniversite sınavlarını kapsadığı belirtilerek, geçen yılın sınav sorularını açıklayabilecekleri ifade edildi. Bu yıl için yeni dava açılması gerektiğini savunuyor.”

Eğitimciler ise soruların tümünün açıklanması gerektiğini söylerken, geçtiğimiz günlerde bir toplantıya katılan ÖSYM Başkanı Ali Demir, “İsteyen aday ÖSYM’ye gelir, soru kitapçığını görür” açıklaması yapmıştı.

 

YAZI DİZİSİ 3

Soruyu sonuna kadar okumayan gençler yanlış şıkkı işaretliyor

Gençler YGS’de en yüksek başarıyı Türkçe Testi’nde gösteriyor. 40 soruluk testin yapılma ortalaması 18. En büyük hata, metni anlamadan ve tam okumadan cevap vermeye çalışmak. Kelimelerin anlamını bilmemek de yanlış şıkkı işaretletiyor

Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) gençlerin en başarılı oldukları test Türkçe Testi. 40 sorunun yer aldığı bu testin geçen yıl yapılma ortalaması tüm adaylar için 18.7 oldu. 2013 yılında bu oran, her biri 144 kelimeyi bulan uzun paragraflı sorular yüzünden 16.8’e kadar gerilemişti. Tüm testlerde olduğu gibi Türkçe Testi’nde de başarı oranı giderek düşüyor. 2011 yılında 40 soruluk testte ortalama 21.9 soru çözülüyordu.

Türkçe’yi kullanma gücünün sorgulandığı bu testte FEM Yayınları uzmanları yapılan hataları, soruların niteliğini ve dikkat etmeniz gereken noktaları şöyle sıralıyor:

DÖRTTE ÜÇÜ ANLAM SORUSU: Soruların dörtte üçü yani yaklaşık 30-32’si anlam, geri kalanı da dilbilgisi ile ilgili oluyor. Anlam bilgisi soruları sözcük anlamı (3 soru), cümle anlamı (6 soru), paragraf (23 soru) olarak yöneltiliyor. Sözcük anlamı sorularında öğrenciden sözcüğün ve sözcük gruplarının cümle içindeki anlamını kavrayabilmesi, birtakım kavramları, deyim ve atasözlerini bilmesi isteniyor. Cümle anlamı sorularında cümle ile ilgili kavramları ayırt etmesi, yakın ya da karşıt anlamlı cümleleri, cümleden çıkacak anlamı bulması, cümleyi anlamca uygun biçimde tamamlaması bekleniyor. Paragraf sorularında paragraftaki konuyu, ana düşünceyi, yardımcı düşünceyi bulması, cümlelerden paragraf oluşturabilmesi ve paragrafı oluşturan cümlelerle yani paragrafın yapısıyla ilgili soru tiplerini çözebilmesi istenir.

EZBER İSTEMİYOR: Soruların büyük çoğunluğunun anlam bilgisi ile ilgili olması, sorularda ezbere dayalı bilgi istenmediğinin en önemli kanıtı.

PARAGRAF HATA YAPTIRIYOR: Soruların çoğunluğunu oluşturan anlam bilgisi bölümünde dilbilgisindeki gibi çok bilgi gerekli değil. Bu alanda özellikle cümle anlamıyla ilgili birtakım kavramları bilmek yeterli. Ancak buna rağmen sözcük anlamı, cümle anlamı ve özellikle paragraf sorularında hatalar yapılıyor.

ACELECİ VE DİKKATSİZLER: Hataların en büyük nedeni soruları dikkatli okumamaktan kaynaklanıyor. Hızlı okumaya çalışırken parçayı anlamama veya sözcükleri yanlış okuma da bir başka hata nedeni. Dikkatsizlik ise yorum hataları yaptırıyor.

DOĞRU OKUYUN: Anlam bilgisi sorularını çözebilmek hızlı ve doğru okumayı, okuduğunu anlamayı ve yorumlamayı gerektirir. Soruları çözerken soru kökünü doğru okuyun, ne istendiğini iyi kavrayın.

DİLBİLGİSİ İÇİN: Dilbilgisi kuralları iyi kavranırsa rahat çözülür. Kurallarla ilgili eksiğiniz varsa tamamlayın, çünkü bu sorular bilgiyi sorgular.

ŞAMPİYONLAR ANLATIYOR

ZEYNEP NUR KARAGÖZ: 2013 YGS-1, YGS-2 BİRİNCİSİ

‘AYNI SORUYA BİR DAKİKADAN FAZLA TAKILMAYIN’

Ankara TED Koleji Vakfı Özel Lisesi mezunu olan Zeynep Nur Karagöz 2013’te YGS şampiyonu oldu. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Tıp Fakültesi ikinci sınıf öğrencisi Zeynep Karagöz sınava girecek gençlere önerilerini şöyle sıralıyor: SINAVDAN ÖNCE: Sınava girmeden önceki 2 gün çalışmayı bıraktım. Arkadaşlarımla ve ailemle vakit geçirdim. Kendimi yaklaşan sınav fikrine kaptırarak telaşlanmak istemedim. Ama aklıma küçük ayrıntılar takıldığında, onlara baktım.

ÖNCEKİ GECE UYUYAMADIM: Sınavdan önceki gece, 11’de yatmış olmama rağmen 3’te hâlâ uyuyamamış olduğumu hatırlıyorum. Uyumaya çalışırken gelecek sınavı düşünerek panik olmak yerine, uykum gelene kadar bekleyip öyle yatağa girseydim belki de daha iyi olurdu.

KAHVALTIYA DİKKAT: Sınav sabahı, bünyenizin alışkın olmadığı tarzda bir kahvaltı yapmamanız gerektiğini söyleyebilirim. Beslenme alışkanlıklarının dışına çıkılmamalı. Sınav öncesi diye her şeyden çokça yemek, ağır bir kahvaltı yapmak, sınavda rahatsız edecektir.

YERİME GEÇENE DEK: Yolda çok stresliydim fakat sınav salonuna girdiğimde biraz daha rahatladım. Belki de benimle aynı hisleri paylaşan binlerce kişi olduğunu fark etmek, heyecanımın azalmasını sağlamıştı. Okuduğunuzu anlamadığınızda ya da çok heyecanlandığınızda bir dakika durup, sınav anında rahatlatacak bir şey hayal edebilirsiniz. Mesela sınav sonrasında yapmayı planladığınız şeyleri düşünebilirsiniz.

ÇÖZEMEDİM, ATLADIM: Her soruyu okumaya özen gösterdim, ama eğer bir sorunun zaman alacağına kanaat getirdiysem hemen atlayıp sonraki soruya geçtim. Tabii arka arkaya 4-5 soruyu atlayınca insanın morali bozulabiliyor ama atladığım için vakit kaybetmediğimi böylece sınavın tamamı bitince o sorulara geri dönebilecek vaktimin olduğunu bilmek beni rahatlatıyordu. Bir dakikadan fazla aynı soruya takılmamak gerekiyor.

İKİNCİ KEZ BAKTIM: Sorunun yanıtından emin olmayınca soru numarasını yuvarlak içine alarak ikinci kez döndüm. Takıldığım soruların neredeyse hepsinde iki seçeneğe indirmeyi başardım ve iki seçenek arasında kaldığımda yakın geleni işaretledim. Hiç boş brırakmadım, her soruda şansımı denedim.

HER BİRİNDE AYNI STRES: Okullarda fırsat eşitliği sağlanmadığı sürece sadece okul notlarıyla yapılacak bir sistemin adil olmayacağını düşünüyorum. Türkiye’nin her yerinde yapılan sınavın bir olması, öğrencilere eşit koşullar sağlıyor. Senede birkaç kez YGS yapılacak olsa her birinin gecesinde aynı stresi yaşardım.

HER TESTTE ÇOK KOLAY 4 SORU OLUYOR

YGS’nin bir sıralama sınavı olduğunu unutmayın. Bu tür sınavlarda adayları sıralayabilmek ve puanlar arasında yığılmaları önleyebilmek için hem çok zor hem de çok kolay soruların olması gerekiyor. İstatistikler de sıralama sınavlarındaki soruların yüzde 10’unun çok kolay, yüzde 10’nun da en iyileri sıralayabilmek için çok zor sorulardan oluştuğunu gösteriyor. Bu durumda da her biri 40’ar sorudan oluşan 4 testte mutlaka her adayın yapabileceği kolaylıkta 4’er soru olacağını düşünebilirsiniz. Yani 160 sorunun yer aldığı YGS’de 140 puan barajını aşmanızı sağlayacak nitelikte 16 kolay soruyu bulacaksınız. Bunun için de sorulara önyargısız yaklaşmalı, “yapamam” diye düşünmemelisiniz ve tüm testleri dikkate almalısınız.

TÜM TESTLERDEN SORU ÇÖZÜN

Birçok genç bazı testlerdeki soruları yapamayacağını düşünerek, hiç bakmıyor. Bu hatayı yapmayın. Tüm soruları gözden geçirin. Sınavlarda yapılan bir başka hata ise sayısal öğrencilerinin sözel, sözel öğrencilerinin de sayısal testleri önemsememeleri. Sayısal tercih yapacak gençlerin büyük kısmı sosyal ya da Türkçe testlerinin kendisine yarar sağlamayacağını düşünüyor. Oysa her puanın oluşmasında 4 testin ayrı değeri var ve puanınızın yükselmesini sağlar.

AYNI HATAYI TEKRARLAMAYIN

Örneğin sayısal puanların oluşmasında Temel Matematik yüzde 40, Fen Bilimleri yüzde 30 oranında etkili. Ama bu puanın oluşmasında Türkçe yüzde 20, Sosyal Bilimler de yüzde 10 oranında katkı yapıyor. Sadece matematik ile fizik, kimya ve biyolojiden oluşan fen sorularını çözen bir aday ise yüzde 20 ile yüzde 10 arasında katkı sağlayacak olan bu iki testten gelecek puandan vazgeçmiş oluyor. Aynı hatayı sözel öğrencileri de tekrarlıyor. Sözel puanların oluşmasında Türkçe ve Sosyal Bilimler testleri yüzde 40 ile yüzde 30 oranında etkili. Ama unutmayın bu puanın oluşmasında Temel Matematik ile Fen Bilimleri testleri de yüzde 20 ile yüzde 10 oranında katkı yapıyor.

 

YAZI DİZİSİ 4

Temel kavramları bilmiyorlar grafik sorularını yapamıyorlar

YGS’de gençlerin en başarısız oldukları test Fen Bilimleri. 40 soruluk testte doğru yapılan soruların ortalaması 3.5. Gençler fizik, kimya ve biyoloji sorularında temel kavramları bilmiyor, matematiksel işlem gerektiren grafik sorularını yapamıyor

4 testten oluşan Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) gençlerin en çok zorlandıkları sorular fizik, kimya ve biyoloji sorularının yer aldığı Fen Bilimleri Testi oluyor. Geçen yıl 40 soruluk bu testin doğru soru yapılma ortalamasının 3.5 olması da bu testin zorlayıcılığını gösteriyor. Bu oran 2010 yılındaki sınavda 4.6 olmuştu. 14 fizik ile 13’er kimya ve biyoloji sorularının yer aldığı Fen Bilimleri Testi’nde, fen bilimlerindeki temel kavram ve ilkelerle ilgili sorular yer alıyor. Final Dergisi Dershanesi Kimya Bölüm Başkanı İrfan Paşmakoğlu, Biyoloji Bölüm Başkanı Hasan Tanrıverdi ve Fizik Bölüm Başkanı İsmail Gök, soruların niteliğini, en sık yapılan hataları ve dikkat etmeniz gereken noktaları şöyle sıralıyor:

KİMYA: Temel ilke ve kavramları kullanma becerilerini ölçen kimya konularında ilgili temel ilke ve kavramları bilmemek ve düşünme becerisi geliştirememek hata yaptırıyor. Yıllara göre soruları incelediğimizde soruların kalitesi ve niteliği değişmiyor. Müfredat programına ve ölçme amacına uygun sorular seçiliyor. YGS’deki kimya soruları 8. ve 9. sınıfı kapsadığından temel ilkeler tam öğrenilmeli. Soru kökü tam algılanmalı, cevapların soru köküne uygunluğu kontrol edilmeli. Öncüllü sorularda önce soru kökü algılanmalı, bilgiler taranarak cevaba ulaşılmalı. Sınav sırasında ise yalnızca sorulara yoğunlaşın. Soruyu çözemediğinizde panik yapmayın, derin nefes alın ve kısa bir mola verin.

BİYOLOJİ: Soruların niteliği temel biyoloji bilgilerinin kavranması üzerine kurulu ve 9. sınıf ağırlıklıdır. Şekil, grafik ve tablo türünde çıkar, neden- sonuç ilişkisi vardır. Açık ve net değerlendirme yapılması istenir. Tanımlar karşılaştırmalı olarak sorulur, bazen deney üzerinden yorumlatılır. Deney ve grafikler matematiksel verilere dayanır. Verilerin yorumlanması ile cevaba kolaylıkla ulaşılabilir. Ama dikkatli olmalısınız. Soruların şekilleri değişse de içeriği yıllara göre aynıdır. Her yıl farklı biçimlerde sorulur. Soruların genelde olumlu sorulması, öğrencinin başarı oranını artırır ama birkaç soru “... hangisi değildir?” şeklinde yöneltilir. Yapılamayacak zor soru yoktur. Biyolojide başarısızlığın nedenlerinin başında zaman sorunu geliyor. Bu dersi zor ve ezbere dayalı görüyorlar. Soruları okurken acele etmemek gerekiyor çünkü sorulara verilen zaman yeterli.

FİZİK: Temel kavramları bilmedikleri ve aralarında ilişki kurmadıkları için öğrenciler hata yapıyor. Sorular temel düzeydeki mekanik, elektrik, optik konularının yorumuna dayalı. Son yıllara bakıldığında sorular işlemden ziyade temel düzeyde yoruma dayalı ve bunlar arasındaki ilişkiyi günlük hayata dayandırarak ifade edebilme gücünü ölçüyor. Öğrenciler özellikle optik ve elektrik konularına dikkat etmeli ve bu konuların detayları çok iyi öğrenilmeli. Kesinlik ve olabilir sorularında çok dikkatli olunmalı, yorumlar çok basit düzeyde düşünülmeli matematiksel işlemlere aşırı girilmemeli.

 

YAZI DİZİSİ 5

Alternatif felsefe sorularını yalnızca din dersinden muaf olanlar çözecek

YGS’nin Sosyal Bilimler Testi’nde soru sayısı 40 değil, 45 olacak. İlk 35 sorudan tüm adaylar sorumlu. Alternatif 5 felsefe sorusunu tüm öğrenciler çözmeyecek. Din dersinden muaf olan alternatif soruları, bu dersi zorunlu alanlar ise 5 din sorusunu yanıtlayacak

Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nın (YGS) Sosyal Bilimler Testi’nde 15 tarih, 12 coğrafya, 8 felsefe ve 5 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, 5 alternatif felsefe sorusu olmak üzere toplam 45 soru yer alıyor, cevap kâğıdında da 45 alan bulunuyor. Oysa her aday 40 soru çözmek zorunda. İşte bu testteki “alternatif sorular” adayların kafasını karıştırıyor.

2013 yılında YÖK’ün aldığı karar ile öğrenciler üniversiteye geçiş sınavlarında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden soru çözmekle yükümlü oldu. Bu din sorularının sayısı YGS’de 5 tane. Ancak bu dersi kendi dinlerine göre işleyen gayrimüslim öğrenciler bu soruları çözmek zorunda değil. Onlar için testte alternatif olarak felsefe soruları yer alıyor. İşte 45 sorunun 5 tanesi bu sorulardan oluşuyor.

KİM NASIL ÇÖZECEK?

Bu soruların nasıl çözüleceğine gelince; YGS’ye giren tüm adaylar ilk 35 sorunun tümünden sorumlu. Aday Başvuru Formu’nda “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi aldım” seçeneğini işaretleyenler ilk 40 soruyu yanıtlayacak. Bu adaylar testteki 41., 42., 43., 44. ve 45. felsefe alanı sorularını cevaplandırmayacak ve cevap kâğıdının ilgili alanında herhangi bir işaretleme yapmayacak. Bu şıkları işaretlemiş olsalar bile yanıtları değerlendirmeye alınmayacak.

DİN DERSİ ALMAYANLAR NE YAPACAK?

Aday Başvuru Formu’nda bu dersi almadıklarına ilişkin seçeneği işaretleyenler ise 35. soruyu tamamladıktan sonra son 5 soruyu yani 41., 42., 43., 44., ve 45. soruları çözecek ve cevap kâğıtlarında bu bölümü işaretleyecek. Din sorularının yer aldığı 36., 37., 38., 39. ve 40. soruların yanıtlarını işaretlemeyecek. İşaretleyenlerin yanıtları da dikkate alınmayacak. Bu sorularla ilgili hatalı bölümü yanıtladıklarını söyleyenler için ise sınavdan sonra bir düzeltme yapılmayacak.

UZUN PARAGRAFLARDAN KORKMAYIN

Uğur Dershanesi uzmanları bu testte dikkat etmeniz gereken noktaları, yapılan hataları ve soruların niteliğini şöyle anlatıyor:

TARİHTE NEDEN-SONUÇ İLİŞKİSİ VAR

Geçmişte yaşanan olayların yorumlandığı sorularda öğrenciler günümüz değer yargıları ile değerlendirme yapıyor ve çeldirici seçeneği işaretliyor. Kavram bilgisi eksikliği hata yaptırıyor. Verilen bilgilerin yorumlanması esasına dayalı sorularda genellikle terim bilgisi sorgulanıyor. Sorular 9., 10. ve 11. sınıf müfredatını kapsıyor. 9. sınıfın Türk Devletleri ve İslam Tarihi, 10. sınıfın Osmanlı Tarihi ve 11. sınıfın da İnkılap Tarihi konularında yoğunlaşabilirsiniz. Soru kökü dikkatle okunmalı, sadece verilen bilgiye yönelik yargıda bulunulmalı. Soru kökünün dikkatli okunması ve soruda ne istendiğinin anlaşılması gerekir. Yorumlama yapabilmek için dönemsel bazı olayların temel özelliklerinin mutlaka bilinmesi gerekir. Örneğin Tanzimat Fermanı, Kanun-i Esasi, Lozan Antlaşması gibi.

 

FELSEFE SORULARI BİLGİ İSTİYOR

Felsefe sorularında, günlük dile uyarlanmış çeşitli felsefi görüşler yer alıyor. Öğrenci soruyu bilgisiyle ilişkilendirmedikçe yanlış seçeneklere yöneliyor. Sorular bilgi içerikli ve kavram bilmeyi gerektiriyor. Temel bilgilerin sorgulanmasının yanı sıra okuduğunu anlama ve yorum yapma gücü ölçülüyor. Sorular konulara eşit dağıtılıyor. Ancak bilgi ve varlık felsefesini iyi öğrenen bir öğrenci diğerlerini de kolayca öğrenebilir. Paragraf soru köküne göre okunmalı ve ilişkilendirdiği felsefi akıma göre yorumlanmalı. Sorular uzun paragraflı ama bu zor olduğu anlamına gelmiyor. Önyargılı yaklaşmayın.

COĞRAFYADA HARİTA OKUYABİLMELİSİNİZ

Sorular 9. ve 10. sınıf müfredatının harmanlanmasıyla oluşuyor. Zorluk dereceleri yüksek değil, ama çeldiriciler oluyor. Soruların çözümü, hem genel coğrafya bilgisi hem de dikkatli okuma ve yorum gücü gerektiriyor. Son yıllarda harita yorumlama soruları çıkıyor. Sorgulanan başlıca konular; genel coğrafya, yer şekillerinin oluşumu, iklim, beşeri sistemler ve küresel ortamdır.

 

YAZI DİZİSİ 6

Bazı bölümler için ‘yetenek’ değil bu yıl LYS puanı aranacak

YGS puanlarını kullanarak, üniversitelerin düzenlediği özel yetenek sınavı ile üniversiteli olmaya hazırlanan gençleri bu yıl “sınav” sürprizi bekliyor. İç mimarlık bölümlerinin de aralarında olduğu bazı programlar artık LYS ile öğrenci alacak

Bu yıl üniversite sınavlarında gençleri hazır olmadıkları değişiklikler bekliyor. Tıpkı hukuk fakültesine girişte puan türünün değişmesi gibi bazı bölümlerde hem puan değişiklikleri var hem de merkezi yerleştirmeye katılma zorunlukları.

En büyük sürprizlerden biri ise endüstri ürünleri ve tasarım, iç mimarlık, çevre tasarımı, spor yönetimi, görsel iletişim, sanat tasarımı, iletişim ve tasarım gibi “özel yetenek” sınavları ile öğrenci alacak bazı programlar bu yıl hem Lisan Yerleştirme Sınavları (LYS) puanları ile öğrenci alacak hem de yerleştirmeleri merkezi yapılacak. Bu değişikliklerden birçok gencin haberi yok. Onlar sadece Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) girip 140 baraj puanını aşmalarının üniversitelerin düzenleyeceği özel yetenek sınavlarına girmelerine yeterli olacağını sanıyor. Oysa yapılan değişiklikle YGS’de yalnızca 140 puan barajını almak yeterli olmayacak. LYS’lere katılabilmek için gereken 180 puan barajına ulaşmaları, LYS’lerde de bu bölümlerin gerektirdiği puan türleri için yine en az tercih yapmalarını sağlayacak 180 puanı almaları gerekecek. Bu arada LYS’deki 180 puanın da birçok bölüm için yeterli olmayacağı hatırlanırsa kendilerini sadece YGS için hazırlayan gençler için sıkıntılı dönem olacak.

KONTROL EDİN

Bu yüzden okumayı düşündüğünüz programlarda puan değişiklikleri olup olmadığını bir an önce ÖSYM Kılavuzu’ndan kontrol edin. Değişiklikler sadece özel yetenek sınavları ile öğrenci alan programları kapsamıyor. YGS puanları ile öğrenci alan bazı programlar da LYS puan türüne geçti. Oysa bu değişiklikler zamanında yapılmış ve açıklanmış olsa gençler de hangi sınavlara girmeleri gerektiğini bilecek ve kendilerini ona göre hazırlayacaktı.

KİŞİYE ÖZEL KİTAPÇIK UYGULAMASI SÜRÜYOR

2011 yılında başlayan “kişiye özgü kitapçık” uygulaması bu YGS’de de sürüyor. Her soru kitapçığı matbaada özel olarak poşetlenecek. Soru kitapçıkları sınavda adaylara, salon görevlileri tarafından poşet içinde, açılmadan dağıtılacak. Soru kitapçığı poşetinizi kendiniz açacaksınız. Her soru kitapçığının “soru kitapçık numarası” farklı olacak. Farklı numaralarda basılan soru kitapçıklarındaki sorular birbirinin tamamen aynı olacak ancak soruların veya sorulardaki seçeneklerin sıralanışı ile doğru cevabın yeri değişecek. Bu nedenle her adayın cevap anahtarı da farklı olacak.

VAZGEÇTİYSENİZ İYİCE SİLİN

Doğru cevap olarak işaretlenecek seçeneği gösteren yuvarlak alanı dışarıya taşırmadan, tam olarak ve belirgin bir şekilde doldurmalısınız. Bir soru için birden çok cevap işaretlenmiş ise o soruya verilen cevap yanlış sayılacak. Cevap kâğıdını değerlendiren optik okuyucu, iyi silinmemiş işareti de okuyabilir. Bu nedenle bir soruya verdiğiniz cevabı değiştirdiğinizde vazgeçtiğiniz şıkkı çok iyi silmelisiniz.

CEVAPLARI NASIL İŞARETLEYECEKSİNİZ?

Soru kitapçığındaki bütün sorular çoktan seçmeli olacak. Her soru için 5 farklı seçenek verilecek. Bu seçeneklerden yalnızca biri sorunun doğru cevabıdır. Cevaplar, cevap kâğıdına işaretlenecek.

İLK 120 DAKİKA-SON 15 DAKİKA

Sınav başladıktan sonra ilk 120 dakika ve son 15 dakika içinde sınav salonunu terk edemezsiniz. Sınav sırasında kısa bir süre için bile olsa tuvalete gitmek dahil sınav salonundan çıkamazsınız. Sınav salonundan ne sebeple olursa olsun çıkarsanız bir daha giremezsiniz ve sınavın ilk 120 dakikası dolana kadar sınav binasını terk edemezsiniz.

SAKIN GÖTÜRMEYİN

-Çanta, cüzdan, cep telefonu, saat, kablosuz iletişim sağlayan bluetooth gibi cihazlar

-Kulaklık, kolye, küpe, alyans hariç yüzük, bilezik, broş, metal para gibi metal içerikli eşyalar (Basit başörtüsü iğnesi ve ince metal tokalı kemer hariç)

-Her türlü elektronik ve mekanik cihaz

-Fotoğraf makinesi gibi araçlar, her türlü plastik ve güneş gözlüğü dahil cam eşya (şeffaf, numaralı gözlük hariç), kredi, ulaşım kartı gibi kartlar

-Cep bilgisayarı, saat, sözlük işlevi olan elektronik aygıt, hesap makinesi gibi her türlü bilgisayar özelliği bulunan cihazlar

-Her türlü kesici ve delici alet, ateşli silah ve benzeri techizat

DİKKAT! SINAVINIZ İPTAL EDİLİR

Sınav süresince konuşursanız

· Kopya çekerseniz veya kopya verirseniz

· Salondaki görevlilere soru sorarsanız

· Yanınızda müsvedde kâğıt getirdiyseniz

· Soru ve cevaplarını başka bir kâğıda yazarsanız

· Birbirinizden kalem, silgi vb. şeyler alıp verirseniz

· Sınav düzenini bozacak davranışlarda bulunursanız

· Sınav kitapçığınızda bir sayfa bile eksik çıkarsa

· Sınav giriş belgenizi teslim etmezseniz

ADIM ADIM YGS: SINAV NASIL UYGULANACAK?

EN GEÇ SAAT 09.00’DA YERİNİZDE OLUN: Yarın tek oturumda yapılacak YGS saat 10.00’da başlayacak, 160 dakika sürecek. En geç saat 09.00’da sınav binasında olmalısınız. Sınava girecek adayın yüzü, kimlik tespitini sağlayacak biçimde açık olmalı.

NÜFUS CÜZDANI VE BELGENİZ: Sınav salonuna 2015-YGS Sınava Giriş Belgesi ile üzerinde fotoğraf ve kimlik numarasının olduğu nüfus cüzdanı ya da geçerliliği süren pasaportlar kontrol edilerek alınacaksınız. Bu belgeler yoksa sınava giremezsiniz. Sınava giriş belgesinin çıkışında fotoğrafınız tanınır şekilde olmalı, belgenin arkasına işaret ya da yazı yazmayın.

NUMARALI SIRAYA: Sıra numaralarının bulunduğu yerlere oturtulacaksınız. Yerinize oturunca sınav giriş belgeniz ile pasaport ya da nüfus cüzdanınızı sıranızın üzerine koyacaksınız. Görevler önce ilk iş tek tek kimlik kontrollerini yapacak ve sınava giriş belgelerini toplayacak. Sonra salon başkanı sınavda uyulacak kuralları açıklayacak.

CEVAP KÂĞITLARINIZ DAĞITILACAK: Üzerinde fotoğrafınızın, TC kimlik numaranızın, ad ve soyadınızın yazıldığı cevap kâğıtları dağıtılacak. Her aday, sınavda kendi fotoğrafının ve kendi kimlik bilgilerinin bulunduğu kendisine ait cevap kâğıdını kullanmak zorunda. Cevap kâğıdınızı kontrol edin, başkasına ait cevap kâğıdı kullananın sınavı geçersiz sayılacak.

KALEM VE PEÇETE: Cevap kâğıtları ile birlikte içinde iki adet kurşun kalem, silgi, kalemtıraş, şeker ve peçete bulunan kutular dağıtılacak. Yanınızda şeffaf şişede su getirebilirsiniz.

SORU KİTAPÇIKLARI DAĞITILACAK: Soru kitapçıkları dağıtıldığında hemen eksik sayfa olup olmadığını kontrol edin. Kitapçığın üzerindeki TC kimlik numarası, adı, soyadı, salon No. ile sıra No. bilgilerini boşluklara doldurmanız gerekiyor.

CEVAP KÂĞIDINA GEÇİRİN: Her adayın üzerinde fotoğraf ve kimlik numarası ile adının yazdığı kendi cevap kâğıdı olacak. Sınav kitapçığının üzerinde yer alan soru kitapçık numaranızı cevap kâğıdındaki ilgili alana kodlayın ve bırakılan boşluğu imzalayın. Bu kodlamayı cevap kâğıdına yapmadığınız ya da yanlış yaptığınız zaman sınavınız değerlendirilmeyecek.

BAKMADAN GEÇME