Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeşilay'ın düzenlediği Zümrüdüanka Ödül Töreni'ne katıldı. Suriye hakkında da açıklamalarda bulunan Erdoğan "Suriye'nin kuzeyine şehir kuralım" dedi.

"YEŞİLAY'I KUTLUYORUM"

Daha önce imkansızlıklarla boğuşan Yeşilay vardı. Şimdi Avrupa kuruluşlarının mükemmeliyet ödülünü verdiği bir Yeşilay var. Ondan dolayı kutluyorum. Biraz destek ve cesaretle kurumlarımızın neler başarabileceğini Yeşilay'a bakınca görebiliyoruz.

Son 14 yılda ekonomiden ticarete maliyeden kamu yönetime yargıdan sosyal politikalara hemen her alanda bunun sayısız örneğini görürsünüz.

"VEREN EL ALAN ELDEN HAYIRLIDIR"

Zihniyet değişiminin yaşandığı alanların başında dış politika geliyor. Bizi Afrika'da büyük bir coşkuyla karşıladılar. Şu anda dünyada ilk 3'teyiz. Yardım eden ülkelerin arasında 3. sıradayız.Olayı milli gelire oranla değerlendirdiğimiz zaman 1. sıradayız. Şu 5 senede Suriye'den gelen mültecilere harcadığımız para 10 milyar dolar. STK'ların belediyelerin harcadığı paraları söylemiyorum. Biz bu olaya homoekonomikus anlayışıyla bakmadık. Bizim medeniyetimizde bizim değerler silsilemiz içerisinde olaylar farklı.Veren el alan elden hayırlıdır.

El ele verelim. Suriye'nin kuzeyine bir şehir kuralım. 4 bin 500 km karelik bir şehir kuralım. Biz bu şehirde her şeyi uluslararası camiayla paylaşalım. Yerel mimariyle Suriye'nin kuzeyinde Türkiye'ye yakın bir bölgede bu şehri kuralım. Bunu karşılıklı konuştuğumuz zaman haklısın diyorlar. Bunu Sayın Obama ile de konuştuk, hatta koordinatlarını bile belirledik ama uygulamaya gelince hala ses yok. Mesele karar meselesi... Karar verici olmak, irade koymak bu... Maalesef bunu da koymayınca iş gecikiyor ve iş kapıya dayanınca da feryat başlıyor.

NARGİLE VE PURO SİGARADAN DAHA KÖTÜ

Aileler sağlığa faydalı diyerek ilkokul çocuklarına birayı sevdirmeye çalışmıştır. Bunlar bu ülkede yaşandı. Tarih kitaplarında Atatürk Orman Çiftliği'nde ellerine bira şişeleri tutuşturulmuş çocuklar görürsünüz.

Evlatlarımızın geleceklerinin karartılmasına, alkolün uyuşturucunun esiri olmalarına müsaade etmeyeceğiz.Bazı gençlerimiz 'Ben sigara içmiyorum' diyor. Nargile içiyor. Puro içiyor. Daha kötü bunlar.

"BİZ İNSANIMIZI SEVİYORUZ"

Daha 2 yıl önce alkol düzenlemesinde koparılan gürültüyü eminim hepiniz çok iyi hatırlıyorsunuz. Ülkenin tamamı için hayırlı olduğu açık olan bu düzenleme, gazeteler, ekran yorumcuları ve kimi siyasetçiler tarafından günlerce yerden yere vuruldu. 'Alkol yasaklanıyor', 'özel hayatımız kısıtlanıyor', 'yaşam tarzımıza müdahale ediliyor' gibi tezviratlar yapıldı. Ana muhalefet partisi düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu. Kardeşlerim, bunlar insanımızı sevmiyor, bunlar insanımızın rahatsızlığında, hastalığında, bütünüyle vücudundaki olumsuz gelişmelerde kendilerine hayat arıyorlar. Biz ise diyoruz ki, 'biz insanımızı seviyoruz'. Sağlıklı bir nesil için ne gerekirse biz onu yapmaya çalışıyoruz

"TEK PARTİ DÖNEMİNİN JAKOBENLERİ ALKOLÜ TEŞVİK ETTİ"

Çağdaşlaşmayı, alkol kullanmakla, zararlı alışkanlıkları teşvik etmekle, tek tip bir hayat tarzına sahip olmakla özdeş hale getirenler var. Bu ne yeni bir tavırdır ne de ülkemize münhasırdır. Bakınız daha önce de ifade etmiştim. İstanbul'un işgali sırasında gençlerin işgal güçleri tarafından alkol kullanmaya teşvik edildiğini gören bir avuç kahraman bağımlılıkla savaşmak için Yeşilay çatısı altında toplanmıştır. Tek parti döneminin jakobenleri Batılılaşma ve modernleşme adına alkol kullanımını teşvik etmişlerdir.