Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem İnanç 15 Kasım Diyanet Cuma Hutbesi - Cuma Hutbesi'nin bu haftaki konusu nedir? Diyanet açıkladı

        Cuma hutbesi, her hafta Cuma namazı sırasında hocalar tarafından cemaate okunuyor. Cuma hutbesini, Diyanet İşleri Başkanlığı hazırlayarak hem tüm camilere gönderiyor hem de resmi internet sayfasında erişime açıyor. "Peygamber ve aile" konulu 15 Kasım Cuma hutbesi ise şöyle:

        Muhterem Müslümanlar!

        Sevgili Peygamberimize (s.a.s), Hira’da ilk vahiy gelmiş, Kur’an-ı Kerim nazil olmaya başlamıştı. İlahî buyruğun ağırlığıyla yüreği titreyerek evine dönmüş, can yoldaşı Hz. Hatice validemize “Beni örtün” demişti. Eşine, sırdaşına

        sığınmış, ondan destek almıştı. Hz. Hatice, güven veren ve teskin eden haliyle Peygamberimize o gün

        şunları söylemişti: “Korkmana gerek yok! Çünkü sen her zaman doğruyu söyler, akrabanı gözetirsin.

        Muhtaçlara yardım eder, misafire ikramda bulunursun. Allah, hiçbir zaman seni utandırıp

        üzmez.” 1

        Aziz Müminler!

        Aile; güvendir, dayanaktır, sığınaktır. Tüm varlığıyla iyilikte yardımlaşmak, el birliğiyle kötülüğe engel olmaktır. Hz. Hatice’nin sevgisini ve desteğini asla unutmayan Peygamberimiz, vefatından yıllar sonra bile onu hasretle anmıştır. Zira aile; vefadır, sadakattir. Eşleri birbirine güven ve sadakatle bağlayan en kıymetli bağdır. Aile fertleri, hayatın zorluklarını aşmak ve güzelliklerini paylaşmak üzere birbirlerinin yanında olurlar. İffet, izzet ve mahremiyetlerini muhafaza ederler. İşte

        ailedeki bu sadakat, dünyada şeref, ahirette ise kurtuluştur.

        Kıymetli Müslümanlar!

        Allah Resûlü’nün (s.a.s) ailesinde istişare hâkimdi. Peygamberimiz aile fertlerinin fikirlerine değer verir, aile içinde yaşanan sorunların sabır ve ferasetle çözülmesini sağlardı. Çünkü istişare, şiddete başvurmadan akl-ı selim ile sıkıntıları

        aşmayı sağlar. Eşlerin ve çocukların ortak aklı sayesinde hata yapılmasını engeller. Ailede hakların ve sorumlulukların dengeli biçimde dağıtılmasını sağlar. Çünkü erkeklere ailede adaleti öğütleyen Allah Resûlünün ifadesiyle, “Sizin hanımlarınız

        üzerinde hakkınız olduğu gibi, hanımlarınızın da sizin üzerinizde hakları vardır.”2

        Değerli Müminler!

        Ailede şefkat ve merhametin varlığı, Rabbimizin “Rahmân” isminin tecellisidir. Merhamet sadece acıma hissi değil, muhatabımıza değer vererek onu anlama çabasıdır. Merhamet, aile fertlerine ihsanla, insafla, iyilikle, güzellikle ve

        şefkatle davranmaktır. Peygamber Efendimizin ailesinde vazgeçilmez olan değerlerden biri de şefkatti. Rahmet Elçisi

        (s.a.s), ailesine karşı son derece müşfik davranırdı. Ailede kimsenin gönlünü kırmaz, kaba ve incitici konuşmaz, bağırıp çağırmaz, ağzından kötü söz çıkmazdı. Eli asla şiddete kalkmaz, kadının ve çocuğun hırpalanmasına kesinlikle izin vermezdi.

        Nitekim Allah Resûlü (s.a.s) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuştur: “Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olanınızdır. Ben de aileme karşı en iyi olanınızım!”3

        Aziz Müslümanlar!

        Resûl-i Ekrem’in ailesi sevgi doluydu. Hane-i saadetin her ferdi, yüreğinde derin bir muhabbet ve ülfet hissederdi. Peygamberimiz, eşlerine, çocuklarına ve torunlarına sevgi sunmaktan çekinmezdi. Onları takdir eder, mesela sevgili kızı

        Hz. Fatıma geldiğinde ayağa kalkarak kendi yerini kızına verirdi. Her akşam hane halkını toplayıp onlarla sohbet ederdi. Hayatın yükünü bizimle birlikte taşıyan en yakınlarımız, sevgimizi duymayı en çok hak edenlerdir. Güler yüzümüz, gönül alıcı bir çift sözümüz, ailede sevgiyi çoğaltır. Bu yüzden Peygamberimiz, “Büyüklerimize saygı, küçüklerimize sevgi ve şefkat göstermeyen bizden değildir.”4 buyurmuştur.

        REKLAM

        Muhterem Müminler!

        Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de Peygamberimize hitaben şöyle buyurur: “De ki: ‘Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da

        sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.’”5 Bir mümin için Allah Resûlü’nü sevmenin anlamı, onun yolundan gitmek yani onun hayat tarzını benimsemektir. Mutlu bir aile yuvası

        için de onun örnekliğine ve yaşattığı ahlakî değerlere her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır. Peygamberimizden öğrendiğimize göre, bir aile sevgi ve güvenle kurulur, adalet ve merhametle korunur. Ailesinde huzur isteyen müminler olarak

        duamız şudur: “Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a

        karşı gelmekten sakınanlara önder eyle.”6

        1 Buhârî, Bedʾü’l-vahy, 3; Müslim, Îmân, 252.

        2 Tirmizî, Radâ, 11.

        3 Tirmizî, Menâkıb, 63.

        4 Tirmizî, Birr, 15.

        5 Âl-i İmrân, 3/31.

        6 Furkân, 25/74.

        Haberi Hazırlayan: Büşra Kamış
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ