Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Sinema 9 Kere Leyla'ya linç

        Haluk Bilginer, Demet Akbağ, Elçin Sangu, Fırat Tanış ve Alican Yücesoy...

        Sosyal medyada resmen bir linç başladı;

        "Kadrosu bu kadar iyi olan bir film nasıl oluyor da bu kadar kötü olabiliyor?"

        İş, sadece kadroya kalsaydı sinemacıların işi bir hayli kolay olur, iyi bir filmin formülü sadece oyuncuların kim olduklarıyla kodlanabilirdi.

        Ne var ki iyi bir filmin formülü birçok bileşenden oluşuyor.

        Hikâye, senaryo, yönetim, oyuncu...

        Bunların yanı sıra ses ve görüntü...

        O yüzden ses ve görüntü dallarında da ödüller veriliyor.

        Bütün bu bileşenler bir doğrultuda buluşturulabilinirse ortaya izlenmeye değer keyifli bir film çıkıyor.

        Aksi halde ise "Ne bu kardeşim, film mi bu şimdi?" durumu...

        Küresel çapta şöhret olan ve başarılarını defalarca kanıtlamış oyuncuların, yönetmenlerin, yapım şirketlerinin bazı filmlerini "Bu ne kardeşim?" diyerek izledik, izliyoruz, izleyeceğiz.

        Bazen olmaz.

        Ezel Akay'ın yeni filmi '9 Kere Leyla', Netflix'te yayınlanmaya başladığı iki gün içinde yerden yere vuruldu.

        Vurulmaya da devam ediyor?

        Görünen o ki devam da edecek.

        Açıkçası uzun zamandır bir film, bu ölçüde eleştirilmemişti.

        Veya bu kadar aynı zaman diliminde paylaşılmadığı için eleştiriler böylesine göze batmamıştı.

        Eleştirileri şu ana başlıklarda toplamak mümkün;

        "Başladığım tüm film ve dizileri yanımdakiler beğenmeyip bıraksa bile ben ısrarla izler bitiririm. Bunu bitiremedim. Böyle bir kadroya böyle bir film. Neden?"

        * "Filmi izledikten sonra şunu düşündüm; ayrı ayrı çok iyi malzemeler seçmiş olmamız ortaya çok iyi bir yemek çıkacağı anlamına gelmeyebilir. Bir de bunları bir araya getirecek güzel bir yemek tarifine ihtiyacımız olabilir."

        * "Bir Christoph Waltz'ın "Django" filminde sırtladığı muhteşem karakteri düşünüyorum, bir de Haluk Bilginer'in "9 Kere Leyla"daki Adem karakterini... Waltz ve Bilginer'in yetenekleri birbirine çok yakın ancak bizimkine kaliteli iş maalesef gelmiyor. Üzülmemek elde değil."

        - "9 Kere Leyla" hayatımdan yarım saat çaldın, geri ver."

        * "Son zamanların en büyük hayal kırıklığı... Kadro efsane ama o nasıl film?

        * "Bu filmde Demet Akbağ ve Haluk Bilginer oynamayı nasıl kabul etmiş? Belli bir yere gelmiş oyuncuların oynayacakları filmde biraz kalite kriterini aramaması ilginç geliyor. Bayağı kötüydü."

        * '9 Kere Leyla' filmine 9 dakika sabredebildim."

        '9 Kere Leyla', pandemi olmasaydı gösterime sinema salonlarında girecekti.

        Öyle olsaydı acaba film yine bu kadar eleştiri alır mıydı?

        Veya eleştiriler yine bu kadar aynı zaman diliminde paylaşılabilir miydi?

        Filmin yayınlanmaya başlamasıyla birlikte iki gün içinde yoğun bir izlenme oranı olduğu için eleştiriler aynı zaman diliminde bir araya geldi.

        Kanımca çok fazla gişe yapmayacaktı ama yine de eleştiriler, bu kadar aynı zaman diliminde paylaşılmayacağı için topyekun bir linç hareketine bürünmeyecekti.

        Beyazperdenin büyüsü, ses ve görüntü kalitesinin yüksek oluşu belki de filmin izlemeye değer olmasına hizmet edecekti.

        Evde bu olanakların kısıtlı olması '9 Kere Leyla'yı o hizmetlerden yoksun bıraktı.

        Belki de çoğu kişi elindeki kumandanın verdiği hakimiyet duygusuyla filmin tamamını izlemeden karar verdi. Belki de evde tahammül sınırımız daha dar.

        Acaba, '9 Kere Leyla', sinemada izlenmiş olsaydı filmi eleştiri bombardımanına tutan kaç kişi, 9'uncu dakikadan sonra "Bu ne kardeşim?" diyerek salondan çıkardı?

        '9 Kere Leyla'yı tıpkı diğer filmlerde olduğu gibi beğenen de olacaktır beğenmeyen de.

        Sinemada beğeni oranı gişe rakamlarıyla ölçülüyor.

        Dijital platformda ise beğeni oranını belirlemenin ölçüsü şimdilik yok.

        Madalyonun öteki yüzünde ise '9 Kere Leyla'nın senaristi ve yönetmeni Ezel Akay'ın kariyeri bulunuyor.

        Başarılı bulunup izlenen filmleri de var, başarısız bulunup az izlenen de.

        Tıpkı her yönetmenin kariyerinde olduğu gibi...

        Öte yandan Ezel Akay'ın yönettiği filmlerin gişelerine bakacak olursak giderek izleyici sayısında bir düşüş olduğu görülüyor.

        Neredesin Firuze (2004)

        İzleyici Sayısı: 1.064.162

        Hasılat: 6.319.537 TL

        -------------------------------------------------------------------

        Hacivat ile Karagöz Neden Öldürüldü? (2006)

        İzleyici Sayısı: 649.746

        Hasılat: 4.233.546 TL

        ------------------------------------------------------------------

        7 Kocalı Hürmüz (2009)

        İzleyici Sayısı: 372.294

        Hasılat: 3.163.176 TL

        ------------------------------------------------------------------

        F Tipi Film (2012)

        İzleyici Sayısı: 75.643

        Hasılat: 637.612 TL

        ------------------------------------------------------------------

        Görünen o ki vakit, Ezel Akay'ın şapkasını önüne koyma vakti.

         Haluk ile müthiş bir süreç başladı
        Haluk ile müthiş bir süreç başladı Haberi Görüntüle
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ