Acil servis başvurularında neredeyse eski günlere döndük
"Türkiye'de acil servisler acil hastalarının ihtiyaçlarına yetmiyor" inanışı gerçeği yansıtmıyor. Bu yanlışlık, acil olmayan hastaların da acil servislere başvurmaları sonucunda başvuru oranının olması gerekenden çok daha yüksek olmasından kaynaklanıyor. Oysa pandemi sürecinde acil servis başvuruları olması gereken seviyelerdeydi ve beklenti acil servislerin bundan sonra sadece acil hastalarına hizmet vermeleri yönündeydi. Ancak bu istek karşılığını bulmadı ve korkulan oldu. "Yeni normal" döneminde acil servisler eski yoğun günlerine döndü bile. Ceyda Erenoğlu'nun özel haberi...
“Covid-19 pandemi sürecinde ülke olarak başarılı mücadele versek de durum istenilen düzeyde değil” Bu sözler Türkiye Acil Tıp Derneği Başkanı Prof. Dr. Süleyman Türedi’ye ait. Türkiye’de acil servislerin acil olmayan başvurular nedeniyle kapasitesinin çok üzerinde hasta baktığı ve bu servislerde çalışan sağlık ekibinin enerjilerini acil olmayan hastalara harcamalarının gerçek acil hastalarını kısmen de olsa mağdur ettiği bilinen bir gerçek.
ACİL SERVİSE BAŞVURANLARIN SADECE YÜZDE 10’U ACİL HASTASI
Pandemi döneminden önce çok yoğun trafiği olan ve günde ortalama 1500 hasta gören acil servislerin varlığı da bunun göstergesi. Oysa söz konusu 1500 hastanın sadece yüzde 10’u gerçek acil hastası. Acil olmayan hastalara harcanan ekipman ve enerji ise gerçek acil hastalarının alması gereken hizmet kalitesinin düşmesine neden oluyor.
FIRSATI DEĞERLENDİRMELİYİZ
Prof. Dr. Süleyman Türedi, “Pandemi süreci acil servislerin gerçek amaçlarına uygun hizmet verebilmesi için çok önemli bir fırsattı ve biz bu fırsatı henüz değerlendiremedik” diyor ve açıklıyor; “Aslında ülkemizdeki acil servislerin fiziki şartları, teknik donanımları, ekip kalitesi ve tıbbi becerisi bu alanda gelişmiş sayılan birçok ülkeden daha iyi durumda. Bu konuda dünyanın sayılı ülkeleri arasındayız. Şunun bilinmesi gerekir. Gerçek acil hastalarının oranı düşünüldüğünde acil servis kapasitemiz ülkemizdeki tüm acil hastalarına kaliteli ve yeterli hizmet verecek düzeydedir. Ancak yaşadığımız pandemi sürecinden önce bu kapasitenin çok üzerinde bir hasta yükü ile karşılaştığımız ve acil servislerimizde acil olmayan hastalara hizmet vermek zorunda kaldığımız için toplumda, ‘Acil servisler ihtiyacı karşılamaktan uzak ve yetersiz’ algısı var. Oysa pandemi süreci gösterdi ki gerçek acil hastalarının oranı geçmişteki başvurularla kıyaslandığında olması gereken seviyelerdeydi ve bu hastalar mevcut kaynaklarımızla çok rahat şekilde yönetilebildi.”
ACİL SERVİSLER ESKİ HALİNE DÖNDÜ
Türedi’ye göre, acil servislerde bir hastanenin günde 1000’in üzerinde olan acil başvuruları pandemi döneminde çok azalmış ve gereksiz başvuruların azalmasıyla acil servisler sadece gerçek acil hastalarına hizmet verir olmuştu. Bu noktada acil servis başvurularının ‘yeni normal’ olarak adlandırılan döneme geçilmesiyle beraber yeniden ciddi şekilde arttığı ve alınan önlemlere rağmen rakamların eskiye dönüşe işaret eder hale geldiği belirtiliyor.
AİLE HEKİMLİĞİ ÖZENDİRİLMELİ
Sorunun çözümünde en önemli noktalardan birinin de Aile Hekimliği uygulaması olduğu belirtiliyor. Pandemi sürecinde birçok hastanın aile hekimleriyle irtibata geçtiklerini söyleyen Türedi, hastane acil servislerinde ki iş yükünün azaltılması, daha kaliteli hizmet verilmesinin sağlanması ve hastaların sorunlarının hastaneye başvurmadan çözülebilmesi için aile hekimliği uygulamasının özendirilmesi gerektiğini belirterek,“ Elimizdeki bu gücün farkında olup gereken değeri verirsek yaşadığımız sıkıntıları aşma konusunda zorlanmayız” diyor.
