Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Teknoloji İnternet limon gibidir - Teknoloji Haberleri

        Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ''Taşıt kilometre, yolculuk kilometre başına ölümler 5,72'ydi, şu anda 3,79'a düştü. Artık yol kusurundan kaza hemen hemen yok. Şu anda kazaların yüzde 86,7'si sürücü davranışlarından kaynaklanıyor. Burada ihmal ve ihlal ön plana çıkıyor'' dedi.

        Yıldırım, Okan Üniversitesi'nin Tuzla Kampüsü'nde düzenlediği Akıllı Ulaşım Teknolojileri Çalıştayı'nın açılışında yaptığı konuşmada, üniversitelerin piyasadan, sokaktan kopuk olduğunu, kendi dünyalarında, kendilerine göre bir şeyler yaptıklarını ifade ederken, bu durumun, Türkiye'nin yapısal bir sorunu olduğunu, bunu fark etmenin, buna göre üniversite-sanayi işbirliğini uygulamanın önemli bir farkındalığı oluşturduğunu, bu bakımdan Okan Üniversitesi'ni tebrik etmek istediğini söyledi.

        Karsan'ın New York taksisini görücüye çıkardıklarını hatırlatan Yıldırım, New Yorklular'ın yüzde 76'sının bunu beğendiğini, ancak idarecilerin tercih etmediğini söyledi. Yıldırım, ''Demek ki onlardaki demokrasi bizim kadar gelişmemiş. Üzülmeyin. Türkiye'de demokrasi daha fazla. Bunu herkesin bilmesi lazım. Eğer halk istiyorsa siz ona rağmen dediğinizde inat ediyorsanız, işte Suriye, işte Libya, işte Mısır, daha başka çok örnekler var. Halka rağmen bir şey olmaz'' diye konuştu.

        İnsan göz ardı edildiği zaman, politikaların, yapılan işlerin merkezine insan konulmadığı zaman baştan kaybedildiğini belirten Yıldırım, hangi sistem uygulanırsa uygulansın, hangi üretim araçları kullanılırsa kullanılsın, insanı o araçların bir parçası olarak görülmesine devam edilmesi halinde başarı şansı bulunmadığını kaydetti.

        Yıldırım, dünyada bölgelere, kıtalara göre ciddi bir değişim yaşandığını, bu değişimin o bölgelerdeki sosyoekonomik sorunların farklı farklı algılanmasına sebep olduğunu ifade ederek, sayısal uçurumun dünyanın ''başının belası'' olduğunu, bu konuda mutlaka ortak inisiyatif gerektiğini, dünyanın kaynaklarını kullanmakta da adil bir davranış bulunmadığını, dünyanın sorunlarını çözüm noktasında da adil bir yaklaşım olmadığını söyledi.

        Suriye'de sivil insanların hayatını kaybettiğini anımsatan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

        ''Dünyada 5 biraderler kendi aralarında anlaşabiliyorlar mu? 2'si 'ben oradaki diktatörü destekliyorum, devam edecek' diyor. 3'ü 'olmaz' diyor. Aslında orada sivilleri düşündüğünden değil, onlara karşı olmak için, 'güç bende' demek için söylüyor. Bu anlayış yanlış. Küresel barışı, küresel kardeşliği sağlayacak olan iletişimdir, sanal alemdir. Gerçek alemde ülkeler birbiriyle kardeş olamaz.''

        "ÇAYA, ÇORBAYA LİMON NEYSE, HAYATIMIZDA DA İNTERNET O"

        Binali Yıldırım, iletişim ve internetin aslında astronotların aya indiği tarihle aynı yaşta olduğunu, o zaman kimsenin interneti hiç fark etmediğini, aya gidilmesinin dikkat çektiğini, şu anda internetin bir yaşam tarzı hale geldiğini belirterek, ''Hepimizin adeta çaya, çorbaya limon neyse, hayatımızda da internet o hale geldi'' dedi.

        Toplu, çevresel ulaşım araçlarının ''doğru'' olduğunu, bunu artırmaya devam edeceklerini kaydeden Yıldırım, şu görüşleri dile getirdi:

        ''Kimseyi 'sen araba alma, tramvaya, metrobüse ya da vapura bin' diye zorlayamayız. Bunun bir gönüllü tercih olması lazım. Bu nasıl olacak? Otomobilin sağladığı konforu, esnekliği büyük ölçüde sağlayabilirseniz insanlar o araçları tercih eder. Türkiye bu konuda geç kalan bir ülkedir. İngiltere ile bu işe beraber başlamışız. Biz nostaljik tramvayda kalmışız.

        Trafik problemleri büyük şehirlerde artmaya, hayatımızı zorlaştıran bir konu olmaya devam edecek. Bunu katlanabilir hale getirmeyi konuşmamız lazım. Kimse çıkıp 'ben İstanbul'un trafik sorununu çözeceğim' diye popülizm yapmasın. İstanbul'un trafiğini katlanabilir, akışkanlığını sağlanabilir nasıl getiririz. Bunun kısa, orta ve uzun vadeli çözümleri var. Marmaray projesi bitecek, ondan sonra belediyenin yaptığı Kartal-Kadıköy raylı sistem bitecek, diğer raylı sistemler bitecek. Bu sistemler birbirine entegre olacak. Metrobüs, deyip geçmeyin, Metrobüs, bugün Avrupa'da örnek gösterilen bir projedir. Kısa sürede yapılıp tamamlanan, hem zaman hem maliyet bakımından en iyi projedir. Bu bir nefes aldırmıştır.''

        Trafik artışının yeni yol ihtiyacını doğurduğunu dile getiren Yıldırım, ''Bölünmüş yollar yapıyoruz. Son 9 yılda 15 bin 200 kilometre bölünmüş yol yaptık. 15 bin 200 kilometre bölünmüş yolda 2 kalemde yaptığımız tasarruf, yılda yaptığımız tasarruf 9,2 milyar liradır. Nedir bu? Zaman ve yakıt tasarrufu... Bölünmüş yollara 41 milyar harcadık. 5 yıldan az geri dönen bir yol projesi olur mu? Yok. Böyle bir karlı yatırım var mı? Bu neyi gösteriyor. Biz bu işte çok geç kalmışız. 10-20 yıl önce lazım gelen işi şimdi yapıyoruz. 79 yılda 6 bin 100 kilometre yapmışız, 9 yılda 15 bin 200 kilometre ona ilave yapıyoruz. 2023 yılı hedefimiz 15 bin kilometre daha yapmak'' şeklinde konuştu.

        "YOLLARIN KRALI OLMAZ, YOLLARIN KURALI OLUR"

        Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım, katılımcılara, güzel bir haber vermek istediğini, bölünmüş yollarla ilgili trafik ölçümleri yaptıklarını anlatırken, şunları kaydetti:

        ''Taşıt kilometre, yolculuk kilometre başına ölümler 5,72'ydi, şu anda 3,79'a düştü. Artık yol kusurundan kaza hemen hemen yok. O ölçümü de yaptık. Yüzde 9... Önceden insan kusuruyla başa baş gidiyordu. Şu anda kazaların yüzde 86,7'si sürücü davranışlarından kaynaklanıyor. Burada ihmal ve ihlal ön plana çıkıyor.''

        Trafik konusunda çok ciddi eğitime ihtiyaç bulunduğunu dile getiren Yıldırım, ''İnsanların, kendi hayatımızı ciddiye alacağız ve eğitim, eğitim, eğitim... 'Yolların kralı olmaz, yolların kuralı olur' diyoruz. Yolları güzel güzel yaptık ki araçları rahat süresiniz... 'Sevdiklerinizle buluşmak için yolları böldük, hayatları birleştirdik' diyoruz. Amacımız, sizin hayatını bölmek değil, hayatını birleştirmek. Yolları bunun için yaptık. Bunun için eğitim ve trafik güvenliğine yönelik çalışmalarımıza hız kesmeden devam etmemiz lazım'' şeklinde konuştu.

        Trafik artışını, otomobil almayı engelleme şansları bulunmadığını, sistemi çalışabilir, sürdürülebilir hale getirmek gerektiğini, bunun için de uygulamaya koyacakları buluşlarla, yenilikçi projelerle bu işi halledeceklerini ifade eden Yıldırım, Türkiye'nin yenilikçi projeler üretme konusunda çok büyük potansiyeli bulunduğunu, diğer ülkelerin yaşadığı tecrübenin kendilerine bedava bir kaynak olduğunu, bunu en şekilde kullanmaları gerektiğini söyledi.

        Türkiye'nin son 9 yılda son 50 yılın işini yaptığını, altyapı, sağlık, ekonomide, eğitimde, bütün alanlarda bunu gerçekleştirdiklerini, bunun yetmeyeceğini belirten Yıldırım, şimdi herkesin ''2023'' dediğini, yarınını göremeyen ülkeden ''2023'' diyen bir Türkiye'ye geldiklerini, bunun herkesin gururu, başarısı olduğunu kaydetti.

        AVRUPA'DA DURUM

        Okan Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bekir Okan da ulaşım sektörünün dünya ekonomisi, istihdama katkısı ve toplumun refahı için çok önemli ve dünyanın en önemli vazgeçilmez sektörlerinden biri olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

        ''Bununla beraber önemli sorunları da peşinden getirmektedir. Dünyada her yıl 70 milyona yakın yeni araç trafiğe çıkmakta. Avrupa enerji harcamasının yaklaşık dörtte biri ulaşımdan kaynaklanmakta. Yalnızca Avrupa'da yılda 1,3 milyon kaza olmakta ve 40 bin kişinin ölümüne neden olmaktadır. Trafik sıkışıklığı Avrupa yol ağının yüzde 10'unu etkilemekte, yıllık 50 milyar avroluk bir ekonomik kayba neden olmaktadır. Ayrıca karbon salımına katkısı yüzde 25'ler mertebesindedir. İşte tüm bu sorunların çözümü için dünyada akıllı ulaşım sistemleri ön plana çıkmıştır.

        Bir yandan otonom araçlar, elektrikli ve hibrit gibi araçlar diğer yandan birbiri ile ve sabit sistemler ile haberleşen araçlar yolcuları ve eşyaları, daha güvenli, daha çevreci ve daha hızlı olarak bir yerden bir yere ulaştırmayı hedeflemektedir. Bu çalışmalar araçlardaki elektronik sistemlerin ağırlığını önemli ölçüde arttıracaktır.''

        Okan, Türk otomotiv sanayinin geleceğinin, akıllı ulaşım sistemleri üzerine ARGE çalışmalarının yapılması ve özgün ürünlerin Türkiye'de geliştirilmesine bağlı olduğunun yadsınamaz bir gerçek olduğunu belirterek, Türkiye'de bu konudaki çalışmaların dünya Seviyesinde yapılması için Okan Üniversitesi'nin Ulaşım Teknolojileri ve Akıllı Otomotiv Sistemleri Araştırma Merkezi'ni kurduğunu bildirdi.

        Bu arada, Bakan Yıldırım, çalıştay öncesi Okan Üniversitesi'nin sürücüsüz aracını yakından inceleme fırsatı buldu.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ