Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam En güzel bebek isimleri 2019! Kuran'da geçen kız-erkek bebek isimleri - Farklı bebek isimleri!

        Bebeğinize isim bulma konusunda bir çok ebeveyn sıkıntı yaşıyor. Hamilelik dönemlerinde araştırılmaya başlayan bebek isimleri kategoriye göre değişebilmekte. Bazı ailelerKur'an-ı Kerim'de geçen isimleri tercih ediyor bazıları da modern isimleri tercih ediyorlar. İşte harf sıralamasına göre bebek isimlerini sizler için sıraladık.

        A HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        AKASYA: Güzel kokulu bir süs bitkisi

        AKGÜN: Parlak gün, uğurlu gün, ışıklı gün

        AKTAN: Ak renkli tan; Kutlu tan, uğurlu tan

        ALÇİN: Kızıl renkli küçük bir kuş

        ALEV: Yanan cisimlerin görüntüsünü tarif etmek için kullanılan bir kelime

        ALGIN: Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun

        ANDAÇ: Anılar, hatıralar

        AYDAN: ay gibi parlak ve güzel

        AYŞEGÜL: Güller içinde mutlu yaşayan.

        AYŞEN: Neşeli, gülen, aydınlık.

        AYŞİM, AYŞİN: Parlak ışık saçan.

        AYTEN: Güzel bir tene sahip olan.

        AZRA: Üstünde hiç yürünmemiş kum; Yeni yetme kız

        AÇELYA: Çok renkli çiçekler açan bitki

        REKLAM

        AHSEN: Çok güzel, olağanüstü güzel

        AHU: Ceylan, karaca 2.Çok güzel, ince, zarif kadın.

        AJDA: Filiz, sürgün. Çok genç.

        AJLAN: Hızlı, çabuk, telaşlı

        ARMAĞAN: Hediye, ödül

        ARZU: Herhangi bir şey için duyulan aşırı istek

        ARZUM: İsteğim, dileğim, hevesim.

        AYDENİZ: Hem ay, hem de deniz

        AYGÜN: Hem ay, hem gün

        AYLA: Bazı yıldızların ve ayın etrafındaki ışık çemberi

        AYLİN: Ayla ile aynı anlamdadır

        AYNUR: Ay ışığı

        AYSEL: Ay gibi olan güzelliğiyle nam salmış olan

        AYSU: Ay gibi parıltılı ve su gibi berrak.

        AYSUN: Ay gibi ışıltılı ve güzel.

        AYŞE: Rahat ve huzur içinde yaşayan

        ASENA: Dişi kurt, güzel kız

        ASLI: Temelli, köklü. Bir şeyin benzeri.

        ASU: Azgın, huysuz, isyan eden. Afacan.

        ASUMAN: Gökyüzü

        AYBEN: Ben ayım anlamında

        AYBİKE: Ay gibi güzel kız

        AYCAN: Ay gibi sevilen, aydınlık can.

        AYÇA: Yay biçimindeki ay, Hilal.

        AYDA: Dere kıyılarında yetişen bir bitki

        B HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        BAHAR: Yazla kış arasında olan mevsim. Güzellik, gençlik çağı.

        BALIN: Yar, sevgili

        BANU: Prenses; Hanımefendi. Yeni evli gelin.

        BAŞAK: Ekinlerin tanelerini taşıyan baş kısmı

        BENAY: Ben ayım, ay gibiyim

        BENGÜ: Ölümsüz, sonsuz

        BERGÜZAR: Anılmak için verilen şey, andaç

        BERİL: Zümrüt

        BERİN, BERRİN: En yüksek, en ulu anlamında

        BERNA: Bağlı, bağlanmış; Genç, körpe, delikanlı

        BERRAK: Duru

        BEGÜM: Hanım; Kadın hükümdar.

        BELDE: Memleket, şehir, kasaba

        BELGİN: Kesin ve eksiksiz belirlenen

        BELKIS: Efsaneye göre Hz. Süleyman zamanındaki Saba melikesinin adı.

        BELMA: Uysal, sakin.

        BENAN: Parmak uçları

        BERRAN: Keskin, kesici

        BETÜL, BETİL: Erkeklerden çekinen namuslu kadın, Hz. Meryem ve Hz. Fatma'nın diğer isimleri

        BEYZA: Çok beyaz, lekesiz

        BİHTER: Daha iyi, en iyi

        BİLGE: Çok bilgili ve bilgisini yararlı kullanan kişi

        BİLLUR: Pek duru, pürüzsüz

        BİNGÜL: Gülü bol; Gül bahçesi

        BİNNAZ: Çok nazlı, cilveli, kaprisli.

        BİNNUR: Çok ışıklı, ışığı gür

        BİRİCİK: Bir tane, tek, emsalsiz

        BİRGÜL: Tek ve güzel bir gül.

        BİRSEN: Yalnız sen

        BUKET: Çiçek demeti

        BURCU: Güzel koku, ıtır

        BURÇAK: Bir bitki

        BURÇİN: Dişi geyik

        C & Ç HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        CAHİDE:Çalışıp çabalayan.

        CANAN: Gönülden sevilmiş, yar.

        CANAY:Ay gibi temiz.

        CANDAN: İçten, gönülden

        CANDAŞ: Candan, değerli dost

        CANEDA: İçten, sevimli kişi

        CANEL:İçten,candan uzatılan dostluk eli.

        CANFEZA: Müzikte bileşik bir makam

        CANKIZ: Sevilen, sevimli, şirin kız

        CANKUT: Sevimli, cana yakın

        CANSEL:Hayat veren su.

        REKLAM

        CANSIN: İçten,gönüldensin.

        CANSU: Can suyu. Hayat veren su.

        CAVİDAN:Sürekli,kalıcı olan,sonsuz.

        CELİLE:Büyük,ulu.

        CEMİLE:Hatır hoşluğu için yapılan hareket.

        CEMRE: Ateş parçası, kor; Şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi

        CENNET:Çok güzel yer. İyilik yapanların,günahsızların öldükten sonra mutluluğa kavuşacaklarına inanılan yer.

        CEREN: Çok hızlı koşan, gözlerinin güzelliğiyle ünlü, ince bacaklı, zarif hayvan; ceylan

        CEVHER:Bir şeyin özü. Güç,enerji.

        CEVZA: İkizler burcunun eski adı

        CEYDA: İnce-uzun boyunlu ve güzel

        CEYLAN: Süzgün ve tatlı bakışlı. Yapısı ince ve uyumlu olan. Gözlerinin güzelliğiyle ünlü zarif,ince bacaklı memeli.

        CİHANBANU: Dünya hükümdarı.

        CİHANNUR:Alemi aydınlatan nurlu ışık.

        ÇAĞ: Belirli bir özellik göz önünde bulundurularak ele alınan zaman dilimi

        REKLAM

        ÇAĞDA: Yeni bir çağa adım atılmış

        ÇAĞIN: Şimşek, yıldırım

        ÇAĞLA Badem, kayısı,erik gibi yemişlerin olgunlaşmamış hali

        ÇAĞRI: Davet. Doğan kuşu. Mavi hareli göz.

        ÇAKIL: Su yataklarında sürtünmeyle yuvarlaklaşmış küçük taşlar

        ÇEVREN: Gökyüzünün yerle bitişik gibi görünen kenarları, ufuk

        ÇIĞLIK: İnce ve keskin bağırış.

        ÇİÇEK: Bir bitkinin değişik renklerle bezenmiş kokulu bölümü

        ÇİĞDEM: Akdeniz çevresinde yetişen çok renkli kır bitkisi

        ÇİLAY:Ayın üzerinde beliren açık renkli lekeler.

        ÇİLEN:Hafif yağan yağmur,çisenti.

        ÇİSE(M): Hafif yağan yağmur(um)

        ÇİSİL: İnce ince yağan yağmur

        ÇOLPAN: Çoban yıldızı

        D HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        DALGA: Hareketli su kütlesi; Denizin rüzgarlı havada kabarıp kıyıya sürüklenmesi

        DEMİ:Kadife,şeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy

        DEREN: Toplayan, düzenleyen, pekiştiren

        DERİN: Sığ olmayan

        DESEN: Çiçek, çizgi gibi süs şekilleri

        DESTE:Bağlam,demet.

        DESTEGÜL: Mevlevi dervişlerinin giydiği ince kumaştan yelek. Bağlanmış gül demeti.

        DEVİN: Hareket, kımıldanış

        DEVİNSU:Suyun ritmik hareketleri. Akarsu.

        DEVRİN:Bir kişi veya olayın gündemde olduğu tarih dönemi.

        DİDAR:Güzel yüz. Görme.

        DİDE: Göz, göz bebeği

        DİLARA: Gönül alan, gönül okşayan.

        DİLAY: Gönle ışık saçan, ay kadar güzel

        DİLBER:Gönlü yakan güzel. Alımlı güzel kadın.

        DİLDAR: Gönlü baskı altında tutan sevgili

        DİLDE: Ünü her tarafa yayılmış, herkesin konuştuğu, herkesin dilinde olan kimse

        DİLEM: Gönül ilacı

        DİLER: Dilemek eyleminden

        DİLHAN: İçten ve yürekten konuşan

        DİLNİŞİN: Gönülde yer tutan,hoş,güzel

        DİLRÜBA: Gönlü şen,dertsiz

        DİLSEREN:Hatiplik yeteneğini gözler önüne seren.

        DİLSU: Dil+Su

        DİLŞAH: Gönül şahı,sevgili,sultan.

        DİNİZ:Sakin,dingin.

        DOĞANGÜN: Doğmakta olan gün

        DOĞAY: Ayın yeni doğuş hali

        DOĞU: Güneşin doğduğu ana yön

        DOLUNAY:Ayın tam yuvarlak olduğu an

        DORA: Doruk, zirve

        DURUGÜL:Gül gibi temiz olan.

        DUYGU: Kişi, olay ve nesnelerin bireyin iç dünyasında uyandırdığı izlenim

        DUYGUN: Duygulu,hassas,hisli kişi.

        DUYGUNİSA: Duygulu,hassas kadın.

        DAMLA: Yağmur ya da bir sıvının çok küçük yuvarlak biçimli parçası

        DEFNE: Yaprakları güzel kokulu, yaz-kış yeşil olan bir bitki

        DİLARA: Gönül alan, gönül okşayan.

        DİLEK: İstek, rica, arzu.

        DİLHAN: İçten ve yürekten konuşan

        DİLŞAH: Gönül şahı, sevgili, sultan.

        DOĞA: Yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü; Tabiat

        REKLAM

        DOĞAY: Ayın yeni doğuş hali

        DUYGU: Kişi, olay ve nesnelerin bireyin iç dünyasında uyandırdığı izlenim

        DUYGUN: Duygulu, hassas, hisli kişi.

        DEMET: Çiçek bağlamı, deste

        DENİZ: Yeryüzünün çoğunu örten engin su

        DERYA: Büyük deniz anlamında

        DEVRİM: Yerleşik toplumsal düzenini, köklü, hızlı ve geniş kapsamlı olarak değiştirme.

        DİCLE: Bir nehir adı. Ulu ırmak.

        DİDEM: Gözüm gibi sevdiğim, sevgilim

        E HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        EBRU:1.Keman kaş. 2.Bulut rengi. 3.Bir sanat dalı

        ECE: Kraliçe. Güzel kız,kadın.

        ECEGÜN: Çok güzel bir günde doğan

        ECEM: Kraliçem, sevgili kraliçe anlamında

        ECENAZ:Nazlı güzel.

        ECESU:Su gibi berrak ve güzel.

        ECMEL: Çok güzel

        EDA: Naz, cilve. Davranış,tavır. Verme,ödeme. (Namaz için)kılma,yerine getirme. Üslup.

        EFİL:Rüzgar,dalgalanma.

        REKLAM

        EGE: Türkiye'nin batısında yer alan deniz

        ELANAZ:Ela gözlü,nazlı güzel.

        ELANUR:Ela gözleriyle nur saçan.

        ELÇİN: Deste, tutam

        ELİF: Kibar, narin yapılı, ince-uzun boylu kız.

        ELİFE:Tutku,istek,alışılan şey.

        ELİZ:El izi.

        ELVAN: Renkler,çeşitler.

        EMEL:Arzu,özlem.

        EMET: Bereket, bolluk

        EMİNE: İnanılır,güvenilir.

        ENER: Dağ eteği

        EREM: Cennet

        ERENDİZ: Jüpiter gezegeninin adı

        ERÇİL: Doğru,inanılır,güvenilir kişi.

        ERDA: Beyaz karınca.

        ESEN: Sağlıklı, salim

        ESENGÜL: Rüzgar gibi esen,Gül gibi güzel kokan.

        ESER: Emek sonucu ortaya çıkan ürün, yapıt; Yok olmuş bir nesneden kalan parça

        ESİM: Rüzgar gibi olan.

        ESİN: Sabah rüzgarı

        ESMA: İsimler,adlar. Çok yüksek olan.

        ESMACAN: Adı can olan.

        ESMAGÜL: Adı gül.

        ESMANUR: Adı nur.

        ESNA: Yüksek, yüce. Bir işin yapıldığı an.

        ESRA: En çabuk, çok çabuk

        REKLAM

        EŞAY: Ayin güzelliğiyle eşdeğer güzelliğe sahip olan.

        EŞLEM: Selametli, güvenilir

        EVA: Havva. Yaratılan ilk kadın.

        EVİN: Bir şeyin içindeki öz; Buğday tanesinin olgunlaşmış içi, özü

        EYLÜL: Sonbaharda bir ay adı

        EZGİ: Melodi, şarkı, türkü

        EZGİN: Sesi düzenli gelen. Paraca durumu bozuk olan. Çok sıkıntı çekmiş.

        F HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        FATMA: Çocuğunu sütten kesen kadın.

        FATMAGÜL: Gül gibi güzel yeni anne olmuş kadın .

        FAZİLET: Erdemli, iyi ahlaklı

        FERAH: Aydınlık, iç açıcı

        FERAHGÜL: Güzelliğiyle neşe saçan.

        FERAHNUR: İnsanın gönlünü ışık saçarak aydınlatan

        FERAY: Ay ışığı, ayın parlaklığı,ışıltı saçması.

        FERCAN: İnsanın ruhuna aydınlık veren bir içtenliğe sahip olan

        FERDA: Gelecek zaman, yarın; Kıyamet

        FERDACAN: İçtenliğini hiç kaybetmeyecek olan.

        FERHAN: Sevinçli, gönlü hoş

        FERİ: Köke değil dallara ait olan. İkinci derecede olan.

        FERİDE: Eşi benzeri olmayan,tek. Çok değerli inci.

        FERİS: Şık,zarif.

        FERİSU: Temizliği ve berraklığıyla ışık saçan.

        FERNUR: Aydınlık,ışık.

        FERSUDE: Eskimiş,yıpranmış,örselenmiş.

        FEYZA: Bolluk, çokluk, bereket. Taşkın.

        FEZA: Boşluk, sinirsizlik; Uzay

        FİDAN: Yeni yetişen ağaç

        FİGEN: Yaralayan, kıran

        FİLİZ: Tohumdan çıkan sürgün. İnce ve güzel vücutlu.

        FİRDEVS: Cennetler. Cennet bahçeleri.

        FİRUZE: Açık mavi renkte, değerli bir süs taşı

        FULYA: Nergisgillerden güzel kokulu sarı bir çiçek

        FUNDA: Çalı ormanı, çalılık; Püskül, tepelik

        FÜRUZAN: Parlayan, parlak

        G HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        GAMZE: Gülerken bazı kişilerde yanaklarda beliren çukur

        GAYE: Amaç, erek

        GELİNCİK: Yazın kırlarda yetişen parlak kırmızı renkli bir çiçek

        GİZEM: Sır; Aklın erişemediği çözülemeyen şey

        GONCA: Tam açılmamış çiçek

        GÖKBEN: Ben gökyüzü anlamında

        GÖKÇE: Gök mavisi, mavi gözlü güzel

        GÖNÜL: İstek, arzu, sevgi.

        GÖZDE: Çok sevilen, beğenilen nitelikte olan. Çok güzel.

        GÜHER: Cevher

        GÜL: Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeğine verilen ad; Gülmek eyleminden gül

        GÜLAY: Gül gibi güzel, ay gibi aydınlık olan.

        GÜLBEN: Gül yüzlü,gül gibi beni olan.

        GÜLBİN: Gül fidanı, gül yetişen yer.

        GÜLCE: Gül gibi.

        GÜLÇİN: Gül toplayan, gül seven.

        GÜLEN: Güleç yüzlü, mutlu anlamında

        GÜLENAY: Güleç ay, gülümseyen ay; Ay gibi gülümseyen güzel

        REKLAM

        GÜLFEM: Ağzı gül gibi olan

        GÜLGÜN: Gül renkli; Gülen, gülümseyen

        GÜLİN: Güzel,zarif.

        GÜLİZ: Gül yetiştiren

        GÜLİZAR: Al yanaklı, gül yanaklı; Alaturka müzikte bir bileşik bir makam

        GÜLNİHAL: Gül fidanı.

        GÜLRİZ: Gül saçan

        GÜLRU: Gül yüzlü, gül yanaklı

        GÜLSÜN: Yaşam boyu yüzü gülsün anlamında

        GÜLŞAH: Gül dalı; Güzelliğiyle ün salmış olan

        GÜLŞEN: Gül bahçesi

        GÜLÜM: Bana ait olan gül. Canım.

        GÜNAY: Hem gün, hem ay

        GÜNNAZ: Nazlı kişi.

        GÜNNUR: Güneş gibi ışık saçan.

        GÜZİN: Seçilmiş, seçkin. Beğenilen.

        GÜZÜN: Güz mevsiminde olan

        H HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        HABİBE: Sevgili,seven dost.

        HALE: Ayın çevresindeki ışık halkası.

        HALENUR: Kutsal ışık

        REKLAM

        HANDAN: Güleç, sevinçli,şen şakrak.

        HANDE: Gülüş,gülme. Açılma. Eğlenme.

        HANİFE: Allah'ın birliğine inanan; Hazreti Muhammed aleyhisselam zamanından önce tek yaradana inanan

        HARİKA: Sıradanlığın üstündeki nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran

        HASİBE: Değerli,soyca temiz,soylu.

        HASLET: Doğuştan gelen güzel huy

        HAVVA: Yaratılan ilk kadın.

        HAYAL: Varmış, olmuş gibi zihinde canlandırılan imge, görüntü

        HAYAT: Ömür, yaşam

        HAZAL: Kuruyup dökülen ağaç yapraklarının güzelliği

        HAZAN: Sonbahar

        HAZAR: Barış

        HEVES: Bir şeye duyulan istek

        HELİN: Yuva

        HİCRAN: Ayrılık,bir yerden ayrılmak. Ayrılığın sebep olduğu dayanılmaz acı.

        HİLÂL: Ayın yay biçimindeki görünüşü,yeni ay,ayça.

        HİLDE: Kurtulmak, yükselmek, ilerlemek

        HOŞSEDA: Hoşa giden ses

        HÜLYA: İnsanın kurduğu tatlı düş;

        HÜMA: Efsanelerde geçen, yere konmayıp sürekli gökte kaldığına inanılan cennet kuşu

        HÜMEYRA: Kızıllık, pembelik

        HÜNER: İnce ve şaşırtıcı ustalık

        HÜRREM: Sevinçli, güler yüzlü

        HÜSNA: Pek çok güzel

        I & İ HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        ILGAZ: Atın dört nala koşması. Hücum,akın.

        ILGIM: Serap

        ILGIN: Beyaz ya da pembe, çiçekli, çok hafif yapraklı bir ağaççık (genellikle küçük akarsu kıyılarında bulunur)

        ILGIT: Esinti ve akış için kullanılan yavaş yavaş anlamında

        ILIM: Uzlaşmacı yumuşaklık

        IRMAK: Akarsuların en büyüğü

        IŞIK: Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji. Aydınlık,nur.

        IŞIL: Pırıltı, parlaklık, ışık, aydınlık

        IŞILAY: Işıltılı ay, parlayan ay

        IŞILTI: Parıltı,titrek ışık.

        IŞIN: Bir kaynaktan belli bir doğrultuya giden ışık çizgisi

        IŞINBIKE: Aydınlık saçan kadın.

        ITIR: Güzel koku; El ve yüze sürülen çiçek özü, esans

        REKLAM

        İCLAL: Ağırlama,ikram. Büyüklük,ululuk.

        İDİL: Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir; Volga ırmağına Türkler'in verdiği ad

        İDİLSU: Su için yazılmış şarkı.

        İLAYDA: Su perisi

        İLBÜKE: İlbey hanımı, seçkin hanım

        İLCAN: Ülkenin canı,sevdiği.

        İLGİ: İki şey arasındaki ilişki; Bir şeye duyulan merak; Eğilim

        İLGİN: Yabancı,gurbette yaşayan.

        İLGÜN: Ülke güneşi. Başkaları,yabancılar.

        İLKAY: Ayın ilk hali.

        İLKBAHAR: Yılın ılık mevsimi

        İLKCAN: İlk doğan çocuklara verilen ad.

        İLKE: Temel alınan düşünce, kural

        İLKGÜZ: Eylül ayı

        İLKİM: İlk çocuğum anlamında

        İLKİN: İlk çocuklar için kullanılan adlardan. Önce,öncelikle.

        İLKNUR: İlk ışık

        İLKYAZ: İlkbahar

        İLTER: Yurdu koruyan, yurtsever.

        İMRAN: Evine bağlı, evcimen anlamında

        İMREN: İmrenmek fiilinden, görünen şeyi edinme isteği.

        REKLAM

        İNANÇ: İnanılan şey

        İNCİ: Süslemede kullanılan, istiridyede yetişmiş değerli madde

        İNCİLAY: Parlama,ışıldama

        İNCİNUR: İnci gibi ışıklı,parlak.

        İPAR: Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen çiçek

        İPEK: İpekböceği kozasından elde edilen ince, parlak kumaş. Kibar,zarif.

        İREM: Bahçeleriyle ünlü masal kenti

        İREN: Özgür, serbest

        İSMİHAN: Hükümdar ismi

        İYEM: Güzellik,iyilik.

        İZEL: El izi anlamında

        İZEM: Büyüklük, ululuk

        İZGİ: Güzel, adaletli, zeki

        İZİM: Önceden bulunduğum yerde bıraktığım belirti anlamında

        J HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        JALE: Çiğ, kırağı. Sabahları otların üzerinde olan su damlaları

        JÜLİDE: Dağınık, karmakarışık

        K HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        KADER: Alınyazısı,yazgı. Talih.

        KAİNAT: Var edilen şeylerin hepsi, yaratılanlar

        REKLAM

        KAMELYA: Pembe,kırmızı,beyaz çiçekler açan bir süs bitkisi.

        KAMER: 1. ay; Mecazi parlak ve güzel anlamında

        KAMİLE: Tam,eksiksiz. Kemale ermiş. Bilgin,bilgili.

        KAMURAN: İstediğine ulaşmış,mutlu.

        KARACA: Rengi karaya yakın, esmer; Avrupa ve Asya'nın ılıman bölgelerinde yaşayan kısa ve çatallı boynuzlu bir memeli hayvan

        KARANFİL: Kokulu bir çiçek.

        KARDELEN: Kar kalkmadan çiçek açan süs bitkisi

        KARMEN: Parlak kırmızı.

        KAYRA: Yüksek tutulan ya da sayılan birinden gelen iyilik; İhsan, lütuf

        KERİME: Cömert. Ulu,büyük. Kız çocuk.

        KEVSER: Cennette bulunduğuna inanılan su.

        KIVANÇ: Sevinç

        KIVILCIM: Yanmakta olan bir maddeden sıçrayan küçük ateş parçası

        KIZILTAN: Kızıl renk almış tan

        KÖSEM: Sürünün önünden giden,yol gösteren koç. Cildi temiz,pürüzsüz.

        KUĞU: Beyaz tüylü bir su kuşu

        KUMRU: Sevgilisine düşkünlüğüyle bilinen güvercin benzeri bir kuş

        KUMSAL: Kumla örtülü deniz kıyısı

        KUTAY: Kutlu,uğurlu ay

        KUTSAL: Güçlü bir dinsel saygı uyandıran kimse

        KUZEY: Bir yön

        KÜBRA: Büyük, ulu; Büyük önerme

        L HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        LALE: Çan biçiminde bir çiçek

        LALEHAN: Lalelerin sultanı.

        LALEZAR: Lale yetiştirilen yer,lale bahçesi.

        LAMİA: Parlayan, parlak.

        LATİFE: Yumuşak,hoş,güzel,nazik. Güldüren güzel söz,şaka.

        LEMA: Parıltı,parlayış.

        LEMAN: Parlama,parıltı.

        LEMİS: Dokunma,elleme.

        LERZAN: Titreyen,titrek

        LEYAN: Parlayan,parlayıcı. Konfor. Lüks hayat.

        LEYLA: Saçları gece gibi simsiyah olan kadın; Çok karanlık gecede görülen ışık.

        LEYLİFER: Gece ışığı

        LİLA: Açık eflatun

        M HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        MAHİRE: Hünerli,becerikli.

        MAHPERİ: Güzeller güzeli.

        MAİDE: Üzerinde yemekler bulunan sofra; Yemek, ziyafet

        REKLAM

        MANOLYA: Bir süs bitkisi

        MARAL: Dişi geyik

        MAVİSU: Deniz

        MAYIS: Bir bahar ayı

        MEBRUKE: Kutlu kadın ("mübarek kelimesinin dişisi")

        MEDİHA: Övülen,beğenilen,sevilen kadın.

        MEHİR: Ay parçası

        MEHPARE: Ay parçası gibi güzel.

        MEHTAP: Ay ışığı,dolunay.

        MEHVEŞ: Ay gibi güzel kadın

        MELDA: İnce ve taze bedenli

        MELEK: Allah katında bulunan ruhani varlıkların her biri; Pek güzel, yumuşak huylu ve masum (mecazi)

        MELİHA: Güzel,şirin,sevimli.

        MELİKE: Kadın hükümdar,padişah eşi.

        MELİS: Bal, bal arısı

        MELİSA: Oğul otu

        MELTEM: Yazın karadan denize doğru esen yel

        MENEKŞE: Mor beyaz renkli, kokulu, yuvarlak yapraklı bir çiçek

        MERAL: Dişi geyik,ceylan.

        MERCAN: deniz dibine ağaç gibi kök salarak büyüyen, hayvan gibi duyguya sahip, kırmızı renkli, kalker iskeletli bir canlı türü

        MERİÇ: Bulgaristan'dan çıkıp Edirne akınlarında Arda ve Tunca ile birleştikten sonra Türk-Yunan sınırı boyunca akarak Enez yakınlarında Ege Denizi'ne dökülen ırmak

        MERİH: Mars gezegeni

        MERVE: Mekke'de Safa dağının karşısındaki kırmızı renkli tepenin adı

        MERYEM: İsa peygamberin annesinin adı

        MERZE: Mercan.

        MEYYAL: Meyleden,aşırı istekli. Fazlaca eğilen. Eğik.

        MISRA: Manzumenin satırlarından her biri,dizeler.

        MİHRİBAN: Dost,sevgili,yarendeş. İyi yürekli,güler yüzlü.

        MİHRİCAN: Dost,sevgili. Sonbahar.

        MİHRİGÜL: Güler yüzlü,dost,sevecen,güzel.

        MİHRİNAZ: Çok nazlı.

        MİHRİNUR: Güldüğünde ışıklar saçan.

        MİMOZA: Bir süs bitkisi

        MİNA: Mine. Liman. Şişe,cam,billur. Şarap şişesi.

        MİNE: İnce ve parlak nakış; Madenler üzerine vurulan renkli cam tabakası; Şişe, cam, billur sırça

        MİRAY: Yılın ilk aylarında doğan

        MİRCAN: Güneş gibi aydınlık.

        MÜGE: İnci çiçeği

        MÜJDE: Sevindirici haber; İyi haber getirene verilen bağış

        MÜJGAN: Kirpikler.

        N HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        NADİDE: Az bulunur,görülmemiş. Çok değerli,eşsiz.

        REKLAM

        NADİRE: Az bulunan.

        NAĞME: Güzel uyumlu ses, ezgi; Birinin yalandan ve nazlanarak söylediği söz

        NAHİDE: Venüs gezegeni. Ergenlik çağında genç kız.

        NARİN: İnce, ince yapılı, kibar

        NAŞİDE: Şair,şiir okuyan ve yazan.

        NAZ: İsteksiz gibi görünen, çekingen davranış

        NAZAN: Cilve yapan,nazlanan,nazenin.

        NAZER: Nazar

        NAZGÜL: Gül kadar güzel olan,nazlı.

        NAZLI(M): Naz yapan; İşveli(m), edalı(m)

        NAZLIHAN: Naz yapan han anlamında

        NECLA: Evlat,çocuk. Soylu.

        NEFİSE: Çok güzel,değerli.

        NEHAR: Gündüz anlamındadır

        NEHİR: Akarsu, ırmak

        NEHİRE: Gereğinden fazla.

        NERGİS: Bir süs bitkisi

        NERMİN: Yumuşak,narin,ince.

        NESLİ: Soylu.

        NESLİHAN: Han soyundan. Sevgi ile hükmeden.

        NESLİŞAH: Şah soyundan

        NESRİN: Yaban gülü

        NEŞE(M): Gönül açıklığı(m), sevinc(im)

        NEŞVE: Keyif,neşe.

        NEVA: Ses, ahenk; Güç, zenginlik, servet; Nasip; Türk müziğinde bir makam

        REKLAM

        NEVAL: Talih,kader,kısmet.

        NEVADE: Torun anlamında

        NEVBAHAR: İlkbahar, ilkyaz

        NEVESER: Türk Müziğinde Dede Efendi'nin bulduğu bileşik bir makam

        NEVGECE: Yeni yeni oluşan gece

        NEVGÜL: Yeni açmış gül

        NEVRA: Beyaz çiçek. Işıklı olma,parlaklık.

        NEVRES: Yeni yetişen.

        NEYİR: Işıklı, aydınlık, parlak

        NİGAR: Resim kadar güzel sevgili; Nakış; Resim

        NİHAL: İnce ve düzgün vücutlu sevgili. Fidan,taze sürgün.

        NİHAN: Saklanmış, gizli olan; Sır

        NİL: Çivit. Mısır'da bir nehir

        NİLAY: Işıklı mavi,ışıklı lacivert.

        NİLGÜN: Lacivert renkli, çivit renginde

        NİLÜFER: Durgun sularda yetişen, değişik renkli ve uzun ömürlü su bitkisi

        NİRAN: Nurlar,aydınlıklar,ışıklar. Ateşler. Cehennem.

        NİSA: Kadın,kadınlar.

        NİSAN: Gelin çiçeği; İlkbaharın ilk ayı

        NUR: Aydınlık, parıltı, parlaklık

        NURAN: Nurlu,ışıklı.

        REKLAM

        NURAY: Işık saçan.

        NURCAN: Aydınlık insan.

        NURFER: Işık veren,aydınlatan,ferahlatan.

        NURGÜL: Nur+Gül

        NURGÜN: Nur+Gün

        NURPERİ: Bir peri kadar göz kamaştırıcı güzelliğe sahip olan.

        NURSAL: Işıksal ışıkla ilgili

        NURSAY: Işık gibi say, ışık gibi bil anlamında

        NURSELİ: Işık seli (yağmuru) anlamında

        NURSEZA: Nura layık, ışığa, aydınlığa layık anlamında

        NURTEN: Işık gibi duru tenli anlamında

        NUTİYE:Gökyüzündeki en parlak yıldız

        NÜKET: Nükte, zarif, güzel sözler

        NÜKHET: Güzel koku

        NÜKTE: İnce anlamlı, düşündürücü şaka söz

        O HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        OKSAL: Ok at; Oka ilişkin

        OKŞAN: Sevil,şefkat gör.

        OLCA: Ganimet,bolluk.

        OLCAY: Mutlu, ongun; Rastlantıları düzenlediği ve böylece de insanlara iyi ya da kötü durumlar hazırladığı sanılan şey, şans, talih

        OLGAÇ: Bilgi ve görgüde olgunlaşan

        OMAY: Gözde,sevilen,beğenilen.

        ONGÜL: Ön ayak olmak; İlk gül

        ORKİDE: Salepgillerden güzel çiçekli birtakım bitki türlerinin ortak adı

        OYA: Bir nesneye oyularak yapılan süs; Genellikle ipek veya ibrişim ile iğne, mekik, tığ kullanılarak yapılan ince dantel

        OYLUM: Hacim, dirim; İçi oyulmuş, çukur duruma getirilmiş;

        Ö HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        ÖDÜL: Armağan

        ÖĞÜN: Kendini yücelt. Zaman. Kez,defa.

        ÖĞÜT: Tavsiye.

        ÖMÜR: Yaşama süresi,hayat.

        ÖNAY: Yeni çıkmış ay

        ÖNGÜL: Direnen,inatçı. Kılavuz. Öncü,teşvik eden.

        ÖRGÜN: Türlü ve düzenli parçalardan oluşan

        ÖVGÜ: Övme, övmek için söylenen söz

        ÖVGÜN: Övülmüş, övülen kişi

        ÖVÜNÇ: Övünmeye yol açan ya da hak kazandıran şey, kıvanç, sevinç, övünç,

        REKLAM

        ÖYKÜ: Hikaye, ayrıntılarıyla anlatılan olay

        ÖZBEN: Bireyin kendi varlığı; Gerçek ben anlamında

        ÖZDE: Kişinin kendi içinde, özünde, canda olan

        ÖZDEN: Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili

        ÖZEN: Büyük hassasiyet göstermek

        ÖZGE: Yabancı. İyi,güzel. Cana yakın,şakacı. Yürekli,gözü pek

        ÖZGEN: Başına buyruk. Rahat. Özü geniş. Kuzu kulağı otunun filizi

        ÖZGÜL: Gerçek gül, benim gülüm anlamında

        ÖZGÜR: Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya, koşula bağlı olmayan, başına buyruk, hür

        ÖZLEM: Bir şeye karşı duyulan istek, bir kimseyi ya da bir şeyi görme, kavuşma isteği; Hasret

        ÖZLEN: Görme isteği uyandır, kavuşma isteği ver, seni özlesinler

        ÖZNİL: Nil gibi verimli.

        ÖZNUR: Özü ışıklı,aydınlık.

        ÖZSU: Besleyici su, besisuyu, bitkilerin dokularında bulunan su

        ÖZÜN: Şiir. Hak edilmiş ün.

        REKLAM

        ÖZTEN: Güzel tenli.

        P HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        PAMİRA: Orta Asya'da bir yayla

        PAPATYA: Baharda çiçek açan bir kır bitkisi

        PARLA: Parlamak eyleminden parla, ışık saç; Başarılı ol, ünün sanın artsın; Güzel ol, güzel görünüşlü ol

        PELİN: Acı ve güzel kokulu bir bitki

        PELİNSU: Pelin+Su, hem pelin hem su anlamında

        PERÇEM: Kahkül

        PERİ: Cisimleri çok latif ve görünmez olan hoş yaratık; Güzel insan, güzel kimse

        PERRAN: Uçan, uçucu

        PERVİN: Ülker yıldızı

        PETEK: Arıların bal topladıkları balmumu yuvacıkları

        PEYDA: Belli, açık, ortaya çıkmak, oluşmak

        PINAR: Büyük su kaynağı

        PIRILTI: Pırıldayan şeyin çıkardığı ışık

        R HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        RABİA: Dördüncü.

        RAHŞAN: Parlayan, parlak, aydınlık,ışıltı.

        REKLAM

        RANA: İyi, güzel, yumuşak, hoş

        RAVZA: Sulu, su yatağı yer; Bahçe

        REBİA: Bahar.

        RENAN: Çok ses çıkaran, çınlayan

        RENGİN: Boyalı, renkli; Hoş, latif ve güzel

        REVAN: Yürüyen, giden; akan, akıp giden. Ruh,can.

        REYHAN: Yaprakları güzel kokan bir süs bitkisi, fesleğen

        REZZAN: Ağırbaşlı, onurlu

        RİMA: Dişi ceylan yavrusu

        ROSA: Gül rengi,pembe kırmızı arası bir renk.

        RUHAN: Güzel kokulu

        RUHSAR: Yanak, yüz, güzel yüz

        RUHŞEN: Neşeli,canlı.

        RUHUGÜL: Gül kadar temiz bir ruha sahip olan.

        RUKİYE: Büyü,sihir.

        RÜÇHAN: Üstünlük

        RÜYA: Düş; Gerçekleşmesi imkansız durum

        S HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        SABA: Gündoğusundan esen hafif ve tatlı rüzgar. Türk müziğinde bir makam

        SAHRA: Kır,ova,çöl

        SALİHA: Yararlı,iyi,elverişli.

        SANAL: Sanlı ol, ünlen

        SARA: Halis, saf, katkısız

        SARE: Olmak, oldu; Cemaat, topluluk; İhtiyaç, susuzluk

        SARGIN: Albenili, çekici, büyüleyici,yıldızı şirin, hoşa giden, sevimli, güzel

        SAYE: Gölge; Koruma, yardım, sahip çıkma

        SAYGIN: Sayılan, sevilen

        SAYIL: Her zaman saygı gör

        SEBLA: Uzun kirpikli göz

        SEÇİL: Beğeni, sevgi, üstünlük gösterilen

        SEÇKİN: Benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit

        SEDA: Ses; Doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses, yankı

        SEDEF: Midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan pırıltılı, beyaz, sert bir madde; Bu maddeden yapılmış veya bu madde ile süslenmiş

        SEDEN: Uyanık, tetikte; Gözü açık olmak

        SEGAH: Doğu müziğinin makamlarından

        SEHER: Tan ağartısı

        SEL: Taşkın su

        SELDA: Bir söğüt cinsi

        SELEN: Haber, müjde

        SELİN: Gür akan su

        SELİNTİ: Ufak sel

        REKLAM

        SELMA: Barış içinde,huzur,erinç.

        SELMİN: Barış ve sevgi duygusuyla dolu olan

        SELVA: Amerika'da Amazon, Afrika'da Nijer ırmakları gibi ekvator bölgesinde büyük suların geçtiği havzalarda bulunan geniş ve balta girmemiş ormanlara verilen ad.

        SELVİ: İnce uzun ağaç

        SEMA: Gökyüzü; Göç

        SEMANUR: Nurlu gökyüzü

        SEMEN: Yasemin çiçeği. Semizlik.

        SEMİN: Değerli, pahalı; Semizlik

        SEMİRAMİS: Babil'in Asma Bahçeleri'ni kurduran Asur kraliçesi

        SEMRA: Esmer kadın.

        SENA: Övmek, methetmek; Şimşek parıltısı; Yücelik, yükseklik; Aydınlık; Bir ot adi

        SENAHAN: Metheden, alkışlayan, öven

        SENAR: Yar, aşık, seven insan

        SENAY: Ay gibi güzelsin.

        SENEM: Kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı; Arapça'da put; Arapça'da kendine tapılacak kadar güzel olan kadın, sevgili, güzel

        SERA: Varlıklı olmak, zengin olmak; Şarkı söyleyen; Yer, toprak; Ok yapımında kullanılan bir ağaç

        REKLAM

        SERAP: Çorak yerlerde, çölde, sıcak ve ışığın etkisiyle, ileride, yakında ya da ufukta su veya yeşillik var gibi görünmesi olayı

        SERAY: Ay gibi güzel

        SEREN: Gemi direği

        SERMA: Kış soğuğu

        SERPİL: Gelişmek,büyümek.

        SERPİN: Yağmur

        SERRA: Rahatlık,kolaylık

        SERTAP (SERTAB): İnatçı anlamında

        SEVAL: Severek al anlamında

        SEVDA: Vurgunluk, tutkunluk, aşk; Heves, arzu, kuvvetli istek

        SEVDEM: Sevginin en son demi

        SEVEN: Bir başkasına sevgi duyan

        SEVGİ: İnsanı bir şeye ya da bir kişiye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu

        SEVGÜL: Gül gibi sevilen.

        SEVİL: Her zaman sevilen biri ol

        SEVİM: Sevmek eylemi; Bir kişi ya da bir şeyde bulunan o kişi ya da şeyi başkalarına sevdiren özellik

        SEVİNÇ: İstenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku

        SEVTAP: Tapılacak kadar çok sevilen.

        SEYLAN: Sel, akma, akış

        SEYYAL: Akıcı, akışkan

        SEZEN: Hisseden, sezgili

        SEZER: Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş ya da olacak bir şeyi duyumsar

        SEZGİ: Sezmek eyleminden sezgi;

        REKLAM

        SEZİN: Sezinleme işi, sezme. Duygulu,anlayışlı.

        SILA: Bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşmak; Doğup büyüdüğü ve özlediği yer; Bahşiş, hediye; Bağ

        SİBEL: Henüz yere düşmemiş yağmur damlası (Fransızca "si belle": öylesine güzel anlamında)

        SİM: Gümüş gibi parlak ve beyaz

        SİMA: Yüz, çehre

        SİMGE: Anlamı olan harf, bitki gibi işaretler

        SİNEM: Yüreğim, çok sevdiğim

        SONEDA: Nazlı olmaması temenni edilen

        SONGÜZ: Kasım ayının halk arasındaki adı

        SONYAZ: Sonbahar

        SU: Canlıların yaşaması için en gerekli olan kokusu, rengi olmayan sıvı

        SUMRU: Bir şeyin yüksek yeri, tepesi

        SUNA: Boylu, poslu, yakışıklı. Yaban ördeği.

        SURPERİ: Peri güzeli.

        SUZAN: Yakan,yakıcı.

        SÜHEYLA: Yumuşak ve iyi huylu,mütevazı kadın.

        SÜNDÜS: Ham ipek,ipekli.

        SÜSEN: Nisan-Haziran dönemlerinde açan güzel kokulu bir çiçek

        REKLAM

        Ş HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        ŞAFAK: Gündoğumundan önceki aydınlık

        ŞEBNEM: Çiğ, gece nemi, jale

        ŞENAY: Mutlu geçen ay

        ŞEYDA: Çılgın, deli divane

        ŞİRİN: Cana yakın, sevimli

        ŞULE: Alev, ateş alevi

        ŞÜKRAN: İyilik bilme, minnettarlık

        T HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        TAÇNUR : Mutluluk

        TAHİRE : Gündoğusundan esen rüzgar

        TAİBE : Tövbe eden, pişmanlık duyan

        TALHA : Güzellik

        TALİA : Güzel, şirin

        TALİHA : Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğa üstü güç, şans, felek

        TAMAY : Dolunay, ayın on dördüncü

        TANAY : Secde eden

        TANSELİ : Şafak vakti gelen sel

        TANSU : Göğüsle ilgili

        TANYEL : Katıksız, arı - Seçilmiş

        TANYELİ : Tan vakti esen rüzgar

        TARA : Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad

        TAYYİBE : 1.İyi davranış. 2.Yatıştırıcı, hoşa giden söz

        REKLAM

        TENAY : Uygun, yakışan - Yetkili olan - Dine uygun hareket eden

        TENDÜ : Öz, asıl

        TENNUR : Yüksek, ulu

        TİJEN : Taç, taçlar

        TUBA : 1.Cennette bulunduğun inanılan büyük ağaç. 2.Güzellik, iyilik. 3.Rahat

        TUĞÇE : Küçük tuğ

        TULÜ : Doğuş, doğma (güneş için) anlamında

        TÜLAY : Ayın ince ışığı

        TÜLİN : Ayın çevresinde görülen ışık halkası

        TÜNAY : Gece ve ay

        TÜRKAN : 1.Kraliçe. 2.Güzel kız

        TÜRKÜ : Yankı, ses

        TÜRKAN : 1.Kraliçe. 2.Güzel kız

        Ü HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        ÜLKÜ: Amaç, ideal

        ÜLFET: Alışıklık, dostluk, yakınlık duymak

        ÜLKER : Gökyüzünün kuzey kıyısında bir yıldız takımının adı

        ÜLKÜ : Ancak düşüncede var olan şey

        .png
        .png

        ÜMMİYE : Okur yazar olmayan kadın

        ÜMRAN: Mutluluk bolluk bereket / Bayındırlık

        REKLAM

        ÜNSEL: Ünü sel gibi aşan

        V HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        VİLDAN: Yeni doğmuş çocuklar

        Y HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        YASEMİN: Çeşitli renklerde kokulu çiçekleri olan bir bitki

        YELİZ: Ferah yer, aydınlık, havadar

        YEŞİM: Açık yeşil ve pembe renkli kolay işlenen değerli bir taş

        YILDIZ: Gökyüzündeki ışıklı cisimlerin her biri.

        YONCA: Çiçekleri kırmızı veya mor renkli çayır bitkilerinin genel adı

        Z HARFİ İLE BAŞLAYAN BEBEK İSİMLERİ

        ZAHİDE: Dinin yasak ettiği şeylerden sakınan

        ZEHRA: Beyaz ve parlak yüzlü olan

        ZEKİYE : Aklı, zekası olan, çabuk kavrayan

        ZERRİN : Nergis

        ZEYNEP : Değerli taşlar, mücevher

        ZEYNO: Zeynep'in halk dilindeki söylenişi

        ZİŞAN: Şanlı, ünlü, çok tanınmış

        ZÜBEYDE : Öz, cevher

        ZÜHAL: Dokuz gezegenden altıncısı (Satürn)

        ZÜHRE: Çiçek açan / Çoban yıldızı (Venüs)

        ZÜLAL: Berrak, saf, tatlı, soğuk su

        ZELİHA : Züleyha'nın bir başka söyleniş biçimi

        ZÜMRÜT: Yeşil renkli, değerli bir taş

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ