"Babalık" da yok, rütbe de yok!

MURAT GÜRGEN, ŞEFİK DİNÇ, SERDAR KULAKSIZ, YASEMİN GÜNERİ - AHT

Balyoz Davası’nda mahkeme heyeti kararı açıkladığında beraat edeceklerine kesin gözüyle bakan tutuksuz sanıklar büyük şok yaşadı. 365 sanıklı davada 325 sanık hakkında ceza verildi. Mahkeme, aralarında 3 tümgeneralin de bulunduğu 75 tutuksuz sanık hakkında 16’şar yıl hapis cezası verdi. Bunlardan 5’i hemen tutuklandı. Mahkeme sonrasında kaçan biri için yakalama kararı çıkarıldı. Haklarında yakalama kararı çıkarılan 69 kişi cezaevi için hazırlıklara başladı.

LİSTEDE ADI GEÇİYOR

Mahkeme, darbe sonrası görevlendirilecekler arasında ismi geçen ve 13 ayrı dijital belgenin en son onun bilgisayarında kaydedildiği iddia edilen sivil memur Güllü Salkaya’yı da 16 yıl hapse çarptırdı. Davanın tutuksuz sanıklarından olan ve karar duruşmasında salonda bulunan iki çocuk annesi 50 yaşındaki Güllü Salkaya, karardan sonra tutuklanarak cezaevine konuldu.

HERKESE AÇIK BİLGİSAYAR

Eşinin suçsuz olduğunu savunan Ali Salkaya isyan etti. Salkaya, eşim 1985’ten bu yana Hava Harp Okulu öğrenci işlerinde çalışıyor. Beraat etmeyi beklerken ona da generallere verilen cezayı verdiler. Belge bulduklarını söyledikleri bilgisayar çalışan tüm personelin kullanımına açıktı. Hiçbir şeyden haberi yok. Tutuksuz yargılanmasına rağmen duruşmaların çoğuna katıldı. Hiç bir indirim bile uygulanmadı. Duruşma salonunda tutuklanıp cezaevine konuldu. Eşimi henüz göremedim. Şoktayız” diye konuştu.

ERDOĞAN TAKDİR ETMİŞTİ

Balyoz Davası’nda 16 yıl ceza alan ve ‘yakalama’ kararı çıkarılan sanıklar arasında Aden Körfezi’nde deniz korsanlarıyla mücadele için görevlendirilen ilk Türk savaş gemisi TCG Giresun’un komutanı Kurmay Albay Cenk Dalkanat da yer aldı. Başbakan Erdoğan’ın, “Yurtdışındaki görevinden, ailesini bırakıp gelenler var. TSK üyeleri tutuksuz yargılanmalı” dediği askerlerden olan Dalkanat, cezaevine götürülmeyi beklerken HABERTÜRK’e konuştu:

‘SİYASİ KARAR’

“Davaya konu olan seminerde binbaşı rütbesindeydim. Hiçbir suçum yok. Deniz Kuvvetleri mensubu olarak ülkemizi dünyanın farklı noktalarında şerefle temsil ettim. Bu görevleri yaparken, bugün bizleri hukuksuz ve siyasi bir kararla mahkûm edenler adına da hizmet ediyordum. Biz bu göreve başlarken halkımız ve milletimiz için çalışmak üzere yemin ettik ve öyle de çalıştık. “