Yine yeşillendi 'Bostan Krizi'
Yıllardır süren bostan krizi dün tekrar gündeme geldi. Yedikule Bostanları'nda yer alan seralar ve barakaların kaldırılacağı iddiası, geçimini burada yetiştirdikleri sebzelerden sağlayan yaklaşık 30 aileyi tedirgin etti...
Betonlaşmayla birlikte bostanların yaşatıldığı en önemli alanlardan biri Yedikule sur içiydi. Topkapı’dan Yedikule’ye kadar surların dibinde uzanan arazide bölge sakinleri sebze yetiştirip geçimini bu ürünlerden sağlıyordu. Fakat 3 yıl önce bu alana iş makineleri girdi ve bostanların bir kısmı bertaraf edildi. Yıllardır betonlaşmaya direnen bölgede kalan diğer bostanlar ise tekrar diken üstünde. Öyle ki önceki gün Yedikule Bostancılar Derneği üyeleri bir açıklama yaptı. Açıklamada İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden yetkililerin dernek üyelerine sözlü olarak bostanları boşaltmaları yönünde bildirimde bulundukları iddia edildi. Dernek üyelerinden Özkan Ökten, “Bize ‘Görüntüyü bozuyorsunuz’ diyorlar. Halbuki bostanlar da surlarla birlikte bir dünya mirası” dedi.
‘BARAKALARIN YIKILMASI TARIMIN YOK OLMASIDIR’
Bostanlarda domates, marul, nane, lahana, semizotu gibi bitkilerin yetiştiğini belirten Ökten, “İstanbul’un başka neresinde böyle bir imkân var? Başka nerede çocuklarımız toprakta ekili meyve-sebze görüyor?” diye sordu. Bostanların kenarlarında bulunan barakaların yıkılması halinde tarım için gerekli olan malzemeyi saklayamayacaklarını ifade eden Ökten, “Bu, bostanlarda tarım yapamayacağımız anlamına gelir” dedi. Bostanların güvensiz olduğu yönündeki eleştirilere yanıt veren Ökten, “Bostancının geçimini sağladığı, sürekli gözünün üzerinde olduğu tarlası bir parktan ya da sokaktan daha güvenlidir” dedi.
‘BURAYI YOK ETMEK ISTANBUL IÇIN KAYIP’
Önce barakaların daha sonra ise bostanların kaldırılacağı yönünde haberler aldıklarını söyleyen bostancı Cihan Kaplan ise “Sur çevresini insandan arındırmak istiyorlar. Oysa ki sur, buradaki çiftçilerle, bostancılarla bir bütün. Bizi buradan ayırmak buranın dokusuna son vermek olur” şeklinde konuştu. Tarladan tüketiciye doğrudan ulaştıklarını anlatan Kaplan, “Yerel pazarlara ürün satıyoruz. Yoldan geçen vatandaş, yarı fiyatına, en sağlıklı şekilde ürün alabilir. İstanbul’da şehir içi bostancılığın yapıldığı en güzel yer burası. Burayı yok etmek İstanbul için de kayıptır” dedi. Belediye ile ortak hareket etmek istediklerini belirten Kaplan, yasal bir statüye kavuşmak istediklerini söyledi. Mustafa Eryılmaz ise, kendisine ait bostanın 2013 yılında yıkıldığını belirterek “İçler acısı halde öylece duruyor” diye konuştu. Geçimin bostandan sağlayan 64 yaşındaki Havva Kaplan ise, “Buraya gençliğimi verdim. Bizi buradan nereye gönderecekler?” diye sordu.
