Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Akil İnsanlar Kılıçdaroğlu'yla görüşmek istiyor!

        Akil İnsanlar Heyeti İç Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Ahmet Taşgetiren, bugüne kadar yaptıkları çalışmaları anlatmak amacıyla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmek için bir talepleri olduğunu ancak bunun kabul görmediğini bildirdi.

        Çözüm süreci kapsamında yurdun her yerini gezerek çeşitli kesimlerle görüşen Akil İnsanlar Heyeti, bir aylık çalışmalarını değerlendirdi.

        Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın da İstanbul'dan iştirak ettiği toplantıya Ankara'dan katılan İç Anadolu Grubu Başkanı Ahmet Taşgetiren, Karadeniz Grubu Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez ve Güneydoğu Anadolu Grubu Üyesi Ahmet Faruk Ünsal çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

        Öztürk, "Heyetin çalışmalarını takipte 120 arkadaşımız görev aldı. Başından beri 280 haber, 250 görüntü yayımladık, bin 230 fotoğraf servis ettik" dedi.

        Öztürk, heyetin tüm faaliyetlerini hem yerel, hem ulusal, hem de uluslararası alanda yayımlayarak, geniş kitlelere ulaşmasını sağladıklarını da anlattı.

        İç Anadolu Grubu Başkanı Ahmet Taşgetiren, gelinen süreci nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, projenin kendileri için çok önemli bir tecrübe olduğunu anlattı.

        Mesleği dolayısıyla İç Anadolu Bölgesi'ni yakından tanıdığını ifade eden Taşgetiren, "Ama bu süreç farklı bir süreç, 30 yılın getirdiği bir takım birikimler, toplumun zihninde oluşturduğu bir takım değerlendirmeler, kaygılar var" dedi.

        "Barış" kelimesinin önemine değinen Taşgetiren, "Çok anlamlı ve önemli olmasına rağmen bu kelime etrafında bile tartışmaların olduğu bir süreçten geçiyoruz. Barış bile tartışılıyor, dolayısıyla onun muhalefeti oluşuyor" ifadesini kullandı.

        "İŞÇİ PARTİSİ EKSENLİ BİR MUHALEFET OLUŞUYOR..."

        "Yer yer iktidar muhalefet söz konusu ve o iktidara muhalefet akil insanların çalışmalarına yönelik muhalefete de dönüşüyor" diyen Taşgetiren, şöyle devam etti:

        "Ama, her şeye rağmen çok iyi ilişkiler kurduğumuzu söyleyebilirim. O muhalefetin daha bloke bir nitelik arz ettiğini düşünüyorum. Gittikçe daha lokalize olmuş, belli bir kaç isme, siyasi odağa yönelmiş bir nitelik kazanıyor. Onun adlandırılmasında bir mahsur var mı bilmiyorum ama benim adıma, İşçi Partisi eksenli bir muhalefet oluşuyor. Gittikçe daha onun öne çıktığı, sanki onun organizasyonuyla oluşan bir muhalefet. Bazı yerlerde, 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganıyla, ya da o çevrenin yumruk sıkma modeliyle, diyelim ülkücü bazı insanlarımızın el işaretleri bir birine karışıyor. Yer yer, 'Ya Allah, Bismillah' sloganları bir birine karışıyor. Ben bunun İç Anadolu'da halk nezdinde yadırgandığını düşünüyorum, bu tarz bir buluşmanın toplumsal karşılığı olduğunu düşünmüyorum. Daha tecrit olmuş bir yapı ortaya çıkıyor. Belki medyanın genel ilgisinde, protestolar öne çıktığı için, olay boyutlu çalıştığı için medyada sanki çalışmalarımızda yoğun protestolarla karşılaşıyormuş gibi başlangıçta, bir izlenim doğdu."

        "KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞME TALEBİMİZ OLDU"

        Muhalefeti ziyaret etmeyi düşündünüz mü? şeklindeki soru üzerine Taşgetiren, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmek için bir talebimiz oldu ancak kabul görmedi" dedi.

        Kılıçdaroğlu'nun anamuhalefet partisi lideri olduğunu ve önemli bir görevi yürüttüğünü dile getiren Taşgetiren, "Çalışmalarımızı paylaşalım istedik, bizim iktidar yanlısı bir durumumuz yok. Kimseye aklımızı kiraya vermedik, anamulahefetle de görüşebiliriz MHP ile de görüşebiliriz. Keşke olsaydı" ifadesini kullandı.

        En çok etkilendikleri yerlerin şehit aileleri ziyaretleri olduğunu belirten Taşgetiren, süreçle insanların birlerini tanımaya ve konuşmaya başladığını aktardı.

        "YÜZDE 100'ÜN ALTINDAKİ BİR RAKAM GERÇEĞİ YANSITMIYOR"

        Güneydoğu Anadolu Grubu Üyesi Ahmet Faruk Ünsal da "ülkenin en yaralı bölgesinde" çalışmaları yürüttüklerini bildirdi.

        Çalışmalara başladıklarında yüzde 82-83'ler düzeyinde çözüme dair desteğin olduğunu gördüklerini anlatan Ünsal, "Biz oradayken destek çok yükseldi. Yüzde 100'ün altındaki bir rakamın gerçeği yansıtmadığını düşünüyorum" dedi.

        "Herkes çok yaralı, herkes bedel ödemiş" diyen Ünsal, bölgede her ailenin ya cezaevinde, ya toprağın altında ya yurt dışında bir ferdi olduğunu dile getirdi.

        Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde diğer bazı bölgelerdeki gibi protestolarla karşılaşmadıklarına vurgu yapan Ünsal, şunları söyledi:

        "Ama gerçekten her konuştuğumuz insan inanılmaz bir psikolojik travma yükü ile bizi çok etkiliyor. O bakımdan çok büyük bir destek var. Herkesin beklentileri çok yüksek. Barış Türkiye'sinin nasıl olacağına dair hem talepleri hem beklentileri var. Anayasada, yasalarda yapılması gerekenlerle ilgili çok ciddi talepleri var. Vatandaşlık talebinden tutun, anadilde eğitime kadar. KCKtutuklularının nasıl ve ne şekilde serbest bırakılacakları ya da mahkemelerinin ne olacağına dair çok ciddi talepler var. O yüzden çekilme süreci tamamlandıktan sonra, inşallah sağ salim tamamlanır. Çekilme süreci her hangi bir kaza bela olmadan gerçekleştiği takdirde, Türkiye umarım beklentileri de karşılayacak, Türkiye'nin geri kalanının kaygılarını da karşılayacak, anayasal ve yasal reformları yaparak bu süreci inşallah kapatır. O yüzden barışı ve reformları konuşmak için iyi bir ortam."

        Muğla Üniversitesi'nde 2010'da yaşanan bazı olaylarda ateşli silahla vurularak hayatını kaybeden 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Şerzan Kurt'un annesi Necla Kurt'la karşılaşmalarını anlatan Ünsal, "Anne, 'üç aydır hiç bir anne benim orada yaşadıklarımı yaşamıyor' diyor. Bu çok önemli" diye konuştu.

        Duygusal olarak çok yıprandıkları manzaralar yaşadıklarını belirten Ünsal, "Her konuştuğumuz insanların anlattıklarının haber değeri var, kime selam verseniz yaralı" dedi.

        Travmatik bir dönemin izlerinin silinmesi için yeni bir dönemin başlatılması gerektiğini de belirten Ünsal, bazı yerlerde dile getirilen "bölünme kaygılarını" da eleştirdi. Ünsal, "Bölünmesinden kaygı duydukları bir coğrafyaya hiç gitmemişler" ifadesini kullandı.

        ToplantıyaMarmara Grubu Başkanı Deniz Ülke Arıboğan Sakarya'dan, Doğu Anadolu Grubu Başkanı Can Paker Tunceli'den, Ege Grubu Başkanı Tarhan Erdem ile grup üyesi Fadime Özkan ve Nihal Bengisu Karaca da İstanbul'dan bağlandı.

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ