Hablemitoğlu'nun eşi Şengül Hablemitoğlu'ndan açıklamalar
Necip Hablemitoğlu'nun eşi Şengül Hablemitoğlu, Habertürk'te Kübra Par'ın sorularını yanıtladı. Hablemitoğlu şöyle konuştu: "Bunları karartanları tahmin etmek zor değil. Olay gecesi çok küçük bir anektod anlatayım. Olayın olduğu sabah gördüğüm iki kişi var. Bana görünmek için evimin yakınında olan iki kişi. Ben bunu hissettim. Bu şahısları olay gecesi Terörle Mücadele'de anlatmaya çalışırken odada bir görevli vardır. Bu görevli şube müdürü odadan çıkınca 'Hocam gördükleriniz kişilerden bu muydu' diye resim gösterdi. 'Evet buydu' dedim. 1 dakika sürmedi adam ortadan kaybolmadı. Yıllarca bunu anlatmaya çalıştım, bir türlü bir şey olmadı. 15 Temmuz'dan sonra Necip Cem İşçimen çağırdı ve bana FETÖ'den dolayı firari durumda olan bazı emniyet mensubu olan şahısları gösterdi. Ben teşhis ettim. Kendisi istihbarat daire başkanlığı yapmış kişi. Evet karartanlar bunlardı. Bu olaylar olmadan önce Twitter'de bir şey nedeniyle ifadeye çağrıldım. Odaya bir girdi. Olay 15 Temmuz'dan önce oluyor. Bana 'merhaba hocam nasılsınız' diyor. O gece bana resimleri gösteren kişi. Ankara Emniyet'te. Tanıdığımı belli etmeyi istemedim. Bana kendini yine gösterdi 'merhaba' dedi. Ben o şahsı iki kez gördüm. Adamın istihbarat daire başkanlığı yapmış biri olduğu ortaya çıktı. Bu insanlar tarafından kararttığını söyleyebilriz.
ABONE OL17 yıl önce, 18 Aralık 2002'de evinin önünde öldürülen Necip Hablemitoğlu'nun eşi Şengül Hablemitoğlu, Habertürk canlı yayınında Kübra Par'ın sorularını yanıtladı.
Hablemitoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Şu anki soruşturması yürüten savcımız bunu bize Haziran ayının başında iletti. Birtakım kayıtlardan, özellikle telefon trafiğinden bu isme ulaştığını söyledi. Bu isme gidiş süreci daha ilginç. Bu cinayetin bir davası henüz yok. Buna dramatik mi, trajikomik mi diyelim bilmiyorum. Ben anlatırken bizi izleyenlerin karar vermelerini isteriz. 18 Aralık 2002 akşamı, çok soğuk bir Ankara akşamında saat 8 civarında işleniyor bu cinayet. O sırada Ankaragücü maçı var. Herkesin evine çekildiği bir ortamda Ankara'da tenha sokakta işleniyor. Biz ya savcı bulamıyoruz, dosyanın içeriğini bilemiyoruz. Görüştüğümüz savcı konuşmak istemiyor. Yani bu soruşturma soruşturulamıyor. Ta ki 15 Temmuz 2016 tarihine kadar.