İbrahim Yıldız: Limit talimatı değişti mi?

Kulüplerin borç batağında olduğunu bilmeyen yok.

Geçmiş dönemlerde yapılan hesapsız, kitapsız harcamalar, borcu borçla kapatma yanlışlıkları bugün yaşanan kaosun nedenidir.

Futbol Federasyonu futbolun geleceğini kurtarma adına UEFA’nın da öngördüğü şekilde bir dizi önlemler aldı. Kulüpler Birliği ile yapılan görüşmeler sonucu, harcamaların bir düzene sokulması konusunda bir anlaşma yoluna gidildi.

Kulüpler bu borç yükü ile yönetilemez hale gelmişti.

Çünkü, borçlar varlıkların çok üzerindeydi.

Bu nedenle mali disiplin olmazsa olmazdı. Sağlıklı bir finansal yapı, sürdürülebilir bir ekonomi ile borçların artmasını önlemek, kontrol altına almak adına bir karar alındı.

Takımların harcama limitleri, beyanlar ve bağımsız denetçilerin onayladığı finansal raporlar esas alınarak tespit edildi.

Harcama limiti belirlenirken; A takım oyuncularının, teknik adamların yıllık maaşları ve primleri ile transferden dolayı kulüplere ve menajerlere ödenen giderlerin toplamı baz alındı.

Buraya kadar her şey normal gözüküyor…

Ancak tüm kulüpler için limitler aynı hesaplama yönetimi ve metotları ile değerlendirildi.

Sorun da bu noktada çıktı.

Örneğin Kasımpaşa Kulübü futbolcu transferinden 200 milyon TL kar elde etti. Hiçbir kişiye ve kuruma borcu da yok. Buna rağmen açıklanan limit komik bir rakam olarak deklare edildi. Bir anlam da cezalandırıldı.

Neden?

Akla gelen tek soru; Bankalar Birliği ile anlaşmaya gitmemesi…

Bir başka örnek ise Fenerbahçe.

Geçen sezon giderlerini yüzde 30 azaltan, gelir kalemlerini yükselteceğini söyleyen sarı-lacivertli kulübün harcama limiti şu an ödenen maaşların bile çok altında.

Fenerbahçe’de bankalarla bir anlaşma yapmamıştı. Yapsa 250 milyon TL'lik bir avantaj sağlayacaktı. Ve Galatasaray gibi bir harcama limitine sahip olacaktı.

Bu konuda başkan Ali Koç çekincelerini açıklamıştı. Eğer bankaların istediği gibi bir anlaşmaya imza atarsa gelecekte bu paraları ödemelerinin mümkün olmayacağını söyledi.

Hatta anlaşma yoluna giden kulüplerin önümüzdeki yıllarda borçlarını ödemelerinin mümkün olmadığını öne sürerek…

Futbol Federasyonu, tepkilere kulak tıkayarak yeni bir açıklama yaptı, “Ben bildiğimi yaparım” diyerek…

İşin bir başka ayrıntısı ise daha vahim.

Kulüpler Birliği adına yapılan ve federasyona gönderilen talimat ile yürürlüğe giren talimat arasında büyük fark olduğu. Ana para ödemelerinin limitlerden düşme nedeni anlaşılamadı. Eğer böyle bir durum varsa kim neye güvenecek…

Bu nedenle Futbol Federasyonu kaos ortamını ortadan kaldırmak için tarafları bir masa etrafında toplamak zorunda.

Yoksa bu işin sonu daha derin yaraların açılmasına neden olacak…