Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güvenlik Örgütün tepe kadrosu kıskaçta! Hedef PKK'yı bitirmek sonra sıra Suriye'deki PYD/YPG'ye gelecek

        Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı'nın (MİT) son günlerde sınır ötesinde artan terörle mücadele operasyonlarının ve bunlardan alınan başarılı sonuçların bir anlamı ve hedefi var. Ara hefef; örgütün tepe kadrosunun yok edilmesi ve PKK'ya Irak'ta hareket edecek alan bırakılmaması. Bu sağlanmadan, içeride verilen mücadelenin tek başına sonuca ulaşması mümkün değil. PKK Irak'ta bitirilirse bu kez gözler Suriye'ye çevrilecek çünkü orada ABD ve başka ülkelerden destek alan örgütün neredeyse bütün enerjisini çevirdiği bir alan ve örgütlenme var. İzlenen ana stratejiyi böyle özetlemek mümkün...

        REKLAM

        Kahraman Mehmetçiğin Irak'ın kuzeyindeki Haftanin bölgesinde başlattığı operasyonun ilk sonuçları gelmeye başladı. Pençe-Kaplan operasyonunun 36 saatlik diliminde terör örgütünün 500'den fazla hedefi imha edildi. Yeri geldiğinde 2 bin rakımın üzerinde yükseklikte operasyonu sürdüren komandolar; F-16 hava akınları, İHA, SİHA, ÇNRA, Fırtına obüsleri ve diğer teknik imkânlarla destekleniyor.

        HEDEF KANDİL'DE PKK'YI BİTİRMEK

        Harekâtın devam eden ve devamı gelecek bir dizi operasyondan oluştuğunun altını çizmek isterim. "Terörü kaynağında bul ve yok et" yaklaşımıyla sürdürülen operasyonun ara hedefi; Irak'taki PKK varlığını bitirmek, örgütün tepe yöneticilerini yani KCK Başkanlık ve Yürütme Konseyi üyelerini yok etmek ya da örgütü yönetemez duruma getirmek, terör örgütünün lojistiğini ve insan hareketliliğini kesmek, Suriye bağlantısını koparıp tahkimatı engellemek; örgütü alan bırakmamak ve alan hakimiyetini mutlak suretle/kalıcı olarak sağlamak. Bunu başka bir ülkenin topraklarında yapmak zor bir iş. Pençe-Kaplan operasyonunda PKK'nın inlerine giren komandolar, teröristlerin kaçarken tuzakladığı mayın ve EYP'leri imha ederek alanı güvenli hale getiriyor. Önemi şu; geçmişte PKK'ya yönelik sınır ötesi operasyonlar süpürme mantığıyla yapılır, tespit edilen hedefler imha edilir, zorlu arazi ve hava koşulları nedeniyle bir süre sonra TSK, temizlediği alanlardan ve örgütün kamp bölgelerinden geri çekilirdi. Bu sahalar temizlenmiş olsa dahi PKK geri döner ve buralarda tekrar üslenirdi, elemanlarına eğitimlerini verirdi ve saldırı planlarını yapardı. Şimdi durum değişti. TSK oralarda kalıcı olacak; Irak'ın kuzeyinde 35-40 kilometre derinlikte 260 kilometre uzunluğunda bir alanın kontrol edilmesi, terörist yuvalanmalarının önlenmesi ve dolayısıyla örgüte alan bırakılmaması amaçlanıyor.

        REKLAM

        KAMPLAR YERLE BİR EDİLDİ

        Terör örgütü, bir süredir bütün enerjisini Suriye coğrafyasında, Amerikan menşeli "lejyoner terör ordusu" yapılanmasına ve "garnizon devlet" hedefine odaklamış durumda. Şimdilik ABD adına Rakka-Deyrizor bölgesinde petrol kuyularının bekçiliğini yapıyor; ileride İran'a karşı bir koz olarak kullanılır mı bilinmez ama ABD'nin hedefi hem Esad'ın güçlenmesini, İran'la birleşmesini önlemek hem de İran'ı buradan baskılamak. ABD, Türkiye'nin Suriye'deki operasyonlarıyla üslerini boşalttı; Irak'taki bazı üslerini tahkim etti ancak Suriye'nin güneyindeki az sayıdaki stratejik üssüyle tüm sahayı kontrol etmekte zorlanıyor. Tam da bu noktada PKK'ya ihtiyaç duyuyor ve bir süre daha PKK/YPG'yi kullanmaya devam edecek gibi görünüyor. ABD'nin YPG'ye askeri, teknik, eğitim desteği aralıksız devam ediyor.

        Türkiye ise terör örgütünün hem Suriye'de hem Irak'ta sınır hattıyla ve ülkemizde şehirlerde yaşayan Kürt halkıyla etkileşimini önleyecek entegre bir sınır hattı güvenlik stratejini hayata geçirmiş durumda. Suriye'den başlayıp Irak-İran sınır hattının tam güvenliği ve sıkı sınır politikası hayata geçiriliyor. Irak'taki geçit vermez dağlık arazi ise sınır Irak'ın içlerine doğru kaydırılarak düz ovada TSK birlikleri, üs noktaları inşa edilerek güvenli alan oluşturma, terör örgütüne hareket alanı bırakmama hedefine odaklı. Bu arada terör örgütünün geçmişte kullandığı kamplar da bir daha geri dönülemeyecek şekilde imha edilip güvenli hale getirilecek.

        REKLAM

        TEPE KADROSU DENKLEMDEN ÇIKARILACAK

        Terör örgütünün klasik tepe kadrosu olarak bilinen ve çoğu 65 yaşına gelmiş KCK ve Başkanlık Konseyi sözde üyeleri düzenlenen nokta operasyonları ile bir bir imha ediliyor. Hayatta kalanlar ise artık hiçbir alanın kendileri için güvenli olmadığını biliyor. Kandil, Sincar, Karacak, Derik hattı da bunlar arasında. Hareket ettikleri anda, tepelerine bomba düşebileceğini biliyorlar. Bu durum telsiz konuşmalarına ve haberleşmelerine de yansıyor. Türkiye, içeride terör örgütüne karşı sağlanan başarının; dışarıda başarı sağlanmadan, örgütün elemanlarını bitirmeden, para ve kaçakçılık imkânları sonlandırılmadan ve tabi ki örgüte siyasi destekleri bitmeden nihayete erişmeyeceğini biliyor.

        Irak'ta bitirilen terör örgütü Suriye sahasına hapsedilecek; amaç bu. Tabi ki örgüte verilen istihbarat desteği, para ve silah desteği kesilmeli. Bunun için de diplomatik araçlar kullanılıyor. Irak üzerinde de yoğun bir baskı var. Suriye'de ise ABD'nin desteği kesilmeden PYD/YPG'nin bitirilmesi zor görünüyor ama aşama aşama bu hedefe doğru da gidilecek. İçişleri Bakanlığı da PKK'nın siyasi desteği, ekonomik desteği ve eleman desteğine yönelik operasyonlarını aralıksız sürdürüyor. İçerideki başarının dışarıdaki başarılı mücadeleyle taçlandırılması gerekiyor. Türkiye, nihai hedefe odaklanmış, siyasi kararlılık yüksek ve kahraman Mehmetçiğin iradesi de üst seviyede...

        REKLAM

        LİBYA HAREKETLENİYOR

        Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, sürpriz şekilde Libya'ya giderek Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanı Sarraj ile görüştü. Bu sürpriz ziyaret salı günü Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında yapılan güvenlik zirvesinde kararlaştırıldı. Ziyaretin, Türkiye ile Libya arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi, yeni işbirliği alanları, Türk şirketlerinin Libya'daki çalışmaları, enerji, inşaat ve alt yapı yatırımları, yeni ortaklıklar, savunma-güvenlik-eğitim ve askeri işbirliği programları oluşturulmasıyla ilgisi var ancak sıcak bir gelişmenin üzerine alındı bu karar.

        Mısır Devlet Başkanı Sisi, tek taraflı bir ateşkes girişimi açıkladı; Hafter bunu kabul etti ancak Sarraj ve Türkiye bunu reddediyor. Rusya'nın Hafter'e desteği sürerken bir yandan da Sarraj'la temas ediyor. Sarraj, Rusya'nın uçaklarını Libya'dan ve Hafter'den desteğini çekmesini isterken, bunun karşılığında alt yapı ve inşaat yatırımlarına Rusya'yı katmayı önerebilir. Rusya da aldığı bu imtiyazları Mısır'a teklif edebilir. Birleşik Arap Emirlikleri para desteğiyle oradaki sorunlara müdahil ve Amerika da müdahil olmak için fırsat kolluyor.

        Bu denklem arasında Türk heyetin ziyareti çok önemli. Heyette Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın yer alması ise Libya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin sadece askeri değil, ekonomik alanda da yürüdüğünü, meşru bir ilişki olduğunu tüm dünyaya ilan etmeyi amaçlıyor. Türkiye, Libya/Sarraj hükümeti ile diplomatik ve ticari ilişkilerin de alt yapısını inşa ediyor. Ayrıca Sarraj Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye arasında Misrata kentindeki deniz üssü ile Vatiyye Hava Üssü'nün kullanımı konusunda görüşmeler devam ediyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ